Haccın Sosyal Faydaları |
08-01-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Haccın Sosyal FaydalarıHaccın sosyal faydaları Mehmet Talü Kâbe, ALLAH Teâlâ’ya ibadet edilmek üzere yeryüzünde inşa edilmiş bulunan ilk mabeddir Gerçi ALLAH mekândan münezzehtir, eve de muhtaç değildir, ama yine de Kâbe’ye Beytullah yani ALLAH Teâlâ’nın evi denilmiştir Burada Kâbe’nin ALLAH Teâlâ’ya izafe ve nispet edilmesi, O’nun şeref ve ehemmiyetini göstermek içindir Kâbe, aslında bir semboldür Kâbe’den ziyade onun temsil ettiği ve anlatmak istediği mana önemlidir Kâbe’ye tazim ve hürmet, onun sahibine tazim ve hürmet manasına gelir Umumiyetle şu maddi âlemde halk her şeyi cismanî olarak anladığından ve ekseriya insan zihni zaman ve mekândan mücerret olan ezelî ve ebedi hakikatleri başka türlü de anlamadığından, Hak Teâlâ kendisine ibâdet etmek isteyenlerin “Evim” dediği Kabe’ye yönelmelerini burasını Kıble bilmelerini emretmiştir, yoksa: “Nereye yönelirseniz yönelin, ALLAH Teâlâ’nın vechi, kıblesi oradadır” (Bakara Sûresi: 115) mealindeki ayetin de ifade ettiği gibi ALLAH her yerde hazır ve nazırdır Hac, Mevla’mızın bize büyük bir lütfü olan sıhhat ve servetimizin bir şükran vazifesidir Hac farizası, Cenab-ı Hakk’ın manevi dergâhına sığınılarak, son derece saygı ve hürmetle, Ondan afv-u mağfiret istenmesinin bir numunesidir En yüce bir mescidin içinde, binlerce din kardeşiyle yapılan bir ibadetin ve duanın uyanık ruhlar üzerinde yapacağı hoş tesirler, her türlü maddi zevklerin kat kat üstündedir Bütün Müslümanların kıblesi olan, Hz İbrahim (AS) gibi muazzam bir peygamberin makamını içine alan Beytullah’ta yapılan ibadet ve taatın, ALLAH indinde ne kadar makbul ve ne derece sevap kazandıracağı pek açıktır Resûlullah (SAV) Efendimizin, içinde doğup, cihana nurlar yaymış olduğu mübarek beldeyi ve bu vesile ile Nebiyyi zîşanın hicret evi olup, kabri şerifini iftiharla bağrında saklayan Medine-i Münevvere’yi bir şevk ve heyecanla ziyaret etmek de, İslâmiyet’e bağlılığın ve o yüce Peygamber (SAV) Efendimize hürmet ve sevginin en seçkin bir nişanıdır Hele doğu ve batıdan gelen değişik ırklara bağlı Müslümanların, böyle kudsi bir yerde toplanarak aynı şekilde dini vazifelerini yerine getirmeleri de aralarında din kardeşliğinin canlanmasına, samimi bir sevgi ve dayanışmanın meydana gelmesine ve İslâm âlemiyle alakalı birçok mühim bilgilerin elde edilmesine vesile olur Seyahatin, sıhhi, medeni ve içtimai faydaları herkesçe bilinmiştir Birçok ecnebiler, kendileri için dini bir vazife olmadığı halde, dünyanın değişik yerlerini gidip görmektedirler İslâm dini ise bizlere, en güzel şartlar içerisinde en tarihi ve en kutsi bir muhite seyahat etmemizi emretmektedir Artık bu ilahi emrin ne kadar fayda ve hikmetlerle dolu olduğunu her düşünceli insan takdir eder “Her kime Kâbe nasip olsa Huda davet eder, Her kişi sevdiğini hanesine davet eder” Kâbe’yi ziyaret ve hac en eski dindarlardan ve peygamberlerden günümüze kadar sürüp gelmiş olan bir ibadet şekli ve her zaman samimi bir şekilde bağlı kalınan güzel bir hatıradır Haniflik denilen bu tatlı hatırayı yaşatmak, bugünü düne bağlaması bakımından son derece önemlidir Her türlü menfaatten ve ihtirastan sıyrılarak kayıtsız ve şartsız ALLAH Teâlâ’ya teslim olan ve samimi bir fedakârlığın en güzel numunesi bulunan Hz İbrahim (AS) ile Hz İsmail (AS)’ın aziz hatıralarını barındıran bölgenin, buna ilaveten İslâm’ın doğduğu ve yayıldığı yerlerin, son Peygamber Hz Muhammed (SAV) Efendimizle arkadaşlarının faaliyet gösterdikleri sahaların inananlar tarafından ziyaret edilmesi gönül dünyasına çok şeyler kazandırır “Mekânın şerefi mekinlerdir Yani bir yer değerini orada ikamet edenlerden alır” Yoksa haddizatında dünyanın her yeri birdir Mekke ile Medine gibi mübarek yerlere ulviyet ve ruhaniyet bahşeden, buralarda yaşamış ve yüce bir davanın mücadelesini vermiş bulunan ulu Peygamberlerle onların sâdık dostlarıdır Bu büyükler sayesinde bu kutlu topraklar buram buram ruhaniyet, burcu burcu maneviyat kokmaktadır İnsanı Hakk’a erdiren amillerden biri de bu kokunun esrarengiz cazibesidir Bu nefha ve rayiha, gerçek dindarları mest ederek onları süfli âlemden, ulvi âleme doğru yükseltir Dünyanın en uzak bir yerinde olsa bu rayihayı koklayanlar o mübarek beldeyi ziyaret etmeden yapamazlar Beytullah’ı görmek, etrafında dönmek için her zahmete katlanırlar |
|