08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Mazlumun Duası
Mazlumun Duası
Horasan Valisi Abdullah bin Tahir çok adil idi Jandarmaları birkaç hırsızı yakalamış, valiye bildirmişlerdi Hırsızlardan biri kaçtı O sırada Hiratlı bir demirci Nişâbur’a gitmişti Bir zaman sonra gece evine dönüp giderken, bunu hırsız diye yakaladılar Hırsızlarla beraber valiye çıkardılar “Hapsedin!” dedi
Demirci hapishanede abdest alıp namaz kıldı Ellerini uzatıp; “Yâ Rabbi! Günahım olmadığını ancak sen biliyorsun Beni bu zindandan ancak sen kurtarırsın ” diye duâ etti Vali gece rüyâsında, dört kuvvetli kimse gelip tahtını tersine çevirecekleri vakit uyandı Hemen abdest alıp iki rekât namaz kıldı Tekrar uyudu Tekrar o dört kimsenin tahtını yıkmakta olduğunu gördü ve uyandı Kendisinde bir mazlumun âhı bulunduğunu anladı Nitekim şiir: Binlerce top ve tüfek yapamaz asla, Gözyaşının seher vakti yaptığını Düşman kaçıran süngüleri çok defa, Toz gibi yapar bir müminin duâsı
Hemen o gece hapishane müdürünü çağırarak; “Bir mazlum hapiste mi?” diye sordu Müdür; “Bunu bilemem Yalnız biri namaz kılıp çok duâ edip gözyaşları döküyor ” dedi Onu getirtti, hâlini sorup suçsuz olduğunu anladı Özür dileyip şöyle dedi:
- Hakkını helâl et ve bin gümüş hediyemi kabul et ve herhangi bir arzun olunca bana gel!
- Hakkımı helâl ettim ve hediyeni kabul ettim Fakat işimi, dileğimi senden istemeye gelemem
- Niçin gelemezsin?
- Çünkü benim gibi bir fakir için, senin gibi bir sultanın tahtını birkaç defa tersine çeviren sahibimi bırakıp, dileklerimi başkasına getirmekliğim kulluğa yakışır mı? Namazlardan sonra ettiğim duâlarla beni nice sıkıntılardan kurtardı Nice muradıma kavuşturdu Nasıl olur da başkasına sığınırım, nasıl giderim!
Demirci, sultanın yanından ayrılıp, memleketine döndü
alıntıdır
|
|
|