Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Tarih / Coğrafya

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
duraklamasındaki, imparatorluğunun, nedenler, osmanlı

Osmanlı İmparatorluğunun Duraklamasındaki İç Nedenler

Eski 07-25-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Osmanlı İmparatorluğunun Duraklamasındaki İç Nedenler



Osmanlı İmparatorluğu Duraklamaları - İç Nedenler - Osmanlı Tarihi - Osmanlı İç Nedenler - Duraklama Devri - Osmanlı Duraklama Devri

a Merkez Yönetiminin Bozulması



1 İmparatorluğun Karakteri: Osmanlı imparatorluğu değişik ırk, dil, din ve kültürde olan milletlerden meydana gelmişti Müslüman halk imparatorluğu yönetiyor ve yeni topraklar fethediyordu Fakat zamanla yeni fethedilen yerlerde düzenli bir sistem kurulamadı Merkezden uzak yerlerin yönetiminde problemler ortaya çıktı Sınırların genişlemesi de aynı hızla devam etmedi Devletin kuvvetli ve adaletli yönetimi devam ettiği sürece çeşitli milletler bir arada huzur içinde yaşıyordu Fakat devlet düzeninin bozulması ve kanunların tam olarak uygulanmaması hoşnutsuzluklara neden oldu



2 Padişahların Durumu : Merkeziyetçi mutlak imparatorluk karakterine sahip olan Osmanlı İmparatorluğu’nda bütün güç padişahlarda toplanmıştı Dolayısıyla onların durumu ülkeyi doğrudan etkiliyordu Osmanlı padişahları genellikle ülkeyi kendileri yönetir ve sefere ordunun başında giderlerdi Duraklama Devri’nde bu durum ortadan kalktı



Sokullu Mehmet Paşa öldüğünde padişah III Murat idi (1574-1595) Bu hükümdar zayıf iradeli birisiydi III Murat devrinde devlet yönetimine saray kadınları karışmaya başladı, l Ahmet (1603-1617) çocuk yaşta, 14 yaşında, hükümdar oldu Bu zamana kadar şehzadeler sancağa çıkıp tecrübe kazanırken l Ahmet bundan mahrum kalmıştı, l Mustafa (1617-1618) ve (1622-1623) yıllarında iki defa padişah olmasına karşılık hükümdarlık yapacak durumda değildi II Osman (1618-1622) iyi niyetli olmasına karşılık devlet yönetimi konusunda tecrübesizdi II Osman’da 14 yaşında hükümdar olmuştu IV Murat (1623-1640) XVII yüzyılın en değerli padişahı olmasına karşılık yeterli devlet adamlarına sahip değildi



l İbrahim (1640-1648) uzun yıllar sarayda kafes hayatı yaşadığından hükümdarlık konusunda çok eksikti IV Mehmet (1648-1687) yedi yaşında padişah oldu Devlet işlerini tamamen Köprülülere bıraktı Bu devrin Osmanlı padişahları devlet yönetimini kendi ellerinde tutmuyorlar ve ordunun başında sefere gitmiyorlardı



3Veraset Usûlünün Değişmesi : Osmanlı Devleti’nin veraset yönetimi Duraklama Devrinde değişikliğe uğradı Osmanlı klasik devrinde farklı olarak, l Ahmet zamanında (1603-1317) padişahlığın babadan oğla değil, Osmanlı hanedanı içinde "ekber ve erşad" yani en büyük ve en akıllısına geçmesi esası benimsenmiştir Bu sistemin kabulünden sonra şehzadelerin sancağa çıkma usûlü kaldırılmış, onun yerine kafes usulü getirilmiştir Sancağa çıkma usulünün kaldırılmasıyla şehzadeler saraya hapsedilmiş, yönetim konusunda tecrübe kazanmadan padişah olmuşlardır



* Sancağa çıktıktan sonra hükümdar olan son padişah III Mehmet’tir Kafesten tahta çıkan ilk hükümdar da l Ahmet’tir



OSMANLI VERASET SİSTEMİDEKİ DEĞİŞMELER:

* Osman ve Orhan Beyler zamanında ülke hükümdar ailesinin ortak malı idi

* IMurat’tan itibaren ülke sadece padişah ve oğullarının sayıldı

* Fatih Sultan Mehmet en güçü olanın tahta geçme anlayışını getirdi (Kardeş katliyle amaç ülkenin birliğini sağlayarak bölünmesini önlemek ve en güçlü olanın başa geçmesini sağlamaktı)

* I Ahmet(Duraklama Devri) döneminde yapılan değişiklikle Osmanlı Hanedanı içinde en yaşlı ve akıllı olanın (EKBER ve ERŞED) padişah olması esası benimsendi


4Devlet Adamlarının Yetersizliği : Bu dönemde devlet adamlarının pek azı makamlarının gerektirdiği tecrübe ve bilgiye sahiptir Önceki devirlerdeki gibi devlet adamlarında tecrübe ve bilgiye bakılmadan rüşvet ve iltimasla devlet makamları dağıtılmıştır Sadrazamlar görevlerinde fazla kalamıyorlar ve azlediliyorlardı XVII Yüzyılda bu göreve 61 kişi gelmiştir Bunlar içinde sadrazamlık görevinde dört saat kalanlar bile vardı Halbuki bu zamana kadar geçen üç yüzyılda Osmanlı Devleti’nde 55 sadrazam görev yapmıştır



SSaray Kadınlarının Yönetimde Etkili Olmaları: Padişahların çocuk denilecek yaşta hükümdar olmaları anneleri yani Valide Sultanların devlet yönetiminde etkili olmalarına neden olmuştur Valide Kösem Sultan ve Turhan Sultan bu dönemin meşhur şahsiyetleridir Ayrıca padişah hanımlarının ve cariyelerin de yönetimde etkileri görülmüştür



b) Eyalet Yönetiminin Bozulması :


Eyaletlere iltimas (kayırma) ya da rüşvetle tayin edilen valiler, kadılar ve diğer görevliler bilgi ve tecrübe bakımından yeterli değillerdi Bunlar gittikleri yerlerde halkı soyuyorlar, merkeze iyi görünmek için de bol bol hediyeler gönderiyorlardı Her tarafta eşkıyalar türedi Geniş ölçüde ayaklanmalar meydana geldi Halkın can, mal ve namus güvenliğinin kalmaması Osmanlı yönetiminde yeni problemlere neden oluyordu XVII yüzyılın başında I Ahmet tarafından çıkarılan "Adaletnâme" de bu durumun önlenmesi için gerekli tedbirler belirtilmiştir


c) Ordu ve Donanmanın Bozulması(Seyfiyenin Bozulması):



1- Devşirme Sisteminin Bozulması : Bu dönemde Kanun-u Kadim’e aykırı olarak Yeniçeri Ocağı’na rast gele kişiler alındı Yeniçerilerin sayısı artarken değerleri azaldı III Murat oğullarının sünnet düğününde halkı eğlendiren bazı Hıristiyan hokkabaz ve cambazları Yeniçeri Ağası Ferhat Ağanın karşı çıkmasına rağmen ocağa aldı Böylece o zamana kadar uygulanan devşirme sistemi bozuldu Devşirme sisteminin uygulanmaması sonucunda askerlikle ilgisi olmayan kişiler ocağa girmiş ve ocağın disiplini bozulmuştu



2- Yeniçeri İsyanlarının Artması : Özellikle XVII yüzyılda yeniçeriler sık sık ayaklanarak ülkede askeri diktatörlük kurdular Çıkardıkları isyanlarla istediklerini yaptırmaya başladılar II Osman’ın öldürülmesinden sonra etkilerini gittikçe artırdılar Bu dönemden itibaren "Ocak devlet içindir" anlayışının yerine "Devlet ocak içindir" anlayışı aldı Bu durum II Mahmut devrinde Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasına kadar devam etti



3- Eyalet Askerlerinin Öneminin Azalması :

Kapıkulu askerlerinin bozulduğu sırada eyalet askerleri de tımarlarının dağıtılmasındaki adaletsizlik ve haksızlık yüzünden eski güçlerini kaybettiler Dirlikler beylerine, sancak beylerine ve savaşçı eyalet sipahilerine verilmesi gerekirken askerlikle ilgisi olmayan saray mensuplarına ya da para bulmak amacıyla mültezimlere veriliyordu Dirlik sahipleri dirliklerinin bulunduğu sancaklarda oturmuyorlardı

XVI yüzyılda tımarlı sipahilerin sayısı 140 bin kişi iken XVII yüzyılda bu sayı yetmiş bine düşmüştü Bütün bunlar Osmanlı Devleti’nin hem askeri kuvvetten mahrum kalmasına, hem de imparatorluk ekonomisinin temeli olan tarım ve hayvancılığın gerilemesine neden olmuştur



Tımarların ( Dirlik topraklar) dağıtımındaki adaletsizlik Tımarlı ordusunun bozulmasına,Tımarlı sipahilerin sayısının azalmasına, buna karşılık devletin daha fazla maaşlı asker(kapıkulu) almasına sebep oldu



AÇIKLAMA: Bu durum sadece ordunun bozulmasına değil, ekonomik, sosyal ve idari alanda bir problemin doğmasına sebeb olmuştur





4- Osmanlı Donanmasının Bozulması : Osmanlı donanması Barbaros Hayreddin Paşa’nın vefatından sonra yerine denizci olmayan Sokullu Mehmet Paşa’nın tayin edilmesiyle XVI yüzyılın ikinci yarısında bozulmaya başladı Bundan sonra da denizcilikle ilgili olmayan kişiler donanmanın başına getirildi Girit’in fethinden sonra da donanmaya önem verilmeli





5 Askerlik Konusunda Avrupa’daki Gelişmelerin Takip Edilmemesi: Avrupa’da XV ve XVI yüzyıllarda ordu ve donanma konusunda önemli gelişmeler meydana geldi Bu gelişmeler sonraki dönemlerde de devam etti Osmanlı Devleti ise XVIII yüzyıla kadar bu gelişmelerden habersiz kaldı




d) Eğitim Sisteminin Bozulması:



Osmanlı eğitim sisteminin duraklama devrinde, önceki devirlerdeki üstünlüğü devam etmedi Avrupa Coğrafya Keşifleri, Rönesans ve Reform hareketleri ile büyük bir gelişme göstermişti Osmanlı uleması ise bu gelişmelere ayak uyduramadı Tıp, felsefe, matematik, gibi bilimlerde ders okutabilecek müderris yetişmedi Pozitif bilimler tamamen ihmale uğradı



Medrese öğretimi yapmayan birçok kişiye ilmi rütbe verilmeye başladı Rüşvet ve iltimas ulema arasında da görüldü Bazı kişilerin yeni doğmuş çocuklarına "müderrislik" payesi verildi Böylece "beşik uleması" denilen yeni bir sınıf ortaya çıktı Rüşvet ve iltimas o derece yaygınlaştı ki III Murat’ın ve daha sonra oğlu III Mehmet’in hocasının oğlu henüz küçük yaşta Mekke kadısı, arkasından İstanbul kadısı tayin edildi Bu çocuk iki ay sonra Anadolu Kazaskeri olduğunda henüz yirmi dokuz yaşındaydı Diğer oğlu ise yirmi beş yaşında İstanbul kadısı oldu



Bu devirde ulema nüfusunu kendi çıkarları için kullanmaya başladı Bazen askerlere karşı, bazen de askerlerle beraber saraya hücum ettiler




e) Ekonomik Durumun Bozulması:



Duraklama devrinde maliye bozuldu ve gelir kaynakları azaldı Masraflar ise giderek arttı Bu durumun ortaya çıkmasında şunlar etkili oldu :

1Savaşlarda elde edilen ganimetlerin, yabancı devletlerin verdikleri vergilerin ve hediyelerin azalması

2XVII yüzyılda savaşların uzun sürmesi ve genellikle yenilgiyle sonuçlanmasının savaş masraflarını arttırması

3 Saray masraflarının artması (Örneğin Kanuni zamanında beş milyon akçe olan sarayın mutfak masrafı III Murat devrinde yirmi bir milyon akçeyi bulmuştur)

4Sık sık padişah değişikliği yüzünden, ödenen cülus bahşişlerinin artması

5 Kapitülasyonlar yüzünden gümrük gelirlerinin azalması

6Savaşların uzun sürmesi, güvenliğin bozulması, tımarların iyi yönetilememesi yüzünden toprak gelirlerinin azalması

7İpek ve Baharat Yolunun önemini kaybetmesiyle gelir kaynaklarının azalması

8 Avrupalıların sömürge yoluyla elde ettikleri gelirler altın ve gümüş miktarını arttırdı Bu durum Osmanlı parasının değerinin düşmesine neden olmuştur

9 Osmanlı Devleti’nin ihtişamına paralel olarak ülkede lüks ve israfın artması

10 Venedik ve Fransa’ya verilen kapitülasyonlardan sonra İngiltere ve Hollanda’ya kapitülasyon verilmesi




f) Toplum Yapısının Bozulması



Duraklamanın en önemli nedenlerinden biri de XVII yüzyılda doruk noktasına ulaşan Celâli İsyanlarıdır Çıkan isyanlar sonunda halk büyük zararlara uğramış, isyanların yoğunlaştığı yerlerde hayat çekilmez bir hal almıştır



Tarım ve hayvancılık zarara uğrayınca önemli bir geçim kaynağı gelir getirmez olmuştur Nüfusun hızla artması ile de Anadolu ve Rumeli topraklarında başıboş dolaşan binlerce insan ortaya çıkmıştır İç isyanların bastırılmasında kullanılan yöntemler de halkla devlet arasındaki güveni sarstı Bütün bunlarla ahlâki, kültürel ve ekonomik açıdan bozukluklar giderek yaygınlaştı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.