Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kuran, okumak, riyâzü, salihin, toplanmak, üzere

Riyazü's Salihin - Kur'an Okumak Üzere Toplanmak

Eski 07-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Riyazü's Salihin - Kur'an Okumak Üzere Toplanmak






Riyazü's Salihin - Kur'an Okumak Üzere Toplanmak

Riyazü's Salihin - Kur'an Okumak Üzere Toplanmak





KUR’AN OKUMAK ÜZERE TOPLANMAK

Hadis
1025- وعَنْ أَبي هُرَيْرَةَ رَضيَ اللَّه عَنْهُ قَالَ : قَالَ رَسُول اللَّهِ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم : «ومَا اجْتَمَعَ قَوْمٌ في بَيْتٍ من بُيوتِ اللَّهِ يَتْلُونَ كتاب اللَّهِ ، ويتَدَارسُونَه بيْنَهُم ، إِلاَّ نَزَلتْ علَيهم السَّكِينَة ، وغَشِيَتْهُمْ الرَّحْمَة ، وَحَفَّتْهُم الملائِكَةُ ، وذَكَرهُمْ اللَّه فيِمنْ عِنده » رواه مسلم
1025 Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Bir cemaat ’ın evlerinden bir evde toplanır, ’ın kitabını okur ve aralarında müzakere ederlerse, üzerlerine sekînet iner, onları rahmet kaplar ve melekler etraflarını kuşatır Teâlâ da o kimseleri kendi nezdinde bulunanların arasında anar
Müslim, Zikr 38 Ayrıca bk Ebû Dâvûd, Vitr 14; Tirmizî, Kırâat 12; İbni Mâce, Mukaddime 17
Açıklamalar
Gösterilen kaynakların bir kısmında bu hadisin daha uzun ve değişik muhtevalı rivayetlerini bulabiliriz Ancak hepsinde bu kısmın müşterek olduğunu görürüz Hadisin buradaki metne nisbetle daha uzun ve farklı sayılabilecek bir rivayeti 247’nci hadis olarak geçmişti
’ın evlerinden bir ev olarak anılan yer, öncelikle camiler ve mescitlerdir Fakat mektebi, medreseyi, tekke ve dergâhı, hatta bu
maksatla bir araya gelinen bir evi bile buna dahil etmekte herhangi bir sakınca yoktur Çünkü Kur’an’ın öğretimi ve eğitimi bunların her
birinde yapılabilir Burada önemli olan, müslümanların bir araya gelerek ilim ve bilgilerini artırmaları, Kur’an’ı her şeyin önüne geçirmeleridir Biz bu hadisten şunu da öğreniyoruz: Kur’an’ın sadece metnini okumayı öğrenmek ve onun tamamını veya bir kısmını ezberlemek yeterli değildir Bunlarla birlikte onun tedrîsâtını yapmak, aklımızı ve idrakimizi onun üzerinde yoğunlaştırmak gerekir Âyetlerini ve sûrelerini tek tek ele alarak derinlemesine incelemek, bunların ihtiva ettiği ilmi, bilgiyi, inanç esaslarını, hükümleri, ahlâkî prensipleri karşılıklı müzakere ederek, bir fikir, anlayış ve davranış birliğinde karar kılmak icap eder Bu temennîler, herkesin aynı şeyleri düşünmesi, söylemesi, aralarında hiç görüş ve düşünce ayrılığı olmaması anlamına gelmez Çünkü böyle bir ideal çok arzu edilse bile, gerçekleşme şansı olmayan ve şimdiye kadar da tarihte görülmeyen hem acı bir gerçek hem de tatlı bir hayaldir
Bizim burada anlatmak istediğimiz, Kur’an ve Sünnet’in genel hatları içinde kalmak, bu iki temel kaynağın hudutlarını nefsî arzular ve günübirlik heveslerle zorlamamak ve aşmamaktır Akıl ve idrakin
alanına bırakılan konularda değişik düşüncelerin, farklı hükümlerin, çeşitli anlayış ve uygulamaların olması gayet tabiîdir Kaynağını Kur’an ve Sünnet esasına dayandıran mezheplerin, ictihadların hak kabul edilişinin temelinde İslâm’ın bu engin düşünce hürriyetinin olduğu gerçeğini kimse inkâr edemez Bugün itibariyle önce içinde yaşadığımız toplumda, sonra İslâm coğrafyasında, neticede bütün insanlık âleminde İslâm’ın bu çok önemli yönlerini yeniden, dinin esasından herhangi bir taviz vermeden ortaya koyarak, yeni bir üslûpla ve zamanımızın geçerli metodlarıyla gün ışığına çıkarmamız gerekmektedir Bizim bütün mekânlarımız bunların öğretiminin, eğitiminin ve müzakeresinin yapıldığı yerler olabilir Bu ise, ’ın rızasına son derece uygun ve sorumluluk hissi taşıyan her müslümanın en başta gelen vazifesidir
Hadiste tilâvet ile tedârüs ayrı ayrı zikredilmiştir Biz tedârüsü müzakere diye tercüme ettik Müzakere diye anladığımız tedârüsün neleri kapsadığına işaret etmiş bulunuyoruz Cebrâil aleyhisselâm’ın Peygamber Efendimiz’le Kur’an’ı karşılıklı müzakere ettikleri sahih hadislerde açıkça belirtilir (Meselâ bk Buhârî, Bed’ü’l-vahy 5, Bed’ü’l-halk 6, Menâkıb 23) Tilâvet ise, mücerret bir okuma değildir Kur’an’ı okuyanın sanki ’ın huzurunda duruyormuşçasına ve Teâlâ kendisine bakıyormuş gibi bir edep içinde bulunarak okumasıdır Böyle bir kimse kalbiyle âdeta ’ı müşahede eder, O’nun kelâmının mânalarını düşünür, nebîlerin ve ’ın sevdiklerinin hallerini gözünün önüne getirir, okuduğu Kur’an’ın ahkâmını hayata geçirmeyi hedefler
İşte böyle bir tilâvet ve müzakerenin yapıldığı meclislere sekînet iner Daha önceleri de işaret edildiği gibi sekînetin çeşitli anlamları vardır Bunlar arasında vakar, ’tan hakkıyla korkmak, kalbin itmi’nânı yani manevî doyuma kavuşması, Kur’an’ın nuruyla kalbin temizlenmesi, nefsânîlikten kaynaklanan karaltıların kalpten gitmesi, gönlün zevk ve şevk içinde olması gibi anlamlar vardır Sekînet meleklerin inmesi anlamına geldiği gibi inen melek anlamına da gelmektedir Ayrıca böyle bir meclisi ’ın rahmeti kaplar O meclistekilerin kul hakkına taalluk etmeyen günahları ve kusurları bağışlanır Rahmet melekleri böyle bir topluluğun etrafını kuşatır ve onları her türlü şerden, kötülükten ve tehlikeden muhafaza eder Bazı hadislerde açıkça ifade edildiği gibi, onların etrafında dönüp dolaşır, yerden göğe kadar onları bir koruma halkası içine alırlar Okudukları Kur’an’ı dinler, müzakerelerine iştirak eder, zihinlerine ve gönüllerine açıklık ve ferahlık verir, onları âdeta ziyaret eder ve kendileriyle musâfaha ederler Bu meclisler en büyük zikir meclisleridir Çünkü zikrin en büyüğü Kur’an’dır
Ayrıca Cenâb-ı Hak bu meclislerde bulunanları kendi nezdindeki meleklerin arasında anar: Bakınız benim falan kullarım beni zikrediyor, kitabımı okuyor ve onu müzakere ediyorlar diyerek onların da dua etmelerini ve onları sevmelerini ister Bundan daha üstün bir mertebe olamaz Bu sebeple dinimiz ilimle zikri birbirinin tamamlayıcısı görmüş ve ’tan hakkıyla korkanların âlimler olduğunu bildirmiştir Hadis kitaplarımızın zikir bahislerinde bu nevi hadislerin yer aldığını görürüz Kitabımızda da bu bahislere yeterince yer verilmiştir Her müslüman bu bahisleri kemâl-i hürmetle okuyup istifade etmeye çalışmalıdır
Hadisten Öğrendiklerimiz
1 Cami, mescid, tekke, medrese ve evlerde bir araya gelerek Kur’an okumak ve müzakere etmek en büyük faziletlerdendir
2 Kur’an’ın ilmine, akâidine, fıkhî ahkâmına, âdâb ve ahlâkına dair bilgiler edinmek, hangi alanda yetişirse yetişsin bir müslümanın ilminin temeli olmalıdır
3 Kur’an’ın okunduğu ve ilminin öğrenildiği yerlere sekînet iner, orayı rahmet kaplar ve melekler kuşatır
4 Teâlâ kitabını okuyup ona değer veren ve müzakere eden kullarını semada melekler arasında anar ve mertebelerini yüceltir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.