![]() |
Harun Kelimesindeki Hikmet-İ İmamiyye |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Harun Kelimesindeki Hikmet-İ İmamiyyeHARUN KELİMESİNDEKİ HİKMET-İ İMAMİYYE Bil ki, Harun aleyhisselam’ın varlığı, “Biz ona rahmetimizden, kardeşi Harun’u nebi olarak bağışladık” [Meryem Suresi, 19/153] ayetinde belirtildiği gibi, rahamut hazretindendi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonra Harun, (kardeşine) “Sakalımı ve saçımı tutma!” ve “Düşmanlarımı güldürme!” [Taha Suresi, 20/94] dedi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sonra cenab-ı Harun, Musa’ya şöyle dedi: “Senin bana, ‘İsrailoğulları arasına ayrılık soktun’ diyerek, beni aralarındaki ayrılığın sebebi olarak görmenden korktum” [Taha Suresi, 20/94] ![]() ![]() ![]() Ve Musa, işin hakikatini Harun’dan daha iyi biliyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ve Harun’un kendisine söylediği şeyleri söylemesinden sonra Musa, Samirî’ye dönerek şöyle dedi: “Amacın neydi, ey Samirî?” [Taha Suresi, 20/95] ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ne var ki, suretler kalımlı değildirler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Harun Kelimesindeki Hikmet-İ İmamiyye |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Harun Kelimesindeki Hikmet-İ İmamiyyeİnsanın hayvaniyeti, hayvanın hayvaniyetini teshir ettiğindendir ki, insan hayvan üzerinde tasarrufta bulunur — buzağıya gelince, onun aslı hayvan değildir, dolayısıyla hayvana göre daha fazla teshir edilebilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Aynı şekilde, insan da, Allah’ın (mal ve ilim ile) yücelttiği benzerine (yani, başka bir insana), ondan bir mal ummasından dolayı boyun eğer ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() [color="LightBlue"]Ve iki türlü emir altına alma Ve ikinci tür, hal olarak emir altına almadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Musa’nın buzağının üzerine varmasının (ve onu ortadan kaldırmasının) tersine, Harun’un buzağıya tapanları –buzağının üzerine vararak, ona tapmaktan– fiilî olarak alıkoymaya güç yetirememesi, Allah’a herbir surette ibadet edilmiş olunabilmesi için varlıkta bir hikmet olarak zahir oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Harun Kelimesindeki Hikmet-İ İmamiyye |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Harun Kelimesindeki Hikmet-İ İmamiyyeVe kendisinde (Hakk’a) kulluk edilen en büyük tecelli mahalli hevadır ![]() Heva hakkı için, heva hiç kuşkusuz hevanın sebebidir Eğer kalpte heva olmasaydı, hevaya kulluk edilmezdi ![]() Allah’ın eşyaya ilişkin ilminin ne kadar kâmil olduğunu ve hevasına kulluk eden ve onu ilah edinen kimsenin ilmini nasıl eksiksiz kıldığını görmüyor musun? “Allah onu ilim üzere dalalete düşürdü” [Casiye Suresi, 45/23] buyurdu ![]() ![]() ![]() Hak Teala gördü ki: Kul ancak kendi hevasına ve hevasının taatına boyun eğmesi nedeniyle kulluk eder ![]() ![]() ![]() ![]() Sonra, Hak Teala gördü ki: O kulluk edilenler, kulluk edenlerle değişir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kâmil olmuş bir arif, kendisine kulluk edilen herbir mabudun, Hakk’ın bir tecelli mahalli olduğunu gören kimsedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ama işi ne ise o olarak bilenlere gelince, onlar, putlara tapanların, bu suretlerin aynlarına kulluk etmeyip, yalnızca bu suretlerde farkına vardıkları tecelli sultanının hükmüyle bu suretlerde Allah’a kulluk ettiklerini bilmekle birlikte, kendilerine kulluk edilen bu suretleri zahirde inkar ederler ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ve Resul, kendisine muhtaç olunan, icmal yönünden bilinen ve müşahede olunmayan İlah’a davet etti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahmet Baydar |
![]() |
![]() |
|