Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hatalarımız, kıraat, namazdaki

Namazdaki Kıraat Hatalarımız

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Namazdaki Kıraat Hatalarımız




Hüseyin OKUR

İmandan sonra Allah Teala’ya karşı en önemli vazifemiz namazdır Namaz, sayısız lütuflarından dolayı Allah Teala’ya şükran ve tazimlerimizi sunmak, kusurlarımızı affettirmek için kalbimiz, dilimiz ve bedenimizle birlikte yaptığımız bir ibadettir Rasulullah’ın (sav) ifadesiyle dinin direği olan namaz, sıkıntılı zamanlarda sığınak, sevinçli zamanlarda şükür makamıdır

Namaz bu denli önemli bir konumda olduğundan fıkıh kitaplarında namaz konusunun üzerinde çok fazla durulmuş ve namazın ön şartı olan temizlik bahislerinden hemen sonra bu konuya geçilmiştir Bunun sebebi, namazın müminin ve sahip olduğu imanın bir şiarı, sembolü oluşundandır Kur’an-ı Kerim’de müminlerin özelliklerinin bahsedildiği ayetlerde, onların namazlarını huşu içerisinde ve tastamam kılmaları bildirilmiştir Namazı tastamam kılmak, kıyam, kıraat, rükü, secde gibi rükünlerini, Rasulullah Efendimiz’in (sav) tarif ettiği üzere yani sünnet üzere eda etmek keyfiyetinde olur

KIRAATİMİZ DOĞRU OLMALI

Rükü, secde ve oturuş gibi rükünleri eda noktasında çok fazla sıkıntı yaşanmaz Çünkü bu yerlerde okunan tespihler hem kısadır hem de buralarda riayet edilmesi gereken duruş şekilleri hemen hemen herkes tarafından üç aşağı beş yukarı doğru yapılmaktadır Ancak Kur’an okuma alışkanlığımızın zayıflamasının bir tezahürü olacak ki, namazda kıyam esnasında yani ayakta iken yapmış olduğumuz kıraat yani Kur’an okuma noktasında eksiklerimizin olduğu aşikardır

Hatalı Kur’an okunmanın ilk ortaya çıkışı Rasulullah Efendimiz (sav) zamanında görülmüştür Adamın biri Hz Peygamber’in huzurunda bir dil hatası yapmış ve bunun üzerine Efendimiz (sav) “Kardeşiniz hata yaptı, onun yanlışını düzeltiniz buyurmuştur
(İbn Cinni, el-Hasais, 1/108)

AYETİ YANLIŞ OKUYUCUNCA

Hz Ömer (ra) döneminde bedevinin biri sahabilerin yanına gelip, “Bana, Hz Muhammed’e (sav) indirilenden bir parça okuyacak olan var mı?” deyince oradakilerden biri, Berae suresinin ilk ayetlerinden okumaya başlamış ancak daha ilk ayette “Rasulehu” diyecekken bu kelimeyi “Rasulihi” diye esreli okumuştur Bunun üzerine Arapçayı fasih bilen ve konuşan bu bedevi, kelimeyi bu şekilde okumadan kaynaklanan mana kaymasını anlayarak, “Allah Teala Peygamberinden de mi uzak?! Eğer Allah Peygamberinden beri ise ben de beriyim!” demiştir

Bu haber Hz Ömer’e (ra) ulaşınca bedeviyi yanına çağırtmış ve ona, “Ey bedevi! Sen Allah’ın peygamberinden uzak mı olduğunu söylüyorsun?” demiş bunun üzerine bedevi ona şöyle cevap vermiştir: “Ey müminlerin emiri! Kur’an-ı Kerim’den ezberimde de bir şey yoktu, yani bilmiyordum Kur’an’dan bir parça bir şey okuyabilecek olan var mı?” diye sordum, adamın biri bana Berae suresinden okumaya başladı ve ilk ayette “Rasul” kelimesini esreli olarak “ve Rasulihi” şeklinde okudu Ben de, ortaya çıkan manadan ötürü “Eğer Allah, rasulünden uzaksa ben de uzağım” dedim Bunun üzerine Hz Ömer (ra), “Ey bedevi, bu senin zannettiğin gibi değil!” dedi Bedevi, “Peki ya nasıl?” diye sorunca Hz Ömer (ra) ayet-i kerimeyi doğru şekliyle okudu Bedevi de, “Vallahi ben de Allah ve Rasulü’nün uzak olduklarından (müşriklerden) uzağım” diye karşılık verdi Bu hadiseden sonra Hz Ömer (ra) Kur’an-ı Kerim’i ancak lügati yani dili iyi bilen kişilerin okumasını istemiş ve ayrıca Ebu’l-Esved ed-Düeli’ye de (ra) kelimelerin cümle içindeki konumlarını belirleyecek olan ilmi yani nahiv ilmini oluşturmasını emretmiştir

“ZELLETÜ’L-KARΔ NEDİR?
Kur’an, namazda kıyam halinde iken yani ayakta dururken okunur Namazda, Fatiha’dan sonra okunması gereken asgari miktar, kısa bir sure veya kısa üç ayet veya buna denk bir uzun ayettir Namazda kıraat ederken her rekatta okunan Fatiha suresini ve arkasından eklenmek üzere birkaç surenin iyi ezberlenmesi ve okuyuşlarda titiz davranılması gerekeceği bellidir Bununla birlikte Kur’an okurken çeşitli sebeplerle okuma hatası yapılabilir
Bu okuyuş hataları ve dil sürçmesi fıkıh terminolojisinde “zelletü’l-karî” olarak adlandırılır Alimler okuyuşta yapılan hataların, kıraat şartının yerine gelip gelmediğine, dolayısıyla namazın sahih olup olmadığına etkisi üzerinde birtakım ölçüler getirmişlerdir Burada tamamını zikretmek mümkün değildir ancak birkaç hatırlatmada bulunmak istiyoruz:

KIRAATTE GENELDE YAPILAN HATALAR

Kur’an-ı Kerim’in bir kelimesi kasten değiştirilir de, bununla mana değişmiş olursa, namaz ittifakla bozulur Kur’an okunurken durulmayacak yerde durulsa alimlerin görüşüne göre namaz bozulmaz Çünkü bunda da çoğunluk için bir güçlük vardır, herkes manayı bilip ona göre Kur’an okuyamaz Ayrıca unutmak ve nefes kesilmek gibi hallerden de kurtulamaz Bunun için “Lâ ilâhe” diyerek durduktan sonra “illallah” denilse veya “Kâleti’l-Yehudu=Yahudiler dedi” deyip durulduktan sonra “Uzeyrün ibnullahi=Üzeyr Allah’ın oğludur” diye başlanılsa, tercih edilen görüşe göre, namaz bozulmaz Ancak ayetin manalarını bilen kimsenin böyle yapmaması gerekir

Bir harfi başka bir harf yerine okumak manayı değiştiriyorsa ve iki harf arasında mahreç yönünden bir yakınlık da mevcut değilse, namazı bozar Ama iki harf arasında mahreç yakınlığı bulunduğundan onları birbirinden ayırt etmek ve telaffuzda bu yüzden sıkıntısız okumakta meşakkat varsa, namazı bozmaz Mesela (za) ile (dad), (sad) ile (sin), (ta) ile (te) gibi harflerin mahreçleri birbirine yakındır ve bu şekilde birbirine benzeyen harflerin bir diğerinin yerine okunması durumunda namaz bozulmaz Fakat bazı alimlere göre bu iş kasten yapılırsa namazı bozar Ama dil kayması sonucu olursa, namazı bozmaz

Bir harfi olduğu gibi okumayıp kaldırmaya «hazf-i harf» denir Hazfedilen harf manayı bozarsa, namaz bozulur “câethüm” yerine “câehüm” okunur da “caet” fiilinin sonundaki (te) harfi hazfedilirse, mana bozulmayacağından namaz sahihtir “lâ yüminûne” yerine “yüminûne” okunur da fiili olumsuz yapan (lâ) edatı hazfedilirse, mana bozulacağı için namaz sahih olmaz

Eğer ayete bir harf ilave edilse, mana değişmiyorsa namaz bozulmaz Buna mukabil, “Allahüekber” ifadesinin başına bir “e” harfi eklenecek olsa, anlam bütünüyle değişeceği ve inanç noktasından riskli bir anlam çıkacağı için namaz bozulur Çünkü “Allahüekber” sözünün anlamı, “Allah en büyüktür” şeklinde olup başına “e” harfi eklendiği zaman “Allah en büyük müdür?” şekline dönüşmektedir

Bir kelimeyi başka bir kelime yerine kullanmak: Değiştirilen kelime ile diğer kelime arasında mana yakınlığı ve Kur’an’da da yeri varsa namaz bozulmaz Buna bir örnek verelim: “alîm” yerine “hakîm” ya da “gafur” yerine “rahîm” kelimesini koymak gibi Bunların hem manaları birbirine yakın, hem de Kur’an’da yerleri vardır

İki kelime arasında mana yakınlığı var, ama Kur’an’da o tür bir kelime yoksa, İmam Ebu Yusuf’a göre namazı bozulur Buna bir örnek verelim: “tevvabîn” yerine “teyyabîn” okumak Kur’an’da “teyyabîn” diye bir kelime yoktur

İki kelime arasında mana yönünden bir yakınlık olmamakla beraber, küfrü gerektiren bir anlam taşıyorsa, namazı bozar “Mümin” yerine “kafir” kelimesini koymak gibi Çünkü “mümin” ile “kafir” arasında mana yönünden hiç bir yakınlık olmamakla beraber tamamen ters bir manaya yol açmaktadır

Bir kimse namazda fahiş hata ile okuduktan sonra, dönüp yeniden düzgün şekilde okursa namazı caiz olur Kıraat esnasında az veya çok miktarda ayet atlamakla namaz bozulmaz Zammı süreyi okurken hata edilse ve o hatayı düzeltmek için baştan alınırsa sehiv secdesi gerektirmez Ancak sure okunmasa veya yanlış baştan alınmazsa sehiv secdesi gerekir

Şeddeyi ya da meddi terk etmek: Bilindiği gibi şeddeli bir kelimenin delalet ettiği mana ile aynı kelimenin şeddesizinin delalet ettiği mana arasında büyük fark vardır Gerek iraba (hareke), gerekse şedde ve medde’ye çok dikkat etmek gerekir Gerçi bununla namazın bozulamayacağı görüşünde olanlar vardır, ama aksini iddia edenler de az değildir

Yapılan yanlışlığın namazı bozup bozmaması konusunda yukarıdaki yazılanlar esas olmakla beraber, her namaz kılanın bunları ayırt etmesi mümkün değildir Yanlış okunan kelimenin benzeri Kur’an’da var mıdır veya mana bozulmuş mudur? Bunu herkes bilemez Bu sebeple herkes, bilen bir hocanın dizinde en azından Fatiha’yı ve namaz kılacak kadar da zammı sureleri doğru bir şekilde öğrenmeli ve Kur’an talimine devam etmelidir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.