Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
armağan, ilahi, meclis

İlahi Armağan -45- Meclis

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -45- Meclis




45 MECLİS


Bu konuşma sabah üzeri medresede yapıldı
Konuşma tarihi: Hicrî 16 Recep 545, Milâdî 1150


Rasûlullah (sav) Efendimiz şöyle buyurdu:
“Bir kimse ki, kendi gibi yaratılmışa dayanır, o melundur
Melun: Lanete uğramış, herkesin nefretini celbeden kimse, de­mektir


Hayret Çoğu kimseler, bu lanet halkasına takıldı, hayret Halkın çoğu aynı yolda Allah'a dayanan, bir tane denecek kadar az Bir kimse, Allah'a dayanırsa kopmaz halkaya yapışmış olur Her kim ki, kendi gibi bir yaratılmışa dayanır, o elini suya açık daldırıp kapalı çeken gibidir ki, eline bir şey girmez
Yazık sana, kullar sana ne kadar yardım edebilir? Onlar yardım edecek olsa, bir, iki, üç gün, bir ay, bir sene veya iki sene yardım eder O da dünyada Âhirete gidince hepsi senden yüz çevirir
Sana, Hak'la sohbet gerekir Bütün işlerini O'na ısmarla O, sen­den yüz çevirmez, dünya ve âhirete dair ihtiyacını vermekten imtina etmez
Allah'ı tevhid etmiş olan bir iman sahibi için ana, baba, ev halkı, dost, düşman, mal, şöhret ve herhangi bir şeye güvenmek yoktur; onun için cümle eşya yokluğa gömülüdür Bu hâli benliğine sindiren zât, Hakk'a dayanır ve O'nun iyiliğine güvenir
Ey altınına ve gümüşüne güvenen, yakında onlar elinden çıka­cak, sana cezası kalacak Onları harcadığın yerler sorulacak Onlar vaktiyle başkasının elindeydi, sonra sana geldi Sebebi, onları Hak yo­la sarf edesin; Mevlâ'nın yolunda sana yardımcı olsunlar Hâlbuki sen, onları özüne put kıldın

Alıntı Yaparak Cevapla

İlahi Armağan -45- Meclis

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -45- Meclis




Ey bilgisiz! İlmi Allah için öğren; ayrıca amel et Öğrenmek ve amel etmek, insanı edep sahibi eder İlim hayattır, cehalet ölüm sa­yılır, ölümün en yakın dostu bilgisizliktir Bilgisizlik insanı cemiyet defterinden siler
İlim birkaç bölüme ayrılır Biri herkesçe müşterek ilim ki, onu herkes öğrenir Bir de hususî ilim vardır; o da, her şahısta değişir Buna da: “Kalp ilmi, sır ilmi” derler
İkinci ilmin deryasına dalarsan, Allah yolunun sultanı olursun Seni yolunda sultan kılanın emri icabı, yasak olanı yasak eder, yapıl­ması gerekli olanı yaptırırsın Verilecek yere verir, verilmeyecek yere vermezsiz Halk arasında da sevilirsin
Yeryüzünde, Allah'ın sultan kıldığı kimseler vardır Allah'ın emrini yaptırır, yasak ettiği şeyleri yaptırmazlar Hak'tan bir şey alı­nacağı zaman Allah'ın emri varsa halk arasında ilâhî hükümle gezer­ler; iç âlemlerinden alırlar; yoksa almazlar Vermeyi de aynı şekilde yaparlar Kopup gelen bilgi ile olurlar Hüküm kapıcıdır; kapıyı bek­ler; ilim evin içinde durur Hüküm umumî verilir İlim her şahsa göre değişik şekil alır
İlim sahibi Hakk'ın kapısında durur Marifet bilgisi ona verilmiş­tir Bütün işlere karşı anlayış sahibi olur ki, bu hâle başkası eremez İrfan sahibi emirsiz hiç bir iş görmez “Ver” denilirse verir, “Verme” dendi mi kimse ondan bir şey alamaz İrfan sahibine “ye” denir, yer “Yeme” denirse yemez, aç kalır İrfan sahibi, yapacağı işleri vicdanı­nın emri ile yapar Bir şahsa gidileceği zaman vicdan emri esas olur Gidilmeyeceği zaman yine vicdan emri göz önünde bulundurulur
İrfan sahibi vicdanına danışmadan kimseden bir şey alıp diğeri­ne vermez Yardım görmek isteyen, irfan sahibine yardımcı olur Re­zil ve rüsva olmak isteyen, ona zahmet verir
Allah yolunda çalışanlar, kendi menfaatlerini değil, sizin iyiliği­nizi düşünürler Size gelmelerinin sebebi de budur; kendi ihtiyaçları­nı düşünmezler Onlar kullara ihtiyaç beyan etmezler Onlar, kulla­rın çözülen iplerini bağlar, harabe evlerini yaparlar Ve bir baba gibi şefkat gösterirler Hak Teâlâ onlara ezelden irfan duygusu nasip et­miştir, o duygu sayesinde her şeye karşı anlayış sahibi olurlar Hangi işi sizden beklerse, o sizin içindir, kendileri için değil Onlar daima kullara öğüt verir; bu vazifeden yorgunluk duymazlar
Bir iş ki, Allah tarafından olur, onun sonu gelmez, sabit olur, ömürlü olur Başkalarınınki ömürsüz ve geçici olur İlme çalış İlim sahiplerine ve bildiğini iyi yolda kullananlara hizmetçi ol Bu uğurda, uğrayacağın ufak tefek güç işlere sabırla karşı koy İlk başta ilme sabırla çalış; sonra faydasını bulursun; dolayısıyla saygı görürsün Sana hizmet edenler de sabırlı olur Çünkü sen de o yolda sabretmiştin İlim yolunda sabırlı olursan kalp bilgisine sahip olursun İçin nurla dolar

Alıntı Yaparak Cevapla

İlahi Armağan -45- Meclis

Eski 08-02-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -45- Meclis




Ey cemaat! İşlerinizi Hakk'a ısmarlayınız İşleri, O sizden daha iyi bilir Size yarayan en iyi şeyi O verir Hakk'ın yardımını gözetiniz O'nun yardımı, an an gelir Her işinizde O'nun hizmetçisi olunuz Rahmet kapısının açılmasını gözetiniz Halka açılan kapıları kalbinize kapatınız Bu dediğimi yaparsanız hesabınızda olmayan, garibinize gidecek şeyleri gösterir
Yazık sana, dediklerimi anlamıyorsun; Allah, kullarının eli ile sana her şeyi gönderir ve onların eli ile zarar gelecekse yine gelir
Her şeyi emre uyar kılan O'dur Kalplere yumuşaklık veren yine O'dur Kalpleri yine O karartır O diriltir O verir O alır O aziz eder O zelil eder O hasta eder O şifa verir O doyurur O aç koyar O giy­dirir O üryan eder O ihsan eder, O korkutur O, Evvel'dir ve Âhir'dir Şu söylenen şeylerin hepsi O'nundur Bu işlerde başkasının dahli yok­tur Kalple bunlara inan Halkla muaşeret âdabını iyi yap
Sâlih ve ittikâ sahiplerinin edebi böyledir O ittikâ sahipleri Allah'a karşı hatalı olmaktan çekinirler Halkla iyi geçim yoluna gi­derler Halk arasında konuşurlarsa ancak onların aklına göre söz ederler; kalp istidatlarına göre konuşurlar Daima iyi huylu olurlar Ahlâk örneklerini Kitap ve Sünnet’ten alırlar Kitap’ta -Kur'ân'da- ve Sünnet’te ne varsa onu konuşurlar Sözleri kabul edildiği zaman, Allah'a şükür yolunu tutarlar Şayet sözleri dinlenmez olursa, oradan kaçarlar Söz dinlemeyen kişiler onlar için dost olamaz Onlar, kullar arasında, Allah'ın emrini yerine getirmek için dolaşırlar; yasak işle­ri yaptırmamak için halk içine girerler

Alıntı Yaparak Cevapla

İlahi Armağan -45- Meclis

Eski 08-02-2012   #4
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -45- Meclis




Kalbini mescid eyle; orada Hakk'a kulluk et ve yalnız Allah'ı çağır, başkasını anma “Mescidler Allah içindir; orada Allah'tan gayrisine dua etme­yiniz (el-Cin, 72/18) mealine gelen âyet-i celilenin mânasını düşün
Kul, derece derece yükselir İslâm olur, sonra imana kavuşur Sonra ikana, marifet hâline, sonra ilim tecellisine, sonra sevgiye, sonra sevilmeye, daha sonra aramaya başlar Daha sonra bunu da bı­rakır, artık aramaz, aranır Artık bu kul, kemâl sahibidir, aklına aldı­ğını bırakmaz Anmakta olduğu herhangi bir şeyi unutmaz Gaflet uykusuna dalarsa uyandırırlar Kötü bataklığa düştüğü zaman ikaz edilir Herhangi bir emir tevdi edilirse yapar ve ikbal kazanır; daima konuşturulur, susması istenmez Bu zât, her hareketinde ayıktır Kalp aynası saf ve temizdir Çünkü o daima kalbini kirlerden beri kılar O zâtın dışına bakılsa derhal ruhundaki temizlik sezilir Bu temizlik ona Peygamber’inden veraset yoluyla gelmiştir; dışı uyur, ama kalbi uyumaz Peygamber (sav) Efendimiz’in gözleri uyurdu; ama kalbi her an ayık dururdu Her yanı nur olmuştu Önden geleni gördüğü gibi arkadan geleni de görürdü Bu hâl herkese hâlince nasip olur Hiç kimsenin hâli öbürüne uymaz Peygamber (sav) Efendimiz, bu mâ­nayı şöyle dile getirdi: “Hiç kimse diğer kimse gibi ayık olamaz; karakter bakımından biri, diğerine uymaz
Şu var ki, büyük velîler ve varlığını Hak varlığına katanlar, hep birden, Peygamber (sav) Efendimiz’den artan sofraya konuk olurlar İçtiği ilâhi şarabın kalanıyla doyarlar O ummandan bir katre, iç âlemlerini coşturmaya yeter O keramet dağından tozan bir zerrecik varlıklarını yükseltmeye kâfi gelir Çünkü bunlar, onun vârisleridir Çünkü bunlar, O'nun yoluna canla başla girmişlerdir O'na varlıkla­rını vererek yardım ederler Her yolunu kaybedene, o büyük Peygam­ber’i (sav) gösterirler
Halka din ilmini öğreten onlar, her iyiliği yapan yine onlar olur Allah'ın selâmı onlara olsun, sevgisi onlara olsun Ayrıca o büyük zât­lardan, gelenek yolu ile kıyamete kadar fayda alanlara da olsun

Alıntı Yaparak Cevapla

İlahi Armağan -45- Meclis

Eski 08-02-2012   #5
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -45- Meclis




İman sahibi tecrübelidir Zekidir Onu kimse kandıramaz; dün­yayı işaretle çağırır Yalandan sevgi gösterir, dünyanın her şeyine sahip olur Kalbini kaptıracağı an hemen boşar; bir daha ona yakın olmaz Sonra âhirete döner, onun tadını alır Kalbini de az meyletti­rir; fakat sıkı bir bağlılık bulduğu an terk eder Yaratan'dan beri ede­ceğini hissettiği dem kökten boşar Âhiretin şöyle bir yanından tu­tar, dünyanın kucağına oturtur: “Hesabınızı beraber paylaşın” der ve farz ibadetlere döner Hak Teâlâ'nın kapısına koşar Otağını o katta kurar; her an o eşiğe başını koyar ve yatar
İbrahim (as) Peygamber’in milletine uy O dosttu Ona selâm ol­sun Önce yıldızla yetindi, sonra ayla, sonra güneşle Bunların sönen hâllerine baktı: “Ben böyle sönücü şeyleri sevmem, gönlümü kaptıramam” de­di
Onların Yaratıcı'sına döndü Ve şöyle dedi: “Ben yüzümü yeri göğü yaratana, pak ve temiz olarak çevir­dim; ben müşrik değilim
İbrahim (as) Peygamber, Hak Teâlâ'nın rahmet eşiğine yat­maya devam etti Hakk'ı talepte doğruluk gösterdi O'nun bu hâlini Yaratan anladı; dolayısıyla kapılarını ona açtı Kalp yolu ile rahmet deryasına girmeye izin verdi Bütün varlığı ile o sevgili Peygamber ilâhî varlık âlemine alındı Hak ondan hâlini sordu Her hâlini çok iyi bildiği hâlde, bir de ondan dinlemek istedi Sordu, söyledi; sordu söyledi Konuşturdukça daha fazla sevdi, sevdirdi Her çeşit süsleri ona yağdırdı Ondan razı olduğunu bildirdi Kalbine hikmetler dol­durdu Kimsenin sezemediği bilgiler verdi Dünya ile hâlini sordu ve hepsini terk etmek kudretine sahip kıldı Dünya ve âhiret ile yeni bir anlaşma yapmayı emretti Bu arada dünya için, Peygamberi’ne eziyet etmemeyi şart koşturdu Âhirete de aynı şartı bildirdi Her iki­si için, o sevgili Peygamber’e hizmeti söyledi ve şarta ilâve etti
Dünya ve âhiret o Peygamber’i sevdi, eziyet etmedi; kısmetini ke­sintisiz gönderdi O Peygamber ise her şeyi aldı, yerinde kullandı; Hak Teâlâ'ya hizmet yolunu tuttu, kalbi daima Hak katında durdu O Hak hem Aziz hem de Celil'dir Zat-ı İlâhî'den gayri her şeyi kalbinden beri kıldı Bu hâl, onu hür olan bir köle eyledi; yalnız Allah Teâlâ'nın kulu oldu; başkalarına köle olmaktan kurtuldu Yerde ve gökte ne varsa boşadı Hiçbir şey ona sahip olamadı Ama o her şe­yin sahibi oldu: Çünkü mülkün sahibini sevdi Mülkün sahibi de onu sevdi Öyle bir şey oldu ki, ona yalnız şah sahip çıktı Her kapı ona açıldı Kapıcı ona mani olamadı Perdeci ona perde kapayamadı

Alıntı Yaparak Cevapla

İlahi Armağan -45- Meclis

Eski 08-02-2012   #6
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İlahi Armağan -45- Meclis




Ey evlat! Allah yolcularının kölesi ol Dünya ve âhiret onlara hizmet eder; her ikisi de onların emrine hazır durur; istedikleri an dilediklerini yaptırırlar Hak Teâlâ'nın izni ile arzu ettiklerini alır­lar
Onlarla olunuz Size dünyadan suret, öbür âlemden ise mâna verirler
Allah'ım, o büyük insanlarla aramızı bul Aramızda olan ayrılık farkını bize anlat Dünya ve âhirete dair görüşlerimizi birleştir Âmin!

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.