Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dinlemeye, ezan, geldi, istanbul’a, kanada’dan

Kanada’Dan İstanbul’A Ezan Dinlemeye Geldi

Eski 08-01-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kanada’Dan İstanbul’A Ezan Dinlemeye Geldi




Kanada’dan istanbul’a ezan dinlemeye geldi

Ayşe OLGUN


Kanada’da Müslüman bir baba ve Hıristiyan bir annenin kızı olarak dünyaya gelen Sadiya Durrani, iki dini de öğrenerek büyür Sekiz yaşında iken ilk başörtüsünü takar Başörtüsünü annesi dikmiştir Oruçlu oldukları günler iftar sofrasını kuran anne, namaz vakitlerini de yine babasının evde olmadığı zamanlar çocuklarına hatırlatma görevini üzerine alır Anne ve babasının din seçiminde serbest bıraktığı üç kardeş ergenlik çağına geldiklerinde İslam’ı seçip Müslüman olurlar “Çünkü kafamızdaki soruların cevabını İslam’da bulduk” diyen Sadiya ve kardeşlerinin din seçimlerini anneleri saygıyla karşılamış 14 yaşında iken babası vefat eden Sadiya, Kanada’da annesi ve ablası ile birlikte yaşıyor Kendisi grafiker, annesi ve ablası ise öğretmenlik yapıyor


Sadiya, 28 yaşında iken ilk kez Müslüman bir şehre, İstanbul’a gelir Uçaktan indiği ilk gün bavulu ile birlikte Sultanahmet’e gider ve burada namazını büyük bir sevinç ve şükürle eda eder Onun için en güzel sürpriz evde yemek yerken dinlediği ezan sesi olur Yemeğini yarım bırakıp büyük bir sükünetle ezanı dinler ve eve ezan sesinin gelmesinin büyük bir nimet olduğunu düşünür “Kanada’da mescitlerimiz var ama müezzin içerde sadece bizim duyacağımız şekilde ezan okur Her Müslümanın evinde namaz saatleri vardır ve bu saatlere bakarak namazlarımızı kılarız ” diyen Sadiya, pencereden seyrettiği İstanbul silüetini göze hoş gösteren şeyin de camiler ve minareleri olduğunu düşünüyor


11 Eylül’den sonra İslam’a ilgi arttı


Kanada’da Müslümanlarla yaşadıkları için hiçbir zaman yalnız kalmadıklarını ifade eden Sadiya, eğitimini Kanada halkının gittiği bir okulda sürdürürken aynı zamanda haftada 4 saat de Müslüman bir okula gittiklerini anlatıyor O günler hakkında “Okulda hiçbir sorun yaşamadık Neden başımızın örtülü olduğunu soranlara Müslüman olduğumuzu söylüyorduk, sınıfa yeni gelen çocuklara ise bizim bir şey söylememize fırsat kalmadan diğer çocuklar bilgi veriyordu” diyor


Müslüman kimliklerinden dolayı 11 Eylül olaylarının ardından bazı sıkıntılar yaşadıklarını ancak bu sıkıntıların güzel kapılar açılmasına vesile olduğunu söyleyen Sadiya, Müslümanlara öfke duyanlardan daha çok bu olaydan sonra İslam’ı öğrenmek ve yakından tanımak isteyenlerin sayısının arttığını dile getiriyor ve ekliyor: “Mescitlerimizi her dinden insana açtık Merak edenler gelip bizi yakından tanıdı Müslümanları tanıdıktan sonra İslam’ı seçenlerin sayısı hızla arttı 11 Eylül’den sonra Müslüman olanların sayısında bir patlama yaşandı


Türkiye karışık bir ülke


Kanada’da Müslüman arkadaşlarıyla birlikte ortak birçok çalışmaya imza attıklarını belirten Sadiya haftada bir toplanıp dünyanın dört bir yanında yaşayan Müslümanların sıkıntılarını konuşup fikir alışverişi yaptıklarını aktarıyor Türkiye hakkında Kanada’da son zamanlarda en çok konuşulan konulardan birinin seçimler ve başörtüsü yasağı olduğunu söylüyor


Türkiye’ye Müslüman bir ülke hakkında izlenim edinmek için gelen Sadiya, İstanbul’u düşündüğünden çok daha güzel ve çekici bulmuş Türkiye ve İslam ülkeleri hakkında iyi bir araştırma yaparak geldiğini dile getiren Sadiya, “İlk gençlik yıllarımda İslam ülkelerindeki herkesin çok sıkı Müslüman olduğunu sanıyordum Ama daha sonra çok şey okuyup, araştırınca gerçeği daha iyi görüp anladım” diyor


Sadiya, üç hafta boyunca İstanbul’daki camileri gezmiş ve Sultanahmet Camisi’nin avlusu ile Süleymaniye Camisi’nden çok fazla etkilenmiş Her fırsatta namazlarını camide cemaat ile kılan Sadiya cami cemaatini sandığından daha kalabalık görmüş “Camilerin içini daha da boş sanıyordum ama cemaat düşündüğümden daha kalabalık” diyen Sadiya için cemaatle kılınan namazın hazzı bir başka Sokakta yürürken ezan sesini duyup camiye gitmenin anlatılmaz bir duygu olduğunu ifaden eden Sadiya, camiler ve şehir kadar İstanbul halkını da sevdiğini belirtiyor ve ekliyor: “İnsanlar hep birlikte yaşıyorlar Şehirde bir cemaat ruhu var Sokakta yürüyen bir çocuğu hiç tanımayan biri uzanıp şefkatle seviyor Herkes birbirine çok güveniyor ve sıcacık bir ilişki içindeler


Korna ikinci dil gibi


Kanadalı genç kız insanların birbirlerine duydukları güvenin en belirgin örneğini minibüslerde şoföre ulaştırılması için herkesin ücreti bir öndekine verdiğini görünce yaşamış “Kanada’da o paranın şoföre kadar gitmesi mümkün değil Arada biri alır ve o para kaybolur Veren kişi de ‘enayi’ olur” diyor Türkiye ile ilgili başka ilginç tespitleri de var Mesela hepimizi çıldırtan trafiğe bir olumsuz yorum da ondan geliyor Trafiğin yoğunluğundan mı bilinmez ama Türkiye’de Türkçe dışında konuşulan ikinci dilin araba kornası olduğunu söyleyen Sadiya, ilk günler araba kornası sesinden uykusuz kaldığını ama sonra yavaş yavaş bu gürültüye alıştığını belirtiyor Hava sıcaklığına aldırmadan günlerce her fırsatta çay içen Sadiya’nın Türk çayına yorumu ise şöyle: “Türk çayı cennetten çıkma bir içecek

Alıntı Yaparak Cevapla

Kanada’Dan İstanbul’A Ezan Dinlemeye Geldi

Eski 08-01-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kanada’Dan İstanbul’A Ezan Dinlemeye Geldi




Allah bize Kuran`ın çeşitli ayetlerinde göstermiştir ki; bazen çok kötü durumlardan bile muhteşem sonuçlar çıkarmış, inanmayanları hiç de beklemedikleri yerden vurmuş, tuzak kuranların en hayırlısı olmuştur

ALİ İMRAN-54 te, Onlar tuzak kurdular, Allah da tuzak kurdu Ve Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır der

Elamalılı Hamdi Yazır bu ayeti şöyle tefsir etmiştir:

54- Havariler öyle dedi, diğerleri de hile ve su-i kast yaptılar Bu zamirin lafız bakımından yakınlığı sebebiyle havarilere gönderilmesi ve bunların hepsinin yardım vaadinde sebat edemeyip içlerinde hile edenlerin de bulunduğu mânâsı anlaşılabilirse de, mânâ yönünden bu hile, küfreden İsrailoğullarına aittir Yani İsa, İsrailoğullarının inkârını hissetti, yardımcı aradı, havariler kendine yardım anlaşması yaptı, diğer taraftan küfürleri anlaşılan İsrailoğulları da hile yaptılar O sosyal yapıya bu şekilde hile karıştı, tamam olmadı, bir seçime daha muhtaç oldu ki, o da Muhammed Mustafa ile olacaktır

Mekr, karanlık, gizli, hissedilmeyecek hile ile diğerine zarar vermeye çalışmaktır İsrailoğullarının buradaki hileleri, Hz İsa'ya komploları, yani Allah'ın kelimesini yok etmek için gizli gizli tedbirlere teşebbüs edip birden bire onu öldürmek üzere el altından birtakım kimseler tayin etmiş olmalarıdır Ve hıristiyanların sözüne göre bu hileye havarilerden birisi de iştirak etmiş ve kâfirlere casusluk yapmış Bu sû-i kast, Hz İsa'nın hem maddî hayatına, hem manevî hayatına yönelmişti Bir taraftan zulüm yaparak kendini öldürmek, diğer taraftan davet ettiği tevhid dinini, kelimesini kaldırmak için mekir, hile ve hud'a düşünülüyordu Gerçekte "İsa" demek de dini, kelimesi demekti Artık İsa'nın çekilmesi zamanı gelmiş idi, fakat daha ölmeyecekti İsrailoğulları bu hile dolayısıyla hıristiyanlığa bir hayli şeyler soktular, karıştırdılar, fakat arzularına erişemediler İsa'yı öldüremediler Hıristiyanlığı ortadan kaldıramadılar Onlar hile yaptılar Allah da onlara hile yaptı, onları hileden menetmedi, fakat hilelerinin cezasını verdi Gerçekten Allah mekredenlerin hayırlısıdır Onun hilesi, başkalarınınki gibi şer ve zarar vermeyi hedef alan bir hile olmadığı gibi; keşfi mümkün, önüne geçilebilir, durdurulur bir hile de değildir Hatıra ve hayale gelmez, engin sırlarına erilmez yönlerden çevirir; imandan, doğruluktan çıkan, küfür ve hileye sapanların belalarını verir Buna göre Allah'ın mekri lügat bakımından bilinen şer mânâsıyla değil, ona ceza olan ve müşâkele (şekli bir, mânâsı zıt kelime getirmek) suretiyle hile denilebilen bir hayırdır Hatta ilâhî hile, hile yapanlar için bile bir hayrı içerir Çünkü onlara bu şekilde hilenin fenalığını, cezasını anlatır da uyanmalarına, tevbe etmelerine sebep olur





Komplo mu? Facia mı?

11 Eylül'ün 5'inci yılında yapılan belgesele göre olaylar göründüğü gibi değil

ABD'li üç gencin çektiği ve şimdiden 30 milyon kişinin izlediği belgesel 11 Eylül saldırılarının ardında ABD yönetimi ve ekonomik güç odaklarının olduğu teorisine dayanıyor

Dylan Avery, Korey Rowe ve Jason Bermas'ın çektiği 'Loose Change' adlı belgesel, 11 Eylül'ün hemen ardından Bush yönetiminin üst düzey isimlerinden gelen çelişkili açıklamalarla başlıyor

* Condoleezza Rice - Dönemin Milli Güvenlik Danışmanı:
"Bu insanların bir uçağı alıp Dünya Ticaret Merkezi'ne çarptıracağını kimse tahmin edemezdi"

* Donald Rumsfeld - Dönemin Savunma Bakanı:
"Pek çok uyarı vardı"

* Ari Fleischer - Dönemin Beyaz Saray Sözcüsü:
"Hiçbir uyarı yoktu"

İnternet ortamına ilk kez Nisan 2005'te koyulan belgesel, 6 bin dolarlık bütçeyle güncelleştirildi Kullanılan görüntülerin hemen hepsi, haber kanallarında yayınlanan görüntüler Yapımcılar, belgeseldeki bilgilerin de ABD yönetiminin üst düzey isimlerinin yaptıkları açıklamalardan, bir dönem 'gizli' olup da sonradan kamuoyuna açıklanan devlet belgelerinden alındığını belirtiyor

Belgesel, 11 Eylül'ün arkasında Usame Bin Ladin ve El Kaide'nin değil, saldırıların yarattığı ortamdan fayda sağlayacak ABD yönetiminin ve ekonomik güç odaklarının olduğu mesajını veriyor




İkiz kulelere saldırı Müslümanlara terörist damgası vurmak için düzenlenmiş,müslümanları ve islamiyeti kötülemek hedeflenmiştir yorumları gelmiştir İnsanlar islamiyet nasıl birşey den yola çıkarak okuyup anlamaya çalışırken güzelliğini fark edip bir bir islamiyeti seçenler artmıştırKurulan tuzaklar işte böylesine bir hayra dönüşmüştürSoğuma hedeflenirken islamiyete ısınmalarıda işte Mevlamızın her şeye gücünün yettiği ve tuzak kuranların en hayırlısı olduğunun delilidir






Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.