Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
emir, erguvanlar, sultan, sultanı

Erguvanlar Sultanı; Emir Sultan (K.S)

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Erguvanlar Sultanı; Emir Sultan (K.S)




Erguvanlar sultanı; emir sultan (ks)


Rümeysa OĞUZ



Asıl adı Şemseddin Muhammed olan Emir Sultan, 1368 yılında Türkistan’ın Buhara şehrinde dünyayı teşrif eder Büyük bir alimin oğlu olan Şemseddin ilim tahsiline baba ocağında başlar Daha sonra Buhara’nın diğer ünlü ilim, fikir ve tasavvuf büyüklerinin ders halkalarında bulunarak gelişimini sürdürür Küçük yaşlardan itibaren edindiği tasavvufi terbiye, gençlik yıllarına ulaştığında, akranlarına nazaran bir hayli yol kat etmesine vesile olur Efendimiz’in (sav) neslinden olması nedeniyle “Emir” denir ona Yıldırım Beyazıt’ın damadı olduğu için de “Sultan” ismini alır ve Şemseddin Muhammed yerine “Emir Sultan” olarak hakikate susamış gönüllerde taht kurar


Buhara’dan Bursa’ya giden yol


18 yaşındaki Şemseddin hac farizasını yerine getirmek için Seyyid Nimetullah ve Baba Zakir gibi mutasavvıflarla beraber kutsal topraklara doğru yola çıkar Çok kısa bir süre önce babasını kaybettiğinden, haccını eda ettikten sonra Medine’ye yerleşmeye niyet etmiştir Fakat kaderde onun için çizilen yol Anadolu topraklarından geçecektir Medine’de kaldığı günlerde rüyasında Efendimiz (sav) ve Hz Ali’yi (ra) yan yana otururken görür Yanlarına gidip edeple diz çöktüğünde Hz Ali (ra) kendisine “Ey oğlum! Sana Cenab-ı Hak tarafından, ceddin Muhammed’in sünnetini takva yoluyla öğretmen için Rum iline gitmen işaret olundu Yola çıktığında önünde ilerleyen nurdan üç kandil belirecek, o kandiller nerede gözünden kaybolursa orada kalacaksın Mezarın da orada olacak” der Bu rüyanın ardından Medine’ye yerleşme fikrinden vazgeçen Emir Sultan hac bitiminde hemen yola koyulur Denildiği gibi üç kandilin rehberliğinde Karaman, Niğde, Isparta ve Kütahya üzerinden İnegöl’e oradan da Uludağ’ın eteklerindeki Bursa’ya varır Bursa’ya geldiğinde kandiller kaybolur ve Emir Sultan artık burada yaşayacağını anlar Niyeti inzivaya çekilmektir fakat üstün kişiliği ve genç yaşına rağmen sahip olduğu erdemler şehirde kısa sürede tanınmasını sağlar


Osmanlı ordusuna hekimlik yapar


Emir Sultan’ın şehre geldiği günlerde Yıldırım Beyazıt Macarlar’la savaşmaktadır İki taraf da güçlü olduğundan, haliyle kayıplar da büyüktür ve Türk ordusunun cerrah sıkıntısı vardır O günlerde revirde hiç tanımadıkları bir genç ortaya çıkar Görünüşe bakılırsa son derece mahir bir hekimdir bu genç Hatta günün birinde Beyazıt’ın kolundaki yarayı sarar ve derin bir kesik olan yara Allah’ın izniyle tutkalla yapıştırılmışçasına iyileşir Beyazıt sargıyı çözerken hayretler içerinde kalır Zira sargı için kullanılan bez, hanımının nişanlıyken kendisine verdiği mendilin yarısıdır Sultan işin sırrını öğrenmek ister ama esrarengiz genç yoktur ortalarda Yıldırım’ın kolunu tedavi eden Emir Sultan’ın himmeti sadece bununla kalmayacak, Niğbolu Kalesi’nin fethinde de sürecektir Osmanlı ordusunun tüm çabalarına rağmen bir taş dahi sökemediği kalenin kapısı, bizzat Emir Sultan tarafından açılacaktır Ordu tam surlara yöneldiğinde kalenin kapısını açıp kendilerini içeri buyur eden Emir Sultan’ı gören padişah ise şaşkınlık içerisinde kalacaktır Zira kapıyı açan kişi yarasını saran gençten başkası olmayacaktır


Dergahta erguvan bayramı


Beyazıt’ın kızı Hundi Hatun’la evlenen Emir Sultan Hazretleri’nin ardı arkası kesilmeyen kerametleri sonucu namı iyice yayılır Anadolu’nun çeşitli yerlerinden sayısız insan gelip, tam da erguvanların açtığı mevsimde etrafında toplanmaya başlar Erguvanların rengarenk çiçekleriyle şehri sarması gibi, Emir Sultan’nın nazarıyla da insanların gönüllerini Allah aşkı sarar, kalplerde erguvan çiçekleri filizlenir adeta Erguvanlarla şenlenen dergahından gönülleri kuşatan zikir ve dualar yükselir Kalplerin huşua erdiği bu zamanda bir araya gelen insanlar “erguvan bayramı” demeye başlar bu kutlu buluşmaya Emir Sultan Hazretlerinin son demlerine kadar süren bu adet; vefatından sonra da devam eder ve dört asır boyunca gönüllerin yeşermesine vesile olur Erguvan bayramları, 1429 yılında 63 yaşındayken vefat eden Emir Sultan’dan Bursalılara kalan kıymetli bir miras olur


Yeniden erguvan bayramı


Bir dönem unutulan erguvan bayramı 2000 yılından beri Yerel Gündem 21 adlı sivil toplum örgütü öncülüğünde “Erguvan Şenliği” adı altında yeniden kutlanmaya başladı Birçok etkinlikle beraber kutlanan şenlik kapsamında erguvan ağaçları dikiliyor, erguvan üzerine yazılan şiirler okunuyor, resim yarışmaları, fotoğraf sergileri, konser ve panayırlar düzenleniyor

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.