![]() |
İsmail Kelimesindeki Hikmet-İ Aliyye |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İsmail Kelimesindeki Hikmet-İ AliyyeİSMAİL KELİMESİNDEKİ HİKMET-İ ALİYYE Bil ki, “Allah” olarak adlandırılan, Zat’ıyla Tek [Ahad] ve İsimleri’yle bütündür [küll] ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Said, Rabb’i (terbiye edicisi) indinde razı-olunandır ![]() ![]() ![]() ![]() Bu konuda Sehl (Sehl bin Abdullah Tusterî) şöyle der: “Rububiyetin bir sırrı vardır — bu sır sensin ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ve her razı olunan sevgilidir; ve sevgilinin her yaptığı şey sevgilidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İsmail, sözünü ettiğimiz şeyi keşfetmesinden dolayı Rabbinin indinde razı-olunan oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İmdi sen (fenâ makamında) O’na, O’ndan doğru bakarsan, O, Kendi nefsine bakar — ve böylece O, (zuhurun sözkonusu olmadığı ahadiyette) Kendi nefsine, Kendi nefsiyle bakıyor olmaktan hiçbir zaman geri kalmaz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İmdi, bir kimsenin mutlak olarak razı-olunan olması, ancak o kimsede zahir olan fiilin, Razı-olan’ın onun yoluyla olan fiili olmasıyla sözkonusu olabilir (ve bu durum ancak İnsan-ı Kâmil için geçerlidir) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
İsmail Kelimesindeki Hikmet-İ Aliyye |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() İsmail Kelimesindeki Hikmet-İ AliyyeVe Rabbinin cennetine girdiğinde, kendi nefsine girmiş olursun ![]() ![]() ![]() Sen (kendi özgül Rabbin için) kulsun Ve sen (istidadınla hükmettiğin özgül İsim için) Rabb’sin O kimse ki, O’nun için ve O’nda kulsun Sen (sende zahir olan huviyet itibarıyla) Rabb’sin Ve sen (“Elestü bi Rabbikum?” seslenişinde“Beli—Evet” diyerek) Sözleşme yaptığın Rabb için (taayyünün ve kayıtlanmışlığın itibarıyla) kulsun Herbir belirli Rabb-kul sözleşmesi Başka bir Rabb-kul sözleşmesi karşısında geçersizleşir Böyle olunca, Allah kullarından razı oldu, kulları da razı olunanlar oldu ![]() ![]() İmdi, iki hazret (yani, rabb-olmaklık hazreti ve kul-olmaklık hazreti), benzerlerin birbirine karşılık gelmesi gibi birbirine karşılık geldi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hak’tan başkası baki değildir, yaratılmış olan baki değil Ulaşma diye bir şey yoktur, ayrı olma diye bir şey yok Apaçık delil bununla geldi Böylece ben gözlerimle gördüğüm ve incelediğim zaman O’nun ayn’ından başka bir şey görüyor değilim Bu, (yani, Hakk’ın kulundan ve kulun da Rabb’inden razı olması) ancak, kendini Rabb’in varlığı olarak görme konusunda Rabb’inden korkan kimselere özgüdür, çünkü onlar (rabb-olmaklık hazreti ve kul-olmaklık hazreti arasındaki) ayrışmayı bilirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Halk’tan ayrı tutarak Hakk’a bakma! Ve Hak’tan başka olmaklık giysisine büründürerek halk’a bakma! Ve Hakk’ı tehzih ve teşbih et; Ve dosdoğru olmaklık [sıdk] makamında dikil ![]() Ve ister cem makamında, istersen fark makamında ol! Eğer sana bunlardan biri zahir olursa, diğerine yönel ki, İkisiyle birden zafere eresin! Sen ne (hakikat yönüyle) fani olur, ne de (halkiyet yönüyle) baki kalırsın, Ne yokedebilir ne de baki kılabilirsin ![]() Ve vahiy (ilham) senin üzerine (sen Hakk’ın sureti olduğundandır ki) başkasından verilmez; ve sen de onu (“gayr” olmadığından) başkasına vermezsin ![]() Yüceltme [senâ], verilen söze sadık olunmasına yapılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İmdi geriye yalnızca Sözüne Sadık Olan kaldı Ve Hakk’ın tehdidi açısından incelenebilecek tek bir ayn yoktur Ve her ne kadar şeka yurduna girseler de onlar Şeka yurdundan bir tat alırlar; o da farklı bir nimettir Yani ebedilik (huld) cennetlerindekinden farklı bir nimet Halbuki alınan lezzet birdir Ve aralarında (istidadların farklılığıyla) tecelli bakımından farklılık vardır Çekilen azab, (“lezzet” anlamına gelmesi yönünden) Tadının tatlılığından dolayı “azab” olarak adlandırılır ![]() Ve (“eziyet” anlamına gelmesi yönünden) “azab” sözü, (Azabın gerçek anlamı olan) lezzete kabuk gibidir ve kabuk (Azabın hakikatini, örtülü olan gafillerden) koruyucudur ![]() Ahmet Baydar |
![]() |
![]() |
|