Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Kitap Dünyası

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
birdenbire

Birdenbire

Eski 07-16-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Birdenbire



DERVİŞ YOLUNDA KENDİNDEN GEÇMEK
BİRDENBİRE

Zeynep Delav

İNSANIN İNSAN OLMADAN EVVELKİ HAYVAN SURETLERİNDEN ARINIP İNSAN OLMAK İÇİN “ERDEM” GÖMLEĞİNİ NASIL GİYDİĞİNİN İZİNİ SÜRÜYOR YALSIZUÇANLAR SON KİTABI BİRDENBİRE’DE SÖYLEDİKLERİNİ TASAVVUF MUSLUĞUNDAN DAMITIP IŞIK HIZIYLA ŞİMDİKİ HALİN KIYISINA ÇIKARIYOR



Kimine göre modern zaman dervişi, kimine göre Türk Kafka’sı diye anılan Sadık Yalsızuçanlar, bana yer yer Nietzsche’yi hatırlatır Bir farkla ki, Nietzsche’de nihilizm gibi duran şeyin Yalsızuçanlar’da oldukça düşündürücü bir “birliğe”, “bir” olana tıpkı bir derviş gibi istikrarlı ve koşar adım yürümenin işareti olduğunu, bunun yazınsal bir hal olarak sadece dilimizdeki ölü deriyi atma çabası olarak karşımıza çıktığını eklemek gerekiyor Sanırım ona yakıştırılan modern zaman “dervişliği”nde, onu hem derviş hem de modern zamanların yaşayanı tutan özelliğini de burada aramak gerekiyor Hem şarka özgü bir üslup, hem de alegorik bir dil, işte Yalsızuçanlar kalemini benzersiz kılan en önemli nokta



Sadık Yalsızuçanlar’ın yayınlanmış bir çok kitabı var Anka, Cam Ve Elmas, Dem, Gerçeği İnciten Papağan, Gezgin, Hiç, Kerem İle Aslı, Mem ile Zin, Şehirleri Süsleyen Yolcu, Varlığın Evi, Rüya Sineması, Ayan Beyan, Al Aşkını Ver Beni, Güzeran, Yakaza, Geçen Gün Ömürdendir, Sırlı Tuğlalar bunlardan ilk akla gelenler



Bu yazıda “Modern zaman dervişi”nin son kitabı “Birdenbire” hakkında kitaptan yola çıkarak, hem insana hem de zamana ve nisanın içine dair birkaç konuya deyineceğim izninizle Zira Yalsızuçanlar bu kitabında okuru ister istemez böylesine katmanlı bir duygu ve düşünce eksenine çekiveriyor



İbni Arabi yüzlerce kitap yazmış Üstelik birinin girişinde, ‘Bütün bunları yazarken, yazar olmak veya bir kitap yazmak gibi bir amaç gütmedim sadece kalbimi sıkıştıran bir ilhamı aktarmak zorundaydım’ der



“Birdenbire”de de yer alan bu cümle ile sanki Yalsızuçanlar kendisini ifade eder, yazarlık serüvenini, yazar olma derdi olmadan, gördüğü heykeli ise, göz çukurlarına kadar gözümüzde canlandırıp ona dokunmamızı sağlar



Timaş Yayınları’ndan çıkan kitap; Yalsızuçanlar yazınında gözleyebileceğimiz durulaşma içindeki üslup başarısının yanında insanın, insan olma serüvenindeki basamaklardan, nefse kahır gibi görünen erdemin mayasının kahır olduğunu anlatır bize

BİR’DEN BİR’E DÖNMEK İÇİN

“Alemdeki her şeye merhamet ve şefkat duymalısın Hiçbir şeye küçümseyici bakmamalısın Gizlide ve açıkta bir olmalısın” diyerek erenlerin dergahına ilk adımı atmamızı sağlıyor en önce Sır perdesinde insan olma sırrı aranıyor İnsanın insan olmadan evvelki hayvan suretlerinden arınıp insan olmak için “erdem” gömleğinin nasıl giyildiğinin izini sürmeye başlıyor Yalsızuçanlar kitapta Söylediklerin ilkin tasavvuf musluğundan damıtıp, şeyreltip iç aleme daldırıp ışık hızıyla da şimdiki halin kıyısına çıkarıyor sonra Ve bunu yaparken onu vazgeçilmez ve özel kılan bir üslupla, nefesinizi tıkamayan bir üslubun başarısıyla süslüyor



İşte bu sarıp sarmalama, bu kuşatmaya çalışmadan olan biten ne varsa onu hem bütün doğallığı hem de bütün içtenliğiyle verebilme başarısı tıpkı adı gibi birden bire geliveren büyük sevgiyi de açık ediyor Kitapta ilerledikçe, varmak hatta- tek olana- dönmek için içimizdeki bütün suretleri yer ile yeksan etmemiz gerektiğine inanıyoruz bir kere daha



Bütün yollar, Niyazi Mısrî’den Yunus’tan, Kızılcabölük’teki ariflerden bir avuç nefes alarak, evrende “bir”den “bir”e son hız koşuş gibi adeta Görmeyen gözün deli sandığı, oysa “dünyalık ne varsa tümü alınır elinizden” denildiği dervişlik makamıdır, kimbilir işte bu yüzdendir dervişin “Aga bilir, aga bilir ben bilmem!” diye söylenmesi



Öyle ki; “Derviş, iki nokta üst üste Oysa tek nokta olmalı Sadece bir nokta O dahi benliktir Çünkü bir yer işgal ediyor Mekanı, zamanı ve belirtisi varsa yani varlık iddiası içeriyorsa benlik sahibidir Sahiplik duygusu olan derviş olamaz Ben ben dedikçe hiçbir şey olamazsın Hiç olmak o denli güç ki Şey olmak da öyle Bir’i bulmak Hiçbir şey’i bir arda bulmak…” diyerek, dünya yüzüne, kalma yeri değil, kalma yerine giderken geçilen yer muamelesi yapar yazar ama ilk aşkı olan Elif’in sancısından da ödün vermez



Yalsızuçanlar farkı odur ki, sessiz konuşur ama her şey çok derindir “Birdenbire”de bu tarz yerini korumaya devam ediyor Sadık Yalsızuçanlar ile aynı yüzyılda yaşamayı şans bilir, gönlüne bereket der, “Birdenbire”nin ikliminde “bir”den “bir”e varmanız dileğiyle iyi okumalar dilerim

KİTAPTAN



“Birden dili çözüldü, sel gibi boşanmaya başladı Yaşamına, geçmişine ilişkin icini açıtan ne varsa anlatıyordu Pişmanlıkları, kırgınlıkları, düşkırıklıkları, tümünü boca ediyordu Yaşamını heder olmuş, kendini örselenmiş, yara bere içinde görüyordu Tarih lisansından sonra İngiltere’de beş yıllık Edebiyat sosyolojisi Askerlik, evlelek, çoluk çocuk, kooperatif, yazlık, araba, doçentlik, profesörlük derken geldiği yer koyu bir sıkıntı idi Psikiyatrların yaşama hastalığı dediği o gri, küflü, soğuk yer



Şair diyor ya, “acılardan daha büyük bir yer yoktur” inanmayın, bu da onun tecrübesi


Nerede konaklıyor, nereyi mekan ediniyorsanız, ondan daha büyük bir yer olmadığını sanıyorsunuz!”



STAR KİTAP, 14 Haziran 2012

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.