Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
geçirmeleri, mücahidlerin, namazını, sabah

Mücahidlerin Sabah Namazını Geçirmeleri

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Mücahidlerin Sabah Namazını Geçirmeleri




Mücahidlerin sabah namazını geçirmeleri

Resûl-i Kibriyâ Efendimiz, Ashab-ı Kiramla Medine'ye yaklaşmıştı Sabah namazı vaktine de fazla bir zaman kalmamıştı Mücahidler bütün gece yol aldıkları için, bir nebze istirahat etmek maksadıyla Peygamber Efendimizin emriyle bir yerde konakladılar

Resûl-i Ekrem Efendimiz, "Sabah namazı vaktimizi kim bekleyecek, belki uyuyabiliriz" diye Ashab-ı Kirama sordu Hz Bilâl ayağa kalkıp, "Ben beklerim Yâ Resûlallah" dedi

Bunun üzerine Resûl-i Ekrem Efendimizle mücahidler uyudular

O sırada Hz Bilâl de namaza durdu Uzun müddet namaz kıldı Sonra çökmüş devesine yaslanarak sabah namazı vaktini gözlemeye başladı Bu arada uykuya daldı Mücahidlerin "İnnâ lillahi ve innâ ileyhi Râciun" demeleriyle ancak uyanabildi Güneş doğmuş ve her taraf aydınlanmıştı

Resûl-i Ekrem Efendimiz telaşla, "Ey Bilâl! Nedir bu yaptığın bize?" diyerek sitem etti

Hz Bilâl, "Anam babam sana fedâ olsun Yâ Resûlallah! Senin ruhunu tutan Kudret, benim de ruhumu tuttu bırakmadı" deyince, Resûl-i Ekrem Efendimiz gülümseyerek, "Doğru söyledin" buyurdu

Sahabîlerin uyuya kaldıkları vadiden çıkılınca, Peygamberimiz, "Burası şeytanların eyleştiği bir vadidir" buyurdu ve abdest alınmasını emretti Efendimiz de abdest aldıktan sonra Hz Bilâl'e, "Ey Bilâl! Ezanı oku" diye emretti

Ezan okununca Müslümanlar toplandı Peygamber Efendimiz onlara, "Sabah namazının sünnetini kılınız" buyurdu

Sünnet kılındıktan sonra Peygamber Efendimiz (asm), "Ey Bilâl! Kàmet getir" dedi

Hz Bilâl kâmet getirdi Peygamber Efendimiz (asm) imam olup namazı kıldırdıktan sonra, Ashab-ı Kirama döndü ve şöyle buyurdu:

"Herhangi biriniz, uyur veya unutuverir de namazını geçirirse, onu vaktinde kıldığı şekilde kılsın, kazâ etsin"

Fahr-i Kâinat Efendimiz, bütün bu olup bitenlerden sonra mücahidlerle birlikte tekrar Medine'ye doğru yol aldı Uhud Dağı görününce, "Biz Uhud'u severiz, Uhud da bizi" buyurdu

Ordusuyla Medine'ye girerken de şöyle duâ etti: "Yâ Rabbi! Senden başka Ma'bud yoktur, yalnız Sen varsın Senin ortağın yoktur Bütün mülk senindir Bütün hamd de Senindir"

"Allah'ım! Biz Sana yöneldik, günahlarımızdan tövbe ediyoruz Biz ancak Rabbimize ibadet, Rabbimize secde, Rabbimize hamd ederiz"

"Rabbimiz va'dinde sadıktır; kulu Muhammed'e nusret etmiştir, yalnız başına bütün düşman topluluklarını hezimete uğratıp sindirmiştir"

Salih SURUÇ


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.