Prof. Dr. Sinsi
|
Doğumundan Halifeliğine Kadar Hz. Ebûbekir {R.A.}
HAZRETİ OSMAN 23–35/644–656
DOĞUMUNDAN HALİFELİĞİNE KADAR HZ OSMAN:
Osman b Affân (b Ebi'l-As b Umeyye b Abdişems b Abdimenaf b Kusayy), Kureyş'in Emevî kolundan olup, Peygamber (s a )'in doğumundan beş yıl sonra dünyaya gelmiştir Fil yılından altı yıl sonra doğduğu da söylenir Annesi Ervâ, Kurayz b Rabîa (h Habib b Abdişems)'nin kızıdır Ervâ'nın annesi Beydâ, Abdulmuttalib'in kızı olup, Peygamber (s a )'in babası Abdullah ile ikiz kardeştir
Hz Osman, fıkhî bilgisi, hayâ ve cömertliği ile meşhur, yumuşak huylu, iyiliksever ve halim selim biriydi İbn Hacer'in de dediği gibi; "ev halkından uyuyanları, yardımlarına muhtaç olsa da uyandırmaya kıyamaz, ancak uyanık olan varsa abdest için yardım isterdi Savmi dehre devam ederdi" Yani bayram günleri ve Ramazan öncesi yevmi şek hariç bütün yılı oruçlu geçirirdi
Hz Ebûbekir'in teşvikiyle Müslüman oldu Rasülullah, kızı Rukiyye'yi onunla evlendirdi Kureyş müşrikleri Müslümanlara yaptıkları eziyet ve baskıyı arttırınca, ilk muhâcirlerle beraber eşiyle birlikte Habeşistan'a hicret etti Habeşistan'daki muhacirler, Kureyş'in Peygamber (s a ) ile anlaştığına dair haber alınca o da Mekke'ye döndü ve burada kalarak daha sonra diğer Müslümanlarla birlikte Medine'ye hicret etti Bedir dışındaki bütün gazvelere katıldı Bedir Gazvesine, Müslümanların zaferi kazandığı gün ölmüş olan zevcesî Rukiyye'nin hastalığıyla meşgul olduğu için Rasülullah (s a )'in izniyle katılamadı Bu sebeple Rasülullah (s a ) onu Bedir gazilerinden kabul etti Peygamber Efendimiz onu Rukiyye'den sonra ikinci kızı Ümmü Gülsüm ile evlendirdi Rasülullah'ın iki kızı, Rukiyye ve Ümmügülsüm (ö H 7) ile evlenmiş olmasından dolayı "Zu'nnûreyn" (çift nûr sahibi) lâkabını aldı O, Kur'ân'ın kıraati hususunda, Zehebî'nin dediği gibi Hz Peygamberden Kur'ân öğrenenlerin en üstünüdür
Rasülullah (s a ), Müslümanların birçok işinde Osman'ın yardımına başvurdu Nitekim Hicretin 6 yılında Umre niyetiyle Mekke'ye hareket ettiğinde, Mekke'ye girişleri engellenince Mekkelilere elçi olarak Hz Osman'ı göndermişti Onun Kureyşliler tarafından öldürüldüğü haberi yayılınca, Mekke yakınlarında Hudeybiye denilen yerde Müslümanlar, Kureyş'le savaş şartıyla Hz Peygamber'e bîat ettiler Bu biat'a "Biatu'r-rıdvan" adı verilmiştir Hz Osman, malının çoğunu İslâm uğrunda harcadı Rasülullah (s a )'ın Tebuk gazvesi için hazırladığı güçlük ordusu (Ceyşu'l-usre)'nun donatımında büyük bir payı olduğu şüphesizdir Nitekim bu sırada hazırlık için 950 at ve 1000 dinar para yardımında bulunmuştur Bir Yahudiden 20 000 dirheme satın alarak Müslümanların istifadesine sunduğu Rûme kuyusu da, onun büyük yardımlarından biridir Hz Peygamber'in: "Rûme kuyusunu kazan için cennet vardır" buyurduğu gibi; Hz Osman'ı cennetle müjdeleyip, cennet ehlinden saydığı ve "Her peygamberin bir refîkı vardır, benim cennetteki refikim Osman'dır " dediği de rivayet olunmuştur
Hz Osman, hadis râvilerindendir İbn Hacer, O'nun, Hz Peygamber, Ebûbekir ve Ömer'den hadis rivayet ettiğini; kendisinden de oğulları Amr, Ebân ve Saîd, amcasının oğlu Mervân b Hakem, sahabeden Abdullah b Mes'ud, Abdullah b Ömer, Abdullah b Abbas, Abdullah b Zübeyr, Zeyd b Sâbit, Ebû Hureyre ve daha başkaları; tabiinden Ahnef b Kays, Hz Ali'nin oğlu Muhammed b el-Hanefiyye ve Saîd b Müseyyeb'in hadis naklettiğini söylemiştir Nevevî'nin zikrettiğine göre Hz Osman, Rasülullah'dan 146 hadis rivayet etmiştir Bunlardan üçünde Buharî ve Müslim ittifak etmiş, sekizini yalnız Buharî, beşini de yalnız Müslim rivayet etmiştir
Rasülullah (s a )'ın vefatından sonra Halife Hz Ebûbekir, Osman'ı mühim işlerde müsteşar ve kâtip edindi Hz Ömer'in öldürülmesinden sonra da şûra çoğunlukla onu halifeliğe seçti
Sözün özü, Hz Osman kendini tanıttığı şu sözlerinde olduğu gibidir: "Allahu Teâlâ, Muhammed'i hak peygamber olarak gönderdi ve ben, Allah ve Rasülü'nün da'vetini kabul edenlerden oldum Ona gönderilene iman ettim, sonra iki defa hicret ettim Rasülullah (s a )'a arkadaş oldum, onun damadı olma şerefine erdim, ona bîat ettim Allah'a andolsun ki, vefatına kadar ona karşı gelmedim, kin beslemedim; Ebûbekir ve Ömer'e de aynı şekilde davrandım "
…
Prof Dr Hasan İbrahim Hasan
Kahire Üniversitesi İslam Tarihi ve Medeniyeti Öğretim Üyesi (Merhum)
|