Prof. Dr. Sinsi
|
Güneş Şehir Paris
Elimde bir harita doğruca Seine’in kıyısına indim Sırtımı şehre dönerek uzun uzadıya suyla başbaşa kaldım Baudelaire’in kıyısında şiir yazdığı nehri görmek, onu dinlemek istiyordum
Sonra sağa döndüm ve karşıma kocaman Notre Dame de Paris çıktı Victor Hugo’nun “bu kitap bu yapıyı öldürür” iddiasıyla hikâyesini yazdığı Paris’in ana kilisesi Kitap yapıyı öldürmedi, aksine yapıya bir kambur ekleyerek onu daha da büyüttü
Bunu yapabilmek de her kitabın harcı değildir Notre Dame’ın muhteşem ön cephesinin, kapılarının, kulelerinin önünde kalakaldım Ve bu, Selçukluların çifte minarelerinin önünde duyduğum güzellik duygusunu hatırlattı bana
Paris, nehri çevreleyen bir ovada Tepeleri yok denecek kadar En yüksek yerleri insan yapısı Uzun zaman Paris’in en yüksek noktası Notre Dame idi, 1889 yılından beri ise Eiffel Kulesi
Yüksekten bakmak için Notre Dame’ın kulelerine çıktım Ve birdenbire, gözün göremeyeceği kadar, sonradan adım adım dolaşacağım şehir uzandı önümde Çekirdek olarak Paris, Seine Nehri’nin çevrelediği iki adadan başlar ve daire daire genişler
Bir daireden diğerine geçmek yüzyıllar alır İlk dairedeki Notre Dame’dan sonra, ikinci daire nehrin sağ yakasında Louvre, sol yakasında Sorbonne’la genişler ve bu dönem 12 yüzyıldan 18 yüzyıla Paris’e en parlak zamanlarını yaşatır
Sorbonne Batı’nın bilim merkezi, Paris ise “güneş-şehir”dir Descartes, Molière ve derken Voltaire ve Aydınlanma, Paris’ten çıkar Çember içi Paris’i dediğimiz ana şehir ise değişmeyen ana hatlarını 19 yüzyılla 20 yüzyılın başında bulur
Neresi Paris neresi değil, bu her büyük şehirdeki gibi bitmemiş bir tartışma 1960’lardan itibaren Paris bölgesi tren ağı RER’in gelişmesiyle çevre yerleşimler Paris’le bütünleşme sürecine girer
Ve bugün Büyük Paris Projesi’yle metropol yeni bir genişlemenin eşiğinde Bin yıllık tarihiyle Paris şehir yaratma sanatının en güzel örneklerinden biridir Göz bu uyumu ve güzelliği ilk krallık şatosu Vincennes’den başlayıp gökdelenli iş merkezi Paris’in Manhattan’ı La Défense’a kadar uzanan Doğu-Batı aksı boyunca doya doya görür, bir “şehir”de seyretmenin tadına varır
Bu aks boyunca Bastille’ye uğrar, oradan batıya devam eder ve dünyada müze denince belki de akla ilk geleni, Louvre’u görür Eskilerin kraliyet bahçeleri Les Tuileries’de biraz dinlenir ve dünyanın en güzel caddesi unvanına sahip Champs-Elysées’den Zafer Anıtı’na kadar ölçünün ve şehrin bir daha tadına varır Zafer Anıtı’nın tepesinden şehri ve Champs-Elysées’nin perspektifini seyretmek ise ayrı bir zevktir
Şehir tanımlamasını hak eden her yer gibi Paris de bir dünya-kenttir ve çoğuldur Tarih görmek isteyenler için, dünyaca ünlü müzelerinin yanında, Paris’in kendisi bir müze şehirdir Geçmişi, mimarisi, sanat eserleriyle Paris, ziyaretçisine dünyada eşi az rastlanır zenginlikler sunar
Paris aynı zamanda devingen bir sürekliliğin simgesidir ve geleceğe açık bir kültür-sanat, bilim ve teknik şehridir Ünlü Ortaçağ âşıkları Héloise ve Abélard’ın evlerinin önünden geçerek Baudelaire’in veya Sartre’ın müdavimi olduğu bir kahvede mola verir ve tamamen otomatik işleyen 14 Metro Hattı’na binip Bercy’de inip Paris’in yeniye açık mimarisini görebilir veya Francois Mitterrand’da inip yeni tekniklere açık dev Milli Kütüphane’de istediğiniz araştırmayı yapabilirsiniz
Meraklısıysanız, yakındaki iki büyük sinemadan birinde veya Cinématheque Francaise’de başka yerlerde zor görülebilecek bir film izleyebilirsiniz Ki Paris, sinemada çeşitliliğin en zengin olduğu kenttir Şehrin fiziksel yapısı gibi, toplumsal yapısı da bu tarihsel ve kültürel derinliğin izlerini taşır ve büyük bir çeşitlilik sunar Paris, ziyaretçisini bu renklilik içinde karşılar ve ona yabancılığını nadiren hissettirir veya biraz mübalağayla hiç hissettirmez

Camembert peyniri
Paris’te mükellef bir yemeğin en iyi eşlikçisi peynirin tabağı Kentte inek, koyun ve keçi sütünden yapılan yüzlerce peynir çeşidi var Adını Normandiya’daki bir kasabadan alan Camembert, Paris restoranlarının vazgeçilmezlerinden
Le Pont des Arts (Sanatlar Köprüsü), Paris’in iki yakasını birbirine bağlayan köprülerden biri Sadece yayaların kullanabildiği bu köprü, resmin, heykelin, okumanın ve müziğin eksik olmadığı bir yer Zarif köprüler ve dev heykellerle süslü Paris’te, Louvre’un cam piramidi, müzenin ağır taş mimarisine yeğinlik ve de ışık kazandırıyor
Luxembourg Bahçesi gibi Tuileries’deki bu havuz da kıyısında oturup etrafı seyredebileceğiniz güzel mekânlardan biri Paris’in kuzeyindeki iki tepeden biri olan Buttes Chaumont ise neredeyse bir sayfiye yeri Burası, kentin doğusundaki Vincennes ve batısındaki Boulogne Ormanları’yla birlikte Parislilerin doğaya ihtiyaç duyduklarında gittikleri yer
Renkli insan manzaralarıyla ünlü Montmartre Tepesi Adeta şehir içinde ufak bir şehir… Her köşe başında ayrı bir dünya… Fransızların tabiriyle şehir içinde bir köy Üzerinde bulunduğu yeşil tepeye adını veren Sacré-Cœur Kilisesi, bölgedeki en ünlü tarihi yapı Ziyaretçilerine muhteşem bir Paris manzarası sunan tepe, aynı zamanda, ressamların ve sanatçıların uğrak yeri

BİSİKLETLE PARİS
Paris’te belediyeye ait bir Vélib bisikletine binebilirsiniz Hemen her köşede kolayca bulunup ucuza kiralanan bu bisikletlerle istediğiniz yere gidebilir ve tekrar en yakındaki bir Vélib Parkı’na
Paris’te uzun bulvarların ucunda mutlaka bir tarihi eser yükselir Tıpkı Soufflot Sokağı’ndan görünen Panthéon gibi… Önceleri kilise olarak kullanılan bu yapı, günümüzde Fransızların bir çeşit anıt kabri Fransız tarihinin ve kültürünün büyük isimlerinin naaşlarını barındıran kubbeli yapı, Helenistik esintiler taşıyor
RATP, Paris’e dağılmış düzinelerce istasyonuyla başkenti gezmenin hızlı ve ucuz yolu Metro istasyonları büyük bir daire içindeki“M” şeklinde logosu ve şık Art Nouveau tarzı girişleriyle kolaylıkla fark ediliyor
Mitterand döneminin iki önemli yapısı: Arap Dünyası Enstitüsü, yansımalı duvarlarıyla biliniyor Fransız mimar Jean Nouvel’in bu eseri, Fransa’nın Arap dünyasıyla olan özel ilişkisinin vurguluyor Dev küresiyle tanınan Bilimler Sitesi ise belgesel filmlerin gösterildiği sirküler bir ekrana sahip
Paris, 19 yüzyıl resim sanatında empresyonizmin (izlenimcilik) beşiği oldu Bu akımın öncülerinden Claude Monet, Pierre-Auguste Renoir ve Alfred Sisley, Paris’teki bir atölyede buluşup çalışmalar yaptılar
Uzun bir Paris gezisinin belki de en güzel ödülü bir kafeye oturup gönlünüzden ne geçiyorsa ısmarlamaktır Bir kafenin camında bisiklet kullanan kişinin sırtlamış gibi göründüğü tepside, tipik bir Fransız kahvaltı görülüyor Elbette kahvesi, pain au chocolat’sı (çikolatalı ekmek), kruvasanı ve de reçeliyle…
Kruvasan (croissant) denilen ay şeklindeki çörek, Fransız usulü bir kahvaltının olmazsa olmazı Tereyağlı yapılan bu yerel lezzetin en iyi tamamlayıcısı ise koskoca bir fincan kahve
Türk Hava Yolları, İstanbul’dan Paris’e haftanın her günü dört sefer düzenliyor Uçuş tarifesi ve detaylı bilgiler için THY - Turkish Airlines - Global Gateway internet adresine başvurabilirsiniz
Paris’in gelişmiş metro sistemi ile gezmek rahat ve ucuz Metro ve otobüs hatlarından ücretsiz olarak yararlanma imkânı sağlayan Paris Visite kartı kullanılabilir
Paris’e gitmek için en ideal zaman nisan ile haziran arası Genellikle güneşli geçen ilkbahar aylarında sıcaklık ortalaması 15-20 derece civarında Temmuz ve ağustosta Parislilerin çoğu tatile gittiğinden şehir turistlere kalıyor
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının Fransa’ya giriş için Schengen vizesi alması gerekiyor Detaylı bilgi için:
Consulat général de France à Istanbul
Oscar Wilde’dan Balzac’a kadar pek çok ünlünün ziyaret ettiği ya da bir dönem yaşadığı evlerin bazıları da otel olarak kullanılıyor
Paris’te konuşulan Fransızcanın etkileyici bir müziği var Sıkça söylendiği gibi Fransızların kendi dillerinden başka bir dilde konuşmak istemediği ise bir önyargı

ADIM ADIM PARİS
Paris’e geldiyseniz mimarisi ve sergileriyle bir sanat başyapıtı olan Louvre Müzesi’ni görmelisiniz Ardından Notre Dame Katedrali, Saint-Michel ve Eiffel Kulesi sizi bekliyor olacak Uzun yürüyüşler için Vendôme Meydanı, Montmarte, Rue Mouffetard ve çevresini öneriyoruz Hâlâ yorulmadıysanız gezi listenize Opéra ve Bastille ile çevresini de ekleyebilirsiniz
Paris’i okuyarak da tanıyabilirsiniz Okuma önerilerimize gelince: Gustave Flaubert’in Duygusal Eğitim’i, Victor Hugo’nun Notre Dame’ın Kamburu, André Breton’un Çılgın Aşk’ı, Paris’in ruhunu en iyi yansıtan kitaplar arasında
Paris’i tanımak için beş film önerisi: 1 Serseri Âşıklar (À bout de souffle) - Jean Luc Godard 2 Kuzey Köprüsü (Le pont du Nord) - Jacques Rivette 3 Metro (Subway) - Luc Besson 4 Köprü üstü Âşıkları (Les amants du Pont-Neuf) - Leos Carax 5 Çılgın (Frantic) - Roman Polanski
1990’lı yılların sonunda bir tür şiir bayramı olan Şairler Baharı kutlanmaya başlandı Bu yılın Şairler Baharı, 7-21 Mart tarihleri arasında Müzik Bayramı, her yıl olduğu gibi bu yıl da yine 21 Haziran’da Temmuz ayındaki Avignon Tiyatro Festivali’ni de kaçırmamakta fayda var
Ülkenin milli bayramı olan Bastille Günü 14 Temmuz’da kutlanıyor Bayram sabahı Champs-Élysées’de geçit töreni yapılıyor Aynı günün gecesi ise Eiffel Kulesi’nin etrafında havai fişek gösterisi düzenleniyor


ENİS BATUR YAZAR
Paris’i gezmenin en iyi yollarından biri de nehir turları Pont de la Concorde’dan Pont Sully’ye uzanan bir geziyle şehrin karakteristik yapılarını görebilirsiniz
“Paris ünlü Fransız tatlısı milföye benzer Tabaka tabaka farklı zenginliklere açılır Paris her meşrepten insana talebine göre karşılık vermeyi bilir İsteyene kültür, moda ya da yemek… Ancak Fransa, Paris’ten ibaret değil Taşra kentleri yaşam zenginlikleriyle başkente bağlı olma mecburiyetini yenmiş”
Yazı : Şeyhmus Dağtekin Fotoğraflar: Cengiz Karlıova
skylife dergisi
|