Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
sülemi

Sülemî

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sülemî




SÜLEMÎ

Horasan'ın büyük velîlerinden İsmi Muhammed, babasınınki Hüseyin'dir Sülemî [veya Selemî], el-Ezdî en-Nişâbûrî nisbeleri vardır Künyesi Ebû Abdurrahmân'dır Şâfiî mezhebi fıkıh, tefsîr, hadîs, lügat, târih âlimiydi Evliyânın büyüklerinden Ebû Amr-ıNüceyd'in torunudur Babası ve annesi de, tasavvuf yolunda yüksek derece sâhibi idiler 942 (H330) senesi Ramazan ayında doğdu 1021 (H412) senesi Şâbân ayının 3 Pazar günü vefât ettiKabriNişâbûr'da tanınmakta olup, ziyâret edenler istifâde etmektedir Küçük yaşta ilim öğrenmeye başladı İlk tahsilini, dedesinden ve babasından yaptı Küçük yaşta babası vefât edince, daha çok dedesinin himâye ve sohbetlerinde bulundu İlk olarak Kur'ân-ı kerîmi ezberledi Sonra ilim öğrenmek için çeşitli yerlere gitti Birkaç defa Bağdât'a geldi Ebü'l-Kâsım en-Nasrabâdî, Ebû Nasr-ı Serrâc, Ahmed bin Ali el-Mukrî ve başka bir çok zâtlardan ilim öğrendi Kendisinden de; Ebü'l-Kâsım Kuşeyrî, Ebû Abdullah Hâkim-i Nişâbûrî, Ebû Bekr el-Beyhekî ve başka birçok büyük zâtlar ilim öğrendiler

Zamânında bulunan evliyânın imâmı idi Bütün ilimlerde âlim, hadîs ilminde hâfız olup, tasavvufun inceliklerine hakkıyla vâkıftı Bu yolun büyüklerinin hâllerini, yollarını, târihlerini anlatan çok kıymetli eserler tasnif etti İlim öğrenmek için çok sıkıntılara katlandı İlim öğrenmek, hadîs-i şerîf yazmak için Nişâbûr, Merv, Irak ve Hicâz'ı dolaştı Ebû Abdurrahmân Sülemî, çok ibâdet ederdi Haram ve şüphelilerden son derece sakınır, dünyâya hiç ehemmiyet vermezdi

Ebû Abdurrahmân Sülemî hakkında, en güzel hükmü, derste, tahsilde kendisiyle berâber olanlar, asrında yaşayanlar vermişlerdir Bunlar, kendisini tanıyıp, ilminden istifâde edenlerdir Meşhûr Hilyet-ül-Evliyâ'nın sâhibi Ebû Nu'aym İsfehânî bunlardandır Bu zâtlar, Ebû Abdurrahmân'dan şöyle bahsederler:

Sülemî, tasavvuf yolunda ilerlemekteki gayreti, Selef-i sâlihînin önce gelen âlimlerinin yollarına ve sözlerine bağlılığı bakımından zamanının bir tânesi idi Büyüklerin yollarına sımsıkı sarılmakta, onlara tâbi olmakta çok ileri idi Tasavvuftan haberi olmadığı hâlde bu yolda bulunduğunu söyleyen câhillerden dâimâ uzak durur, bunları kınardı Bulunduğu şehirde ve diğer İslâm beldelerinde bulunan genç-ihtiyar, avâm ve havâs, sultan-köylü herkes tarafından sevilir, tâzim ve hürmet görürdü Herkes: "O, yeryüzünde, Allahü teâlânın velî kullarından biridir" derdi Yazdığı eserlerin sayısı yüzden fazladır Tabakât-us-Sûfiyye, Tefsîr-i Hakâyık, Muhtasar, Menâhic-ül-Ârifin, el-Fütüvvet, Adâb-üs-Sohbet, Âdâb-üs-Sûfiyye, Derecât-ül-Muâmelât, Erbaîn bunlardan bâzılarıdır

Ebû Abdurrahmân es-Sülemî'nin bildirdiğine göre, Ebû AliŞebevî, Resûlullahı rüyâsında görüp; "Yâ Resûlallah! "Benim saçlarımı Hûd sûresi ağarttı" sözünün sizden rivâyet edildiği doğru mudur? Bu doğru ise, buna sebeb olan, bu sûrenin hangi kısmıdır? Peygamberlerin kıssaları mı? Yoksa geçmiş milletlerin mahvolmaları mı?" diye sordu Resûlullah cevâbında; "Bunların hiç biri değil Sâdece, Allahü teâlânın "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!" emri beni ihtiyarlattı, saçlarımı ağarttı" buyurdu

Ebû Abdurrahmân es-Sülemî buyurdu ki:

"Tasavvuf yolunda ilerlemek isteyen bir talebeye şu iki şey mutlaka lâzımdır: Her hâlinde doğruluk ve bütün işlerinde edeb üzere bulunmaktır"

"Biz öyle büyük zâtlara yetiştik ki, onlar Kur'ân-ı kerîmde bulunan âyet-i kerîmeleri onar onar öğrenirlerdi Öğrendikleri on âyetteki hükümleri, kendi yaşayışlarında tatbik etmedikçe, diğer on âyete geçmezlerdi"

"Namaza başlarken elleri kulaklara kaldırıp tekbîr almak; Allah'tan başka her şeyi arkaya atıp iki dünyâyı bıraktım, yüzümü senin cemâline çevirdim demektir"

"Hakîkî bir müslüman, kötü arkadaşlardan sakınır Âlimlerin sohbetlerini kaçırmaz Kendisinden daha fakir olanlarla oturup kalkar ve bunu kendisi için bir aşağılık olarak düşünmez Allahü teâlâdan korkar, ümîdini kesmez ve kadere rızâ gösterir Verdiği sözü yerine getirir Yaptığı iyiliği başa kakmaz Fitne çıkarmaktan şiddetle kaçar Kulağını kötü söz işitmekten, dilini de kötü söz söylemekten korur Yânî bunlara riâyet edilmeyen yerlerde bulunmaz Malı ve mevkii ile müslümanlara elinden gelen her iyiliği yapar Peygamber efendimiz; "Birbirinize selâm veriniz! Birbirinize yiyecek ikrâm ediniz! Akrabânızın haklarını gözetiniz! Gece, herkes uyurken namaz kılınız! Bunları yaparak, selâmetle Cennet'e giriniz!" buyurdular"

1) Târih-i Bağdâd; c2, s48
2) Tabakât-ül-Müfessirîn; c2, s136
3) Tabakât-üş-Şâfiîyye; c4, s143
4) Mîzân-ül-İ'tidâl; c3, s523
5) El-A'lâm; c6, s99
6) Şezerât-üz-Zeheb; c3, s196
7) Tezkiret-ül-Huffâz; c3, s1046
8) El-Bidâye ven-Nihâye; c12, s12
9) Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ; c1, s106
10) Tabakât-üs-Sûfiyye; s47
11) Tabakât-ül-Müfessirîn (Süyûtî), s31
12) Menâhic-ül-Ârifîn
13) Tam İlmihâl Seâdet-i Ebediyye; (50 Baskı) s1144
14) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c4, s371

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.