Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bencillik, intihar, öldüren

İntihar - Öldüren Bencillik

Eski 07-17-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İntihar - Öldüren Bencillik



İntihar (Öldüren Bencillik)

Ölüm, yaşam kadar eskidir, hatta yaşamın bir parçasıdır Değişen sadece ölümün hikâyesi ve zamanla değişen şeklidir… İntihar(tıbbi ismiyle suicid) ölüm sebeplerinden birisi, ama en ızdıraplısı İnsanın ömür süreci sarp yokuşlar, ani inişler, tehlikeli virajlarla doludur Yaşam, bütün bu süreyi kesintisiz aşıp, güçlüklere karşı mukavemeti sağlar ve önerir

Zira hiçbir pratik, yaşam ne kadar çetin şartlarla yüz yüze gelirse gelsin, kendisinden menkul bunalım ve kaosu doğuramaz Yani yaşamın kendisinin varlığı, bunalım ve kaosları "çözmek, aşmak" içindir Yaşamın kendisi bunalım sebebi olamaz Daha açıkçası yolunda ve ayarında gitmeyen, mecrasını yitirmiş bir felsefe ancak yaşamın kesintiye uğratılmasını meşrulaştırabilir 'İntihar' gibi riskli bir bölgeye yaklaşmış yaşamın, "meşruiyet (var olma)" sorunu vardır

Çözüm arayışı mı?

Hayatı boyunca meramını insanlara sesi ile sözü ile davranışı, duruşu ile oturuşu ve yaşayışı ile anlatamamış, hep anlaşılmayı murat etmiş olan bireyin, bütün insanların yüreğini ateşe verip, yangın yerine çeviren bir eylemdir intihar… Sahip olduğu değerleriyle yaşamı ayakta tutamayanların, faturayı başkasına ve topluma yüklediği bir kaçış biçimidir intihar… Bütün çabası bir gün fazla yaşamak olan insanoğlunun gelmesi muhtemel nice güzel günlere veya yeni yaşamlara rağmen, bunları bekleyecek kadar "ümitsiz" olması neticesinde kendini belirsiz bir boşluğa bırakmasıdır intihar…

Kendini katletmek, yani cinayet biçimi olan intiharı seçen kişi, yaşayan herkesin bir parça kendisinin katili olduğunu ve ölümde pay sahibi olup, bir gizli linçe uğradığını göstermektedir aslında Kim bilir belki çoğumuz, intihar edenin, intiharına sebep olan olayları, hem de fazlasıyla yaşamışızdır Öyleyse hayat, onların onuruna dokunacak kadar ağır, bizim tempomuzu düşürmeyecek kadar mülayim ve bizden yana mı? Oysa hayat hep aynıdır Objektiftir, ne bizden yana ne de ondan yanadır Önemli olan, hayatın bizim iç dünyamızdaki olumlu, olumsuz tesirleridir

Yaşamayı becerememek

Gerçekte, hayatı yaşamayı becerebilenlerin sayısı çok azdır Nice düşünen, okuyan ve yazan, entelektüel birikimi olan kişiler, hayata uyum sağlama girişimlerinde hep başarısız olmuşlardır Nice okumamış, köylü kişiler bütün yaşadıklarına rağmen dimdik hayatta kalmayı başarabilmişlerdir Hayatı yaşamayı becerenler, hayatı anlamlı kılanlardır Hayattaki her şeyi, acıları bile… Elbette ayrılıkların, yoksunluk ve yoksullukların, acıların ve ölümün herkesin ağırına giden ve tahammül edemediği bir yönü vardır Ama, hayata karşı alıngan olmak neyin nesidir? Hayatı bir tehlike olarak görmek, nasıl izah edilebilir? İntihar eden kişi, hayatı bir tehlike olarak görüp, bu tehlikeye karşı kendini her geçen gün donanımsız ve silahsız hissederek, direnci kırılan, ölümü bir nevi doğmamış olma veya yaşamama özgürlüğü zanneden kişidir

Şeytanın bir oyunu

Şeytanın insanoğluna oynadığı oyunlardan birisidir intihar "Her şey eskisinden daha iyi olacak" aldatmacasıyla yasak meyveyi yedirmek Müntehir de bu yaşam için de bulunduğu dünya bahçesinden aynı aldanışla sürgün olur Acısız ve sıkıntısız olacağı aldanışı ile çözümü kendi ölümünde görür Yaşadığı sürece hayatını anlamlandırmayanlar hep 'müntehir' olma riskine sahiptirler İnsanlar içinde de en çok filozof ve şairlerin hayatı anlamlandırma arayışına girdiği görülür Bu aslında bir zorlama olup, zaten anlamlı olan hayatı, mecrasından saptırarak başka anlayışlarla tatmin olma duygusudur Ve aradıkları felsefe ve şiir sokaklarında yüzlerce kez nafile turlar atarlar Sonra ani bir düşüş ve kırılmanın sonucunda intiharı seçerler

Diğer bir intihar arzusu, yaşamıyla insanların hafızalarında ve gönüllerinde yer edip tutunamamış insanlarda, ölümü bu amaç için kullanmakla oluşur Yaşama nedeni onun hayata tutunmasına yetmeyince, belki ölmüş olma sebebi insanı çok daha uzun bir süre hafızalarda diri tutabilir diye düşünür müntehir Oysa yaşamın alternatifi yine kendisidir Ölüm, yaşamın alternatifi değil bir parçası, bir basamağıdır Her sorun yaşamış olmamızdan kaynaklandığı gibi, her çözüm de yaşamı devam ettirmemizle mümkündür Sorunlar yaşamımız üzerinde odaklanıyor ve tehlike olduğuna dair alarm zilleri çalıyor ise, bilinmelidir ki yaşamın yine kendisinden başka sığınılacak bir alternatifi yoktur Yani insan, yaşamdan yine yaşama kaçmalıdır Hayatın kışkırtıcı sorunları, intihar bir alternatif gibi gösterse de intiharı çözüm değildir

Müntehir, yaşadığı toplumdan ve kendisinden intikam almak ister İntihar bir itiraf ve şikayet biçimidir Yanlış olsa da, kaldığı yerden yaşamayı sürdürmek, bir uzlaşma, bir yenilgi, bir onursuzluk gibi gelir intihar edene Yani müntehirler, hep kendi haklı gerekçelerini bulurlar Kendi bedenlerini katletmemiş, mutlu ve sağlıklı yaşatmayı becermiş milyarlarca insanın yaşadığı bir dünya var önümüzde Bedenlerini ortadan kaldırarak intihar edenlerin sayısının ihmal edilecek kadar az olduğu bu dünyada, zihinsel ve sosyal intiharı seçenleri anlamaya çalışmak daha doğru değil mi?

Yaşamayı becerebilmenin tek yolu yaşamı anlamlandırmaktır Anlamlandırmanın yolu da "doğru değerler" yüklemektir Aksi halde insanoğlunu toplu intiharlar beklemektedir Hayatın gerçek sahipleri yaşamayı becerebilenlerdir İntihar için her zaman gerekçe üretilir ve kimse bu gerekçeleri sorgulama hakkını her nedense kendinde göremez Sanki intihar etmek bireysel bir "hak" imiş gibi davranılır

Öldüren Bencillik

İnsan sevdiklerinin ölümünü görmemeyi dileyerek, onlara kendi ölümünün acısını tattırmayı göze aldığı zaman mı daha bencil davranmış olur, yoksa ölümün acısını onlara tattırmamak için sevdiklerinden sonra ölmeyi dilediği zaman mı? Kanımca kendi ölümünün acısını sevdiklerine tattırınca daha bencil davranmış olur Yaşamak alabildiğine ne kadar doğal ise, kendi canına kıymak da hayatın en büyük çelişkisidir Ölüm karşısında bencilliğini sorgulamayanların, yaşamlarında da bencilliğini hiç sorgulamamış olması daha muhtemeldir

Sıradan ölümleri doğal karşılayan bizler intihar haberlerinde kendimizi sorular, çelişkiler ve tuhaflıklar içinde buluruz Yaşamın tam ortasında bir korku, bir ürküntü hissettirir her intihar bize Zaman zaman bilinmeyen olarak algıladığımız ölümün, içimizden birileri için nasıl oluyor da özlenen ve istenen bir şey olduğunu anlamaya çalışıyor, haklı ve meşru görüyoruz

İntihar eden kimleri cezalandırmak istemiştir acaba? Zira yokluğunu birileri için en keskin acıya intihar ile dönüştürebilir insan Başkaları içinde yaşamak zorunda olduğunu göz ardı eden ve geleceğini bu anlamda kusurlu gören kişi ancak intiharı seçebilir Kendilerinin celladı olan bu insanların içine düştüğü patolojik psikolojiyi haddimizi aşmayıp uzmanlarına bırakırsak ve uzmanlarının tanımlarıyla anlamaya çalışırsak da cevabını belki de hiç bulamayacağımız sorular belirir kafamızda

Bir taraftan acıyıp bir taraftan kızarız onlara Geleceğe, değişime ve iyileşmeye olan inançlarını bu derece tükettikleri için kızarız Yaşamayı başarmadıkları ve kendilerini aşmayı becermedikleri için Acırız bir taraftan onlara, yaşamın ölümden daha zor olduğunu düşündüren şartlarını duyumsadıkça Yarını yaşamaya takat getiremeyişlerine, acizlik ve çaresizliğe teslim oluşlarına baktıkça

İntihar, kendi gözüyle yaşamı acı bir deneyim ve ölümü kurtuluş olarak görenlerin kararıdır Hayata ve çevresindekilere nefretini büyütürken, bencilliğini had safhaya ulaştırır insan Bütün zorlukları bir gayeye kanalize edemeyince, yaşadıklarını haksızlık ve zulüm olarak algılayıp ölümüyle herkesi mahkum etmek ister intihar eden Oysaki intihar başkasına yapılacak en büyük haksızlıktır Bütün gerekçelerine rağmen insanın en büyük bencilliğidir

Kız kardeşimin deyimiyle "öldüren bencillik"tir intihar

Kaynak:
DrDeniz BAŞ

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.