Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
asma, yetiştiriciliği

Asma - Asma Nedir - Asma Yetiştiriciliği

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Asma - Asma Nedir - Asma Yetiştiriciliği



Bağcılık


Yer kürenin bağcılık için en elverişli iklim kuşağı üzerinde bulunan Türkiye, asmanın gen merkezi olmasının yanı sıra, son derece eski ve köklü bir bağcılık kültürüne sahiptir Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Türkiye'nin Ege ve Akdeniz bölgelerinden sonra en çok üzüm üreten bölgesi olup, ülke üretiminde yaklaşık % 10'luk paya sahiptir

Yurdumuzda ihraç edilen ürünlerimiz arasında olan üzümün besin değeri yüksek olup, yapılan araştırmalara göre A, B, B2 ve C vitaminleri vardır Üzüm sofralık tüketim dışında kurutmalık, şaraplık, şıralık ve konservelik olarak da tüketilebildiğinden yılın her ayı beslenmede kullanılmaktadır Son yıllarda üzüm yaprağı ihraç edilerek de gelir elde edilmektedir Bu nedenle ülkemizin en büyük yatırımlarından biri olan Güneydoğu Anadolu Projesinin Bölgemizde yer alması nedeniyle, her konuda olduğu gibi bağcılık konusunda da teknik ve geliştirmeye yönelik çalışmalara başlanılmıştır

2 İKLİM VE TOPRAK İSTEĞİ

21 İklim İsteği

Bağcılıkta başarının temel şartı bağ kurulacak yörenin iklim ve toprak faktörleri ile asmanın çok iyi bir uyuşma içinde olmasını temin etmektir Bu nedenle bir yere bağ tesis ederken iklim, toprak, mevki - yön, anaç ve çeşit seçimi gibi unsurları iyice etüt etmek gereklidir

Asma gelişme devresi oldukça uzun olan bir bitkidir Günlük ısı ortalaması 10oC yi bulunca gelişmeye başlar ve sonbaharda ısı ortalaması bu derecenin altına düşünceye kadar gelişmesini sürdürür Her üzüm çeşidi meyveleri iyi bir şekilde olgunlaştırmak için belirli bir ısı toplamına ihtiyaç gösterir Bağ kurulacak bölgenin yıllık aktif sıcaklık toplamının en az 1600 oC derece olması gerekir Rantabl bağcılık yapabilmek için, yıllık ortalama sıcaklık 9-21 oC ve sıcak aylar ortalaması 17-20 oC olmalıdır Candolle asmanın gelişmesi için bir vegetasyon devresinde 2900 oC sıcaklık toplamına ihtiyaç olduğunu bildirmektedir Erken olgunlaşan çeşitlerde tam çiçeklenmeden olgunluğa kadar geçen sürede 1600-2000 oC, geç olgunlaşanlarda ise 3000 oC ya da daha fazla sıcaklık toplamına ihtiyaç bulunur

Asmanın kökleri derinlere gittiği için diğer bitkilere oranla daha az yağış alan yerlerde de yetişebilir Yıllık yağış miktarı yanında, yağışın dağılımı bağcılık bakımından çok önemlidir

Kış aylarında ve ilkbahar başlangıcında düşen yağmurlar asma için çok yararlıdır İlkbaharın son döneminde ve yaz başlangıcında devam eden yağışlar özellikle mantari hastalıkların artmasına sebep olduğundan bağcılık yönünden sorunlar yaratmaktadır

Bağcılıkta iklim faktörleri çok önemlidir Şayet bir yerde ilkbahar donları omcaların sürgün sürme zamanına kadar devam ederse, yeşil aksam, -1, -2 oC nin altındaki ısıdan zarar göreceğinden bağ hasara uğrar Sonbaharda erken gelen donlar da odun kısmının iyi odunlaşmasına engel olarak genç omcaların kurumasına sebep olur

Rüzgarların bağlara çok etkisi vardır Diğer iklim faktörleri müsait olmak şartıyla rüzgarlardan korunmuş yerler bağcılığa daha elverişlidir

Uzun yılların gözlemlerine dayanarak Güneydoğu Anadolu Bölgesinde bağın iklim isteklerinin istenen düzeyde olduğunu, ilkbahar ve sonbahar geç donlarının bölge bağcılığında bir sorun oluşturmadığı söylenebilir


22 Toprak İsteği

Asma kökleri derine giden bir bitkidir Bu yüzden yumuşak dokulu topraklardan hoşlanır Bağlar yazları kurak veya az yağışlı yerlerde en iyi geliştiğinden bağ toprağının derin ve su tutma kapasitesinin yüksek olması istenir Toprak yapısı köklerin gelişmesine müsait olduktan sonra fakir topraklarda bile yetişir Yerli asmalar kendi kökleri üzerinde yetiştirildiğinde topraktaki kirece oldukça fazla tolerans gösterirler Fakat, Amerikan asma anacı kullanılması gerekirse, toprak seçimine dikkat edilmesi gerekir

Bölgemizde, su geçirir olmak şartıyla killi topraklar çok verimli ve bağcılığa elverişli topraklardır Tinli topraklar ise, kalite bağcılığı bakımından orta derecede, fakat kantite bağcılığı için besin maddelerince zengin topraklardır

Kalkerli topraklar şaraplık kırmızı üzüm çeşitlerinin sevdiği topraklardır Ancak bazı Amerikan asma anaçları yetişmez Humuslu toprakların bağcılık açısından önemi olmamasına rağmen iyi bir bağ toprağında % 5-10 humusun bulunması arzu edilir

3 YETİŞTİRME TEKNİKLERİ

31 Çeşit

Bölgemizde filoksera önemli bir sorun teşkil ettiğinden Bölge'nin iklim ve toprak koşullarına uyabilecek ve bölge çeşitleriyle uyuşabilecek anaçların seçilmesine özellikle dikkat edilmelidir Erkenci çeşitler için Berlandieri X Riparia melezlerinden koker 5BB, 420 A ve 5C anaç olarak seçilebilir Bu anaçlar yüksek oranda kirece ve yeterli düzeyde de nematoda dayanıklıdırlar Orta mevsimde ve özellikle geç dönemde olgunlaşan çeşitler için ise kirece dayanımı yüksek, nematodlara dayanımı yeterli ve kuvvetli gelişme özelliğine sahip Berlandieri X Rupestris melezlerinden 99 R, 1103 P ve 140 Ruggeri anaçları, tuzluluk sorunu olan yerlerde ise Solonis X Riparis melezi olan 1616 C anaç olarak seçilmesi uygundur

Çeşit önerisinde bulunurken, öncelikle bölgenin iklimi ve yaygın olan üzüm değerlendirme şekilleri gözönüne alınmalıdır Bölgemiz birinci derecede sofralık ve kurutmalık üzüm yetiştiriciliğine çok elverişlidir Bölgenin erkencilik açısından sahip olduğu avantajlar göz önüne alınırsa; erkenci sofralık üzümlerin yetiştirilmesi büyük önem taşımaktadır Sofralık çeşitlerin iri salkımlı, iri taneli ve nakliyeye dayanıklı olması, şıralıkların bol şıralı ve aromalı, kurutmalıkların ise yumuşak dokulu, kurutmaya elverişli ve genellikle çekirdeksiz olması istenir

GAP/BKİB'nca Şanlıurfa Koruklu Tarımsal Araştırma Enstitüsünde yaptırılan sulu şartlarda yüksek verimli sofralık ve şaraplık üzüm çeşitlerinin verim ve kalitesine etkisi araştırması yaptırılmıştır Araştırma neticesinde; sofralık çeşitlerden, Perlette, Cardinal, MRein de Vigne, Panse Perecoce, hamburg misketi, Italia olup, şaraplık çeşitlerden ise Horoz karası, Kabarcık, Carignane ve Öküzgözü bölge bağcılığında ümit var çeşitler olarak bulunmuş Sulama yöntemi olarak da damla sulama tercih edildiği taktirde verim ve kalitede artış gözlenmiştir

Şanlıurfa Köy Hizmetleri Araştırma Enstitümüz tarafından Harran Ovası sulu koşullarında ve yüksek terbiye sisteminde yetiştirilebilecek verimli ve kaliteli bağ çeşitlerini tesbit etmek amacıyla yapılan çalışmada; Periette (21,840 kg/da), İtalia (19,815 kg/da), Horoz Karası (15,302 kg/da), Pance Precoce (15,135 kg/da), Cardinal (12,135 kğ/da) çeşitleri ortalama en yüksek verim veren çeşitler olmuştur Verim ve kalite unsurları göz önüne alındığında Perlette ve İtalia çeşitleri Harran Ovası sulu koşulları için önerilmiştir

Bölgenin en erkenci çeşidi Thannebi olmasına karşın, döllenme sorunun olması, meyvesinde tanen oranının yüksek olması gibi olumsuz koşullar göz önüne alınarak Bölgede, çok erkenci çekirdeksiz yüksek verimli, nakliyeye dayanıklı ve kaliteli olan Derlette çeşidinin bunun yanında Pance Precose Muscat Rein de Vigne, Cardinal, Perle de Csaba erkenci sofralık çeşitlerin yetiştirilmesi uygundur

Meyvecilikte erkenciliğin yanısıra, geç turfandacılığında büyük kazançlar sağladığı gözönüne alınarak, İtalia çeşidinin yüksek verime ve kalitesine karşın geçici olması nedeniyle bu yörelerde yetiştirilmesi önerilebilir Bunun yanında Hönüsü, Kizlar, Dökülgen, Azeri ve Çilorez çeşitlerine de yer verilebilir

Çeşitlerin budanması, uyanması, olgunluk zamanı vs farklılık gösterdiğinden böyle bağların bakımı, hasadı ve üzümün değerlendirilmesi çok zor olmaktadır Bu nedenle bağa konulacak çeşit sayısı en az sayıda tutulmalı bir veya ikiyi geçmemesi tavsiye edilir


32 Toprak Hazırlığı

Bağ yeri seçildikten sonra toprağın hazırlanması işlemine geçilir Arazide varsa, büyük kayalar, ağaçlar ve çalılar temizlenir Omcaları muntazam ve düzgün dikebilmek için tümsekler düzeltilir, çukurlar doldurularak toprak tesviyesi yapılır Fazla su tutan yerlerde drenaj için önlemler alınır

Asmanın ekonomik ömrü bakım koşullarına göre değişmekle birlikte 40 yılın üzerindedir Bu nedenle ömrü bitinceye dek dikildiği yerde kalacağından, tesisinde çok titiz davranılmalıdır İyi hazırlanmayan bir yere tesis edilen bağ iyi gelişemez, ömrü kısa, verimi az olur ve hastalıklara daha kolay yakalanır

Yeni kurulacak bağ yeri, hiç işlenmemiş bir toprak üzerinde olacaksa alan iyi bir şekilde işlenmelidir Eğer eski bir bağ alanı ise toprağı bir kaç yıl dinlendirilerek bol yeşil gübre ile gübrelenmelidir

Asmanın iyi büyüyebilmesi, köklerinin derine gitmesi, toprak içinde iyi gelişmesine bağlıdır Gelişme toprak yapısı ile ilgilidir Tınlı kumlu topraklarda kökler çok derine gider Sert yapı gösteren topraklarda köklerin derine gitmesi sınırlıdır Bu tip toprakların krizma yapılmasi şarttır Bilhassa yeni bağcılıkta krizma işine daha çok önem vermek lazımdır Çünkü yeni bağcılıkta kullanılan Amerikan asma anaçlarının kökleri, çok kuvvetli ve süratli büyüdüklerinden toprağın gevşek ve süzek olması lazımdır Asmaların gelişmemesi ve bazı bağların zamanından önce kuruması, krizmanın yapılmaması veya yüzlek yapılmasından ileri gelmektedir

Krizma, bağ toprağının en az 40 cm derinlikte işlenmesidir Bu işlem günümüzde krizma pullukları ile yapılmaktadır Krizma pullukları, beygir gücü yüksek traktörlerle çekilir ve toprak 40-50 cm derinlikte işlenir Krizmanın yapılma zamanı sonbahar mevsimidir Krizma erken yapılmalı ve krizmanın bitimi ile asma fidanı dikimi arasında en az 6-8 haftalık bir zaman olmalıdır

33 Dikim

Sonbaharda krizma yapılmış arazi ilkbaharda düzeltildikten sonra, hayvan veya makina gücü ile işlenebilecek aralık ve uzunlukta çukurlar açılır Bölgemiz iklimi sıcak olduğundan güneş zararlarını azaltmak için sıralamanın doğu-batı yönünde yapılması, meyilli arazilerde dik olması gerekir Şimdiye kadar yapılan denemeler yeni tesis edilecek bağlarda sıra üzerinin 1,5-2 m sıra arasının 2,5-3 m olması gerektiğini ortaya koymuştur

İşaretlenmiş yerlere iki kürek derinliğinde, bir kürek genişliğinde çukur açılır Çukur açmanın makina ile yapılması daha avantajlıdır Çukurların dip kısmına yanmış çiftlik gübresi, ince toprakla karıştırılarak konmalıdır Dikim için fidanda budama yapılır Yan ve boğaz kökleri tamamiyle, dip kökler ise 10 cm üzerinden çepeçevre kesilir Oluşmuş sürgünlerin en kuvvetlisi bırakılır Budaması yapılan köklü çubuk veya aşılı köklü topraklı fidan, açılan çukurun tam ortasına gelecek şekilde konur, fidanın gövde kısmının en az 10-15 cmi toprak üzerinde kalacak şekilde açılan çukurlara 10-15 cm kalınlığında toprak atıldıktan sonra fidan hava almayacak şekilde sıkıştırılmalıdır Daha sonra can suyu verilir ve fidanın yerini belli etmek için yanına bir herek dikilir

Dikim yapılırken kısır çeşitler (morfolojik erdişi, fizyolojik dişi) saf olarak dikilmemelidir Çünkü bu çeşitlerin polen tozlarının döllenme yeteneği yoktur Bunun için dikim planı sekiz omcaya bir babalık veya iki sıraya bir dölleyici dikmek suretiyle yapılmalıdır

Yalnız babalık olarak kullanılan çeşitlerin çiçek açma tarihleri döllenecek çeşitle aynı tarihe denk gelmelidir

Bağcılıkta standart dikim şekilleri vardır Bunlar;

a Kare dikim: İnsan gücü ile toprağı işlenen, zayıf, toprağa dikilmiş ve kısa budama isteyen çeşitlerde uygulanır Bu şekilde dikimlerde mesafe 1-2 m dir

b Dikdörtgen dikim: Yüksek terbiye sistemleri ile kurulmuş bağlara verilen şekildir Bu şekilde bağların işlenmesi hayvan veya makina gücü ile yapılır Sıra üzeri dar, sıra araları ise geniş tutulur Sıra üzerlerinin araları 1-2 m, sıra araları ise 2-3 m arasında değişir

c Üçgen dikim: Bu dikimde her üç kenar birbirine eşittir Altı omca birleştirilince bir heksagonal şekil oluşur zor bir dikim şeklidir Daha çok küçük işletmelerde uygulanır

34 Gübreleme

Doğru, dengeli ve zamanında yapılan gübreleme bağcılıkta ürün miktarını ve kalitesini artırmakta ve bağların hastalık, zararlı , dona karşı dirençlerini de yükseltmektedir Bu sebepten bağlarda iyi gelişmeyi sağlamak ve yeterli ürün alabilmek için topraktan kaldırılan besin maddelerini yeniden toprağa ilave etmek gereklidir

Genelde bağlar organik maddece fakir olan topraklarda tesis edilmektedir Bu nedenle bağlar için çiftlik gübresinin önemi daha fazladır Ancak, çiftlik gübresi asmanın tüm besin elementleri ihtiyacını karşılamayacağı için ticari gübreler de kullanılmalıdır

Bağlara verilecek gübre miktarının tesbiti çok fazla faktöre bağlı olan ve önceden bazı tahlilleri gerektiren bir işlemdir Her bölgede hatta her bağda ihtiyaç duyulan mineral ve organik madde miktarını ayrı ayrı tesbit etmek daha sonra buna göre gübreleme yapmak en isabetli yoldur Bizim bölgemiz için tavsiye edilen gübre miktarı saf madde olarak kuru koşullarda yerli bağ için 10 kg/da azot, 8 kg/da fosfor, sulu koşullarda kültür bağ için ise 14 kg/da azot, 9 kg/da fosfordur

Çiftlik gübresi ile fosforlu gübreler sonbahar toprak işlemesi sırasında sıralar arasına verilerek toprakla karışması sağlanır Azotlu gübrenin ise bağlara en uygun verilme zamanı ilkbaharda ilk toprak işlemesinden hemen önce şubat-mart aylarıdır Arzu edilirse azotlu gübrenin ikinci yarısı nisan-mayıs aylarında da verilebilir

35 Sulama

Bağların sulanması konusu, özellikle yurdumuzda sulama sistemlerinin giderek yaygınlaşması nedeniyle önem kazanmaktadır Asmanın büyüyüp gelişmesi için topraktaki su miktarının daimi solma noktasının üstünde olması gerekir

Asmanın hızlı gelişme devresi olan mayıs-haziran ayları ile salkımların ben düşme zamanında (Temmuz ) kök bölgesinde yeterli su bulunmadığı hallerde omcaların gelişmesi yavaşlar, yapraklar pörsür ve renkleri solar

Salkımlardaki taneler normal iriliklerini alamaz ve rengi donuklaşır, üzerlerinde güneş yanıkları artar Böyle durumlarla karşılaşınca bağın suya ihtiyacı olduğu anlaşılmalıdır

Kış yağmurları normal düşmüşse toprak tarafından tutulmuş olan su bağların bahar gelişmesine yeterli olmaktadır Sulama imkanı olan taban bağlarda iki defa sulama ve sulamalardan sonra tava gelince toprak işleme çok iyi sonuç vermektedir Kışın kurak geçmesi halinde bir de bağlar uyanmadan önce bir su verilip ardından toprak işleme yapılması yerinde olur

Bölgemizde gerek su kaynaklarının kıtlığı, gerek bağ alanlarının eğimi ve gerekse halkın ön yargısı nedeniyle bağlarda sulama yapılmadığı görülmektedir Ancak, yeni dikilen bağlarda yılda 2-3 defa sulama yapıldığı gözlenmiştir Oysa Güneydoğu Anadolu Projesi içinde yer alan bölgemizde ilkbahar ve yazın kurak geçtiği düşünülürse bağların sulanmasının zorunlu olduğu anlaşılacaktır Bu nedenle özellikle Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında 3-6 kere iklim durumuna göre sulama yapılması uygundur

Bağlarda çiçeklenmenin hemen sonrasında ve tanelere ben düşme başlangıcında sulamaya özellikle dikkat etmek gerekir Kurutmalık ve şaraplık bağlarda ise meyvenin olgunlaşmasından 3-4 hafta önce sulama kesilmelidir

Bağa verilecek su miktarı iklime, toprağa ve çeşide göre değişiklik gösterir Toprağın üstten 60-70 cm'lik kısmı suya doymalıdır Bunu anlayabilmek üzere sulama yapıldıktan sonra bir demir çubuk toprağa batırılmalı ve rahatça ilerlediği derinlik suyun işleme seviyesi olarak kabul edilmelidir Karığın suyla doldurularak suyun sıra sonuna ulaşması da verilecek su miktarının yeterliliğinin tesbitinde bir ölçü olarak kullanılmaktadır

Yurdumuzda bağlarda sulama çoğunlukla karık usulüyle yapılmaktadır Ancak son yıllarda damla sulama ve sprink yöntemi ile bağların sulanması önem kazanmıştır

36 Bakım

361 Toprak İşleme

Kültür bitkileri içinde en fazla toprak işlemesi isteyen bitki asmadır Yıllık yağış miktarı düşük, buna karşılık sıcaklık toplamı yüksek olan bölgede toprak işlemesine gereken önem verilmelidir Sonbaharda yaprak dökümünden sonra, budamadan önce yapılacak toprak işleme yabancı otlarla savaşımda ve kış yağmurlarının toprakta birikmesinde etkili olmaktadır Daha sonra biri budamadan sonra, bir de ilkbahar geç donlarından sonra yapılacak bir toprak işleme toprağın havalanmasını ve suyun toprakta muhafazasını sağlamaktadır Bu sırada çapa ile boğaz açma ve boğaz köklerinin temizliği de önemli bakım işlerindendir Ayrıca tane bağlamadan sonra yapılacak toprak işlemesi ve çapa da yararlı olmaktadır Bağlarda yabancı ot için ilkbahar ve yaz aylarında 2-4 çapa yeterli olmaktadır

362 Budama

Asmanın budanması çok bilgi ve beceri isteyen bir teknik iştir Bu nedenle asmanın fizyolojisini ve budama esaslarını bilmek gerekir Aksi halde üzümün kalitesi düşmekte, verim azalmaktadır

Ekolojik ve kültürel sebeplerin etken olduğu budamada esas, bir yıllık sürgünler üzerinde, üzüm çeşitlerine göre mahsuldar gözlerin yerinin bilinmesi şartı ile asmanın kaldırabileceği kadar verimli çubuk (göz) bırakmak ve lüzumsuz çubukları kesmektir

Bölgemiz bağları genel olarak karışık budama şeklinde budanmakta ve şekil olarak da düzgün olmayan gobleyi andırmaktadır Budama zamanı olarak görülen en hatalı uygulama sonbaharda yapılan budamadır Bölgemizde budama ocak-şubat, hatta mart aylarında yapılması uygundur

Budama şekli açısından hem daha yüksek bir verim ve kalite elde edilmesi, hem de özellikle boncuklanmanın önlenmesi açısından 5-8 göz üzerinden uzunlu kısalı karışık budamaya imkan sağlayan telli terbiye şekillerinden 60-80 cm gövde yüksekliğine sahip "guyot sistemi" ya da "guyot + T" terbiye şeklinin uygulanması önerilmektedir

Alıntı Yaparak Cevapla

Asma - Asma Nedir - Asma Yetiştiriciliği

Eski 07-26-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Asma - Asma Nedir - Asma Yetiştiriciliği



Bağcılık Asma Yetiştiriciliği - Bağcılık Asma Yetiştiriciliği Hakkında Genel Bilgiler



BAĞ YERİNİN SEÇİMİNE ETKİ EDEN FAKTÖRLER :




1-İKLİM : Bağ yerinin seçimine etki eden en önemli iklim faktörleri; sıcaklık, güneşleme, yağış, hava ve rüzgardır




a)- Sıcaklık: Asmada sürgün gelişmesi, günlük ısı ortalaması 10 ºC’yi bulduktan sonra başlar ve sonbaharda günlük ısı ortalaması 10 ºC’nin altına düşünceye kadar devam ederHer üzüm çeşidi meyvelerini olgunlaştırabilmek için belirli bir ısı toplamına ihtiyaç duyarBu da asgari günlük sıcaklık ortalaması üzerinden 1600 gün-ºC olmalıdır


Erkenci ürün çeşitlerinde sıcaklık toplamı 1600-2000 gün ºC iken geçci çeşitlerde en az 3000 gün-ºC olmaktadır


Asmalar kışın 3 ay kadar kış dinlenmesine ihtiyaç duyarlar Bağcılıkta önemli faktörlerden biri de don tehlikesidir Eğer ilkbahar geç donları omcaların sürme zamanına kadar devam ederse -1, -2 ºC’de genç sürgünler zorlanırSonbaharda erken gelen donlarda omcanın odunlaşmasını engellediği gibi, kurumasına da sebep olur Sıcaklığın -20 ºC nin altına düştüğü yörelerde büyük ölçüde don zararı olur Asmanın yeşil sürgünleri 0 ºC nin altında zarar görür Ayrıca – 3 ºC altında bütün yeşil organlar zararlanır




b) Güneşleme : Asmanın bilhassa yazın ve sonbaharda ışığa ihtiyacı oldukça fazladır Üzüm danelerinin renk teşekkülü ve asmanın büyümesi için bol ışık gereklidir Bu sebepten ötürü bağlar güneş ışıklarının daha dik olarak geldiği güney veya güney-batı yönlerine meyilli yerlerde kurulduğunda üzümün kalitesi daha iyi olur ve omcalar güneşten daha fazla yararlanırGüneşlenme kuru madde miktarını arttırarak kaliteyi yükselttiği gibi, hastalık kontrolünü de kolaylaştırır




c) Yağış ve Hava Nemi: Asmanın su isteği diğer bitkiler kadar fazla değildir Yıllık ortalama yağışın 400- 500 mm‘yi bulduğu yöreler asmanın yetişmesi için yeterli olmaktadır


Kış aylarında, ilkbahar başlangıcında düşen yağmurlar asma için çok faydalıdırİlkbaharın son döneminde ve yaz başlangıcında düşen yağmurlar bitkinin büyümesi için faydalı olmasına rağmen hastalık ve zararlıların gelişmesine sebep olduğundan ve mücadelesini güçleştirdiğinden bağcılık yönünden faydalı değildir Diğer taraftan çiçeklenme zamanı yağan yağmurlar döllenmeyi engellediğinden dane tutumu az olurYazın çok kurak geçen yerlerde sulama gerekir




d) Rüzgar: Aşırı ve zamansız esen rüzgarlar bağcılığı olumsuz yönde etkiler Sürgünler 10-15 cm’ye ulaştığında 3-4 m/sn‘den hızlı esen kuzey ve kuzey-doğu rüzgarlarının etkisiyle sıcaklık düşer ve kurumalar olur İlkbahar ve yaz başlarında deniz tarafında esen rüzgarlar mildiyö ve külleme gibi hastalıkların artmasına neden olur Ayrıca çok şiddetli esen rüzgarların etkisiyle dane de yaralanmalar veya kabuk kalınlaşması nedeniyle zararlanma ve kalitede düşme görülür




2-TOPRAK: Asmanın kökleri oldukça derine gitmektedirBu nedenle bağlar derin, iyi havalanabilen, yumuşak dokulu topraklardan hoşlanırlar Çok ağır bünyeli, süzek olmayan, tuzlu ve toksik madde içeren topraklarda bağcılık yapmaktan kaçınılmalıdır


Vitis vinifera (yerli asma) toprak bakımından seçici olmamakla birlikte Amerikan Asma Anaçlar (AAA) seçicidir Bu nedenle toprak analizi yapılmalıdır Kumlu topraklarda floksera yaşamadığı için yerli bağcılık yapılabilir Çakıllı topraklar kaliteli şarap bağcılığı için düşünülebilir


Taşlı ve çakıllı topraklar orta mevsim şaraplık bağları,

Tınlı topraklar kurutmalık üzümlere,

Kalkerli topraklar kırmızı şaraplık üzümlere uygundur

Yalnız kirece dayanıklı anaçlar kullanılmaktadır Kumlu topraklarda yetişen bağlarda alkol fazla olur Fakat aroma ve buket denilen kalite maddeleri az olur


Fazla humuslu topraklarda asma iyi olgunlaşmaz



3- ÇEŞİT VE ANAÇ SEÇİMİ : Çeşit seçimi; flokserasız bölgelerde sadece yetiştirilecek üzüm çeşidinin, floksera ile bulaşık bölgelerde ise çeşitle beraber anacında bölgenin iklim ve toprak özelliklerine uyması demektir


Amerikan Asma Anacı ile bağ tesis edilirken aşağıdaki hususlara mutlaka dikkat edilmelidir


Toprak- Anaç ilişkisi,

Anaç-Kalem ilişkisi,

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.