Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Kitap Dünyası

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cevaplar, hazır

Hazır Cevaplar

Eski 07-25-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hazır Cevaplar



ÖLÜLER ÇİÇEK KOKLAMAZ

Amerikalı iş adamı, bir Çinliye alay ederek sormuş:
_Ölüleriniz, mezarlarına koyduğunuz pirinçleri ne zaman yiyecek?
Çinli başını kaldırmadan cevap vermiş:
- Sizin ölüleriniz, koyduğunuz çiçekleri kokladığı zaman

YIKA DA GETİR

Süleyman Nazif ve Abdülhak Şinasi birlikte yemek yerken, Şinasi garsonu çağırır ve su ister Şinasinin kirden ve mikroptan eldivenle el sıkacak derecede korktuğunu bilen Süleyman Nazif garsona seslenmeden edemez:
-Oğlum, beyefendinin suyunu yıka da öyle getir

SUSTURUCU TEDAVİ
Zamane gençlerinden biri,bir toplantıda Akifi küçük düşürmeye çalışıp:
- Siz baytardınız, değil mi? Demiş
Akif, istifini bozmadan şu cevabı vermiş:
- Evet,bir yeriniz mi ağrıyordu?

NE ALIRSINIZ?
Yahya Kemal bir yokuşu çıkıncaya kadar nefes nefese kalır Yokuşun sonundaki lokantadan bir garson seslenir:
-Buyrun beyim ne alırsınız?
Yahya Kemal tebessümle:
-Evlat,müsaade edersen bir nefes alacağım

SIR SAKLAMAK
Yavuz Sultan Selim, bir çok Osmanlı Padişahı gibi devletin selameti için sefer hazırlıklarını gizli tutarmış Bir keresinde vezirlerinden biri ısrarla seferin yapılacağı ülkeyi sorunca, Yavuz ona:
- Sen sır saklamasını bilir misin? diye sormuş
Vezir, Yavuzdan cevap alacağı ümidiyle:
-Evet hünkarım, bilirim dediğinde, Sultan Yavuz cevabı yapıştırmış:
-Ben de bilirim

CENNETİN YOLU
Hristiyan din adamlarından biri, Ülkemize gelerek küçük bir çocuktan kendisine o şehirdeki kiliseyi göstermesini ister Kiliseye ulaştıklarında, papaz:
-Aferin çocuğum, der Yarın buraya gel de, sana cennetin yolunu göstereyim
Çocuk, papazın niyetini sezerek:
- Siz, kilisenin yolunu dahi bilmiyorsunuz, diye cevap verir Cennetin yolunu nasıl bileceksiniz ki?

NE ALIRSINIZ ?
Çok şişman olan Yahya Kemâl, bir yokuşun sonundaki lokantanın önünde dinlenirken,içeriden çıkan garson:
-Buyurun beyim, diye atılmış Ne alırsınız?
Yahya Kemâl, tebessüm edip:
-Evlât, demiş Müsaade edersen biraz nefes alacağım

ÇANAKKALE İÇİNDE
İngiliz garson, Türk müşteriye:
-Çanakkalede çok askerimizi öldürdüğünüz için sizleri pek sevmeyiz deyince, bizimkinden gayet soğukkanlı bir şekilde şu cevabı almış:
-Orada ne işiniz vardı?

HASTANIN YEMEĞİ
Lokman Hekime:
-Hastamıza ne yedirelim? diye sorduklarında, şu cevabı vermiş:
-Acı söz yedirmeyin de, ne yese olur

NEYZENİN NEZAKETİ!
Mehmet Âkif, elini yıkadıktan sonra, Neyzen Tevfik'in kendisine uzattığı havlunun kirini görünce:
-Hayır, diye bağırmış Elimi daha yeni yıkadım

GÖNÜLSÜZ GÖNÜL
Abdülhak Hâmidin evindeki sohbette, konu gençlik ve ihtiyarlıktan açılır Yaşı geçmiş bir hanım, Abdülhak Hamide döner ve:
-Efendim, gönül kocamaz! der
Hamid cevap verir:
-Kocamaz ama, kocamış bir vücut içinde oturmak da istemez

BÖYLE KORUNUR
Çok değerli olan kütüphanesini millete vakfeden Koca Ragıp Paşa, onların bakımı için tanıdıklarından birini memur tayin eder öss
Bir gün ansızın kütüphanesini ziyarete giden Paşa, etrafı ve kitapları toz, toprak içinde bulunca canı çok sıkılır ve belli etmemeye çalışarak:
-Seni tebrik ederim yavrum, der Gerçekten de gerçekten de emniyetli bir adammışsın Teslim edilen şeylere hiç el sürmemişsin, âferin!

VELÂYETİN GÖRDÜĞÜ
Fatih Sultan Mehmet, çocukluğunda biraz yaramazlık yapınca, babası olan 2 Murat Han:
-Ne kadar yaramaz bir çocuksun, senden adam olmaz diye çıkışır
Orada bulunan ve velâyet sırrıyla kalp gözü açık olan Akşemseddin Hazretleri, hafifçe gülümseyerek şöyle der:
-Peder ne der, kader ne der

ÇIKMAYAN MANA
Mehmet Akif, Baytar Mektebinde müdür muavini olarak çalıştığı bir dönemde, muhasebeden gelen bir yazıyı anlayamaz Yazıyı kaleme alan Salih Efendiyi aratarak yazıda ne demek istediğini sorar::
-Salih Efendi İki türlü mana çıksın diye böyle yazdık efendim cevabını verince, Akif dayanamaz ve:
-Hayret doğrusu, der Biz birini bile çıkartamadık da

SOKRAT VE BİLEYTAŞI
Talebelerden biri Sokrata sormuş:
-Herkese güzel konuşma dersleri verdiğin ve onlara hitabet sanatını öğrettiğin halde, niçin sen de çıkıp bir konuşma yapmıyorsun?
-Evlat, demiş Sokrat Bileytaşı keskin değildir amma, en sert demiri bile keskin eder

ANLADIĞININ İSPATI
Tanıdıklardan biri, yazdığı romanın müsveddelerini Neyzen Tevfike göstererek fikrini sorar:
Neyzen beğenmediğini ifade edince, adam:
-İyi ama, der Siz hiç roman yazmadınız ki!
Neyzen Tevfik şu cevabı verir:
-Ben yumurtanın tazesini bayatını iyi anlarım Ama bu güne kadar hiç yumurtlamadım

BİRBİRİNE BAĞLI
Hâkim, kaza yaparak birkaç kişinin ölümüne yol açan bir şoförün ehliyetini iptal edince, şoför:
-Aman hakim bey, diye sızlanmış Benim yaşayabilmem, şoförlük yapmama bağlı
Hâkim cevap vermiş: Msn Öğretmen öss kpss Gazeteler Sohbet hazır mesajlar ders izle Belirli Gün ve Haftalar Çanakkale savaşı şiir
-Başkalarının yaşaması da sizin şoförlük yapmamanıza bağlı

AKŞAM YEMEĞİ
Yahya Kemâl, dostlarından birine:
-Bu akşam yemeği benimle yer misin? Diye sorunca, arkadaşı:
-Hay hay! Der Çok memnun olurum Hiçbir mazeretim yok!
Yahya Kemal gülümseyerek karşılık verir:
-İyi öyleyse, bu akşam size geliyorum

HAKLI ÖLÜM
Sokrat ölüme mahkum edildiğinde, eşi:
-Haksız yere öldürüyorsunuz, diye ağlamaya başlayınca,
Sokrat:
-Ne yani, demiş Bir de haklı yere mi öldürseydim?

HZ ADEMİN MİRASI
Fatih Sultan Mehmet, adamları ile gezerken, yanına sokulan dilenciye bir altın vermiş Dilenci parayı alınca:
-Aman Sultanım, demiş Koskoca bir padişah, kardeşine bu kadar para verir mi?
Fatih Sultan Mehmet, nereden kardeş olduğunu sorunca, dilenci:
-İkimiz de Hazreti Ademin çocukları değil miyiz? demiş Elbette kardeşiz
Sultan Fatih:
-Bu keşfini sakın başkasına söyleme, diye gülümsemiş Diğer kardeşlerimiz de pay isterse, sana zırnık bile düşmez

GÖNLÜMÜ FETHETTİĞİ İÇİN
Fatihe sorarlar:
-İstanbulu niçin fethettin?
Cevap verir:
-Önce o benim gönlümü fethettiği için!

DÜŞMANIN CANI
Şair Nefi bir toplantıda konuşurken, düşmanlarından biri içeri girmiş, fakat herkese selam verdiği halde kendisine:
-Merhaba canım! demiş
Nefi durur mu? Hemen cevabı yapıştırmış:
-Derhal çıkıyorum

FİKİR YAKALAMAK
Şahabettin Süleyman, bir gün Ahmet Haşim'e:
-Üç günden beri zihnimde önemli bir fikir saklıyorum, dediğinde, Ahmet Haşim, onun fikir üretmedeki kısırlığını ima ederek şöyle demiş:
-Günahtır yahu, salıver gitsin şu fikri Zavallıcık günlerden beri tek başına kim bilir ne kadar sıkılmıştır?

UYKU KARDEŞLİĞİ
Mevlana Hazretleri, talebelerinin biriyle yürürken, yol kenarında birkaç köpeğin sarmaş dolaş uyuduklarını görürler
Yanındaki talebesi:
-Güzel bir kardeşlik örneği, der Keşke insanlar da bundan ibret alsa
Mevlana, tebessüm ederek karşılık verir:
-Aralarına bir kemik atıver de, gör kardeşliklerini

DÜNYANIN YÜZÜ
Hastalıktan ötürü gözleri kapanmış olan bir adam, halk şairi Seyraniye:
-Bende dünyayı görecek göz mü kaldı? diye şikayette bulununca, söz eri Seyrani:
-Hiç üzülme dostum demiş Zaten dünyaya da bakılacak surat kalmadı

BRAVO!
Genç bir şair, saçma sapan şiirlerini Victor Hugoya okuduktan sonra:
-Üstad, diye sormuş Şiirlerimi nasıl buldunuz?
Victor Hugo:
-Vezinsiz, kafiyesiz ve manasız bir şey yazmak istemiş ve tam muvaffak olmuşsunuz, demiş Bravo doğrusu



Alıntı Yaparak Cevapla

Hazır Cevaplar

Eski 07-25-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hazır Cevaplar



NFazıl Kısakürek,vapurla Kadıköy e geçerken, yanına biri yaklaşıp:
--Üstad, diye sormuş Peygamberlere ne diye gerek duyuldu?
Biz yolumuzu bulabilirdik
Necip Fazıl, okuduğu kitaptan başını kaldırmadan:
--Ne diye vapura bindin ki, cevabını vermiş
Yüzerek karşıya geçebilirdin


İmam-ı Azam hazretleri, üzerine doğru gelmekte olan bir hayvana yol vererek
kenara çekildiğinde, yanındakiler neden böyle yaptığını sormuşlar
Hazret, düşünmeden cevap vermiş
--Onun boynuzları var, benim ise aklım


Selçuk Sultanlarından biri,Mevlana yı ziyaret ederek,saltanatları arasında
ne fark olduğunu sorduğunda, o büyük zattan şu cevabı almış:
--Senin saltanatın, gözlerin açık kaldığı müddetçe bakidir Benim saltanatım
ise, gözlerimi kapadığımda başlar


Bir Fransız yazar,Mehmet Akif e:
--Kadınlarınızı evden çıkartmadığınız doğru mu? diye sorduğunda Akif:
--Daha önceleri öyleydi, karşılığını vermiş Fakat şimdi dışarı çıkarttık ve
bir türlü içeri sokamıyoruz


Alaaddin Başar a:
--Şeytan,niçin meyhaneye gidenlere vesvese vermiyor? diye sorduklarında:
--Vermez tabi, demiş Eğer verse kazayla camiye giderler

Alıntı Yaparak Cevapla

Hazır Cevaplar

Eski 07-25-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hazır Cevaplar




İngiliz garson, Türk müşteriye:
-Çanakkalede çok askerimizi öldürdüğünüz için sizleri pek sevmeyiz deyince, bizimkinden gayet soğukkanlı bir şekilde şu cevabı almış:
-Orada ne işiniz vardı?




cevapların hepsi harika özellikle Türk müşteriyi tebrik ediyorum

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.