Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
huy, sandığımız, takıntılarımız

Huy Sandığımız 'Takıntı'larımız

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Huy Sandığımız 'Takıntı'larımız




Huy Sandığımız 'Takıntı'larımız


Mehtap KAYAOĞLU


Huy, genel anlamda “Mizaç” kelimesiyle birbirini karşılıyor Mizaç, huy dediğimizde; insanın doğuştan getirdiği temel özellikler aklımıza gelir İslam literatüründe buna bir anlamda “Fıtrat” diyoruz Yaratılıştan gelir ve neredeyse tamamen biyolojik kaynaklı durumları temsil eder

Huy / mizaç / fıtrat kelimelerini kullanınca, günlük hayatta en fazla kafa karıştıran diğer yapı akla geliyor hemen değil mi? Yani “Karakter” ve “Kişilik” kelimeleri

Karakter / kişilik, yapısal bütünümüzdeki sonradan kazandığımız özellikleri temsil eder Hal böyle olunca da hiç birimizin kişilik / karakter özellikleri diğerine benzemez Çünkü doğuştan gelen mizaç / huy / fıtratımız, zaman içinde bulunduğunuz ailenin sosyal yapısına, aldığımız eğitime, toplumsal özelliklerimize, kazandığımız kültürel yapılanmaya göre değişiklik gösterir

Biraz karışık gibi dursa da aslında son derece kolay bir formülasyon Huy / mizaç / fıtrat = doğuştan gelenler

Karakter / kişilik = sonradan kazanılanlar



Tüm bu bilgileri aktarınca, insanlarda ortak huy ve yine ortak karakter özellikleri olduğunu söylemeden de geçemeyeceğim Dünyanın neresinde doğmuş olursak olalım, insan olmamız nedeniyle, doğuştan beri getirdiğimiz ortak huy ve karakter özelliklerimizin olduğu, yapılan pek çok araştırmayla sabitlenen bir bilgi haline gelmiştir sevgili okurlar!

Bu bilgi inançlarım doğrultusunda düşününce bana son derece doğru geliyor Çünkü insanların ortak özellikleri ve ortak yapıları olmasaydı, Kur’an’ı Kerim hayatımıza yeterince hükmedemezdi Oysa ortak ögeler, ortak yapılar sayesinde; hangi devir ve hangi yeryüzü toprağı olursak olalım aynı emir ve aynı ayetlerle muhatap olabiliyoruz Yaşadığımız dinin evrensel olabilmesi; yüzyıllar boyu insan yaşamına müdahale edebilmesi; insan yaşamını disipline edebilmesi ve yine insanlar için ciddi bir yaşam programı olabilmesi için, insanoğlunda çağlara ve dönemlere inat ortak yapısal bir bütünün olması gerekirdi zaten Allah(cc), hiçbir ayrıntıyı unutmaksızın insanı yaratmış ve insandaki ortak fıtri özellikler gereği, emir ve yasaklarını bildirmiştir



Demek ki huylarımız var Bir de huy sandığımız takıntılarımız var Yani doğuştan gelmeyen Yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası olmayan İstersek ve çabalarsak kolaylıkla terk edebileceğimiz Zamanla bünyemize yerleşen ve neredeyse psikolojik destek almamıza neden olacak kadar abarttığımız takıntılarımız!

Dilerseniz bu takıntılardan örnekler sıralayayım:

Her şey tam ve mükemmel olsun isterler Eksiklikler ve noksanlıklar onları sürekli rahatsız eder Zihinlerinde tasarladıkları işleri yaptıklarında kendilerini huzurlu / mutlu hissederler Minicik bir eksiklikte, sanki dünyanın sonu gelmiş gibi sıkıntılı duygularla boğuşmak zorunda kalırlar

Herkes için en iyi olanın, kendi düşünce ve fikirleri olduğunu zannedip dururlar İnsanların düşüncelerini değiştirmek için çabalarlar Değiştirecekler ama tabii ki bir şartla Herkes onun söylediği noktaya gelecek!

Duygu kontrolü zordur bu kişilerde Kolaylıkla tartışmaya girebilirler Söylenen sözlerin kendilerine karşı söylendiğini düşünüp, hemen karşı saldırıya geçebilirler Huyları tanımlama cümleleri ise son derece meşhurdur: “Haksızlığa tahammül edemiyorum!” oysa her insanın haksızlığa tahammül etmemesi gerekir Ve zulme karşı başkaldırması gerekir Bu özellikteki insanların bahsettiği haksızlıklar, günlük yaşama yayılmış ve kendilerinin ikinci plana itildiği kompleksini yaşamalarına vesile olan cinsten haksızlıklardır Bu da önemli bir detay anlayacağınız üzere

Yukarıdaki maddeye bağlı olarak, ergenlik döneminde insanın yapısına “Esneklik" özelliğinin yerleşmesi gerekir Takıntıya dönen durumlarda bu esneklik devreye girmez Kişi sıra dışı durumlarda, farklı bakış açıları geliştiremez Derken takıntılı bir düşünme yapısı, inat, mükemmeliyetçi düşünmeye başlama gibi süreçler devreye girmeye başlar Ve bunların takıntı olduğunu bilmediği için, yaşadıklarının tamamının “Huyu” olduğunu sanmaya başlar

Etrafındaki insanlarla ilişkileri kontrol etmeye başlar Hatta öyle çok kafa yorar ki beyni uyuşmaya başlar Örneğin, kocası eve gelmeden önce, annesinin evine uğramasın İş arkadaşlarıyla niye öyle değil de bu şartlarda konuşmuş gibi doğrudan kendisini ilgilendirmeyen meselelere bile takılmaya başlar Bunları da düşünürken, en doğal hakkı olduğunu belirtmeyi de unutmaz!



Örnekleri çoğaltmak mümkün Asıl olan günlük yaşamda patolojik özellikler sergileyen ve aslında hastalığa dönüşmeye başlamış yapıların “Huy zannedilmemesi” gerçeği sevgili okurlar

Evet İnsanoğlunun yeryüzüne gelişinden beri ortak bazı huyları vardır Bu huylar Afraka'dan Bosna'ya, Uruguay'dan Amerika'ya kadar değişmez Her insan için ortak özellikler taşır Ama yukarıda saydığım tarz durumlar huy olmayıp, aslında kişilik yapısına yerleşmeye başlayan takıntılı düşüncelerdir Üzerinde durup çabaladığınızda da üstesinden kolaylıkla gelebileceğiniz takıntılar

Sevgiyle kalın

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.