Cinselliğin Dayanılmaz Çekiciliği

Bu nasıl bir kelimedir
Sihir midir, yoksa büyü mü?
Etki alanı deseniz,
o-hooo!!! Adeta sonsuz gibi!
Kelime, nerede yazılırsa yazılsın,
genç-yaşlı herkesi kendine
mıknatıs gibi çekiveriyor


“Yok valla, ben bu tarz yazılara
asla merakı değilim Okumam”
diyenleriniz varsa,
“Yok-mok deseniz de,
kem-küm etseniz de,
“cinsellikle” ilgili bir yazı gördüğünüzde
gizliden gizliye göz attığınızı,
okuduğunuzu
adım gibi biliyorum

Mesela ben bunu yaptığımı
itiraf ediyorum
Onun için de
açık yüreklilikle yazıyorum
Cinsellikle ilgili yazıları
gördükçe okurum

Hatta öğrencilik yıllarımda
annemler anlamasın diye
gazete ya da dergiyi
kazağımın ya da hırkamın içine sokar,
çaktırmadan tuvalete gidip,
gazeteyi hışırdatmamaya çalışarak
bir solukta, kalbim çarpa çarpa,
kulağım kızara kızara,
yanaklarıma al basa basa
okumaya çalışırdım

Her okuduğum,
benim için yeniydi
Hiç mi hiç
duymadığım şeylerdi
“Kadınla erkek sevişiyordu”
Aman Allahım, rezaletti bu!
Benim annemle babam
melek gibi, terbiyeli insanlardır
Asla böyle “ayıp” şeyler yapmazlar
(Bunu çoğunuz demiş olmalısınız, di mi? ))

Tabii şimdi böyle bir
“gizlilik” sorunum olmadığından
“cinsellik” yazılarını okur,
kimine güler, kimini ciddiye alırım
Bazı yazılar da pek komiğime gider

Kimileri şikâyetçidir:

“Penis boyum çok kısa!
Utanıyorum
Boyunu uzatma imkânı var mı?”,
“Çabuk boşalıyorum!
İlişkimin başlamasıyla bitmesi bir oluyor
Bu süreyi nasıl uzatabilirim?”

Aralarında “yapıp” sonradan panikleyenler var:

“Sivri bir objeyle masturbasyon yaptım,
acaba kızlık zarım yırtılmış mıdır?”
“Yakında evleneceğim
Ama ben eski sevgilimle ilişkiye girmiştim
Kızlık zarımı diktirebilir miyim?”


Bir de karı-koca şikâyetleri var:

“Kocam hemen ilişkiye girip,
ön sevişme yapmıyor
Acaba hayatında
başka bir kadın mı var?”,
“Ne zaman sevişmek istesem,
karım sevişmemek için
bir bahane uyduruyor
Boşanayım mı?”

İçlerinde “bazı konuları”
birbirine karıştıranlar da mevcut:

“Evlenmden önce ilişkiye girersem,
günaha girmiş olur muyum?”
“Kocam sevişirken
açık-saçık ayıp şeyler söylüyor
Çok utanıyorum
Kocamı acaba cin mi çarptı?”

Bunlar gibi abuk-subuk sorular
uzuuuun yıllardır
gazete köşelerinde
bıkıp usanmadan sorulur

Bu da gösteriyor ki,
sadece eskinin gençleri
sormamış bu soruları
Onlardan sonra gelen
kuşaklar da hâlâ
benzer soruları sorup duruyor

Yani,
değişen, gelişen
pek bir şey olmamış!

Bu tarz sorular
sorulur da sorulur!
Soru sordukları kişiler de
bıkıp usanmadan
“Bu işin boyla-posla,
santimle ilgisi yoktur” diye
bıkıp usanmadan
cevap verirler de verirler

Bir de, genel olarak
“sağlıkla cinselliğin harmanlandığı”
bilgiler içeren ciddi yazılar vardır
Onlardan insan değişik, enteresan
bir şeyler öğrenebilir pekâla

Ama şu bir gerçek ki,
cinselliğin ağırlıklı olduğu
sinema filmleri,
diğer filmlerden
daha çok seyirci çeker
Ben şahsen aşk, romantizm
ve içinde müzik olan filmlerle
komedi filmlerini seyretmeyi severim

Ama konusu cinsellik-seks olan
filmlerini de seyrederim
Ve görürüm ki,
bu filmleri oynatan sinema salonları,
diğer filmleri gösteren sinemalardan
daha bir doludur

Hatta bu gerçeği bilen
“bazı” tiyatrolar bile,
cinsellikle ilgili sahneleri içeren
oyunları sahneye koyarlar
En azından külot-sutyenle dolaşan
uzun bacaklı birilerine bir rol verilir
“bazı” oyunlarda

Hatta bu kişi genellikle
tiyatro dünyası dışından
bir manken ya da
dizi oyuncusu falan da olabilir
Yeter ki sahnede
don-paça gezinmeye, razı olsun

(Bu tarz rollere çıkıp,
bacaklarını, göğsünü gösteren,
adını bu görüntülerle süslenmiş
haberlerde duyurup,
sonradan daha önemli
rollere çıkanlar bile olmuştur
Kimler mi?
Boş verin adlarını
Bilen biliyor nasıl olsa)

New York ve Londra sahnelerinde de
cinselliğe ağırlık veren oyunlar izledim
Hele Londra’daki
Piccadilly Meydanı’nda bulunan
“Cirterion Theatre”da bir oyun izlemiştim
AIDS’e mesaj veren bir oyundu
Sahnede oyuncular zaman zaman
anadan doğma soyunuyor,
resmen sevişiyorlardı

Oyun seks tiyatrosunda oynanan
bir oyun falan değildi
Ciddi tiyatro oyunlarının sergilendiği
bir tiyatro salonunda sahnelenmişti
Ağır başlı hanımlar, beyler,
her yaştan insan salonu doldurmuştu

Cinsellik her zaman, her yerde,
her yaştaki insanın ilgisini çekiyor

Neden bu konuyla ilgili yazılar
daha çok dikkat çekiyor,
ilgi topluyor,
anlaması hiç de zor değil

Bir kere ülkemizde aileler
cinselliği
küçük yaşlardan itibaren
çocuklarının kafasına
“ayıp” olarak sokuyorlar
Cinsellik “yasak”,
cinsellik “tabu”!

Aileler,
cinselliği böyle sunuyorlar çocuklarına!
Daha doğrusu hiçbir şey sunamıyorlar

Onun için de yasak olan cinsellik,
çocuk yaşlardan itibaren herkesin
“merak hanesi”nde
diken üstünde durup duruyor

Çocuklar,
her fırsatta bir şeyler
öğrenmek istiyorlar
Ama okuyarak,
ama seyrederek…
Ama or’dan-bur’dan duyarak,
ama yalan-yanlış…

Ülkemizde,
pek çok oğlan ve kız,
delikanlı ya da genç kız
çağlarına geldiklerinde,
hâlâ cinsellikle ilgili
doğru dürüst bilgiye sahip değiller

Ner’den mi biliyorum?
Yanlış bilgilere sahip olan gençlerin
sayısının az-buz olmadığını,
hatta,
hiçbir bilgisi olmayanların sayısının
hayli kabarık olduğunu
psikolaglar, doktorlar
katıldıkları televizyon programlarında,
gazetelere verdikleri röportajlarda,
söyleyip duruyorlar
Gazetelerdeki köşelerinde bunu yazıyorlar
Yapılan araştırmalar, anketlerde de
bu sayının yüksek olduğu ortaya çıkıyor

İşte bunun için de,
cinsellikle ilgili
yazıları okuyanların sayısı
her geçen gün artıyor

Bunun için de
cinsellikle ilgili
filmler, CD’ler,
kısacası,
cinselliğe ait her şey
ilgi çekiyor

Lütfen Arşivimdeki yazılarımdan
“ORGAZM” ve
“İLK GECE” ile ilgili yazılarımı
kaç kişi,
diğer konulardaki yazılarımı
kaç kişi tıklamış,
bir bakın hele…
Bu sadece bir örnek…
Sonucu göreceksiniz))

Ne derseniz deyin,
“CINSELLİĞİ SEVİYORUZ”…