![]() |
Ayasofya |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() AyasofyaAyasofya Dünyanın 8 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İsyanı zorlukla bastıran İmparator Justinyen “Adem’den beri hiçbir devirde görülmemiş ve görülmeyecek” bir ibadethane yapmak için harekete geçti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya her devirde hazineler dolusu sarflar yapılarak ayakta tutulabilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ayasofya’ya bakan! Cennet mekân Fatih Sultan Mehmet Han, fetihten beş buçuk asır sonra bir kültür bakanının kendi vakfı bir cami olan Ayasofya’nın ibadete açılması talebine karşı, “Ayasofya’nın özel statüsüyle durmasından yanayız ![]() ![]() El cevap: Asla! Bu cevap değil kültür bakanına, ortalama kültürlü bir vatandaşa dahi yakışmaz! Tarihin yeniden yazıldığı bir süreçte tarihten sıfır çeken, tarih şuurunun “t”sinden yoksun bir kişi siyaseten kültür bakanı olmaya devam ediyor ![]() Atalarımızın zaten manastır veya kilise olarak tanıyıp tescil ettiği mekânların artık cemaatsiz kalmış olmalarına rağmen zaman zaman ibadethane olarak kullanıma açılması sözkonusu ![]() Bunda tuhaf bir durum yok ![]() ![]() Ayasofya’nın veya başka bir mabedin hangi gerekçeyle olursa olsun ibadethane olmaktan çıkarılıp müze yapılması, “ibadethane” kavramı ile bağdaşmaz ![]() Ayasofya Bizans’ın en büyük kilisesi idi ![]() Mimari olarak diğer Bizans kiliselerinden hayli farklı bir yapı ![]() ![]() ![]() İstanbul, fatihi olacak Mehmet Han tarafından son defa muhasara edildiğinde teslim talebine olumlu cevap alınsa idi, belki de statüsü değişmeyecekti ![]() ![]() ![]() ![]() Yahya Kemal, İstanbul’un işgal altında olduğu günlerde devletin devamını ifade eden iki sembolden bahseder: biri Ayasofya’da fetihten beri hiç aksatılmadan okunan ezan, diğeri Yavuz Sultan Selim’in mukaddes emanetleri Topkapı Sarayı’na getirdikten sonra Hırka-yı Saadet dairesinde okunmaya başlanan Kur’an ![]() Yahya Kemal’in Ayasofya ile ilgili yazısının yayınlandığı günlerde bu fetih sembolünün kiliseye tahvili için bastırılıyordu ![]() ![]() İstanbul işgal altında olduğu halde Ayasofya’da ezanlar susmadı ![]() ![]() Ayasofya neden müzeye tahvil edildi! Cumhuriyetten 11 yıl sonra Sevr’e ait bir konu neden Sevr’i dayatanların istediği şekilde sonuçlandırıldı? Hani ya Lozan? Bunlar bakanı aşan ciddi mevzular! Ayasofya hakkında birçok dinin talebi olabilir miş! Hangi dinlerin mesela? Bu bakan daha önce doğduğu memleketinin onca meselesi dururken camilerinin pisuvarlarına takmış ve bu yolla genç bir valiyi görevinden uzaklaştırmaya muvaffak olmuştu ![]() Şimdi de bu tarih şuurundan yoksun zata tavsiyemiz, ille de kendini Ayasofya ile ilgilenmek mecburiyetinde hissediyorsa, sadece pisuvarları ile ilgilenmeye devam etmesi! --- Sonraki mesaj --- Ayasofya… Cami mi, kilise mi, yoksa müze mi? “Devekuşu”nun hikâyesini bilirsiniz… Bir “yük” yüklemek istemişler sırtına… Devekuşu, “Ben kuşum” demiş! ![]() ![]() ![]() ![]() Bazı olaylar da “devekuşu”nun hikâyesine benziyor! ![]() ![]() ![]() ![]() Daha doğrusu; İşlerine gelince “deve” oluyorlar, işlerine gelmeyince “kuş!” Meselâ, Ayasofya! ![]() ![]() Sorsanız “Ankara”ya; “Ayasofya bir cami midir, kilise midir, yoksa müze mi?” Verecekleri cevap belli: “Ayasofya bir müzedir!” Farzedelim ki, bu doğrudur! ![]() ![]() Peki ama, birkaç gün sonra Türkiye’ye gelecek olan Papa, “hangi Ayasofya’yı” ziyaret edecektir? ![]() ![]() “Müze Ayasofya’yı” mı? ![]() ![]() “Kilise Ayasofya’yı” mı? ![]() ![]() “Cami Ayasofya’yı” mı? ![]() ![]() Diyecekler ki; “Müze Ayasofya’yı!” Peki, soralım o zaman; “Müzede ibadet edildiği görülmüş şey midir?” Öyle ya; Papa, Ayasofya’yı sadece “ziyaret” etmekle kalmayacak, orada “ibadet” de edecek! ![]() ![]() Eğer “ibadet” edebiliyorsa, orasını “kilise” olarak görüyor demektir! ![]() ![]() ATATÜRK’ÜN İMZASI TARTIŞMALI! Oysa, biz biliyoruz ki; Fatih Sultan Mehmed Han tarafından fethedilen İstanbul’da, “ilk Cuma namazı” kılınan mekândır Ayasofya! ![]() ![]() Yani, 1453 yılından 22 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararına kadar da, “cami”dir! ![]() ![]() Kaldı ki, Bakanlar Kurulu’nun “o kararı” da hâlâ “tartışmalı”dır! ![]() ![]() Evet; “Bakanlar Kurulu”nun kararı ne kadar geçerli ve o kararın altındaki “Atatürk’ün imzası” ne kadar gerçekçi? ![]() ![]() Bu “imza” olayı, yıllardır tartışılıyor ![]() Ayrıntılara girmeden, sadece bir “soru önergesi”ni yeniden gündeme getirmek istiyorum ![]() AK Parti Adana Milletvekili Atilla Başoğlu, yanılmıyorsam 22 Şubat 2006?da bir “soru önergesi” vermişti Meclis’e… Atilla Başoğlu, Ayasofya Camii’nin müzeye çevrilmesi ile ilgili 22 Kasım 1934 tarihli kararnamede birtakım çelişkiler bulunduğu, “Atatürk’ün imzasının sahte olduğu” ve metinde “ibadete kapatılacak” ibaresinin bulunmadığı iddiaları ile ilgili olarak Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin’in cevaplaması talebiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu önergede; “Atatürk’ün ibadet bölümünün müze yapılması fikrine fevkalâde kızdığının Şükrü Kaya tarafından beyan edildiğini” ifade etmişti ![]() Kararnamede farklı antetli kâğıtlar kullanıldığını belirten Başoğlu, kararname numarası ile tarihi arasında önemli çelişkiler tespit edildiğini bildirmişti ![]() Kararnamede, “K ![]() “Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 1997 tarihli incelemesinin, bu imzanın Atatürk’ün normal imzasıyla örtüşmediği, 1924 Anayasası’na göre Danıştay’ın görüşünün alınması ve mütalaanın kararnameye eklenmesi gerekliydi ![]() Buyrun, bir “tartışma konusu” daha! ![]() ![]() Tartışacaksak, asıl bunu tartışalım! ![]() ![]() “Atatürk’ün imzası, sahte midir, değil midir? ![]() ![]() ![]() ![]() Ve soralım: Ayasofya, eğer “müze” ise, Papa’nın orada “ibadet” etmesine göz yumulacak mı? ![]() ![]() Bir “müze”de ibadet etmek serbest ise, orada “namaz” kılan Alperen Ocakları’na mensup gençler niye gözaltına alındı? ![]() ![]() Ne yani; “Papa”ya serbest olan ibadet, “Alperen”lere yasak mı? ASIL İŞGAL EDİLEN, KURTUBA CAMİİ! Duydum ki, İtalyan gazeteleri şöyle başlık atmışlar: “Ayasofya işgal edildi!” Demek ki, Ayasofya’yı onlar da “kilise” olarak görüyorlar! ![]() ![]() ![]() ![]() Peki ama, “kendileri” ne yapıyor? ![]() ![]() Bir yandan “kilisede namaz kılındı” diye böğürüyorlar, öte yanda kendileri “camide ayin” yapıyorlar! ![]() ![]() Evet, “cami”de! ![]() ![]() “Kurtuba Camii”nde! ![]() ![]() Daha önce de yazmıştım; İspanya’da bulunduğumuz 11 Kasım 2005 günü; “Endülüs İslâm Medeniyeti”nin muhteşem eserlerinden biri olan ve fakat, “hançerlenip”, tam böğrüne “katedral” oturtulan “Kurtuba Camii”nde, sadece “2 rekât namaz” kılmamıza izin verilmemişti! ![]() ![]() Ama, bu muhteşem caminin diğer bölümlerinde “ayin” yapılıyordu! ![]() ![]() “Papaz”ların, “kardinal”lerin seslerini duyduğumuz o mekânda, “Kurtuba Camii” olarak kalabilen bölümün, ne yazık ki “mihrabı kapalı”ydı! ![]() ![]() ![]() ![]() Dahası da var! ![]() ![]() “Namaz” kılarsak, “anlayış” gösterilip gösterilmeyeceğini sorduğumuz İspanyol rehber; “Bırakın anlayış gösterilmesini” deyip, eklemişti: “Burada namaz kılmak, özellikle yasak!” TAM BİR BATI İKİYÜZLÜLÜĞÜ! Şimdi sormak gerekmez mi, İtalya’daki bu “Hıristiyan” güruha; “İşgal edilen Ayasofya mıdır, yoksa Kurtuba Camii mi?” Öyle ya; Kurtuba Camii’nde her gün “ayin” yapılıyor! ![]() ![]() ![]() ![]() “Camide ayin” yapan İspanyollara kimsenin gıkı çıkmıyor! ![]() ![]() ![]() ![]() Söyleyin aşkına; “İkiyüzlülük” değilse, nedir bu? ![]() ![]() Ama, asıl “çifte standart” bizde! ![]() ![]() Hâlâ karar veremedik; Ayasofya bir “cami” midir, “kilise” mi, yoksa “müze” mi? ![]() ![]() Görünen o ki; “Kesin karar” verilmediği sürece, bu tartışmalar devam edecek! ![]() ![]() Ve biz, hep soracağız; “Cami” ise, niye “namaz” kıldırılmıyor? ![]() ![]() ![]() ![]() Var mı, bu soruların cevabını verecek biri!?? … ![]() |
![]() |
![]() |
|