![]() |
Devrim Nedir |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Devrim NedirDevrim ne demektir - devrim çeşitleri - devrim türleri - devrim nasıl yapılır - felsefede devrim - devrimci kimdir Devrim"in bir çok Hint-Avrupa dilindeki karşılığı olan kelime ("Revolution", "Revolucion", "Rivoluzione" vs ![]() ![]() ![]() ![]() 1 ![]() 2 ![]() 3 ![]() 4 ![]() ![]() Hint-Avrupa dillerinde, bu kelimenin toplumsal eylemdeki ahlaki değeri belirsizdir: Bilimde insanlık yararına ceryan eden önemli gelişmelere de bu kelimeyle işaret edilirken ("Scientific Revolution" gibi), Hitler yada Mussolini'yi iktidara getiren olaylara da bu kelimeyle işaret edilmektedir ![]() Bugünkü Türkçe'deki "Devrim" ise, genellikle olumlu bir mealde kullanılır ![]() Öztürkçecilik katliamından önce Türkçe'de işlek olarak var olan "İnkılap" ve "İhtilal" kelimeleri, bu konuyla ilgili anlayışımıza, daha dakik kavramlar sağlıyordu ![]() "İnkılap" genellikle olumlu bir doğrultuda olan radikal değişikliği, yeniliği, dönüşümü ifade eden bir kelimeydi ![]() ![]() ![]() ![]() SOSYAL DEVRİMLER Kapitalizmin doğuşu, monarşilere karşı fert hak ve hürriyetlerini temel alan bir dizi sosyal devrimi (ihtilali) mümkün kıldı ![]() Olumlu sonuçlar bırakmakla birlikte, monarşinin restorasyonuyla noktalanan onyedinci yüzyıl İgiliz Devrimi, tarihinin ilk önemli sosyal devrimiydi ![]() Osekizinci yüzyılın ilk önemli devrimi olan Amerikan Devrimi (1776), hedeflerine ulaşmış ilk sosyal devrim oldu ![]() ![]() Bu iki devrimin liderlerindeki değişik iki tarz, takipçisi oldukları farklı iki politik felsefeye karşılık düşüyordu:: Amerikan Devrimindeki felsefe; tarihin ve mevcut realitenin akıl yoluyla tahlilinden doğmuş, toplumun temel birimini fert olarak gören, toplumsal dönüşümün hiç bir hazır reçetesi olmadığına, ilerlemenin zorla ve birdenbire değil fertlerin hür etkileşimiyle tedricen doğacağına inanan, Devlet mekanizmasına hep şüpheyle bakan ve onu sınırlandırmak için tedbirler düşünen, rasyonel ve ferdiyetci bir felsefeydi ![]() Fransız İhtilalindeki felsefe; dinlerden devralınmış "Cennet" fikrinin laikleştirilmesinden ibaret bir ütopyadan doğmuş, merkezine fert gibi somut bir kavram yerine, "Millet", "Sınıf" gibi soyut bir kavramı koyan, bu vücutsuz kavram adına hareket ettiğini iddia eden bir grup elitin, ütopyanın gerçekleştirilmesi için vahyedilmiş dogmayı hayata geçirmek için giriştiği pratik sırasında, bir sürünün elemanı olarak gördüğü ferde karşı zor kullanmayı (Devleti), geçici olacağı bahanesiyle meşru gören, mistik ve kollektivist bir felsefeydi ![]() Amerikan Devriminin başarısının ve Fransız İhtilalinin sukutunun en önemli sebepleri, bu iki tarzdan hangisinin belirginlik kazandığıyla yakından ilgilidir ![]() ![]() Amerikan Devrimcilerinin hemen hepsinin hürrriyetci tarza sahip olması, bu devrimin başarısının en önemli sebeplerinden biridir ![]() ![]() Kendilerinden başka herkesi sadece maddi çıkarın motive ettiğini zanneden bazı kollektivistler; Amerikan Devrimini "sadece çıkarlarını korumak isteyen burjuvaların eseri" zanneder ![]() Amerikan Devrimcilerinin bazılarının zengin olması olgusu, insan açgözlülüğüne değil, insan vekarına işaret eder; çünkü o insanlar, müreffeh hayatlarını, servetlerini, demokratik bir ihtilale katılarak tehlikeye atacakları yerde, komşularından bazıları gibi İngiliz monarşisinin uşaklığına girişebilirler; ya da ihtilalin başarısından sonra, ademi merkezi ve demokratik bir sistem yerine, tersine doğrultudaki kuvvetli politik akıntıya katılarak, İngiliz-tipi, merkezi bir sistem kurabilirlerdi ![]() Gerçek şudur ki, Amerikan Devrimi; filozof, mucit, bilgin, işçi, müteşebbis, devlet adamı Benjamin Franklin, avukat, bilgin, müzisyen, filozof, çiftçi, Thomas jefferson, Fransız Devriminin anti-jakoben akıl hocalarından, ilk uluslararası sosyal devrimci, gemi işçisi, mucit, filozof Thomas Paine gibi Rönesans tipi filozof-üretici insanların eseridir ![]() Thomas Jefferson'un yazdığı, Fransız İhtilali İnsan Hakları Bildirisine ilham kaynağı olmuş 1776 Bağımsızlık Bildirisi, gerçek her devrimin temel düsturlarını sayıyordu: "Şu hakikatlar aşikar adderiz :Bütün insanlar eşit yaratılmıştır; Yaratıcıları tarafından belirli ve vazgeçilmez haklarla donatılmışlardır; bu haklar arasında Mutluluğu Aramak, Yaşamak ve Hürriyet vardır; bu hakları emniyete almak için insanlar arasında siyasi yönetimler teşkil edilir ve bu siyasi yönetimlerin kudretlerinin meşruiyeti, ancak yönetilenlerin mutabakatından doğar ![]() OTORİTERYEN 'DEVRİM' TEORİSİ Ondokuzuncu yüzyılda yukarda bahsettiğimiz iki devrimci tarzdan hürriyetçi olanı, Amerika'da itibarını korudu ![]() ![]() Hürriyetçilik, 1871 Paris Belediyesi Devriminin de en güçlü eğilimi idi ![]() ![]() ![]() Devrimci mücadeleye giderek hakim olan otoriteryen ve kollektivist eğilim, çeşitli gelişmelerden sonra marksizme vardı ![]() Tarihin bir "sınıf savaşı" olarak algılanması gerektiğinin Linguet ve Saint-Simon gibi düşünürler tarafından öne sürülmesi, onsekizinci yüzyıl sonunda Babeuf tarafından ima edilen "Proletarya Diktatörlüğü" kavramının Weitling ve Blanqui tarafından bir devrim tipi olarak geliştirilmesiyle birlikte, ondokuzuncu yüzyıl başlarında toriter-sosyalist bir ihtilal teorisi doğmuştu ![]() Bu teorinin itibar kazanmasıyla birlikte, hürriyetci devrimci teoride merkez olan somut insanın yerini, "Sınıf", "Proletarya" gibi vücutsuz kavramlar alırken, hürriyetin yerini "Diktatörlük", insanların gönüllü birliklerinin yerini ‘Devrimci Devlet’ alıyordu ![]() Kendisinden önceki devrimcilerin teori ve retoriklerini, Hegel diyalektiği, Feuerbach materyalizmi, Proudhon mülkiyet teorisi, İngiliz Klasik Ekonomistlerinin teorileriyle sistemleştiren Karl Marx, otoriter-sosyalist devrim teorisinin bütünleştiricisi oldu ![]() Marx, çağdaşı hürriyetci-fertçi (anarşist) devrimcilerin şiddetli eleştirilerinin etkisiyle bazan somut insan (fert) üzerinde düşünmekle birlikte ("Yabancılaşma Teorisi"ni Marx'tan önce anarşist Max Stirner geliştirmişti), teorisini genelllikle kollektivist kategoriler üzerinde kurdu ![]() ![]() Marksizm, kapitalizm ve modern demokrasi öncesi dönemden arta kalan, Amerikan Devrimcileri ve Avrupalı hürriyetci-fert devrimcilerin bir kısmı dışında bütün eski devrimcilerin sahiplendiği bir miti devraldı: insan yada toplumun tabiatında kendiliğinden bir cins "iyi" vardır; bu “iyi”nin serbest kalması için devrimci ameliyat (mevcut sosyopolitik örgütlenmenin ortamın birdenbire ortadan kaldırılıp, yerine "iyi"liği doğuracak örgütlenmenin konması) mümkün ve yeterlidir ![]() Dünyaya mistisizme düşmeden bakabilenler için, yirminci yüzyıl bu miti yıktı ![]() ![]() ![]() Filozoflar, şairler toplumu Almanlar, ne yapacağını yıllardır büyük bir açık sözlülükle ilan etmiş olan Hitler'i ("Kavgam" 1925'den 1932'ye kadar politik "best seller" olmuştu) oyla iktidara getirdi ve onun peşinde canavar kesildi ![]() Toplumdaki bütün sıkıntılardan kapitalist üretim biçimini sorumlu tutanlar, bu üretim biçiminin yok edildiği Sovyetik sistemlere bakarak yanıldıklarını anladılar: o sistemler daha hür olmak şöyle dursun, rekabet ettikleri ileri kapitalist toplumlardaki hür politik sistemlere kıyasla tarih öncesi despotizmler haline geldi; insanları, "iyi"ye doğru temelden dönüşmek şöyle dursun, kapitalist ülke insanından bile daha az yaratıcı daha apolitik sarhoşlar olarak kaldı ![]() Öte yandan, ileri kapitalist Batı'nın insanları, sahip oldukları büyük hürriyet, ekonomik bolluk, boş zaman, olğanüstü bilgilenme imkanlarına rağmen; filozoflar haline gelmek şöyle dursun, büyük bir kısmı tüketim eğlencelerinden başka hiç bir şeyle ilgilenmeyen çocuklar veya uyuşuklar halinde kalmayı tercih etti ve bu halini -totaliter ülke insanından farklı olarak- hiç bir fiziki tehdit ![]() ![]() Dolayısıyla, ekonomik ve politik engellerin kalkması, insanın insanca bir hayat yaşaması için gerekli fakat yetersiz bir şarttır; bu engellerin kalkmasından sonra ne tür bir hayat yaşayacağına her fert -hariçten yapılacak hiç bir baskıya aldırmaksızın, dünyayla ilgili genel değerlendirmesine, felsefesine ya da felsefesizliğine uygun olarak- kendisi karar verir ![]() Bitki olarak yaşamak istemeyip, insan gibi bir hayat yaşamaya karar verirse, insanca hayat otomatikman doğmaz, bireysel bir gayretin sonucu ortaya çıkar ![]() ![]() MARKSİST 'DEVRİM'LER Yirminci yüzyıl Marksist 'Devrim'ler çağı oldu ![]() ![]() Bir 'mit'le (kapitalizmin gericiliği, kollektivist sosyalizmin ilericiliği) mücehhez bir grup ihtilalci, savaş, yabancı işgali gibi konjonktürel sosyal hareketliliklerin müsait ortamında, şiddet yoluyla iktidarı ele geçirip, her türlü muhalefeti ölümcül bir biçimde tasfiye edip, kültürel ve ekonomik her faaliyeti kapsayacak ölçüde merkezi devletler kurdular ![]() Bu tip devleti mümkün kılan teorik mühimmat Marksizm tarafından sağlanmıştı ![]() "5 ![]() ![]() "6 ![]() ![]() "7 ![]() ![]() ![]() ![]() "Devrim" kavramını, felaket anlamında değil de radikal ve olumlu bir değişiklik anlamında kullanıyorsak, bu marksist 'Devrim'ler sonucu ortaya çıkan yapıları hangi ayık insan beğenebilir? İç savaşları bittikten yıllar sonra, Stalin’in tam diktatör olduğu dönemde (1930 ile 1953 arası ), savaşta ölenler hariç 15 milyon insanı zoraki çalışma kamplarında, açlık ve hastalık içinde telef edip, ‘Devrim’i yapan kadronun hemen hepsi aralarında olmak üzere bir milyon insanı, siyasi suçlardan dolayı idam ettikten sonra vardıkları bugünde; insanlarının sahip olduğu hürriyetleri herhangi bir antik despotizm altında olduğundan farksız olan bir sosyal sisteme (SSCB) yol açan bir sürece neden devrim diyelim? Ülke nüfusunun üçte birini (iki milyon şehirli insan) "kapitalizmin yozluğuna bulaştı" diye hunharca katleden vahşete (Kamboç `Devrimi') neden devrim diyelim? Adeta "Büyük Birader"in kitap sayfalarından hayata sıçraması halinde olan, oğlunu tahtına veliaht tayin ederek ilk komünist hanedanı kuran diktatörün yaptıklarına (Kuzey Kore `Devrimi') neden devrim diyelim? Örnekleri mevcut Sosyalist ‘Devrim'lerin sayısı kadar uzatabiliriz ![]() DEVRİMİ TANIMLAMAK Bir kavramı kullanarak niyet edilen amaç ile, o kavramın gerçekte işaret ettiği şey arasında böyle bir zıtlık varsa, ya bu kavram hiç tarif edilmemiştir, ya da yapılan tarifler eksik veya yanlıştır ![]() "Devrim" kelimesinin başlangıçta verdiğimiz sözlük anlamları (alt-üstlük bağlamında) yanlış değil, fakat çok genel ![]() ![]() Olumlu anlamda "Devrim" kavramını nasıl tanımlamalıyız ki, beğenmediğimiz bir altüstlüğe "Devrim" demek durumunda kalmayalım? Devrim; evreni, insanın var kalmasına daha uygun hale getirmek için mümkün ve anlamlı değişiklikleri gerçekleştirme faaliyetlerinin, hızlanarak ceryan ettiği bir süreçtir ![]() Tanımımdaki kavramları -insan kavramı en sonda olmak üzere- açıklığa kavuşturayım ![]() "Evren" dünya ve diğer gök cisimleriyle, bunlar üzerinde ve arasında varolan bütün canlılar, maddeler, enerji şekilleridir ![]() ![]() "Mümkün değişiklik" belirli bir tarihsel bağlamda yapılması gerekli olan ve mevcut tarihsel kuvvetler açısından imkansız (ütopik) olmayan iyileştirmedir ![]() ![]() Her büyük değişiklik devrim olmayıp, sadece anlamlı bir değişiklik devrimdir ![]() "Anlamlı değişiklik" belirli bir tarihsel bağlamda, yapılmasıyla birlikte yeni ve ileri bir yapı ortaya koyan ve Devrim'in müteakip aşaması için kolaylaştırıcı bir çerçeve sağlayan iyileştirmedir ![]() ![]() "Hızlanmışlık" kavramı, insanlık tarihinin bir anlamda sürekli bir Devrim halinde kavranmasından kaynaklanır ![]() ![]() ![]() ![]() Dolayısıyla; Devrimi, anlık bir mucize gibi gören (iktidardan başka bir şey düşünmeyen) Mesih'ci hareketler, devrimci değildir ![]() DEVRİMİN ÖZNESİ VE NESNESİ OLARAK İNSAN Devrim insan için yapılır; dolayısıyla, devrim tanımımdaki temel kavram, insandır, onun tabiatıdır, hayatta var kalma tarzıdır ![]() ![]() Akıl, insanın duyu organlarının sağladığı malzemeyi kavramlaştırma kabiliyetidir ![]() ![]() Bir sel, bir hayvan sürüsünü yok edebilir; insan baraj yapar ![]() ![]() Hayvanların hayatta kalma aleti olan içgüdülerden farklı olarak insan aklı, otomatik çalışmaz; iradi çaba gerektirir: İnsan, hangi genel faaliyetleri icra edecegini belirli bir hayat felsefesinin rehberliği altında seçer, özel bir faaliyet için somut olarak ne yapacağını, elindeki bilgileri değerlendirerek karar verir ![]() ![]() İnsanın (aklın) ancak serbest tercihler ve yargılar yapmak suretiyle işleyebileceği gerçeği, aklın yanılmaz olmayışı yüzünden yaptığı hatalardan öğrenebilmesi ve başarılardan teşvik olması ihtiyacı, hürriyeti gerekli kılar ![]() İnsanların zorla davrandırılması, insanı akıl kullanma (serbest tercih ve yargılama) mecburiyeti gibi değişmez bir hakikatin varlığını inkar etmektir ![]() ![]() Hangi politik değişim iyidir, devrimdir? Her canlının kendi hayatı, o canlının sahip olması gereken kıymetlerin (değerlerin) standardıdır ![]() ![]() ![]() DEVRİMİN GARANTİSİ OLARAK İNSAN HAKLARI Devrim, fert haklarının, Devlet-Millet-Kollektif-Sınıf-Parti-Toplum yararı gibi bahanelerle feda edilmediği bir politik sisteme doğru yapılmış bir hamledir ![]() ![]() Hak kavramı; belirli bir toplumsal bağlamda, bir insanın faaliyet hürriyetini tanımlayan ve kutsayan, ahlaki-politik bir prensiptir ![]() ![]() ![]() Fert hakları, bir takım faaliyetleri yapabilmek için var olan hürriyetlerdir; herhangi bir şeyin garantisi değildir ![]() ![]() Bir devrimin yapabileceği en iyi şey, fertlerin insana yakışır bir hayatı seçebilecekleri şartları, hürriyeti tesis etmektir ![]() ![]() İnsanlara mutlu bir hayatı garanti etmek amacıyla ya da mitiyle yola çıkmış politik sistemler ("Refah Devleti", "Sosyal(ist) Devlet" vs ![]() ![]() İnsan mutluluğu, ancak o insanın kendi ferdi, iradi eyleminin; toplum mutluluğu ise devlet zorunun değil, insanlar arasındaki gönüllü işbirliğinin eseri olabilir ![]() Devrimci bir toplumsal sistem, toplumun en temel ve kutsal birimini fert olarak gören, fertlerin bütün potansiyellerini sonuna kadar kullanabilecekleri bir hürriyet yaratan, onu her an uyanık tutacak, her faaliyetinde aklını icra etmeğe zorlayacak sistemdir ![]() FERT HAKLARI VE KOLLEKTİVİZM Fert haklarının ezeli düşmanı kollektivizmdir ![]() ![]() Bu mistik bütünlük, dün "Din, Ümmet, Gaza, Cihat, Müminler" idi; bugün "Devlet, Millet, Sınıf Mücadelesi, Devrim, Sınıf, Toplum" oldu ![]() ![]() ![]() Devrim "yeni" demektir; oysa her türlü kollektivizmde yeni olan -kollektif ünitenin adından başka- hiç bir şey yoktur ![]() ![]() Fransız ve Sovyet İhtilallerinde egemenlik kazanan kollektivist eğilim, onların başarısızlığının temel sebebidir ![]() ![]() 1917 Şubat Sovyet Devrimiyle yıkılan Romanov'lar, Rusya'ya geri dönemedi ![]() ![]() ![]() Bu iki ihtilaldeki kollektivist eğilim, onların ‘Devrimci Devlet’ kurma çabalarında kristalleşir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Devrim bütün sanayi ve ticaretin, kültürel faaliyetlerin Devlet elinde toplandığı, dolayısıyla bir grup bürokrat diktatörün eline verildiği bir politik sistemin (otoriter sosyalizm) insanların başına musallat edildiği bir hadise değil, insani her işin fertler veya onların gönüllü mukaveleli birlikleri tarafından görüldüğü; siyasi yönetimin görevlerinin, sadece fertleri fiziki cebre karşı korumakla sınırlı olduğu bir politik sisteme doğru yapılmış bir hamledir ![]() Jefferson'un dediği gibi "en iyi hükümet, en az hükmedendir ![]() DEVRİMCİ KİMDİR? Devrime şuurla katılan insan, devrimcidir ![]() ![]() Devrimci rasyonel bir insandır; dolayısıyla mistisizm düşmanıdır: duyu organlarıyla, aklıyla muteber kılamadığı, delilsiz hiç bir iddiaya inanmaz; şuurumuz dışında bir gerçeklik mevcut olduğunu, bunu duyu organları ve akli süreçlerle mükemmelen kavramanın mümkün olduğunu, fakat bunun hiç bir kestirme yolunun (her şeye kadir bir`devrimci teori') olmadığını bilir ![]() Devrimci; çabasının merkezini, "Toplum", "Sınıf", "Devlet","Sosyalizm" gibi her tarafa çekilebilecek mistik kavramlar değil, fert olarak insan yapar ![]() ![]() ![]() ![]() Devrimci bağımsızdır: aklın süzgeçinden geçmeden, gelenek, moda, usul, slogan olmuş her şeyi reddeder; kendi bağımsız yargısından başka hiç bir ‘usta’, ‘otorite’ tanımaz; uğradığı muhalefetin alabileceği şekiller ne olursa olsun, yaratıcı faaliyetlerinde bir bütünlük sağlamaya çalışır ![]() ![]() Devrimci asiden farklıdır ![]() ![]() Devrimci fanatik değildir ![]() ![]() Devrimci, devrimi pratik yaratıcılik alanı olarak değil, satranç, matematik, teorik bilimler gibi teorik hayal gücü alanı zanneden fildişi kule entellektüeli değildir ![]() ![]() Devrimci nihilist değildir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() TÜRKİYE VE DEVRİM Devrim insan içındir; insan akıl yoluyla hayatta kalır; akıl ferdidir, dolayısıyla fert hak ve hürriyetinin olduğu yerde işler ![]() ![]() Dünyanın bir çok yerinde olduğu gibi, Türkiye'de de devrim, bu iki diktatörlük tarzının çeşitli renklerinden biri olmak zorunda zannedildi ![]() ![]() ![]() Türkiye Devriminin birinci zirvesi, Cumhuriyetin ilanı idi ![]() ![]() ![]() Türkiye Devriminin üçüncü zirvesi, hürriyetçi demokrasilerin en ileri örneklerindeki kurum ve anlayışların hukuk ve hayata geçmesiyle gerçekleşecektir ![]() Fert hak ve hürriyetlerinin kutsallığı ilkesi, mülki sistemin merkezi tayinlere değil seçimle gelen yöneticilere dayanması ve yerel kolluk kuvvetlerinin bu seçilmiş yöneticiler kontrolünde olması ilkesi, jürili mahkemeler, TRT ve Yüksek Öğrenimde Devlet tekelinin fert veya fertlerin gönüllü işbirlikleri (birlikler, dernekler, ticari şirketler, kooperatifler, vakıflar vs ![]() ![]() alıntıdır ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|