Yılan Oynatıcısı 100 Yaşında

Ergenekon · 07-28-2007

'Yılan oynatıcısı' 100 yaşında

Henri Rousseau'nun resimleri Eczacıbaşı Sanal Müzesi'nde

Eczacıbaşı Sanal Müzesi, 1907 tarihli 'Yılan Oynatıcısı' adlı resmin 100'üncü yaşında sanatçı Henri Rousseau'nun resimlerinden oluşan 60 dijital imgelik bir sergiyi, sanatseverlere sunuyor

Yaşarken resimleri ciddiye alınmayan, hatta alay konusu haline getirilen Rousseau, ancak ölümünden sonra hak ettiği ilgiyi gördü

Picasso, Léger ve Kandinsky gibi sanatçılar tarafından dehası hemen farkedilen Roussaeu'nun gizem dolu resimlerine serginin küratörlüğünü üstlenen İdil Ergün'ün hazırladığı bir de metin eşlik ediyor

'Henri Rousseau ve Düşlenen Gerçeklik' adlı sergi, 25 Temmuz'dan itibaren gezilebilir

Serginin küratörü İdil Ergün, Rousseau hakkındaki düşüncelerini dile getirdi:

"Rousseau'nun ölümünden sonra, 'Yılan Oynatıcısı' özellikle sanatçılar arasında bir hayli ün kazanmıştır

Rousseau'nun resimleri, konu ve üslup bakımından klasik tarzla kıyaslanınca alışılmadıktır

Bu durum sadece 'Yılan Oynatıcısı' değil, 'Rüya' ve 'Havva' adlı resimlerinde de özellikle dikkat çekmektedir

Bu resimlerde mitoloji ve aklın ilkel hali üzerine odaklanan bir zamansızlık duygusu hakimdir

Resimler bir açıdan da masumiyete dönüşü yansıtmaktadırlar ve 'günlük hayatın sınırlamalarının ötesinde' bir konumdadırlar

Oryantalizmden etkilenen 'Uyuyan Çingene' (1897) adlı resimdeki mizansen gerçeklikten öte bir fantaziyi veya 'Rüya' (1910) adlı resminde olduğu gibi bir düşü resmeder

Burada aksettirdiği güncel bir durum değil daha çok 'düşlenen bir gerçeklik'tir

1899 yılında yazdığı 'Rus Yetiminin İntikamı' adlı kısa oyun bu tablonun yazılı şekli olarak algılanabilir

Rousseau ilkel aklı modern olanla ilişkilendirir

Düşleri saldırıya geçen, vahşice öldüren yabani canavarlar ile doludur

Belki de bu insan aklının ham, seyreltilmemiş ilkel haline bir göndermedir

Sıradan yaşantıda insanoğlu gelişmiş ve daha sofistike yaratıklara evrilmiş olarak kabul edilmesine rağmen, düşlerimiz derinliklerde saklı, gizli dünyamızı açığa çıkarır

Rüyalar bize reddedemeyeceğimiz özümüzü hatırlatır

"

07-28-2007	#1
Ergenekon	Yılan Oynatıcısı 100 Yaşında 'Yılan oynatıcısı' 100 yaşında Henri Rousseau'nun resimleri Eczacıbaşı Sanal Müzesi'nde Eczacıbaşı Sanal Müzesi, 1907 tarihli 'Yılan Oynatıcısı' adlı resmin 100'üncü yaşında sanatçı Henri Rousseau'nun resimlerinden oluşan 60 dijital imgelik bir sergiyi, sanatseverlere sunuyor Yaşarken resimleri ciddiye alınmayan, hatta alay konusu haline getirilen Rousseau, ancak ölümünden sonra hak ettiği ilgiyi gördü Picasso, Léger ve Kandinsky gibi sanatçılar tarafından dehası hemen farkedilen Roussaeu'nun gizem dolu resimlerine serginin küratörlüğünü üstlenen İdil Ergün'ün hazırladığı bir de metin eşlik ediyor 'Henri Rousseau ve Düşlenen Gerçeklik' adlı sergi, 25 Temmuz'dan itibaren gezilebilir Serginin küratörü İdil Ergün, Rousseau hakkındaki düşüncelerini dile getirdi: "Rousseau'nun ölümünden sonra, 'Yılan Oynatıcısı' özellikle sanatçılar arasında bir hayli ün kazanmıştır Rousseau'nun resimleri, konu ve üslup bakımından klasik tarzla kıyaslanınca alışılmadıktır Bu durum sadece 'Yılan Oynatıcısı' değil, 'Rüya' ve 'Havva' adlı resimlerinde de özellikle dikkat çekmektedir Bu resimlerde mitoloji ve aklın ilkel hali üzerine odaklanan bir zamansızlık duygusu hakimdir Resimler bir açıdan da masumiyete dönüşü yansıtmaktadırlar ve 'günlük hayatın sınırlamalarının ötesinde' bir konumdadırlar Oryantalizmden etkilenen 'Uyuyan Çingene' (1897) adlı resimdeki mizansen gerçeklikten öte bir fantaziyi veya 'Rüya' (1910) adlı resminde olduğu gibi bir düşü resmeder Burada aksettirdiği güncel bir durum değil daha çok 'düşlenen bir gerçeklik'tir 1899 yılında yazdığı 'Rus Yetiminin İntikamı' adlı kısa oyun bu tablonun yazılı şekli olarak algılanabilir Rousseau ilkel aklı modern olanla ilişkilendirir Düşleri saldırıya geçen, vahşice öldüren yabani canavarlar ile doludur Belki de bu insan aklının ham, seyreltilmemiş ilkel haline bir göndermedir Sıradan yaşantıda insanoğlu gelişmiş ve daha sofistike yaratıklara evrilmiş olarak kabul edilmesine rağmen, düşlerimiz derinliklerde saklı, gizli dünyamızı açığa çıkarır Rüyalar bize reddedemeyeceğimiz özümüzü hatırlatır"