Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aşk, suçluluk2

Aşk Ve Suçluluk-2-

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Aşk Ve Suçluluk-2-




Önceki seansın özetini yaparak başlıyorum seansa “Önce aşka düştün Kalbin ona ait yoğun hislerle doldu taştı Sonra da suçlulukla; ‘Neden aynı duyguları Yaratıcı’ya karşı hissedemiyorum, demek ki O’nu sevmiyorum’ diye acı çekiyorsun” Başıyla onaylıyor Onu anlamışım Anlaman yetmiyor, eee nasıl çözeceksin bakalım sorunumu dercesine bakıyor


Sarmaşık yanılıyor O, Yaratıcı’sını seviyor Bir kere bunu dert etmesi sevgisinin güçlü bir kanıtı Yaratıcı’sını sevmeyen neden böyle bir suçluluğa düşsün ki?


Yok Bu onu tatmin etmiyor Yüzünde etkilendiğine dair en ufak bir emare yok Lafı eveleyip geveliyorum Geçen haftayı nasıl geçirdiğini soruyorum Anlatıyor Vaktimi boşa harcama, der gibi bakarak Ne yapsam ki?


Sıkıştığım zamanlardaki tekniğime başvuruyorum “Bana tipik bir gününü ayrıntılı olarak anlatır mısın?” Bir önceki günü anlatıyor Gece geç yatmış Yine ağlamış Yine içi daralmış Yine suçluluk hissetmiş Sabah erken kalkmış Güneş doğmadan “Gözlerimden uyku akıyordu” diyor “Hiç kalkmak istemedim Ama sabah namazına kalkmazsam o gün kalbim kasvetle doluyor Bu yüzden babama sıkı sıkı tembih ettim kaldır diye O kadar zordu ki uyanmak Ama kalktım çok şükür Namazımı kıldım…”


Kalbim heyecandan çarpıyor Gökte aradığımı yerde buluyorum Aradığım şey ayağıma geliyor


“Nasıl namaz kıldığını ayrıntılı olarak anlatır mısın Sarmaşık?”


İsteğimin ona saçma geldiğini anlıyorum bakışlarından


“Namazın nasıl kılındığını öğrenmek istiyorsanız namaz kitaplarını okusanız daha iyi etmez misiniz?


Sinirlenmesine aldırmıyorum


“İsteğimin saçma geldiğini biliyorum ama varmak istediğim bir nokta var; rica etsem devam eder misin?”


İsteksizce devam ediyor Namaza niyetlenişini, okuduğu sureleri, önce rükûa, sonra da secdeye varışını anlatıyor Muzırca gülümsüyorum “Ne var gülümseyecek?” diyor biraz asabice Var işte


Bir kâğıt uzatıp “Secdeye gittim” yazmasını istiyorum Yazıyor


“Âşık olduğun erkeğin önünde de secde eder misin?”


“Tabii ki hayır!”


“Yoğun hisler taşıdığın bir insanın önünde secde etmem diyorsun, ama aynı yoğunlukta hisler taşımadığın Yaratıcı’na secde ediyorsun İlginç değil mi?”


Duralıyor Şaşırıyor Düşünüyor İşte istediğim buydu Düşünmesini sağlamak


“Niye O’na secde ediyorsun peki?”


“Çünkü O istiyor bunu


“O’nun istediği bir şeyi neden yapıyorsun?”


“Çünkü O’nu seviyorum


O kadar önemli bir şey söyledi ki Tekrarlamasını istiyorum Söylediğini duymasını istiyorum çünkü Fark etmesini istiyorum Tekrarlıyor Sonra akışı yazmasını istiyorum Yazıyor; “Secdeye vardım Çünkü O bunu istiyor O’nun isteklerini yerine getirmeye çalışıyorum Çünkü O’nu seviyorum


Yaratıcı’yı sevmenin nasıl olacağı konusunda geçen hafta yaptığım araştırmalarda karşıma çıkan cümleyi ona söyletmiş oldum


“Peki O’nu seviyorsam neden O’na karşı o kadar yoğun hisler taşıyamıyorum?”


“O’nu sevmeyi sadece kalpte hissedilen bir duygu olarak tanımlayıp hislere indirgemişsin Hafta içinde karşıma çıkan cümle ise böyle tanımlamıyor; ‘Allah’ı sevmek, O’nun marziyatını yapmaktır’ diyor Kalpte hissedilen duyguların yoğunluğu ile O’nu sevmek arasında doğrusal bir ilişki yok Kaşlarını çatma, ilişki yok demiyorum, her zaman doğrusal bir ilişki yok diyorum Baksana sevdiğin kişiye karşı yoğun hislerin, O’na ettiğin tek bir secdeye bile denk gelmiyor O’nun isteklerini yapmakla O’nu sevmek arasında ise doğrusal bir ilişki var Bu insan-insan arasındaki ilişkilerde de böyle Bir insana âşık olup ona yoğun hisler taşımak, aradaki bağlılığın çok derin ve sağlam olduğu anlamına gelmez illa Birçok insan burada aldanır İlgi, özen, merhamet ve şefkatle davranmak, onu tanımak, onun varoluşuna, acılarına, dertlerine ilgi duymak gibi birçok başka faktör bağlılığın derinliğini ve sağlamlığını belirler Anne-babaları düşün Çocuklarına aşktaki kadar yoğun hisler taşımazlar belki ama hayatlarını çocukları için feda edecek kadar bağlıdırlar onlara


Ayrıca sevdiğin gence karşı yoğun hisler taşıdığın için suçluluk hissetmen şu bakımdan da gereksiz; bu duygular O’nun yaratması Ona duyduğun sevgiyi O’nun kalbindeki bir nakışı diye düşün Bir sanatı Bir tecellisi


Bir de…


“Başka bir şey daha var” diyorum


“Ne?”


“Sen onu sevmiyorsun aslında


“Hadi canım, dalga mı geçiyorsunuz?”


“Aslında” diyorum “aslında”yı vurgulayarak; “sen onda tecelli eden O’nun Cemal, Kemal ve İhsan’ını seviyorsun Yani onu severken aslında O’nu seviyorsun


“İlginç, hiç böyle düşünmemiştim” deyip susuyor


“Birisi sana seni sevdiğini söylerse inanma ayrıca” diye takılıyorum bu sefer de


“Şüpheci mi olayım, hemen inanmayıp sorgulayayım mı yani?”


“Hayır! Bu küçük bir latife Dikkatini çekmek için Şunu kastediyorum: Birisi seni seviyorum dediğinde, aslında o da O’nun sende tecelli eden Cemal, Kemal ve İhsan’ını seviyordur Seni severken O’nu seviyordur aslında


“Bunların üzerinde biraz düşünmeliyim


İşte en sevdiğim cümlelerden biri


“Allah’ı sevmek, O’nun marziyatını yapmaktır” cümlesi nerede mi karşıma çıktı? Bunu ne Sarmaşık sordu, ne de ben söyledim Sorsaydı 11 Lem’a diyecektim



"mulusoy"

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.