Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye > Kıssadan Hisse

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
gencin, kurtuluşu

Gencin Kurtuluşu

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gencin Kurtuluşu




GENCİN KURTULUŞU

Hz Ömer (ra)'in halifeliği zamanında, iki genç, bir genci iki kolundan sıkıca tutup halifenin huzuruna getirmişlerdi
Halife Ömer (ra):
— Söyleyin, derdiniz nedir? Bu delikanlının ne suçu var da, böyle sıkıca tutup buraya getirdiniz? diye sordu
Delikanlının ellerinden tutan iki gençten biri konuşmaya başladı:
— Ya Emîr'el-Mü'minin! Bu genç bizim babamızı öldürdü Biz de adl-i ilâhî'nin tatbiki için huzurunuza getirdik Babamızın bir suçu olmadığı kanaatındayız Çünkü babamız, etrafta sevilip hatırı sayılan bir insandı Buna ne lâzım geliyorsa tatbikini sizden istiyoruz, dediler
Hazreti Peygamberimizin adalet sıfatına varis olan Hazreti Ömer, o gence:
— Doğru mu söylüyorlar? Eğer doğru söylüyorlarsa söyleyeceklerin nedir? buyurdu
Genç, kendisim getirenlerin söylediklerinin doğru olduğunu, ancak hadiseyi anlatmak istediğini söyleyip müsaade aldıktan, sonra konuşmaya başladı:
— Ya Emir-el Mü'minîn! Ben bir köylüyüm Buraya (Medine'ye) Nebiyyi zişan Efendimizin kabr-i Şerifini ziyarete geldim Çünkü Peygamberimiz: «Benim kabrimi ziyaret eden beni ziyaret etmiş gibidir» buyurmaktadır Medine civarına geldiğimde hurmalık yakınında abdest bozmam icabetti Atımdan inip abdest tazelemek için meşgul olurken, atımın bir ağacın dalından koparmakta olduğunu gördüm Abdesti bırakıp hemen ata koçtum Lâkin o anda karşıdan yaşlı bir adam bana karşı bağırarak geliyordu Biraz yaklaştıktan sonra, elindeki taşla atıma vurdu ve at düşüp öldü Atımı çok severdim Dayanamadım, ben de onun ata vurduğu taşı alıp kendisine fırlattım Bir de baktım ki, eceli gelmiş olacak adam da öldü Beti o anda kaçmak isteseydim kaçardım Fakat ben Allah'a ve ahiret gününe inanmış bir kimseyim Cezam ne ise onu dünyada çekmeye razıyım Hükm-ü ilâhî ne ise tatbik edilir, diyerek gayet soğukkanlılıkla başından geçenleri anlattı
Hazreti Ömer (ra) gencin anlattığına göre kısas lâzım geldiğini ve idam edileceğini bildirdi Genç bu hüküm karşısında gene hiç itiraz etmek şöyle dursun, bir mazeret bile beyan etmeden:
— Evet! Şeriatın emri ne ise ben, ona razıyım Sizin adaletinize de hiç bir itirazım olamaz Yalnız sizden bir ricam olacak, o da; benim bakmakla yükümlü olduğum bir yetim var Onun bana teslim edilen altınlarını ben, bahçemde bir yere gömmüştüm Şimdi onun yerini benden başka kimse bilmemekte, bana üç gün müsaade edin de, o yetimin malını kendisine teslim edip geleyim Belki huzur-u ilâhîde ma'zur olabilirim, elimde olmadığı için teslim edemedim derim ama, o yetimin dünyada bundan mahrum olmaması için kendisine teslim etmem daha iyi olur, der
Hazreti Ömer
— Sen şu anda mahkûmsun, müsaade etmemiz mümkün değildir Belki kaçarsın, dedi
Genç kaçmayacağma dair söz verip kaçmak istese daha evvel kaçmaya teşebbüs edebileceğini söyledi ise de Halife:
— Sizi salıvermemiz imkânsızdır Ancak bir kefil olursa o zaman bırakabiliriz, buyurdu
Bunun üzerine genç, orada bulunan Eshab üzerinde bir göz gezdirdikten sonra; Ebû Zerril Gıfari hazretlerini göstererek:
— Bu zat bana kefil olur, dedi Bu sefer Hazreti Ömer:
— Ya Eba Zerr kefilliği kabul ediyor musun? diye sordu Ebu Zer (ra):
— Evet, kefil oluyorum Bu çocuğun üç güne kadar dönüp teslim olacağına inanıyorum, dedi
Genci serbest bıraktılar, üç gün içinde gidip geri gelmek üzere müsaade isteyerek ayrıldı Üçüncü gün olunca, ölen adamın çocukları Ebu Zer Hazretlerine: «Ya Eba Zer! Kefil olduğun adam gelmedi Kim olduğunu bilmediğin bir kimseye, nasıl kefil oluyorsun Adam bir kerre ölümden kurtuldu, bir daha geri gelir mi?» diyerek Ebu Zer Hazretlerini sıkıştırıyorlardı
Ebu Zer Hazretleri:
— Daha üç gün dolmadı Eğer üç gün dolar, genç de geri gelmezse, şeriatın emri ne ise bana tatbik ediniz, buyuruyor ve kefaletine sadık olduğunu söylüyordu Eshabı Kiramı bir üzüntü kaplamıştı Çünkü genç gelmiyecek olursa, Ebu Zer Hazretleri onun yerine idam edilecekti
Hazreti Ömer:
— Ya Eba Zer! Eğer vermiş olduğu zamandan sonra gelecek olsa bile, zamanı gelince emri ilâhîyi tatbik eder, hükmü senin üzerinde infaz ederim, buyuruyordu
Bu arada bazı eshap, babası ölen gençlere diyet teklifinde bulundular Yeter ki Ebu Zer Hazretleri idam edilmesin, diyorlardı Fakat onlar, bunu kabul etmiyorlar, babamızın katilinin kanı akmadıkça, buradan ayrılmayız diyorlardı Bu heyecan kasırgası içinde Medine şehri çalkalanırken, bütün mü'minler neticeyi beklemekte idiler, ki tam bu esnada karşıdan bir adamın olanca kuvvetiyle koşarak yaklaşmakta olduğu görüldü Bu gelen işte o adamdı Koşarak Huzur-u Halifeye vardı:
— Biraz geç kalmakla sizi belki endişelendirmiş olabilirim ama özür dilerim Görüyorsunuz ki, havalar sıcak, yolumuz uzak, bir binek atım da yok Ancak gelebildim Beni mazur görün, dedi
Orada bulunanlar, hakikaten kendisinden ümit kesildiği bir sırada bir adamın koşa koşa ölüme gelmesini taaccüple karşılamışlardı Hepsi mü'min dediğin, işte böyle olmalı, gibi sözler söylüyorlardı
Halkın hayret ettiğini gören delikanlı:
— Merd olan sözünde durur, mü'min olan ahdine vefakâr olur ölümden kaçmakla kurtulmak mümkün mü? Ben «dünyada ahde vefa kalmadı» sözünü söyletir miyim? deyip hakkında alınan kararın infaz edilmesini beklediğini söyledi
Ebu Zer (ra)'dan tanımadığı bir adama nasıl olup da kefil olmayı kabul ettiği ve bu genci tanıyıp tanımadığı sorulduğunda, O da şöyle buyurdu:
— Hayır; tanımıyordum Fakat bu hadise îslâmm halifesi ve birçok sahabe huzurunda oldu Ben orada bu teklifi kabul etmeyip de: «Alemde- faralet diye bir şey kalmamış» dedirtir miyim? buyurdu Bunun üzerine kalblerine bir merhamet gelen gençler de, dâvalarından vazgeçtiler ve kısas istemediklerini bildirdiler Onlara kısas yerine diyet teklif edildi Diyet beyt-ül maldan verilecekti Biz de davamızdan vazgeçtik Diyet de almayacağız Dünyada insanlık ve cömertlik kalmadı mı dedirtelim mi? dediler ve sırf Allah rızası için davalarından vazgeçtiklerini bildirip, diyet bile almayacaklarını söyleyerek helâllaştılar ve ağlaştılar Böylece hem bütün eshab büyük bir üzüntüden kurtulmuş oldu, hem de bir müslümanın kısas edilerek ölümü önlenmiş olduğu gibi, fazileti Islama büyük bir örnek de verilmiş oldu

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.