![]() |
Dışavurumculuk-Ekspresyonizm |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Dışavurumculuk-EkspresyonizmSanata Felsefi Açıdan Bakış: ![]() İster Kuzey Avrupa'da 20 ![]() ![]() ![]() Doksanların başında herkes bir sabırsızlık içindeydi ![]() ![]() ![]() Almanya'da duyarlılık, toplum ve değerler açısından yaşanan derin bir bunalıma denk düşer dışavurumculuk: kötümserlik, ütopya, düş kurma zevki, her çeşit gerçeğe baş kaldırı, iç dünyaya kaçış olarak belirtebileceğimiz dışavurumculuğun içeriği , bunu yaratan toplumsal koşullardan ayrılamaz ![]() Biçim açısından her nekadar başka akımlarla yakınlık kurulabilirse de , dışavurumculuk hareketindeki özgünlüğün , kendisini yaratan kuşaktan , bu kuşağın sıkıntısından , daha önceki bütün sanat biçimlerine karşı köktenci başkaldırısından kaynaklandığı kesindir ![]() J ![]() ![]() ![]() Schiller, Goethe ve Novalis kuşağının içinde yaşadığı dönem , hala, Werther'e acı çektiren , önyargıların derin izlerini taşıyan ve yavaş yavaş sanayileşip burjuvazinin niteliklerini kazanacak olan feodal Almanya'dır ![]() ![]() Nitekim bu toplumsal bağlamı bilmeden Heym'in , Becher'in , Jakop van Hoddıs'in şiirlerindeki temaları anlamak mümkün değildir ![]() J ![]() ![]() Almanya'da 1918-19 yıllarında yaşanan toplumsal çalkantı sonucu: değişimin gerçeklikleri karşısında hiçbiri ayakta kalamayacak ve 1919'dan itibaren kimi dışavurumcuların ya ılımlı kuramlarının yetersizliğini hissettikleri ya da Weimar Cumhuriyetinin orta sınıf sosyalizmini hayal kırıklığına uğrayarak redettikleri için doktriner sola yaklaştıkları , kimilerinin o yavan siyasi entellektüalizme kapıldıkları, kimilerinin de sanayi kapitalizmine muhalefet ederken sanayi öncesi kurumlar adına bütün bilimi, teknolojiyi , sanayii yadsıma noktasına varıp ilk Naziler oldukları gözlenecekti Dışavurumcu şair, dilin dengesinin bozulmasına ve dünyanın yok olup gitmesine karşılık ortaya , benzetmelerle yüklü olan ve içinde hem dilsel bir büyünün hem de gizemli görüntülerin oluşmasına yol açan imgeler atar ![]() Heyecanlar, çarmıha gerilmiş bedenleri çağrıştıran kavramlar, gerçeğe olduğu gibi doğaüstüne de tanıklık eden darmadağınık ve kendinden geçişin simgesi cümleler, ''hata''yı belirleyen zamanın sarsıntıları hem çığlığın hem de ''ilk olan''ın derinliğine yapılan dalışlardan başka bir şey değildir ![]() * |
![]() |
![]() |
|