Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
biri, faciası, maûna

Bi'r-İ Maûna Faciası

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bi'r-İ Maûna Faciası




Hicretin 4 senesi, Sefer ayı idi Benî Âmir Kabilesinin efendisi ve reisi Ebû Berâ' Âmir bin Mâlik, Peygamberimizi ziyaret maksadıyla Medine'ye geldi Ebû Berâ, samimi bir insan, Resûl-i Ekrem ve Müslümanlara dost biriydi Efendimize hediye etmek üzere de iki at ve iki deve getirmişti Ancak Resûl-i Ekrem, "Ben, müşriklerin hediyesini kabul edemem Eğer hediyenin kabul edilmesini istiyorsan Müslüman ol!" diyerek onun hediyesini kabul etmedi ve kendisini Müslüman olmaya dâvet etti

Ebû Berâ o anda Müslüman olmadı, ama İslâmiyete karşı gösterdiği alâkadan da vazgeçmedi Peygamber Efendimize, "Yâ Muhammed! Beni dâvet ettiğin din, pek güzel, pek şereflidir Kavmim benim sözümü dinler Eğer Sahabîlerinden birkaçını Kur'an ve Sünneti öğretmek üzere gönderecek olursan, ümit ederim ki, dâvetini kabul ederler" dedi

Resûl-i Kibriya Efendimiz, Necid halkına pek güvenmiyordu Ashabına bir hâinlikte bulunabilirler endişesini taşıyordu, "Göndereceğim kişiler hakkında Necid halkından korkarım" diyerek de bu endişesini izhar etti

Ancak Ebû Berâ' teminat verdi "Onları ben himâyeme aldıktan sonra, Necid halkının onlara dokunması hadlerine mi düşmüş?" dedi

Ebû Berâ'nın güvenilir, sözüne itimad edilir biri olması, Peygamber Efendimizin endişesini giderdi Sonunda 40 veya 70 kişiden ibâret irşad heyetini göndermeye karar verdi Altısı Muhacir, diğerleri Ensardandı Hepsi de Suffa ehli idi Başlarına Münzir bin Amr tayin edildi

Peygamber Efendimiz, ayrıca Necid halkına ve Benî Âmir reislerine verilmek üzere heyetle birlikte bir de mektup gönderdi

İrşad ve tebliğ heyeti Bi'r-i Maûna denilen mevkie vardı Burası Medine'nin doğu tarafına düşen Süleym ile Âmiroğulları yurtları arasında kalan Benî Süleym'e âit bir su kuyusu idi Burada Hz Resûlullahın mektubunu Âmir bin Tufeyl'e götürmek vazifesini, Haram bin Milhan üzerine aldı Bu Sahabî mektubu getirip ona teslim etti Ne var ki, mektubun muhatabı Âmir, okuma gereği bile duymadan elçi Sahabîyi orada şehid ettiAziz şehidin bu adamın darbeleri altındaki son sözleri şunlar oldu:

"Allahü Ekber! Kâbe'nin Yüce Rabbine yemin olsun ki, kazandım gitti!"

Âmir bin Tufeyl, bu masum Sahabîyi şehid etmekle de yetinmedi Âmiroğullarını heyetteki diğer Sahabîleri de öldürmek için yardıma çağırdı Ancak, Âmiroğulları önceden Ebû Berâ, gelecek irşad heyetine dokunmayacaklarına dair söz vermiş bulunduklarından, bu adamın yardımına yanaşmadılar

Benî Âmir'den yardım konusunda red cevap alan Âmir bu sefer kendisi gibi gözleri ve gönülleri kan ve kinle dolmuş Süleymanoğullarından bir kaç kabilenin yardımını temin etti Hep birlikte Maûna Kuyusu mevkiinde olup bitenlerden habersiz bekleyen masum Sahabîleri de şehid etmek üzere harekete geçtiler

Bu arada, mektubu götüren Sahabînin geciktiğini gören irşad heyeti, dinlendikleri Maûna Kuyusu mevkiinden durumu öğrenmek üzere Necid bölgesine doğru yol almışlardı Tam o sırada, karşılarında elleri silahlı kalabalık bir müşrik topluluğu buldular

Sahabîler kılıçlarını sıyırarak kendilerini çepeçevre kuşatanlara, "Vallahi bizim sizinle hiç bir işimiz yok Biz sadece Peygamberimizin verdiği bir vazife için yolumuza gidiyoruz" dediler

Fakat, kana susamış müşrikler, bu sözlere aldırış bile etmediler Kararları kesindi İslâm ve îmânı öğretmek kudsî vazifesiyle yola çıkan bu fedakâr Sahabîleri, teker teker şehid edeceklerdi

Başlarına gelecekleri fark eden Sahabîler, el açarak Rabb-ı Rahîmlerine şöyle yalvardılar:

"Ey Rabbimiz! Durumumuzu Resûlüne haber verecek burada kimsemiz yok Selâmımızı ona Sen ulaştır! Peygamberin vasıtasıyla kavmimize haber ver ki: Biz Rabbimize kavuştuk Rabbimiz bizden razı oldu ve bizi de razı etti"

Aynı anda Cebrâil (as) bu kahraman Sahabîlerin selâmını ve durumlarını Resûl-i Kibriyâ Efendimize ulaştırdı Selâmlarına, "Aleyhimüsselâm" diyerek karşılık veren Resûl-i Ekrem, Ashabına dönerek müşriklerin bu fedakâr kardeşlerini şehid etmek üzere olduklarını haber verdi ve onlar için mağfiret dilemelerini istedi

Peygamber Efendimiz, Ashabına bu haberi iletirken irşad heyetinde bulunan Sahabîlerin bir kaçı müstesna diğerleri hâin düşman mızraklarıyla delik deşik edilmiş ve şehid olmuşlardı Kurtulan Sahabîlerden ikisi, deve gütmeye gitmişlerdi, biri ise öldü diye şehidler arasında terk edilmişti Develeri güden iki Sahabî, bir müddet sonra Bi'r-i Maûna mevkiine dönünce dehşetli manzarayla ürperdiler Bu ciğer parçalayıcı sahne karşısında gözyaşı döktüler Kendine hakim olamayan biri, müşriklerin arkasına takıldı ve şehid oluncaya kadar kendileriyle çarpıştı Diğeri ise esir alındı, ancak sonradan serbest bırakıldı Şehidler arasında öldü diye terk edilen Ka'b bin Zeyd Hazretleri ise müşrikler ayrıldıktan sonra, çıkıp Medine'ye geldi

Salih SURUÇ

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.