Prof. Dr. Sinsi
|
Kıyamet Ahvali - Hesap Ve Kullar Hadisler
Kıyamet Ahvali - Hesap Ve Kullar Hadisler
Hadis No : 5050
Ravi: Ebu Hureyre
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kimin üzerinde kardeşine karşı ırz veya başka bir şey sebebiyle hak varsa, dinar ve dirhemin bulunmadığı [kıyamet (ve hesaplaşmanın olacağı)] gün gelmezden önce daha burada iken helalleşsin Aksi takdirde o gün, salih bir ameli varsa, o zulmü nisbetinde kendinden alınır Eğer hasenatı yoksa, arkadaşının günahından alınır, kendisine yüklenir "
Kaynak: Buhari, Mezalim 10, Rikak 48; Tirmizi, Kıyamet 2, (2421)
Hadis No : 5051
Ravi: Ebu Hureyre
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kıyamet günü hak sahiplerine haklarını mutlaka eda edeceksiniz Öyle ki kabış (boynuzsuz) koyun için, boynuzlu koyundan kısas alınacak, taşa (niye bir başka) taş üzerine yüklenip kaldığından; adamın adamı niye yaraladığından sorulacak " (Ebu Hureyre) der ki: "Biz şunu da işitirdik: "Kıyamet günü, kişiyi tanımadığı birisi yakalar ve der ki: "Sen beni hata ve münker işlerken görüyordun, fakat ondan men etmiyordun!" ["Boynuzlu koyun  " tabirinden gerisi Rezin'in ziyadesidir ]
Kaynak: Müslim, Birr 6, (2582); Tirmizi, Kıyamet 2, (2422)
Hadis No : 5052
Ravi: Aişe
Tanım: Resulullah (sav) "Ahirette kimin hesabı münakaşa edilirse, azaba maruz kalacak demektir!" buyurmuşlardı Ben: "Nasıl olur? Allah Teala hazretleri (mealen): "O vakit kimin kitabı sağ eline verilirse; kolay bir hesabla muhasebe edilecek ve ehline sevinçli olarak dönecek" (İnşikak 7-9) buyurmadı mı, (bu hesap münakaşası değil mi)?" dedim "Hayır! buyurdular, bu (münakaşa değil) arzdır Kıyamet günü hesaba çekilen herkes mutlaka helak olmuş demektir!"
Kaynak: Buhari, İlm 35, Tefsir, İnşikak 1, Rikak 49; Müslim, Cennet 80, (2876); Ebu Davud, Cenaiz 3, (3093);
Hadis No : 5053
Ravi: Hureys İbnu Kabisa
Tanım: Medine'ye geldim ve: "Ey Allahım! Bana salih bir arkadaş nasib et!" diye dua ettim Derken Ebu Hureyre (ra)'nin yanma oturdum Kendisine: "Ben, Allah'a bana salih bir arkadaş nasip etmesi için dua ettim Bana, Resulullah'tan işittiğin bir hadis söyle! Olur ki Allah Teala hazretleri ondan faydalanmamı nasib eder!" dedim Bunun üzerine dedi ki: "Ben, Resulullah (sav)'ın şöyle söylediğini işittim: "Kıyamet günü, kişi amelleri arasında önce namazın hesabını verecek Bu hesap güzel olursa kurtuluşa erdi demektir Bu hesap bozuk olursa, hüsrana düştü demektir Eğer farzında eksiklik çıkarsa Rab Teala hazretleri: "Bakın, kulumun (defterinde yazılmış) nafilesi var mı?" buyurur Böylece, farzın eksikleri nafile (namazları) ile tamamlanır Sonra, bu tarzda olmak üzere diğer amelleri hesaptan geçirilir "
Kaynak: Tirmizi, Salat 305, (413); Nesai, Salat 9, (1232)
Hadis No : 5054
Ravi: Yahya İbnu Said
Tanım: (Ravi der ki) Bana ulaştığına göre, (kıyamet günü), kulun ilk bakılacak ameli namazdır Eğer namazı kabul edilirse, geri kalan amellerine bakılır Eğer namazı kabul edilmezse diğer amellerinin hiçbirine bakılmaz
Kaynak: Muvatta, Kasru's-Salat 89, (1, 173)
Hadis No : 5055
Ravi: İbnu Mes'ud
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kıyamet günü, insanlar arasında hükmedilecek ilk şey kandır "
Kaynak: Buhari, Diyat 1, Rikak 48; Müslim, Kasame 28, (1678); Tirmizi, Diyat 8, (1396); Nesai, Tahrim 2, (7,
Hadis No : 5056
Ravi: Ebu Berze
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kıyamet günü, dört şeyden sual edilmedikçe, kulun ayakları [Rabbinin huzurundan] ayrılamaz: Ömrünü nerede harcadığından; Ne amelde bulunduğundan; Malını nerede kazandığından ve nereye harcadığından; Vücudunu nerede çürüttüğünden "
Kaynak: Tirmizi, Kıyamet 1, (2419)
Hadis No : 5057
Ravi: Ebu Said ve Ebu Hureyre
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kıyamet günü kul (hesap vermek üzere huzur-u ilahiye) getirilir Allah Teala hazretleri: "Ben sana kulak, göz, mal ve evlat vermedim mi? Sana hayvanları ve ekimi musahhar kılmadım mı? Seni bunlara baş olmak, onlardan istifade etmek üzere serbest bırakmadım mı? Acaba, benimle bugünkü şu karşılaşmanı hiç düşündün mü ?" diye soracak Kul da: "Hayır" diyecek Allah Teala hazretleri: "Öyleyse bugün ben de seni unutacağım, tıpkı senin (dünyada) beni unuttuğun gibi!" buyuracak
Kaynak: Tirmizi, Kıyamet 7, (2430)
Hadis No : 5058
Ravi: Ebu Hureyre
Tanım: (Ashab, Resulullah'a): "Ey Allah'ın Resulü! Kıyamet günü Rabbimizi görecek miyiz?" diye sordular Aleyhissalatu vesselam: "Bulutsuz bir günde, öğle vaktinde güneşi görme hususunda bir itişip kakışmanız olur mu?" diye sordu Ashab: "Hayır!" deyince: "Bulutsuz (dolunaylı) gecede ayı görmekte itişip kakışmanız olur mu?" diye tekrar sordu Ashab yine: "Hayır!" deyince: "Nefsim yed-i kudretinde olan Zat-ı Zülcelal'e yemin olsun, Rabbinizi görme hususunda da hiçbir itişip kakışmanız olmayacak Tıpkı güneş ve ayı görmede itişip kakışmanız olmadığı gibi Böylece kul, Rabbiyle karşı karşıya gelecek Rabb Teala: "Ey filan! Ben sana ikram etmedim mi? Seni efendi yapmadım mı? Sana zevce vermedim mi? Atı, deveyi sana musahhar (hizmetçi) kılmadım mı? Reislik yapmana, ganimet malından dörtte bir almana müsaade etmedim mi ?" diye soracak Kul: "Evet ey Rabbim!" diyecek Rab Teala: "Benimle karşılaşacağını hiç düşünmedin mi?" diyecek Kul bu soruya: "Hayır!" karşılığını verecek Rab Teala da: "Öyleyse şimdi de ben seni unutuyorum Tıpkı (dünyada) sen beni unuttuğun gibi!" diyecek Sonra ikinci kul Allah'ın karşısına çıkar Rab Teala ona da aynı şeyleri söyler Sonra üçüncüye de birinciye söylediklerinin aynısını söyler Kul: "Evet! ey Rabbim!" der Rab Teala da: "Benimle karşılaşacağını hiç aklından geçirdin mi?" diye sorar Kul: "Ey Rabbim, sana, kitaplarına ve peygamberlerine inandım Namaz kıldım, oruç tuttum, sadaka verdim!" der ve elinden geldiğince (Hak Teala hakkında) hayır senada bulunur Rab Teala: "Bu hususta lehine şehadet edecek biri var mı?" diye soracak Kul: "Hayır, yok!" diyecek Rab Teala: "Şimdi senin aleyhine bir şahit gönderilecek!" der Kul kendi kendine: "Benim aleyhime şahidlik yapacak da kim?" diye içinden düşünür Kulun ağzı mühürlenir Uyluğuna: "Haydi konuş!" denir Uyluğu , eti, kemiği konuşup, onun amelini, haber verirler Bu, onun kendisi için bir özür aramaması içindir Bu kimse, Allah'ın gadabına uğrayan münafıktır "
Kaynak: Müslim, Zühd 16, (2968)
Hadis No : 5059
Ravi: Ebu Hureyre
Tanım: İbnu'l-Müseyyeb, Ata İbnu Zeyd el-Leysi, Ebu Hureyre (ra)'den naklen anlatıyor: "İnsanlar Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a: "Ey Allah'ın Resulü! Kıyamet günü Rabbimizi görecek miyiz?" diye sordular O da: "Siz bulutsuz dolunay gecesinde ayı görmekten şüpheye düşer misiniz?" diye sordu Onlar; "Hayır! Ey Allah'ın Resulü!" diye cevap verdiler Aleyhissalatu vesselam: "Bulutsuz bir günde güneşi görmekten şüphe eder misiniz?" diye tekrar sordu Ashab yine: "Hayır!" cevabım verdiler Bunun üzerine: "Şunu bilin ki, siz Rabbinizi de böyle göreceksiniz Kıyamet günü, insanlar haşrolunurlar (Rab Teala): "Kim (Benden başka) bir şeye tapıyor idiyse ona tabi olsun!" buyurur Onlardan bir kısmı güneşe, bir kısmı aya, bir kısmı da putlara tabi olurlar Orada, münafıklarıyla birlikte bu ümmet kalır Allah onlara [tanımadıkları bir surette] yaklaşır "Ben sizin Rabbinizim!" buyurur Oradakiler: "[Senden Allah'a sığınırız] Biz, Rabbimiz bize gelinceye kadar bu yerdeyiz! Rabbimiz gelince biz onu tanırız!" derler Derken Rableri [onların tanıyacağı surette] gelir "Ben Rabbinizim!" der Onlarda: "Sen Rabbimizsin!" derler Rab Teala onları (cennete) davet eder Cehennemin üzerine sırat kurulur Peygamberler arasında, ümmetiyle sırattan ilk geçen ben olurum O gün peygamberler dışında kimse konuşmaz Peygamberlerin o günkü kelamı da: "Allahümme sellim, Allahümme sellim (Ey Rahimiz selamet ver, ey Rabbimiz selamet ver!" olacak Cehennemde, deve dikeninin dikenleri gibi kancalar var Deve dikeninin dikenlerini gördünüz mü?" diye sordu Ashab: "Evet!" deyince Aleyhissalatu vesselam devam etti: "İşte o kancalar, tıpkı deve dikeninin dikenleri gibidir Ancak, onların büyüklüğü ne kadardır, Allah'tan başka kimse bilmez, insanları (kötü) amelleri sebebiyle kapar İnsanların bir kısmı (kötü) ameli sebebiyle helak olur Bir kısmı da ateşin içine yıkılır, sonra kurtulur Allah, ateş ehlinden kurtarmak istediklerine rahmet etmeyi irade edince, ateş ehlinden Allah'a ibadet etmiş olanları, ateşten çıkarmaları için meleklere emreder Melekler bu kimseleri, secde izleriyle tanırlar Çünkü Allah Teala hazretleri secde mahallinin yakılmasını ateşe haram etmiştir Onlar böylece ateşten çıkarlar Hepsi de ateşten kavrulmuş vaziyettedir Üzerlerine hayat suyu dökülür Selin getirdiği milli topraktan habbelerin (filiz açıp) bitmesigibi, suyun değdiği yerler yeniden bitecek Rab Teala, sonra, kullar arasındaki hükmünü tamamlayacak Derken cennetle cehennem arasında bir kul kalacak Bu, cennete girmede cehennemliklerin sonuncusudur Yüzü cehenneme doğru ilerlerken: "Ey Rabbim! Yüzümü ateş tarafından çevir! Kokusu beni perişan etti, alevi de beni kavurdu" diye yalvaracak Allah Teala'ya, kendisine dua etmesini dilediği kadar duada bulunacak Sonra Allah Teala hazretleri: "Ben bu istediğini versem, bundan başkasını da ister misin?" diye soracak Adam: "izzet ve celaline yemin olsun hayır! Bundan başkasını istemem!" diyecek ve istemeyeceği hususunda Allah'a ahd u misakta bulunacak (Allah), bunun üzerine yüzünü ateşten çevirecek Adam yüzüyle cennete yönelince ve onun güzelliğini görünce, Allah'ın dilediği bir müddet susacak Sonra (dayanamayıp): "Ey Rabbim! Beni cennetin kapısıa yaklaştır!" diyecek Allah Teala hazretleri: "Sen bana istemiş olduğundan başka bir talepte bulunmayacağına dair ahd u misakta bulunmadın mı? Ey ademoğlu yazık sana! Sen ne dönekmişsin!" diyecek Adam: "Ey Rabbim! Mahlukatın en bedbahtı ben olmayayım!" diyecek Rab Teala: "Sana bu istediğin verilse, acaba başka bir şey istemeyecek misin?" der Adam: "Hayır! İzzetine ve celaline yemin olsun hayır! Başka bir şey istemeyeceğim!" diyecek Rabbi de onu mazur addedecek Çünkü o, sabredilemeyecek bir şeyler görmüştür Adam, Rabbine, istediği ahd u misakta bulunur (Rabbi de) onu cennetin kapısın yaklaştırır Kapıya yaklaşıp onun güzelliğini ve içindeki taravet ve süruru görünce, Allah'ın dilediği kadar sesini keser (Fakat daha fazla dayanamayıp atılır): "Ey Rabbim! Beni cennete koy!" der Rab Teala: "Ey ademoğlu yazık sana! Sen ne dönekmişsin! Sana verilenlerin dışında bir şey istemeyeceğine dair bana ahd u misak vermedin mi?" diyecek Adam: "Ey Rabbim! Beni mahlukatın en bedbahtı yapma!" diyecek Allah onun bu haline gülecek Sonra ona cennete girmesi için izin verecek ve: "Dile (ne dilersen!)" diyecek Adam dileyecek Öyle ki, hiçbir arzusu kalmayacak Allah yine de: "Şunları şunları da iste!" deyip, istemesi gereken şeyleri zikredecek Böylece istenecek şeyler bilince Allah Teala hazretleri: "Bütün bunlar, bir misliyle sana verilmiştir!" buyuracak " Ebu Said der ki: "Resulullah (sav)'ın: "Bütün bunlar, on misliyle birlikte sana verilmiştir!" dediğini işittim "
Kaynak: Buhari, Rikak 52, Ezan 129, Tevhid 24; Müslim, İman 299, (182); Tirmizi, Cennet 20, (2560)
|