Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bobrek, taşları

Bobrek Taşları

Eski 07-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bobrek Taşları




Bobrek Taşları


Böbrekler
Böbrekler bel kemiğinin iki yanında, kaburgaların hemen altında yer alan, yumruk büyüklüğünde, fasulyeye benzeyen bir çift organdır Başlıca işlevleri kanın fazla suyunu ve artık maddelerini süzmektir Bu maddeler idrar şeklinde ureter denilen kanallarla böbrekten mesane (sidik torbası ) na aktarılır ve buradan da uretra yolu ile dışarıya atılır
Böbrekler aynı zamanda 3 önemli hormonu da üretirler Bunlar kemiklerde kırmızı kan hücrelerinin üretimini harekete geçiren eritropoetin; kan basıncını düzenleyen renin ve sağlıklı kemikleşme için gerekli olan D vitamini

Böbrek Taşı Nedir:
Henüz tamamen anlaşılamamış bazı sebeplerle normal idrarın içeriğinde bulunan özellikle ürik asit ve kalsiyum gibi maddeler kristalleşerek böbrek içinde taş olarak adlandırılan yapıları oluştururlar Tıbbi adı Nefrolitiazis dir Oluşan bu taşlar golf topu kadar büyük olabileceği gibi kum tanesi kadar küçükte olabilirler Düzgün yuvarlak, sivri, asimetrik vs çeşitli şekillerde olabilirler Çoğu taş sarı-kahverengi renklerdedir Ancak kimyasal bileşimine göre bronz rengi, altuni veya siyah renkli taşlar da olabilirBazı taşlar hiç belirti vermeden böbrekte kalabilirler Bazıları ise ureterler, mesane ve uretra boyunca yer değiştirirler ve idrarla dışarı atılabilirler Küçük olan taşlar herhangi bir belirti vermeden veya çok az bir rahatsızlıkla dışarı atılabilirken daha büyük olan taşlar çok şiddetli ağrılara sebep olabilirlerBazende idrar geçişini önleyebilen tehlikeli tıkanıklıklar oluşturabilirlerGörülme Sıklığı:Oldukça sık görülen bir hastalıktır Erkeklerin % 10-15 i, kadınların ise ortalama % 5 inde görülürİlk olarak genellikle 20-30 yaşlarında ortaya çıkar Özellikle erkeklerde bir kez taş oluşmuş erkeklerin 2/3 ünde ortalama 9 yıl içinde taş tekrarlamaktadırSebepleri:Böbrek taşını oluşturan sebepler kesin olarak bilinmemektedir Bazı araştırmacılar içilen suyun çok fazla sert ( kalsiyum sulfat içeriği fazla ) veya çok fazla yumuşak ( sodyum karbonat içeriği fazla ) olmasının etki edebileceğini söylemektedirler Aşırı ***** tüketimi, gut hastalığı da aşırı taş oluşumuna sebep olabilirBazı araştırmacılar ise aşırı sıvı kaybına neden olan sıcak iklimlerde böbrek taşının daha sık rastlandığını, bir başka grup birtakım özel yiyeceklerin bövrek taşına neden olduğunu iddia etmektedir Supersaturasyon teorisi: ( aşırı doygunluğa bağlı kristalleşme teorisi) En yaygın teoridir Vücudun susuz kalmasına bağlı olarak idrar daki sıvı oranı ile çözünen katı maddeler arasında dengesizlik oluştuğuna inanılır Bu çözünmüş artık maddeler ile aşırı yüklenen idrar bir noktada doygunluğa uğrar ve bu noktadan sonra artık maddeler yavaş yavaş birikerek kristalizasyona ve taş oluşumuna sebep olur Bu nedenle taş oluşumunu engellemek için çok miktarda su içilmesi önerilir
İnhibitörler: Normal idrar kristalleşmeyi engelleyen inhibitörleri içermektedir Bir teoriye göre bazı kişilerde bu inhibitörler yeterli görevi yapamamakta , kristalleşmeyi ve dolayısıyla taş oluşumunu engelleyememektedir
Böbrek Taşlarının Tipleri:Böbrek taşları kimyasal içerik olarak farklılıklar gösterir Kalsiyum Taşları:
Tüm böbrek taşlarının yaklaşık % 70-80 i ya kalsiyum oksalat, veya kalsiyum fosfat ya da her ikisinin bileşiminden oluşur Kalsiyum diş ve kemik sağlığında önemli rol aynar ve normal diyette bulunur Kalsiyumun fazlası idrar yolu ile ile vücuttan uzaklaştırılır Kalsiyum taşları da hiperkalsiüri ( idrarda aşırı kalsiyum bulunması ) li kişilerde oluşmaktadırKalsiyum taşı oluşan hastaların % 40 ında sebebi bilinmeyen ailevi geçişli kalsiyum metabolizması bozukluğu vardırEnder olarakta kalsiyum metabolizmasını harekete geçiren parotiroid hormonunu aşırı miktarlarda üreten paratiroid bezi tümörü sebep olmaktadır Furasemid gibi diüretikler, kalsiyum bazlı antasitler ve steroidler de hiperkalsiüri ye neden olabilmektedir Aynı zamanda bazı barsak hastalıkları, A ve D vitamininin çok yüksek miktarlarda alınması, et, tavuk, balık gibi yiyeceklerin aşırı alınması da sebep olabilmektedirDiyette B vitamininin çok az veya C vitamininin çok fazla olması ile kalsiyum oksalat taşlarının oluşumu arasında bir ilişki kurulmaktadır Ürik Asit Taşları:
Ürik asit vücutta protein yıkımı sonucu normal olarak oluşur ve idrarla atılır Ancak bazı kişilerde özellikle erkeklerde ürik asit böbreklerde ve eklem yerlerinde birikebilir Eklemlerde ürik asit birikmesi ailevi geçişli olan gut hastalığında görülür Böbreklerde birikmesi ile de ürik asit taşları oluşurBöbrek taşlarının % 5-23 ü ( özellikle çoğunlukla erkeklerde olmak üzere) ürik asit taşlarıdır Ürik asit taşlarında genetik faktörlerin de rol oynadığı öne sürülmektedir Yüksek proteinli ( özellikle et ürünleri fazla ) diyet alanlarda ürik asit taşı oluşma olasılığı artmaktadır Enfeksiyon taşları:
Tüm taşların yaklaşık % 20 sini oluştururlar İdrardaki ürenin bakteriler tarafından bozulması ile asidikleşen idrarda oluşan amonyak ve magnezyumun kristalleşmesi enfeksiyon taşlarına neden olmaktadır Üriner sistem enfeksiyonu geçirmeye daha yatkın olan kadınlarda erkeklere oranla daha sık rastlanmaktadır Sistin Taşları:
Sistin sinir kas ve bazı dokuların yapı taşlarından olan aminiasitlerden biridir Ender görülen ailevi bir hastalık olan sistinüri de böbrekler de sistin taşları oluşur Tüm taşların % 1-2 sini oluşturmaktadır
Belirtiler:

Böbrek taşları zaman içinde yavaş yavaş oluşurlar Zaman zaman küçük belirtiler verebilirler Ancak belli bir boyut ve pozisyona ulaştığında ani olarak belirtiler ortaya çıkar
Henüz yeterince büyük olmayan ve böbrek fonksiyonlarına zarar vermemiş sessiz olan taşlar rutin röntgen incelemesi esnasında ortaya çıkabilirBazen bu sessiz taşlar böbrek fonksiyonunu bozana kadar farkedilemeyebilir ve böbrekte kalıcı hasarlar oluşabilir
Bazen sırt ağrısı, kas ağrısı sanılabilen küçük belirtiler verirler Bu tür hastalarda sık sık idrar yolları enfeksiyonu gelişirAncak en klasik belirtisi taşın bulunduğu bölgede yaptığı irritasyona veya tıkanıklığa bağlı olarak oluşan ve renal kolik adını alan şiddetli ağrılardırRenal kolikte ağrı aniden, genellikle gece veya sabaha karşı gelir Akut apandisit veya barsak kökenli ağrılarla karışabilir Ağrı belde, iki yanda veya mide bölgesi ve kasıkta başlayabilirErkeklerde testislere veya *****e yayılabilir Ağrı ,ile birlikte mide bulantısı, kusma, titreme, ateş görülebilirHasta huzursuzdur Bir oturur, bir kalkar şiddetli idrar yapma isteği ve idrar yaparken yanma oluşurBöbrek taşlarında görülen bir diğer klasik belirti ise hematüri olarak adlandırılan idrara kan hücrelerinin karışmasıdırBu kan hasta tarafından çıplak gözle görülebileceği gibi ancak mikroskopla görülebilecek tarzda az da olabilir İdrar genellikle koyu renkli, bulanıktır ve bazen kokulu olabilirTanı:Genellikle şikayetlerinizi dinleyen doktor idrar da kan hücrelerinin de görülmesi ile tanı koyabilir Şikayetlerin taş nedenli olduğunu doğrulamak üzere röntgen tetkiki veya ultrasound tetkiki isteyecektirBöylece taşın boyutu , şekli ve yeri konusunda bilgi sahibi olacaktır Kan ve idrar tahlilleri ile de taşın kimyasal yapısı, idrarda kan olup olmadığı ve enfeksiyon bulunup bulunmadığı hakkında bilgi sahibi olacaktırYapılacak rötgen tetkiki direk karın filmi veya İVP adı verilen ve damardan bir ilaç verilerek gerçekleştirilen özel bir röntgen olabilirTüm taşlar röntgen filmi ile görülemezBu gibi taşların görülmesinde ultrasound yararlı olacaktır Ancak ultrasound da da çok şişman hastalarda ve 3 mm nin altındaki taşlarda başarılı sonuçlar alınamayabilir Röntgen filminde diğer kemik yapıları ile karışan taşlarda kompüterize tomografi istenebilir

Hafif belirtilerde:
Yapılan tetkiklerle bulunan taşın çapı 4 mm den küçük ve belirtiler de çok şiddetli değilse, hastanın her gün içtiğinin birkaç katı daha fazla su içmesi önerilir Bu idrarla birlikte taşın atılmasına ve başka taşlar oluşmasını engellemeye yardımcı olurBirkaç hafta veya ay beklenir Aynı zamanda diyetine de dikkat etmesi önerilirBir iki hafta sonra tekrar röntgen veya ultrason tetkiki yapılarak taşın üriner sistem boyunca daha aşağılara ilerlediği görülürse aynı tedaviye devam edilir Herhangi bir değişiklik olmaz ise başka tedavi yöntemlerine geçilir
Hareketsiz bir yaşamdansa bolca hareket etmek, örneğin yürüyüş yapmak taşın düşürülmesinde yarar sağlayacaktırBekleme esnasında taş hareketi ile oluşan ağrıların giderilmesi amacıyla ağrı kesiciler kullanılabilirYine taşın düşürülmesi beklenirken idrarın süzgeç görevi yapabilecek bir maddenin içinden geçirilerek yapılması düşürülecek taşın yakalanmasına olanak verir Böylece taşın kimyasal analizi yapılarak ileride taş oluşumunu engelleyebilecek diyetsel önlemler alınabilir Taşın Çıkarılması
Kendiliğinden düşmeyen taşlar, çok fazla ağrı ve kanamaya neden olan büyük taşlar, idrar akışını durdurarak kalıcı böbrek hasarına sebep olabilecek taşlar, akut batın tablosu oluşturan taşlar çeşitli tedavi yöntemleriyle vücuttan uzaklaştırılmalıdırlar Ureteroskopi:
Bu yöntem orta veya alt üriner sistemin küçük taşlarının çıkarılması için kullanılır Cerrahi bir işlem gerektirmez Lokal veya genel anestezi ile yapılır İnce uzun, kolay bükülebilen, fiberoptik bir aletle urethradan mesaneya girilir, taş tesbit edilir ve özel bir aletle çıkarılır veya laser kullanılarak kırılır Bu tedaviden sonra hastaya birkaç gün için silikon bir tüp takılır
LitotripsiTaşın kırılması)
Özellikle son 20 yıldır hızla gelişen teknikler sayesinde böbrek taşları çeşitli yöntemlerle kırılarak toz haline getirilmekte ve bu şekilde vücut dışına atılımları sağlanmaktadır bu iş için şok dalgalarını veya ses dalgalarını kullanan litotripter olarak adlandırılan makinalar geliştirilmiştir1980 lerin başlarında üretilen ilk litotripter ler hastanın leğen kemiğine ve böbreklerine zarar vermemek için çok dikkatli kullanılmaları gerekiyorduTaşları ancak 2-3 parçaya bölebiliyordu Oysa son yıllarda geliştirilen modern litotripterler taşları oldukça küçük parçalara ayırabilmekte ve iyice ufalanan taş parçacıkları idrarla kolayca atılabilmektedirHastaya gevşemesi için bir sakinleştirici verilir ve local veya genel anestezi uygulanır İşlem genelde bir saatten uzun sürmektedir Hasta birkaç gün içinde normal günlük yaşamına dönebilir Bazı durumlarda taş kırma seansınıntekrarlaması gerekebilir Ultrasonik Litotripsi:
Ureteroskopi benzeri bir işlemle spinal anestezi yapılan hastada taşa yüksek frekanslı ultrason dalgaları verilerek taş kırılırFazla başvurulan bir yöntem değildir Elektrohidrolik Litotripsi: ( EHL )
Bu teknikte küçük taşlar elektrikle üretilen şok dalgaları ile kırılır Genel anestezi gerektirir Kolay bükülebilen bir ureteroskop kullanılır Kullanımında bazı zorluklar oluşabilir Extracorporeal Shock Wave Litotripsi (ESWL)
Günümüzde en sık kullanılan ve en çağdaş yöntemdir Vücut dışında oluşturulan ve vücuda odaklanan şok dalgaları için taşların kırılarak toz haline getirimesi esasına dayanırESWL nin ilk çıkan tiplerinde hastaya sakinleştirici ve/veya anestezi verilerek su dolu özel bir tankın üzerine asılmış sedyenin üzerine yatırılır Röntgen ışınları ile taşın yeri belirlenip bu bölge şok dalgakları ile taş ufalanıncaya kadar bombardımana tutulur bu ilk makinalarda hastanın şişman veya zayıf olması, taşın ureterin alt bölümlerinde olması sonuç alınmasını zorlaştırmakta idiSon teknolojiye göre üretilen makinelerde ise su tankı yerine özel yastıklar kullanılmakta, hastalarda boy ve kilo kısıtlaması olmamakta, taşın pozisyonunu belirlemek için daha az X ışınına ihtiyaç duyulmakta veya X ışını yerine ultrasonografi kullanılmakta, çok az hastada genel anesteziye gereksinim duyulmaktadır ayrıca sistin taşları ve alt ureterdeki taşların kırılması da daha kolay olmaktadır Tedavi süresi de kısalmıştırESWL ile kırılan taşlar idrarla kendiliğinden kolayca atılabilmektedir Perkutanöz Nefrolitotomi
ESWL nin etkili olamdığı bazı durumlarda kullanılırTaşın çapı 3 cm den büyükse, pozisyonu ve şekli ESWL uygulamaya müsait değilse, böbrek fonksiyonları aşırı zayıflamışsa, hayatı tehdit eden bir kalp hastalığı varsa veya kalp pili kullanıyorsa, hasta hamile ise , mesane hastalığı varsa, idrar yollarında anomali varsa cerrahi bir işlem olan perkutanöz nefrolitotomi uygulanırCerrah veya urolog lokal anestezi ile hastanın belinde 1 cm büyüklüğünde bir delik açarak nefroskop denilen bir aletle direk olarak böbreğe veya idrar yollarına girerek taşa ulaşırKüçük taşlar direk olarak, büyük taşlar ise ultrasonik, elektrohidrolik veya laserli cihazla kırılarak boşaltılır Boşalmanın sağlanabilmesi için geçici olarak bir tüp takılır Hastanın birkaç gün hastanede kalması gerekmektedir 2 hafta içerisinde hasta normal günlük yaşamına döner Diğer cerrahi yöntemler
Açık nefrolitotomi denilen geniş bir operasyon çok seyrek olarak fazla komplike vakalarda, parsiyel nefrektomi denilen böbreğin bir kısmınınalınması işlemi ise böbreğin geriye dönüşümü olmayacak kadar ağır hasar gördüğü durumlarda seyrek olarak uygulanır Tekrarlayan Taşlarda tedavi:Burada amaç taşın kimyasal yapısının belirlenerek bu kimyasalın idrarda kristalleşmesini önlemektirBol su için: Daha önce taş düşürmüş kişilere tekrar taş oluşumunun engellenmesi için bol su içmesi önerilir Özellikle sıcak yaz günlerinde içilen su miktarının arttırılması gerekirİdrarda kristalizasyonun engellenebilmesi ve taş oluşumunun engellenebilmesi için en azından 8 bardak su içilmesi gerekir Hastalar çıkardıkları idrarın renginden aldıkları sıvının yeterli olup olmadığını anlayabilirler idrarın renginin açık olması suyun yeterli olduğunu, koyu olması ise yetersiz olduğunu gösterirAyrıca bol su içilmesi idrar yolları enfeksiyonlarını da önleyici bir rol oynarDiyetinizde kalsiyum ve oksalat miktarlarını kısıtlayın: Daha önce taş düşürmüş bir kişinin idrar testlerinde kalsiyum oranı yüksek çıkıyorsa diyetindeki kalsiyum ve oksalatı kısıtlamalıdır Kalsiyum içeren antasitleri kullanmamalı, kalsiyum içeren süt ve süt ürünlerini kısıtlamalıdır ( son zamanlarda bu konu tartışmalı hale gelmiştir) Ayrıca çay, kahve, çukulata, fıstık, ıspanak, pancar gibi oksalat içeriği yüksek gıdaları da kısıtlamakta fayda vardırAncak diyetteki kalsiyumun azaltılması her hastada yararlı olmayabilir İdrarında oksalat miktarı artmış kişilere kalsiyum tavsiye edilebilmektedir Her hasta da koşulların değişik olacağı göz önüne alınmalı, diyet doktorunuz veya diyetisyen tarafından ayarlanmalıdırEt ve et ürünlerini azaltın: Bu sadece taş oluşmasını engellemekle kalmaz genel sağlığınız açısından da olumlu etki yapar Hayvansal proteinlerin azaltılması vücuda kalsiyum girişini ve ürik asit atılımını azaltacaktırTuz tüketimini azaltın: Tuz idrara çıkan kalsiyumu arttırır Ayrıca hipertansiyon riskini de azaltmış olursunuz

Acı ağaç, Acı ağaç, Adamotu, Ahlat, Akkuş ağacı, Aslanpençesi, Armut, Andızotu, Aslandişi, Asma, Ayva, Erik, Fasulye, Günlük, Kahve, Nar, Pancar

Mide ve sindirim rahatsızlığı anemi habercisi


Bayramda korkulu rüyamız: Hazımsızlık


Sindirim sistemi hastalıkları arttı


Mide kanseri: Ülkemizde ilk sıradaki sindirim sistemi kanseri


Sindirim sistemini de arındırın



İnce ve Kalın Barsak Hastalıkları, Karaciğer Hastalıkları, Safra Kesesi Hastalıkları, Pankreas Hastalıkları, Periton Hastalıkları, Diğer Sindirim Sistemi Hastalıkları, Asit Reflusu, Böbrek Nakli, Gastrit, Gastro Özofageal Reflü (Mide Reflüsü), Reflü Nedir?, Helicobacter Pylori, Karaciğer Besinleri, Kemik Erimesi (Osteoporoz)

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.