|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
geçen, hadisler, hayıra, ile, ilgili, riyazüssalihin, teşvik, yorumlarıaçıklamaları |
![]() |
Riyazüssalihin,De Geçen Hayıra Teşvik İle İlgili Hadisler Ve Yorumları-Açıklamaları |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Riyazüssalihin,De Geçen Hayıra Teşvik İle İlgili Hadisler Ve Yorumları-AçıklamalarıRiyazüssalihin,de geçen hayıra teşvik ile ilgili hadisler ve yorumları-açıklamaları 12- بابُ الحثِّ على الازدياد من الخير في أواخِر العُمر Âyet قال اللَّه تعالى : { أَوَلَمْ نُعَمِّرْكُم مَّا يَتَذَكَّرُ فِيهِ مَن تَذَكَّرَ وَجَاءكُمُ النَّذِيرُ فَذُوقُوا فَمَا لِلظَّالِمِينَ مِن نَّصِيرٍ } 1 ![]() ![]() Fâtır sûresi (35), 37 قال ابن عباس والمحققون: معناه: أولم نعمركم ستين سنة، ويؤيده الحديث الذي سنذكره إن شاء اللَّه تعالى ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nevevî bu âyet-i kerîmeyi şöyle açıklamaktadır: Abdullah İbni Abbas ve meseleyi iyi tetkik eden âlimlere göre bu âyetin anlamı, “Biz sizi altmış yıl yaşatmadık mı?” demektir ![]() ![]() Bazılarına göre mânası “sizi on sekiz sene” bazılarına göre de “kırk sene yaşatmadık mı?” demektir ![]() ![]() ![]() Medinelilerin kırk yaşına gelince, kendilerini ibadete verdikleri rivayet edilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() İkrime, Süfyân İbni Uyeyne ve daha başkaları âyetteki “uyarıcı” sözünü “ihtiyarlık” olarak yorumlamışlardır ![]() ![]() Nevevî’nin açıklaması böyledir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Herkese takdir edilen ömür, eğer değerlendirilebilirse, böylesi pişmanlığa düşmeyecek kadar uzun ve yeterlidir ![]() HADİSLER 113- وأمَّا الأحاديث فالأوَّل : عن أَبِي هريرة رضي اللَّه عنه ، عن النَّبِيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم قال : «أعْذَرَ اللَّهُ إلى امْرِىءٍ أخَّرَ أجلَه حتى بلَغَ سِتِّينَ سنةً » رواه البخارى ![]() قال العلماءُ معناه : لَمْ يتْركْ لَه عُذْراً إذ أمْهَلَهُ هذِهِ المُدَّةَ ![]() ![]() 113 ![]() “Allah, altmış yıl ömür verdiği kişinin mazeret gösterme imkânını ortadan kaldırmıştır ![]() Buhârî, Rikak 5 Açıklamalar Dünyaya geliş amacını anlamak, hayatı anlamak ve sorumluluklarına sahip çıkmak için insanoğlunun bir “tecrübe zamanı”na ihtiyacı vardır ![]() ![]() ![]() “Kul, kusursuz olmaz” denilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Gençlik ve acemilik yıllarının ihmalleri, hiç değilse yaşlılık döneminde telâfi edilmelidir ![]() ![]() ![]() Ömrün sonlarına doğru iyilikleri attırmayı tavsiye eden dinî emirler mevcuttur ![]() ![]() Hadisimiz “Altmış yıl yaşamamış olanların âhirette mâzeret ileri sürme hakları vardır” anlamına asla gelmez ![]() ![]() ![]() ![]() Altmış yıl, herşeyi yerli yerine koymak için yeterli bir zaman ve imkândır ![]() ![]() Öte yandan Hz ![]() ![]() ![]() Son anda gayrete gelmek suretiyle de olsa, kusurları dünyada iken telâfi etmeye çalışmak lâzımdır ![]() Hadisten Öğrendiklerimiz 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Riyazüssalihin,De Geçen Hayıra Teşvik İle İlgili Hadisler Ve Yorumları-Açıklamaları |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Riyazüssalihin,De Geçen Hayıra Teşvik İle İlgili Hadisler Ve Yorumları-Açıklamaları114- الثاني : عن ابن عباس ، رضي اللَّه عنهما ، قال : كان عمر رضي اللَّه عنه يُدْخِلُنى مَع أشْياخ بْدرٍ ، فَكأنَّ بعْضَهُمْ وجدَ فِي نفسه فقال : لِمَ يَدْخُلُ هَذِا معنا ولنَا أبْنَاء مِثْلُه ،؟ فقال عمرُ : إِنَّهُ من حيْثُ علِمْتُمْ ، فدَعَانى ذاتَ يَوْمٍ فَأدْخلَنى معهُمْ ، فما رأَيْتُ أنَّه دعانى يوْمئِذٍ إِلاَّ لِيُرِيهُمْ قال : ما تقولون في قول اللَّه تعالى : { إذا جاءَ نَصْرُ اللَّهِ والْفَتْحُ} [الفتح : 1 ] فقال بَعضُهُمْ : أمِرْنَا نَحْمَدُ اللَّهَ ونَسْتَغْفِره إذَا نَصرنَا وفَتَحَ علَيْنَا ![]() ![]() ![]() ![]() 114 ![]() Ömer radıyallahu anh Bedir Harbine iştirak etmiş yaşlı sahâbîlerle beraber beni de istişâre meclisine dahil etti ![]() ![]() - Bu, neden bizimle beraber oluyor? Oysa bizim onun yaşıtı çocuklarımız var, dedi ![]() ![]() - Bildiğiniz bir sebepten dolayı, diye cevap verdi ![]() ![]() ![]() - “Allah’ın yardımı ve fetih geldiğinde ![]() ![]() ![]() ![]() - Yardım görüp fetih gerçekleşince Allah’a hamd ve istiğfar etmekle emrolunmaktayız, dedi ![]() ![]() ![]() - Ey İbni Abbas! Sen de böyle mi diyorsun? dedi ![]() - Hayır, dedim ![]() - Peki, ne diyorsun? diye sordu ![]() - Bu sûre, Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Bunun üzerine Hz ![]() - Ben de bu sûreden senin dediğinden başkasını anlamıyorum, dedi ![]() Buhârî, Tefsîru sûre (110), 4; Menâkıb 25 ![]() ![]() Açıklamalar Hadîs-i şerîf, Abdullah İbni Abbas hazretlerinin anlayış ve kavrayışının üstünlüğünü, Kur’an konusundaki bilgisinin enginliğini, dolayısıyla ilmin yaşta değil başta olduğunu göstermektedir ![]() ![]() ![]() Öte yandan hadis, Hz ![]() ![]() Ayrıca Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Bu rivayet, bizzat Allah Teâlâ’nın Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hadisten Öğrendiklerimiz 1 ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() 115- الثالث : عن عائشةَ رضي اللَّه عنها قالت : ما صَلَّى رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم صلاةً بعْد أَنْ نزَلَتْ علَيْهِ { إذَا جَاءَ نصْرُ اللِّهِ والْفَتْحُ } إلاَّ يقول فيها : « سُبْحانك ربَّنَا وبِحمْدِكَ ، اللَّهُمَّ اغْفِرْ لى » متفقٌ عليه ![]() وفي رواية الصحيحين عنها : كان رسول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم يُكْثِر أنْ يَقُول فِي ركُوعِه وسُجُودِهِ : « سُبْحانَكَ اللَّهُمَّ ربَّنَا وَبحمْدِكَ ، اللَّهمَّ اغْفِرْ لي » يتأوَّل الْقُرْآن ![]() معنى : « يتأوَّل الْقُرُآنَ » أيْ : يعْمل مَا أُمِرَ بِهِ في الْقُــرآنِ في قولِهِ تعالى : {فَسبِّحْ بِحمْدِ ربِّكَ واستَغْفِرْهُ } ![]() وفي رواية لمسلم : كان رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم يُكْثِرُ أنْ يَقولَ قبْلَ أَنْ يَمُوتَ : «سُبْحانَكَ اللَّهُمَّ وبِحْمدِكَ ، أسْتَغْفِركَ وأتُوبُ إلَيْكَ » ![]() ![]() وفي رواية له : كان رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم يُكْثِرُ مِنْ قَوْلِ : « سُبْحانَ اللَّهِ وبحَمْدِهِ ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Riyazüssalihin,De Geçen Hayıra Teşvik İle İlgili Hadisler Ve Yorumları-Açıklamaları |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Riyazüssalihin,De Geçen Hayıra Teşvik İle İlgili Hadisler Ve Yorumları-Açıklamaları115 ![]() “Allah’ın yardımı erişip fetih gerçekleşince ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Buhârî’nin Sahîh’i (Ezân 139, Tefsîru sûre (110), 2) ile Müslim’in Sahîh’inde (Salât 217) Âişe radıyallahu anhâ’dan rivayet edilen bir başka hadis de şöyledir: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem rükû ve secdelerinde: “Allahım! Seni tenzîh ederim ![]() ![]() ![]() ![]() Müslim’in rivayetinde de (Salât 218) şöyle denilmektedir: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem vefatından önce, “Seni hamdinle tesbih ve tenzih eder, bağışını diler, tövbe ederim” duasını sık sık tekrar ederdi ![]() Hz ![]() - Ey Allah’ın Resûlü! Yeni yeni söylediğinizi duyduğum bu cümleler nedir? diye sordum ![]() - “Ümmetimle ilgili olarak benim için bir işaret tayin edilmiştir ![]() ![]() ![]() Yine Müslim’in bir başka rivayetinde (Salât 220), bu husus şöyle yer almaktadır: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, “Ben Allah’ı ulûhiyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih eder ve O’na hamdederim” sözlerini sık sık söyler olmuştu ![]() ![]() - “Sübhânallah ve bi hamdihî, estağfirullah ve etûbü ileyh” sözlerini görüyorum ki, pek sık söylüyorsun?” dedim ![]() Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem: - “Rabbim bana ümmetim içinde bir alâmet göreceğimi bildirdi ![]() ![]() ![]() ![]() Açıklamalar Yüce Rabbimiz, sevgili Resûlü’ne, “Allah’ın yardımı erişip fetih gerçekleşince ve insanların gruplar halinde Allah’ın dinine girdiklerini gördüğünde” Rabbini hamd ile tesbih etmesini ve bağışlanma dilemesini emretmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hepsi de Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() O halde geçmişi ve geleceği sorumluluk açısından kendisine bağışlanmış olan Hz ![]() ![]() Öte yandan bu rivayetler, Nasr sûresi hakkında İbn Abbas radıyallahu anhümâ’nın yaptığı (önceki hadiste geçen) değerlendirmenin isabetini de göstermektedir ![]() Hadisten Öğrendiklerimiz 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 3 ![]() ![]() ![]() 116- الرابع : عن أنسٍ رضي اللَّهُ عنه قال : إنَّ اللَّه عزَّ وجلَّ تَابعَ الوحْيَ على رسول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم قَبْلَ وَفَاتِهِ ، حتَّى تُوُفِّى أكْثَرَ مَا كَانَ الْوَحْيُ ![]() ![]() 116 ![]() “Allah Teâlâ, Peygamber’in vefatından önce vahyi sıklaştırdı ![]() ![]() Açıklamalar Müslim’in rivayetinde, vahyin en çok, Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Nevevî merhumun muhaddislerin Tefsir ve Kur’an ile ilgili bölümlerde naklettikleri bu hadisi, ömrün sonunda hayrı arttırmak konusunda zikretmesi bu uygulamanın sünnetullaha da uygun düştüğünü göstermek, mevzuyu böylece daha da güçlendirmek istemesiyle açıklanabilir ![]() ![]() ![]() Hadisten Öğrendiklerimiz 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() 117- الخامس : عن جابر رضي اللَّه عنه قال : قال رسول اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم : « يُبْعثُ كُلُّ عبْدٍ على ما مَاتَ علَيْهِ » رواه مسلم ![]() 117 ![]() “Her kul öldüğü hal (amel) üzere diriltilir ![]() Açıklamalar Ömrün sonlarında hayır ve kulluğu arttırma teşvikinin asıl gerekçesi bu hadiste açıklanmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Ölüm kesin ve mecbûrî bir sondur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Camide ibadet ederken ölmek de var, meyhânede kafa çekerken ölmek de ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün bunlar düşünülünce, dili güzel kelimeler söylemeye alıştırmak, ve günü hayır üzere geçirmeye gayret etmek demek, ölümü uygun bir şekilde karşılamaya çalışmak demektir ![]() ![]() ![]() ![]() Hadisten Öğrendiklerimiz 1 ![]() ![]() ![]() 2 ![]() ![]() Riyazüssalihin alıntı |
![]() |
![]() |
|