07-16-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Buhara Hanlığı

Ruslar, 1554'de Astrahan Hanlığı'nı topraklarına kattıkları zaman, hanedan mensubu Yar Muhammed Han, kaçıp Buhara'ya gelmişti Yar Muhammed'in oğlu Can, Buhara hâkimi olan Şîbanoğulları'ndan İskender'in kızı ile evlendi Bu evlilikten doğan Bakî Muhammed, Özbek Hanlığı, Safevîler'e yenilip ortadan kalkınca, 1599'da, kendini Buhara Hanı ilan etti Böylece kurulan Buhara Hanlığı, 185 yıl kadar, bağımsız bir devlet olarak varlığını korudu
Büyük merkezlerden Fergana, 1700'e; Belh ise 1740'a kadar, Buhara Hanlığı'na bağlı kaldılar Bu sırada İran tahtına, Oğuzların Avşar boyundan olan Nadir Şah geçmişti Bu şah, 1740'ta Maveraünnehir'e girdi O dönemde Buhara Hanı olan Ebül Faiz, İran'ın hâkimiyetini tanımak zorunda kaldı ve Belh'ten çekildi Buhara Hanlığı, fetihler peşinde koşan bir politika takip etmedi Sadece varlığını korumaya çalıştı
Buhara Hanlığı'nın son hükümdarı Ebül Gazi zamanında, 1758-1785 yılları arasında, ülke, Moğol asıllı ama Türkleşmiş Mangıt'lara geçti Maveraünnehir, Türkmenistan, Horasan'ın bir kısmı ve Güney Türkistan'a hâkim olan Mangıtların başbuğu Miranşah Murad, Buhara hanlık tahtını işgal etti Böylece Buhara Hanlığı'nda hanedan değişmiş oluyordu

Mangıtlar zamanında devletin sınırları daralmaya başladı ve giderek Buhara-Semerkand bölgesinden ibaret kaldı 19 yüzyıl sonlarına doğru, Türkistan içlerine gittikçe yayılan Ruslar, Mangıtlara ait toprakları da işgal ettiler
Komünist ihtilâlinden sonra, Buhara da öteki Türk illeri gibi Rus topraklarına katıldı Buhara ve Semerkand, Özbekistan Cumhuriyeti sınırları içine alındı
Buhara, İslâm hâkimiyetinin ilk çağlarında dünyanın sayılı büyük şehirlerinden ve kültür merkezlerinden biri idi Burada pek çok bilim adamı ve edib yetişmiştir Bilim adamlarının en büyüğü ve en meşhuru Hâdis âlimi Ebû-Abdullah Muhammed Buharî'dir

Kaynak
|
|
|