Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
selim, sultan, üçüncü

Sultan Üçüncü Selim

Eski 07-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sultan Üçüncü Selim



SULTAN ÜÇÜNCÜ SELİM
1789 - 1807


Babası : Sultan Üçüncü Mustafa
Annesi : Mihrişah Sultan
Doğumu : 24 Aralık 1761
Ölümü : 28 Temmuz 1808
Saltanatı : 07 Nisan 1789 - 29 Mayıs 1807

HAYATI

Sultan Üçüncü Selim, 24 Aralık 1761 tarihinde İstanbul'da doğdu Babası Sultan Üçüncü Mustafa, annesi Mihrişah Sultan'dır Annesi Gürcüdür Kahinlere inanan babası Sultan Üçüncü Mustafa, onların yeni doğan oğlu Selim'in eşsiz bir cihangir olacağını söylemeleri üzerine, büyük bir sevince kapılmış, yedi gün yedi gece bayram yapılmasını emretmiştir Sultan Üçüncü Selim, doğum günündeki bu hava içinde büyüdü Sarayda çok güzel bir şekilde yetiştirildi Sultan Üçüncü Mustafa, kendisinden sonra oğlu Sultan Üçüncü Selim'in padişah olmasını istemişti Ancak, babasından sonra padişahlığa amcası Sultan Birinci Abdülhamid getirildi Sultan Birinci Abdülhamid, Sultan Üçüncü Selim'i sarayda göz önünde bulunduruyor, ancak yine de onun eğitimine önem veriyordu Amcası Sultan Birinci Abdülhamid'in ölümü üzerine 7 Nisan 1789 günü 28 yaşındayken Osmanlı tahtına oturdu

Sultan Üçüncü Selim edebiyata ve güzel yazı yazmaya çok meraklıydı Yazmış olduğu hat ve levhalardan bazıları cami ve türbelere asılmıştır Arapça ve Farsça dillerini çok iyi konuşuyordu Çok merhametli bir insan olan Sultan Üçüncü Selim dinine, vatanına ve milletine çok düşkündü Ciddi bir eğitim görerek yetişti İyi bir şair, tamburi neyzen ve hanende idi Bestekar da olan Sultan Üçüncü Selim, güzel sanatlara düşkün, açık fikirli, ancak zaafa varacak kadar yumuşak karakterliydi Osmanlı Devleti'nde batıcılığın yerleşmesini istiyordu

Sultan Üçüncü Selim tahta çıktığı zaman halk ona büyük ümitler bağladı Halk, genç hükümdarın Osmanlı imparatorluğu'nu o eski güçlü ve ihtişamlı devirlerine geri döndüreceğini düşünüyordu

Sultan Üçüncü Selim, 29 Mayıs 1807 tarihinde Osmanlı padişahlığını Şehzade Mustafa'ya terk ettikten sonra 1 yıl 2 ay daha yaşadı Alemdar Mustafa Paşa Olayı sırasında, yeni padişahın adamları tarafından 28 Temmuz 1808 tarihinde öldürüldü Cenazesi, Laleli Camii avlusunda, babası Sultan Üçüncü Mustafa'nın yanına defnedildi


OSMANLI - RUS SAVAŞLARI

Sultan Üçüncü Selim tahta çıktığında Osmanlı Devleti Rusya ve Avusturya ile savaş halindeydi Sultan Üçüncü Selim bu iki devlete karşı mücadeleye devam etti

Bu savaşın temel sebepleri Kırım'ı kurtarmak ve Osmanlı topraklarını aralarında paylaşma hesapları yapan Avusturya ve Rusya'ya engel olmaktı Kırım'ın jeopolitik konumu İstanbul'un güvenliği için çok önemliydi Bu savaşlar sırasında Avusturya'ya karşı İsmail Zaferi gibi bazı başarılar kazanılmışsa da, Ruslara karşı aynı başarı gösterilememişti Ruslarla yapılan Fokşan (1 Ağustos 1789) ve Boze Savaşları'nda (22 Eylül 1789) Osmanlı kuvvetleri büyük kayıplar verdi Akkerman kalesi Ruslara geçti ve Baserabya bölgesi Rus işgaline uğradı Sebeş, Muhadiye, Lazarethane ve Pançova'yı işgal eden Avusturyalılar ise önce Belgrad'ı (8 Ekim 1789) daha sonra ise Semendire'yi ele geçirdiler


ZİŞTOVİ BARIŞI

Savaş devam ederken siyasi faaliyetler de devam ediyordu 11 Temmuz 1789 tarihinde Osmanlı Devleti ile İsveç arasında bir dostluk antlaşması imzalanmıştı Sultan Üçüncü Selim, Rusya ve Avusturya'nın kendileri için de bir tehlike olacağını düşünen Prusya Kralı ile bir ittifak antlaşması yaptı (31 Ocak 1790) Ancak bu antlaşmalar yürürlüğe girmedi İç işlerinde meydana gelen karışıklıklar, Avusturya'yı Osmanlılarla Ziştovi Barış Antlaşması imzalamaya mecbur bıraktı (4 Ağustos 1791)

Ziştovi Barış Antlaşmasıyla Avusturya, savaş sırasında aldığı toprakları Osmanlı Devleti'ne geri verdi Orsova ile Unna suyu taraflarındaki küçük bir arazi ise Avusturya'ya bırakıldı Avusturya, Rusya'ya açık ya da gizli hiçbir yardımda bulunmayacağını dair bir garanti vermişti


YAŞ ANTLAŞMASI

Avusturya'nın bu savaştan çekilmesi sonucunda yalnız kalan Rusya, bir yıl sonra barış istedi İki devlet arasında imzalanan Yaş Antlaşması ile savaş sona erdi (1792) Bu antlaşma ile Kırım'ın Rus hakimiyetine geçişi onaylanmış oldu Buğ ve Dinyester ırmakları arasında kalan bölge ve Özi kalesi Rusya'ya bırakıldı Dinyester ırmağı iki devlet arasında sınır kabul edildi Karlofça Antlaşması'ndan sonra başlayan gerileme süreci, yerini dağılma ve parçalanma dönemine bıraktı


NİZAM-I CEDİD

Sultan Üçüncü Selim, Osmanlı-Rus savaşında alınan yenilginin sorumlusu olarak yeniçeri ocağını görüyordu Şehzadeliği sırasında, Avrupa ordularındaki ilerlemeleri izlemiş, Prusya ordusunda eğitime verilen önemi görmüştü Askerlerin düzenli eğitim görmeleri gerektiğini düşünüyordu Bazı yeniçeri birliklerini düzene sokmaya çalıştı Yeniçerilerin dışında yeni askerler de topladı ve orduya dahil etti Böylece, "yeni usul asker" anlamına gelen "Nizam-ı Cedid" adlı askeri örgütü kurdu (24 Şubat 1793)

Nizam-ı Cedid ocağının masraflarını karşılamak için İrad-ı Cedid adında yeni bir de hazine kuran Sultan Üçüncü Selim, bu yeni askeri örgütün eğitim ve öğretim işlerini de Avrupa'dan getirttiği yabancı subaylara verdi Selimiye kışlalarını kurdu, mevcut Kara ve Deniz Mühendishanelerini de yeniledi Özellikle Yaş Antlaşması'ndan sonra ıslahatlara yönelen Sultan Üçüncü Selim, Nizam-ı Cedid'i oluşturmakla yetinmeyip, Paris, Londra, Viyana ve Berlin gibi kentlerde elçilikler açtı Fransızca, Osmanlı Devleti'nin ilk resmi yabancı dili olarak kabul edildi Yabancı dil eğitimine ve kültür hareketlerine önem verildi, bazı teknik eserler Türkçe'ye çevrildi


MISIR VE FRANSA

Osmanlı-Fransız İlişkileri 16yy'da başlamış, Lale Devri'nde gelişmişti Fransa; Venedik ve Avusturya ile yapılan savaşlarda Osmanlı Devleti'ne destek olmuştu Kanuni Sultan Süleyman döneminde başlayıp, Sultan Birinci Mahmud zamanında genişletilerek devamlı hale getirilen kapitülasyonlar, Osmanlı-Fransız dostluğunu pekiştirmişti Bu ilişkiler 18yy'ın sonlarına doğru bozulmaya başladı

1789 yılında çıkan ihtilal sonucu Fransa'da krallık devrilmiş ve cumhuriyet ilan edilmişti Bu durumu kendileri için tehlike olarak gören Avrupalı devletler, Fransa'ya karşı birleşmiş, ancak yaptıkları savaşlarda Fransa'ya karşı başarılı olamamışlardı Fransa ordularının başında ünlü komutan Napolyon Bonapart vardı Tüm Avrupa'ya üstünlüğünü kabul ettiren Napolyon Bonapart sadece İngiltere'yi yenememişti Fransa'nın amacı İngiltere'yi Akdeniz'den uzak tutmak ve Hindistan'a giden ticaret yollarını denetimine almaktı Bu amaçla Mısır Seferine çıkan Napolyon Bonapart, İskenderiye'yi işgal etti (2 Temmuz 1798) Kahire'nin de Napolyon Bonapart'ın eline geçmesi (22 Temmuz 1798) üzerine Osmanlı Devleti, 2 Eylül 1798 günü Fransa'ya karşı savaş açtı Akka önlerinde karşılaştığı Cezzar Ahmed Paşa komutasındaki Osmanlı kuvvetleri karşısında yenilgiye uğrayan (18 Mart 1799) Napolyon Bonapart, gizlice Fransa'ya kaçtı ve hayatını zor kurtardı (22 Ağustos 1799) Fransa'nın 27 Haziran 1801 tarihinde Mısır'dan çekilmesi üzerine Osmanlı Devleti ile Fransa arasında El-Ariş antlaşması imzalandı (25 Haziran 1802) Bu antlaşma ile Mısır, Osmanlı devletine geri verildi


SON DÖNEMLER

Osmanlı-Rus ilişkileri 1789'da ve 1805'te imzalanan antlaşmalar ile düzelmeye başlamıştı Ancak Ruslar, izledikleri yayılma politikalarından vazgeçmediler Balkanlarda Rus baskısından kurtulmak isteyen Osmanlılar, boğazları Rus gemilerine kapadı Rus yanlısı Eflak ve Boğdan Beyleri değiştirildi Ancak alınan bu kararlar, İngiliz ve Rusların baskıları sonucu yürürlüğe konamadı


KABAKÇI MUSTAFA İSYANI

Osmanlı Devleti'nin en ıslahatçı padişahlarından biri olan Sultan Üçüncü Selim, Osmanlı Devleti'nde bugüne kadar gerçekleştirilememiş bir düzenleme yaparak Nizam-ı Cedid ordusunu kurmuştu Bu köklü yeniliklerden memnun olmayan ve önemli görevlerde bulunan bazı devlet adamları Osmanlı-Rus Savaşı'nın devam ettiği yıllarda, İstanbul'da bulunan Yeniçeri Ağaları ile Nizam-ı Cedid'i ortadan kaldırma planları yapıyorlardı

Kendilerine Nizam-ı Cedid kıyafeti giydirmekle görevlendirilmiş olan Raif Mahmud Efendi'yi öldüren yeniçeriler, Kabakçı Mustafa'nın liderliğinde ayaklandılar Osmanlı hükümeti bu gelişmeler üzerine derhal toplanarak ayaklanma ile ilgili kararlar almak istedi Ancak Sadaret Kaymakamı Köse Musa Paşa ayaklanmanın ciddi bir hadise olmadığını, Nizam-ı Cedid birliklerinin de olaya müdahale etmesinin yersiz olacağını bildirdi Bu sayede meydanı boş bulan asiler, daha fazla taraftar topladılar

Nizam-ı Cedid'in kaldırılmasını isteyen asilere müdahalede çok geciken, Sultan Üçüncü Selim, Nizam-ı Cedid'i kapatmak zorunda kaldı İstekleri yerine getirilen asiler buna rağmen ayaklanmaya son vermediler Sultan Üçüncü Selim'e olan yakınlıkları ile tanınan 11 devlet adamının kendilerine teslim edilmesini isteyen asiler, Şehzade Mustafa ve Şehzade Mahmud'un da hayatlarının tehlikede olduğunu öne sürerek kendilerine yollanmasını ve Sultan Üçüncü Selim'in tahttan inmesini istediler

Bu istek karşısında Sultan Üçüncü Selim, "Böyle isyankar tebanın hükümdarı ve halifesi olmaktansa olmamak daha iyidir" diyerek padişahlıktan ayrıldığını açıkladı (29 Mayıs 1807)

Sultan Üçüncü Selim, tahttan indikten sonra sarayda bir yıl daha yaşadı Alemdar Mustafa Paşa'nın kendisini tekrar tahta çıkarmak için ayaklandığı sırada, Sultan Dördüncü Mustafa tarafından öldürüldü Başladığı ilerleme hareketlerinde başarısızlığa uğramakla beraber, Osmanlı İmparatorluğu'nda Avrupa'ya yönelişin ilk temelleri sayılacak önemli işler gördü Avrupa askerlik örgütünü ve bilgilerini ülkeye sokması, müsbet bilimlere önem veren teknik okullar açması başarılı işlerindendir


MİMARİ ESERLER

İmar faaliyetlerine de önem veren Sultan Üçüncü Selim,
İstanbul Selimiye Camii,
Tophane Kışlası,
Haliç Humbaracı ve Lağımcı Kışlaları'nın dışında
İsakçı ve Üsküdar Zahire Ambarları gibi büyük ve önemli binalar inşa ettirdi
Eyüp Sultan Camii'ni onartıp, türbe'nin kapılarını gümüşten yaptırdı
Konya'da ki Mevlana türbesinde bazı kısımları da tamir ettirdi

Sultan Üçüncü Selim döneminin diğer eserleri şunlardır;
Soma Hızır Bey Camii,
Yozgat Cevahir Ali Efendi Camii,
Eyüp Mihrişah Valide Sultan Külliyesi,
Safranbolu İzzet Mehmed Paşa Camii,
Bursa Emir Sultan Camii ve Türbesi,
İzmit Hisar Bey Camii

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.