08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Türkistan Evliyâsından Hakîm Süleymân Atâ
Türkistan evliyâsından Hakîm Süleymân Atâ
Hakîm Atâ, Türkistan evliyâsının büyüklerindendir Asıl adı Süleymân’dır Yerleştiği yere nisbetle “Bağırgânî” de denilmektedir Yazmış olduğu manzumelerde kendisi Süleymân, Kul-Süleymân, Süleymân Bağırgânî, Hakîm, Hakîm Süleymân, Hakîm Hâce ve Hakîm Hâce Süleymân isimlerini kullanmıştır Hoca Ahmed Yesevî’nin talebesi olup, aynı zamanda onun üçüncü ve Türkler arasında en tanınmış halîfesidir Doğum târihi bilinmemektedir (H ) senesinde vefât etti BUĞRA HAN KIZINI VERDİ
O devrin hükümdarı Buğra Han, velîleri seven sâlih bir kimseydi Bu mübarek zata kızını verdi Kızının adı Anber olup, çok güzeldi Çeyiz olarak da birçok deve, koyun ve at verdi Hakîm Ata kabûl etti Buğra Han ve yardımcıları ona talebe oldular O da Bağırgan’a yerleşti Çok meşhûr olup, o beldeleri yıllarca nûruyla aydınlattı Hak yolu, Resûlullah efendimizin sünnetine tam tâbi olarak, sâde bir şekilde insanlara aktarması, örnek ahlâkı ve yüksek hâlleri ile meşhûr oldu  
Hakîm Süleymân Atâ’nın zaman zaman talebelerine söylediği şu iki sözü de söylene söylene günümüze kadar gelmiştir:
“Her gördüğünü Hızır bil, her geceyi kadir bil ”
“Herkes yahşî (güzel, iyi) biz yaman, herkes buğday biz saman ”
ÜZÜLMÜŞTÜ BİR KERE! 
Hakîm Atâ hazretleri biraz esmerceydi Bir gün Anber Hatun’un kalbinden; “Keşke kocam kara olmasaydı” şeklinde bir düşünce geçti Hakîm Atâ, onun bu düşüncesini Allah’ın izniyle anlayıp; “Sen beni beğenmiyorsun ama, benden sonra dişinden başka beyaz yeri olmayan bir karaya düşeceksin!” dedi Anber Hatun, bu düşüncesine çok ağlayıp tövbe ettiyse de, Allahü teâlânın o sevgili kulu üzülmüştü bir kere! 
Hakîm Atâ vefâtına yakın, Harezm’de ilim tahsîl etmekte olan oğulları Muhammed Hoca ile Asgar Hoca’yı çağırttı Onlara;
“Vefatımdan sonra gün doğusundan kırk ebdâl gelecek, içlerinde gözü zayıf ve ayağı aksak bir kara ebdâl vardır İddeti bitince, ananızı onunla evlendirirsiniz” dedi Ertesi gün vefat etti
|
|
|