Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cemil, kimdir, yakub

Yakub Cemil Kimdir?

Eski 07-28-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yakub Cemil Kimdir?



Yakub Cemil, Yakub Cemil kimdir, Yakub Cemil hayatı, Yakub Cemil Hakkında bilgi


Yakub Cemil kimdir Biyografisi

Yakub Cemil İttihat ve Terakki'nin ünlü fedailerindendir(d 1883 - ö 11 Eylül 1916, İstanbul)

Yakup Cemil Çerkes kökenli bir Osmanlı subayıdır

İstanbul'da doğdu Babası Ahmed Bey, annesi Nazik Hanım'dır Babası tütün ticareti ile uğraşan bir tacir ve aynı zamanda kaçakçıydı


1903'de Teğmen rütbesiyle Harp Okulu'ndan mezun oldu İlk görev yeri Manastır'da konuşlanan 6 Nizamiye Piyade Tümeni idi Burada Enver Paşa'nın emrinde bulunmuş ve hayatı boyunca da Enver Paşa'nın en yakınındaki adamlarından biri olmuştur II Meşrutiyet dönemine kadar bu bölgede görev yaptı Bulgar, Sırp, Yunan, Arnavut çetelerine karşı mücadele etti Gayri Nizami Harp tecrübesini bu dönemde kazandı İttihat ve Terakki'ye katılması da yakın arkadaşlarının etkisiyle aynı dönemdedir

İhtilalin ardından İttihat ve Terakki cemiyetince 1909 yılında İran'a gönderildi Görevi daha önceden kaldırılmış olan meşrutiyeti yeniden ilan ettirmek üzere yeraltı faaliyetlerinde bulunmaktı Yol boyunca, bölgedeki kürt aşiretlerinin desteğini toplayarak ilerledi İranlı meşrutiyet yanlıları ile işbirliği yapdı 31 Mart olaylarının patlak vermesiyle İstanbul'a çağrılınca görevini bırakmak zorunda kaldı İsyan bastırıldıktan sonra Ermeni ayaklanmaları sebebiyle müfettiş-i umumi olarak Adana'ya gönderildi 1910 da gazeteci Ahmet Samim Bey'e düzenlenen suikastın faili olduğu iddia edildi ancak bu iddia ispatlanamadı


1911'de İtalyan işgaline maruz kalan Kuzey Afrika'daki son Osmanlı toprağı Trablusgarp'ı(Libya) kurtarmak amacıyla başlatılan mücadeleye katıldı Trablusgarp yoluna Binbaşı Mustafa Kemal Bey ile çıktı Başta Kurmay Binbaşı Enver Bey olmak üzere İttihat ve Terakki'nin en önemli komutanları Trablusgarp-Bingazi eksenine gelmişti Yakub Cemil yine Enver Bey'in emrindeydi Yerel halkı örgütleyerek gerilla savaşını başlattılar Bu esnada sırf siyah tenli olduğu nedeniyle düşmana bilgi sattığından şüphelendiği kendisinden rütbeli teğmen Şükrü'yü bir gece çadırına gelerek uykusundan kaldırıp kafasına bir kurşun sıkarak öldürmüştür O gece karargah karışmış ve Yakup Cemil bir çılgınlık daha yapmaması için İstanbul'a gönderilmiştir Daha sonra bu olayı kendine soranlara "siyah olduğu için öldürdüm" demiştir


1912'de başlayan Balkan Savaşları'na 4000 cezaevi mahkumundan oluşan gerilla ordusu katıldı Bu ordu ile beklenenin üzerinde yarar sağladılar Ancak Osmanlı ordusu savaşta yenilince Bulgarlar Rumeli'nin (Edirne) kendilerine verilmesini istediler Fakat Kamil Paşa Hükümeti bunu kabul etmedi fakat o dönemde muhalefette olan İttihat ve Terakki Fırkası ve dolayısıyla da cemiyet Rumeli'nin Bulgarlara bırakıldığının ileri sürerek tarihe Bab-ı Ali baskını olarak geçen ikinci ihtilalini gerçekleştirdi Yakub Cemil, Bab-ı Ali binasına ilk giren baskıncılar arasındaydı Baskın esnasında karşılarına çıkan ve "Siyasete karışmayacağınıza söz vermiştiniz sözünüz bu muydu?" diyen Harbiye Nazırı Müşir Nazım Paşa'yı "bu herife laf anlatılır mı" deyip şakağından vurmuştur Bu olayın etkisiyle kısa bir süre sonra, yüzbaşı rütbesinde iken ordudan atıldı Yine de aynı yıl Garbi Trakya Muvakkat Hükümeti'nin kurulmasıyla sonuçlanan muharebe döneminde Enver Bey'in emrinde orduda gönüllü olarak yer aldı


1914 de Teşkilat-ı Mahsusa'nın resmen kurulmasıyla bu kuruma alındı ve ilk görev yeri olarak da Doğu Anadolu belirlendi 2000 kişilik mahkûm ordusuyla yola çıktı Çorum'da konakladıkları esnada yerel halktan birini yargılamadan idam ettirmesi tepkilere sebep oldu Bölgedeki diğer ordu birlikleriyle çeşitli zaferler kazandı ancak Ardahan'da ciddi bir yenilgiye uğradı ve geri çekilmek zorunda kaldı Bunun üzerine Ermeni çetelere karşı mücadele etmekle görevlendirildi 1915 de alınan kararla Erzurum ve çevresindeki Ermenilerin tehcir edilmesini organize etti Tehcir süresinde emrini verdiği bazı komitacıların yargısız infazları nedeniyle bu görevinden de alındı Yeni görev yeri olan Bitlis'te, emirleri ihlal edip çıkan isyanlara karşı aşırı sert davrandığından dolayı, bu seferde Bağdat'a gönderildi Bağdat cephesinde de emirleri ihlal etti ve fevri olarak emrettiği bir taarruzda bölüğünün büyük kısmını kaybetti Bu olay cephe günlerinin de sonu oldu ve acilen İstanbul'a çağrıldı


İstanbul günlerinde İttihat ve Terakki yönetimi ile ters düştü ve İtilaf devletleri ile barış için İttihat ve Terakki hükümetini ikna, bu mümkün olmazsa darbe ile devirme planları yaptı İttihat ve Terakki hükümetini dağıtmak, İtilaf devletleri ile barış yapacak bir hükümeti yıkmak istiyordu Başkomutan ve Harbiye Nazırı adayı ise Mustafa Kemal'di İttihat ve Terakki içindeki entrikaların sonucunda Talat Bey grubunun Enver Paşa'yı kandırması sonucunda hükümeti devirmeye teşebbüs ve Harbiye Nazırı Enver Paşa'ya suikast suçlamasıyla tutuklandı Enver Paşa Yakup Cemil'in idam edilmesinden yana değildi Ancak Enver Paşa'nın yurtdışında bulunmasını fırsat bilen Talat Paşa Yakup Cemil'in idamına karar verdi 11 Eylül 1916 günü kurşuna dizilerek idam edildi


Yakub Cemil efsaneleri

Beyazıt'tan Kağıthane'ye idama yaya götürülürken, Yolda bir karpuz arabasını çevirmiş, "asker evlatlarım susamışlardır" diyerek idam mangasına karpuz ısmarlamıştır


İdamında vücuduna 14 mermi saplanmasına rağmen yarım saat boyunca can vermediği söylenir

Vücudundan sızan kanların toprağa önce vatan yazdığı efsanesi türemiştir


Kendisini idam edecek olan askerlerin "ateş" emrine rağmen ateş edemedikleri daha sonra Yakub Cemil'in olayı fark ederek asker nişan al -güldükten sonra - "ateş" emrini kendisinin verdiği söylenir ve o emir vermeden ateş edilmemişdir


Atatürk Trablusgarp'de yaşanan olaydan dolayı çok sevdiği Yakup Cemil'e çok kızmıştır, onun hakkında şu sözü sarf ettiği söylenir "Eğer bir gün bir ihtilal yaparsam yanıma alacağım ilk adam Yakup Cemil'dir, ihtilalden sonra da ilk asacağım kişi de yine Yakup Cemil'dir"


Yakup Cemil'in idamının ardından Atatürk, Ali Fuad (Cebesoy)'a şunları söylemiştir: "Yakup Cemil asılmış Sebebi de ben başkomutan vekili ve harbiye nazırı olmadıkça kurtuluş yoktur demişDediğini yapmış bile olsaydı ben İstanbul'a gittiğimde ilk iş olarak Yakup Cemil'i cezalandırırdım Eğer ben o ve onun gibiler tarafından iktidara getirilecek bir adamsam, adam değilim!"


Yakub Cemil'in ölmeden önce Üst üste içtiği ömründe ki ilk üç sigara(cemal kutay)


Yakub Cemil, usta bir silahşor ve keskin nişancıydı Gönülden bağlı olduğu İttihat ve Terakki için her türlü fedakarlığı yapmaktan çekinmezdi Cemiyet düşmanlarının en fazla korktuğu kişilerdendi Bununla beraber cemiyet içerisinde isyankar yapısı ve sorunları silahla çözme arzusuyla tanınırdı Bu özellikleri yakın tarihimizde dahi çeşitli benzetmelere ve spekülasyonlara sebep olmuştur


Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök'e Emin Çölaşan'ın bir yazısı ile ilgili olarak göndermiş olduğu bir düzeltmede, dönemin cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Abdullah Çatlı için Yakub Cemil benzetmesini kullanmıştı


Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Danıştay saldırısı için Yakub Cemil'in Bab-ı Ali baskını gibi benzetmesini kullanmıştı


kaynak: vikipedi

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.