07-14-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Hamilelikte Soğan Yemek - Hamilelikte Soğan
Hamilelikte Soğan Yemek - Hamilelikte Soğan
Değerli okuyucu, kuru soğan üzerine olan ilk çalışmalarıma seksenli yılların ortalarında başlamıştım Aynı zamanda sarımsak ve pırasayı da inceliyordum Çünkü, üçü de aynı familyadandır Topraktan henüz çıkmaya başlamış, bu üç bitkinin taze filizlerini kopartıp tadına baktığınızda damak tatları birbirinin aynıdır Onları birbirlerinden ayırt etmek zordur Ancak, bir-iki haftadan itibaren morfolojileri, kimyaları ve tatları giderek belirgin şekilde farklılaşır
Her üçünde de antibakteriyel (antibiyotik) ve ağrı kesici (analjezik) özelliği olan etkin maddeler bulunmaktadır Yetişkin dönemlerine gelindiğinde doğal antibiyotik güç, sarımsakta en fazladır Soğanda bu güç orta derecede bulunurken, pırasada bu ölçü en minimum düzeyde kalır Yetişkin soğanın ağrı kesici gücü ise maksimum düzeye çıkar İleri tarihlerde sarımsak ve pırasanın içeriğinde saklı olan etkin özelliklerini ayrı başlıklar altında sizlere tanıtmaya çalışacağım Çünkü, aynı aileye (familya) ait bu üç sebze yetişkin evrelerinde kür olarak uygulandıklarında birbirlerinden tamamen farklı hastalıklara karşı potansiyel bir güç oluşturabilmektedirler Pırasa, böbrekte oluşan litogen yapıya karşı etkili olurken, sarımsak ise vücudun bazı bölgelerinde oluşan plaklara karşı etkin rol oynayabilmektedir Bu kısa girişten sonra bugünkü, sebzemize tekrar geri dönelim
Onu doğrarken göz yaşlarını tutmak ne mümkün… Gözlerden yaş gelmesine sebep olan yapısında kükürt bulunan propanthial-S-oksit maddesidir Eğer, soğanı doğrarken göz yaşı dökmek istemiyorsanız, ağzınıza bir lokma ekmek alıp çiğneyerek doğrayınız
Erkekler için
Yıllar önce kuru soğanı araştırırken prostatit’e (prostat içi iltihaplanma) bağlı ağrı çeken erkeklerin imdadına yetişebileceğini bulmuştum Prostatit’e bağlı ağrı çeken bazı hastalar için uygun bir ağrı kesici bulmak da çok zordur Bilinen hiçbir ağrı kesici onlara derman olmaz Almanya’da “Medizin Forum-Prostatitis” sitesine yazı yazan bir prostatit hastası, prostatit’e bağlı sürekli ağrı çektiğini ve bu durumun kendisini intiharın eşiğine getirdiğini yazmıştı Bu hastaya soğan kürünü uygulamasını önermiştim Aradan birkaç gün geçtikten sonra nasıl teşekkür ettiğini halâ unutamam
Kadınlar için
Zaman zaman geçmişte araştırdığım bir bitkiye tekrar tekrar geri döner, yeni elde ettiğim deneyimlerimin ışığında onu tekrar araştırmaya başlarım Kuru soğanın rahim ve yumurtalıklar üzerinde nedenli etkili olabildiğini buldum Onu, 2009 un bitkisi olarak tanıtmayı düşünüyordum ki, yaşlılığa bağlı eklem kireçlenmesini ortadan kaldırıcı bitkiyi buldum Bu nedenle 2008 in son aylarında kuru soğanın bu potansiyel gücünü erken açıklamayı daha uygun buldum
Kuru soğan, polykistik Over Sendromu (PCOS) yaşayan bayanların imdadına yetişen mükemmel bir destekleyici ve yardımcı tedavi imkânı sunmaktadır Erken menopoza giren bayanların da imdadına yetişebilmektedir Küçük ve orta çaplı miyomu olan bayanlar da kuru soğan küründen istifade edebilirler
Polikistik over şikâyeti olanlar, büyük bir olasılıkla kürü uygulamaya başladıktan bir-iki gün sonra beyaz-sarı renkte bolca akıntı yaşamaya başlayabilirler Uzun zamandan beri adet (regl) görmüyorlar ise, adet görmeye başlayabilmektedirler Aynı şekilde menepoza yeni girmiş bayanlar da tekrar düzenli adet görmeye başlayabilmektedirler Rahim duvarı incelmesi olan bayanların rahim duvarlarının kalınlaşmasında da etkilidir O sanki, kadınların rahim ve yumurtalıkları için yaratılmış bir sebze…
Endometrioma (çikolata kisti), rahimin içini döşeyen zar tabakasının (endometrium) yumurtalıklarda bulunması ve her adet döneminde kanayarak kistik yapı oluşturmasına denir Bu kistin içi, kahverengi kıvamlı sıvı ile doludur bu nedenle çikolata kisti de denir Hastalar hekimlerine kısırlık, sancılı veya ağrılı adet görme, ilişki esnasında ağrı görme veya fazla miktarda adet görme şikâyeti ile başvururlar Başlangıç evresinde olan endometrioma tedavisinde de oldukça güçlü bir yardımcı tedavi imkânı sunar
Kür: Polykistik over’e, erken menopoza ve miyomlara karşı
İki bardak klorsuz suyu (yaklaşık 250-300 ml) kaynatınız Orta boy yemeklik kuru soğanın en dış açık kahverenkli ince kabuğunu soyduktan sonra dörde veya altıya bölüp kaynamakta olan suyun içerisine atınız Ağzı kapalı olarak beş dakika kaynattıktan sonra ocaktan indirip ılımaya bırakınız Ilıyınca, süzülür ve ılık olarak bir su bardağı öğle yemeğinden on dakika önce içilir Aynı şekilde akşam yemeğinden önce tekrar taze olarak hazırlanıp on dakika önce içilir Bu küre onbeş gün devam edilir ve kür sonlandırılır
Dikkat: Kırmızı veya mor soğan amaca uygun değildir Uygulanacak olan soğan kürünün taze hazırlanması ve ılık olarak içilmesi şarttır Soğuk olarak veya beklemiş haşlama suyu içilmemelidir
Not: Bu yazı saracoglu at Prof Dr İbrahim SARAÇOĞLU’ na aittir
|
|
|