Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
gidebilenlerin, gidemeyenlerin, haccı

Gidebilenlerin Haccı- Gidemeyenlerin Haccı

Eski 08-01-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gidebilenlerin Haccı- Gidemeyenlerin Haccı




Gidebilenlerin haccı- gidemeyenlerin hacc


Tepkileriniz için teşekkürler Güncel olanın rüzgârıyla savrulmadığınız için de tebrikler Doğrusu, okurlarım emeği hak ediyor
Geçen yazımızın bittiği yerden başlayalım Ama önce nerede bittiğini hatırlayalım: Hacca gitmek başlamaktır, bitirmek değil; Allah’a söz vermektir, Allah’tan söz almak değil; sorumluluktur, avantaj değil; tatbikattır, teşrifat ve tenzilat değil…
İbadetlerin de ölüsü ve dirisi olur Kur’an ibadetin öldürülmesine “zayi etme” adını veriyor ve namazı zayi etmekten söz ediyor Zayi etmek, “araya vermek, işe yaramaz duruma getirmek” anlamına geliyor İbadet zayi edilince ölür, kazanılınca dirilir Haccı zayi etmek, hayatı zayi etmekle eş değer Tabi ki haccı kazanmak, hayatı kazanmaya bedel
Nedenini anlamak için, haccı özetlemek lazım: İhram, varlığa hürmeti ve hududa riayeti temsil eder Telbiye, ilahi davete icabeti temsil eder Arafat marifeti, Meş’ar şuuru temsil eder Cemerat şeytanla ve onun emrine giren güdülerle, kötülükle ve zulümle mücahede ve cihadı, kurban kurbiyyeti ve kayıtsız şartsız teslimiyeti temsil eder Tavaf, Allah-insan sözleşmesinin altına atılmış fiili bir imzadır; evrensel koronun ilahisine gönüllü katılımı temsil eder Sa’y, hayatı ebedi bir hicret ve kendini müebbet muhacir bilip, var oluş amacını gerçekleştirmek için ömürlük sa’y u gayreti temsil eder
Özetin özetini yapacak olursak, kısaca hac; varlığa hürmet ve hududa riayet, şuur ve marifet, mücahede ve cihat, kurbiyyet ve teslimiyet, ilahi sözleşmeye sadakat, kâinata aidiyet, hakka hicret ve sa’y u gayretten ibarettir
Peki, razı olunmuş bir hayatın kodları nedir? Aynı şeylerdir; haccı hac yapan nelerse, hayatı razı olunmuş bir hayat yapan da aynı şeylerdir Allah Rasulü’nün hayatının kodlarını çıkarsaydık, şu yukarıda özetlediğimiz haccın kodlarından daha farklı ne bulurduk?
Şu halde Allah Rasulü’nün ömrünün sonunda, vefatına sayılı günler kala yaptığı hac sırasında “Haccınızın menasikini benden alınız!” diyerek bıraktığı hac mirası, aslında onun hayatıydı Rasulullah bize, hac suretinde hayatını kodlayarak, tabiri caizse “sıkıştırılmış (zipli) bir dosya” bıraktı Bu onun hem mirası, hem vasiyetiydi
Hacca gidenler, aslında yaşamaları gereken bir hayatın kodlarını almaya gidiyorlardı İşte bunun için hac, bir “oldu da bitti maşallah” değildi İşte bunun için, her şey hacda olup bitmiyor, aksine birçok şey hac ile başlıyordu İşte bunun için hacca gelmek, razı olunmuş bir hayatın dosyasını almaya gelmek, yani aslında bir “gelmek” değil, bir “getirmek için gelmek” idi
Her giden, bir parça gidemeyenleri temsilen, bir parça onlar adına gitmeliydi Onlar adına gitmeli ve “razı olunmuş bir hayatı” önce semboller (şeâir) üzerinden talim etmeli, sonra da o sembollerin gösterdiği hakikatleri “tatbikat” sırasında yaptığı gibi hayata uyarlamalıydı
Müminlerin annesi Ümmü Seleme’nin bir sorusu üzerine, Rasulullah haccı cihad olarak niteler Haccın cihada benzetildiği başka sahih rivayetler de vardır Bu benzetme gerçekten ilginçtir Cihad’ın tarifi belli: İnsanın Allah ve O’nun davası için sergilediği üstün gayret Yani haccı hayata taşıma cehdi, aslında “Hayat’ı hayata taşıma” cehdinden başka bir şey değil
Ancak haccın bu hakikatini anladığımızda, “Gidebilenlerin haccı-gidemeyenlerin haccı” ile ne kastedildiğini anlayabiliriz Hacca gidebilenler, asla “kafadan kazanmış şanslılar”, gidemeyenlerse “kafadan kaybetmiş şanssızlar” zümresi değildir Hac, ne varsılların günahlarını yıkattıkları “çamaşır makinesi”, ne de gelen herkese peşinen verilmiş “garanti belgesi”dir
Kur’an’ın şahadetiyle, hacca tüm insanlık davet edilmiştir İmkân bulamadığı için gelemeyenleri töhmet altında bırakan bir söylem, insanın aklına başka şeyleri getiriyor Gidebilen öyleleri var ki, Kâbe’nin yanı başında bulunduğu halde Kâbe ondan kaçar Ama gidemeyen öyle Kâbe aşıkları da var ki, Kâbe onu ziyarete gelir Hac için yola çıkan Abdullah b Mübarek, aç biilaç hallerine muttali olduğu yetimlere tüm yol parasını verdiği için, yarı yoldan geriye dönmüştü İşte, gidemeyenlerin haccına muhteşem bir misal…
Allah Rasulü son noktayı koymuştur: “Mebrur olmuş bir haccın karşılığı cennettir”, her haccın değil Bir haccın mebrur olması, yani “iyilerin haccına dâhil olması, kalite kazanması, hakkının verilmiş olması”, Allah’ın şiarlarından oluşan hac menasikinin sembolize ettiği hakikatlerin tahakkukuyla mümkündür O da haccı hayata taşımakla olur
Soru: Bir haccın mebrur olduğu, yani kabul olduğu ne zaman belli olur?
Cevap: Ölünce
Rabbimiz haccımızı hayatımız, hayatımızı haccımız kılsın


Mustafa İslamoğlu


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.