07-14-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kafaya Takanlar, Takıntılı Kafalar
Takıntılı kişilikler
Hepinizin çevresinde titiz, düzenli ve mükemmeliyetçi insanlar vardır
Belki siz de böyle birisiniz Titiz ve düzenli olmak önemli bir erdemdir Mükemmeliyetçilik, yaptığımız işi en iyi haliyle oluşturma çabası ile başarılı ve düzgün işler yapmamızı sağlayabilir Bu tip karakter yapısına sahip insanlar hayatta birçok alanda çok başarılı da olabilirler Fakat kimi zaman bu kişiler farkına varmadan kendilerine zarar verecek bir yaşam içinde tutsak kalabilirler
Bazen düzenlilik ve mükemmeliyetçilik öyle bir hale gelebilir ki, bu kişiler esnekliklerini kaybetmeye başlarlar Bu yapı içindeki insanların her şeyi kontrol etme çabası içinde olduğunu görürsünüz Kontrol edemedikleri durumlar karşısında ciddi sıkıntı hissederler Hayatımız ve ikili ilişkilerimizde o kadar çok kontrol edemeyeceğimiz olay vardır ki, kontrol ve olaylara hakim olma isteği inanılmaz yorucu hale gelebilir Her şeyi kontrol etmek, olayların daima bizim insiyatifimiz ve bilgimiz içinde gelişmesini beklemek, ne yazık ki bazı hayal kırıklıklarına da yol açar Kimi zamanlar, bu kişilerin gereksiz yere çaresizlik hissetmelerine dahi sebep olur
Kendi doğru bildiği ve inandıklarına o kadar sıkı sarılabilirler ki dünyaya ve olaylara açıklığını kaybetmiş sıkıcı bir insan haline gelmeye başlayabilirler Bu yüzden doğallıklarından uzaklaşmaya başlarlar
Bu kişilerin ayrıntılarla fazlaca uğraştığına tanık olursunuz Fakat onlara sorarsanız sadece yapması gereken şeyleri belli bir düzen içinde yerine getirmeye uğraşıyordur Yaptıkları işleri gayet iyi yaparlar ama sonuca varmaları pek de kolay değildir Ellerindeki iş ve projeleri tamamlamakta güçlük çekerler, çünkü yaptıkları hiçbir zaman tam olmamıştır mutlaka eksikleri vardır ve daha iyi hale getirilebileceğini düşünürler
SOSYAL HAYATLARI KALMAZ
Kendilerini ellerindeki işlere ve projelere adamaları ekonomik gerekçelerle açıklanamayacak düzeydedir Bu adanma öyle noktalara ulaşır ki, sosyal hayat ve arkadaşlıklarından kayıplar olmaya, boş zamanlarını kendileri için kullanabilme yetisinden uzaklaşmaya başlarlar
Kendi doğru bulduklarını herkesin kabullenmesini ve tartışılmamasını isterler Esneklikten uzak olmalarının hem kendilerine, hem de ilişkilerine getirdiği yükleri gözden kaçırabilirler Bu yapıdaki kişiler genellikle katı ve inatçı olurlar Başkalarıyla ortak çalışmalar yapmaları hiç de kolay değildir İnsanlara görev vermek konusunda da zorlukları olur Hiçbir zaman verdikleri görevlerin tam kendilerinin istediği veya yapacağı şekilde yapılacağından emin olamazlar
Eskimiş veya değersizleşmiş eşyaları ellerinden çıkaramazlar Hiçbir şeyi atmaya gönüllü olmazlar Hep “bir gün gerekebileceği” duygusu ile lüzumlu- lüzumsuz her şeyi saklama eğilimleri vardır Genelde bu yapıdaki insanlar yaşayabileceklerinden daha aşağı koşullarda yaşarlar Kendilerine ve çevrelerindekilere karşı cimri olabilirler
Yukarıda saydığım özelliklere sahip insanları bir kişilik bozukluğu tablosu içinde değerlendirebiliriz Bu kişilere saplantılı veya takıntılı kişilikler diyebiliriz Enteresan bir açmazları vardır Hayatta kendilerini gözde yapan veya başarılı kılan kişilik özellikleri, aynı zamanda ayaklarına bağ olan kişilik özellikleriyle aynıdır O kadar yıpranabilirler ki, pek çoğunun hayatında sebebini tam bilemedikleri depresif dönemler olabilir Önemsiz ve küçük olaylarda dahi “prensip meselesi” diyerek kendilerine ve karşılarındaki insana sıkıntı yaşatabilirler
Saplantılı ve takıntılı kişiliklerle ilişki zordur Dikkat etmeniz gereken bazı püf noktaları işinize yarayabilir Eğer patronunuz böyle biriyse, onunla konuşurken mümkün olduğunca ana hedef ve konular üzerinde durarak, detaylara boğulmaktan kaçınmanızda fayda vardır Kurallara saygı gösteren ve iyi niyetli birisi olduğunuzu ona inandırmanız gerekebilir, aksi takdirde çok zor zamanlar yaşayabilirsiniz Eğer yanınızda çalışan birisinin kişiliği böyle ise, o kişiye verdiğiniz görevlerde birinci önceliği, mümkün olduğu kadar zaman sınırlaması olarak belirlemeye gayret edin Eğer sevgiliniz bu kişiliğe sahip ise çok ama çok sabırlı olmanız ve onu gerçekten çok seviyor olmanız gerekir Aksi takdirde ona karşı hoşgörünüzü hızla kaybedersiniz ve ilişkiyi sürdürmeniz zorlaşır Muhtemelen onun içgörüsü (kendi durumunun farkında olması) ancak sizinle yaşadığı ilişkiyi kaybettiği zaman gelişmeye başlayacaktır Ne yazık ki, bunun yararı size değil onun bir sonraki ilişkisine olacaktır
Hepinize yeniliklere ve değişikliklere açık olduğunuz, her türlü sıkıntıdan uzak bir hafta diliyorum
Yazan: Dr Ümit Yazman
|
|
|