08-01-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ene'miz Çalışıyor Mu
Ene'miz Çalışıyor mu?
Aslında hep içtimai meselelere bakıyoruz Aslında risalelerde esas olan iman hakiklatleridir ene meselesi de bunların en başta gelenlerindendir Ene meselesini anlayıp enemizi çalıştırabiliyor muyuz? Ene nasıl çalışır? Suâl: Niçin Cenâb-ı Hakkın sıfât ve esmâsının mârifeti, enâniyete bağlıdır?
Elcevap: Çünkü, mutlak ve muhît bir şeyin hududu ve nihayeti olmadığı için, ona bir şekil verilmez ve üstüne bir sûret ve taayyün vermek için hükmedilmez, mahiyeti ne olduğu anlaşılmaz Meselâ, zulmetsiz dâimî bir ziyâ, bilinmez ve hissedilmez Ne vakit hakiki veya vehmî bir karanlık ile bir hat çekilse, o vakit bilinir
İşte, Cenâb-ı Hakkın, ilim ve kudret, Hakîm ve Rahîm gibi sıfât ve esmâsı muhît, hudutsuz, şeriksiz olduğu için, onlara hükmedilmez ve ne oldukları bilinmez ve hissolunmaz Öyle ise, hakiki nihayet ve hadleri olmadığından, farazî ve vehmî bir haddi çizmek lâzım geliyor Onu da enâniyet yapar Kendinde bir rubûbiyet-i mevhume, bir mâlikiyet, bir kudret, bir ilim tasavvur eder, bir had çizer, onunla muhît sıfatlara bir hadd-i mevhum vaz’ eder "Buraya kadar benim, ondan sonra Onundur" diye bir taksimât yapar Kendindeki ölçücüklerle onların mahiyetini yavaş yavaş anlar
Meselâ, daire-i mülkünde mevhum rubûbiyetiyle, daire-i mümkinâtta Hàlıkının rubûbiyetini anlar Ve zâhirî mâlikiyetiyle, Hàlıkının hakiki mâlikiyetini fehmeder ve "Bu hâneye mâlik olduğum gibi, Hàlık da şu kâinatın mâlikidir" der Ve cüzî ilmiyle Onun ilmini fehmeder Ve kisbî sanatçığıyla O Sâni-i Zülcelâlin ibdâ-i sanatını anlar Meselâ, "Ben şu evi nasıl yaptım ve tanzim ettim; öyle de, şu dünya hânesini birisi yapmış ve tanzim etmiş" der Ve hâkezâ, bütün sıfât ve şuûnât-ı İlâhiyeyi bir derece bildirecek, gösterecek binler esrarlı ahvâl ve sıfât ve hissiyât, enede münderiçtir (Sözler'den)  
|
|
|