Bu Ağlamayı Dindirmek İçin Yavru |
07-27-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Bu Ağlamayı Dindirmek İçin YavruBu ağlamayı Dindirmek İçin Yavru Bu ağlamayı Dindirmek İçin Yavru SENİN için bu yola atıldık Acılarına ortak olmak ızdıraplarını dindirmek, gönlünü abad etmek için Bize gönül koyma, aheste - revlik ettik, vaktinde imdadına yetişemedik Ama inan, sinemizde hep Yakub’un gadri efganı, içimizde Zeliha’nın aşkı hicranını taşıdık durduk O ab-endam kametinin iki büklüm olduğunu her gördükçe, perişan kâkül’ün gibi kalbimde dağılıp durdu Buruk boynun ve mahzun bakışların karşısında kaç defa kaddim büküldü, gözlerim doldu Her feryadıma senin türkünden bir nağme katıp destanını dile getirmek istedi isem de, iniltin içimi yaktı; derdin gözümde büyüdü, içim burkuldu HEM de sana el uzatmağa utanıyordum Aba-ı kenaiseyye-i hatırlatan cali şefkatimle karşına çıkmağa ar ediyordum zira sana, gözümün önünde kıydılar, zülüflerini tar-u mar edip, bu hale koydular Beynini söndürürken, kalbini kursağına yedirirken, görmüştüm olup bitenleri ve uzatamamıştım günahk6r elimi eline Sızlanışına rağmen uzatamamıştım Kader’in, Faust’un kaderi, ama Mefiston kim? Kim reva gördü bunları sana? Emin bir ülkede idin Sıcak bir yuvan vardı Rızkın başının ucunda ve işin yolundaydı Sonra şu vahşetzare geldin Geldiğine bin pişman oldun Ama gelmek elinde değildi Etrafını büsbütün boş bulup halini aşina kimse göremedin Asıl efganını sadece sen duyuyordun Ve koşanlar, midenin ahü vahına koşuyorlardı Bu günkü canhiraş feryatların, ta o zaman başlamıştı Ta o zaman terk edilmiştin Hem de can-feza iken Sen başkalarının keyif ve eğlencesi olarak elde idin, kucakta idin; bir gül gibi göğüste idin, dudakta idin Ama senin için yapılan şeylerde sana ait olanı bulmak mümkün değildi Gariptin Yalnızdın Ve sahipsizdin DÜNÜN bu gününü doğurdu ve bu günün ne olacağı belirsiz yarınlarını hazırlamakta Yolların ayrımındasın yavrucuk Şimdi bana müsaade et de, şu badirede Bahadır’ın olayım Mızrabımı senin için vurup, feryadımı ruhuna duyurayım Bu fırtına ve bu yangında gerektiği an imdadına koşamadığım için de kaldırım taşı gibi şu mücrim başımı ayaklarının altına koyayım Ve bütün mücrimler adına senden özür dileyeyim: Bir keyif uğruna varlığına sebebiyet verenleri, etme - kemiğine bağlanıp gönlünü unutanları, bir geçici dem için ebediyetine kıyanları, ruhuna hoyratlık aşılayıp sefaletini hazırlayanları affeyle yavrucuk SIZINTI |
|