Bermuda Şeytan Üçgeni Hakkında Bilgi |
07-13-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Bermuda Şeytan Üçgeni Hakkında BilgiBermuda Şeytan Üçgeni Hakkında BiLgi Bermuda Şeytan Üçgeni Hakkında BiLgi Sahih hadiste, “Geçmiş kavimlerin helak oldukları yerlere uğramayınız Uğradığınız zaman ağlayarak uğrayınız” buyurulmaktadır Bundan da, şeytanların bazı yerlere sahip çıktıkları ve o yerin onun neticesinde helak olduğu, medeniyetlerin pâyimâl olup yıkıldığı, ancak onların oradaki sultasının şeytan müsellesi, murabbası, muhammesi veya müseddesi halinde devam ettiği anlaşılmaktadır Bermuda Şeytan Üçgeni hakkında bilgi Pek çok gemi ve uçağın hiçbir enkaz bırakmadan kaybolduğu iddia edilen, Atlantik Okyanusu’nun Güney ve Kuzey Amerika’yı birbirinden ayıran ve Bermuda, Porto Rico ve Miami sahilleri arasında kalan üçgen şeklindeki bölgeye Bermuda Şeytan Üçgeni adı verilmektedir Bu konuyla alakalı ülkemizde de “Bermuda Üçgeni” veya “Atlantik Esrarı” gibi bir hayli tercüme kitap neşredilmiştir Bu kitapların neşredildiği günlerde Konya’da bir araştırmacı, bundan birkaç asır evvel, Osmanlı müellifleri tarafından yazılan bazı eserlerde, Bermuda müsellesi içinde bazı esrarengiz hadiselerin cereyan ettiğine dair bir kısım bahisler bulunduğunu yazmıştı ve gazeteler de bunu neşretmişlerdi Biz Bermuda müsellesinin esrarıyla alakalı söylentilere şimdilerde muttali olmaya başladık Halbuki Osmanlı müellifi bundan birkaç asır evvel bu mesele hakkında değişik yorumlar ortaya koyuyordu Vâkıa daha evvel Mayalara ve Meksikalılara ait seyahat notlarında “Bu yosunlu denize geldiğimiz zaman bir uğursuzluk ve yümünsüzlük üzerimize bastırır Orada gemiler günlerce çakılı kalırlar Rüzgarlar durur ve yelkenliler işlemez” şeklinde bölgeyle alakalı esrarengiz hadiselerden hep bahsedilmekteydi; ama şimdilerde daha bir güncel hale geldi Bermuda Şeytan Üçgeni’nin efsaneleşmesine sebep olan ilk vak’a 1945 yılında meydana gelir Beş adet savaş uçağı rutin görev uçuşu için Florida’daki üslerinden havalandıktan sonra pilotların lideri, telsizden kontrol kulesine şöyle bir mesaj anons eder: “Karayı göremiyoruz Pozisyonumuzdan emin değiliz Nerede olduğumuzu bilmiyoruz Galiba kaybolduk” Bu sırada kontrol kulesinden pilota, “Nasıl olur, hava gayet iyi gözüküyor Batı’ya gidin” şeklinde cevabî mesaj gelir Bunun üzerine pilot, “Neresinin Batı olduğunu bilmiyoruz Her şey yanlış Çok tuhaf, hiçbir yönden emin değiliz Okyanus bile olması gerektiği gibi değil” der ve bağlantı kopar Acilen yardım alarmı verilir, ancak uçakların izine bir daha rastlanılmaz Bermuda Şeytan Üçgeni hakkında söylenenler Yine o bölgeden geçen gemilerde de benzer esrarengiz şeyler olduğundan bahsedilmektedir ki, batan bir kısım şilep veya transatlantiklere bakıldığında içlerinde sadece kedi ve köpek ölülerinin olduğu, insanların, önlerinde bulunan yemeklerini bitirmeden bırakıp sanki denize atladıkları veya bir fırtınanın tabaklara ve kaşıklara dokunmayıp sadece insanları alıp götürdükleri söylenmektedir Bu meseleyi izah sadedinde bugüne kadar değişik fikirler ortaya atıldı Müsaadenizle o fikirlerden bazılarını maddeler halinde arz etmeye çalışalım: 1 Bu tamamen yer fiziği ile ilgili bir hadisedir Kuzey ve güneyden gelen akıntı orada bir durgunluk yapmakta ve bu durgunluk yoğun bir şekilde yosunların oluşmasına sebebiyet vermektedir Yosunların bu yoğunluğu yüzünden orada gemiler hareket edememektedir Ayrıca bu bölgede yüz, iki yüz, hatta üç yüz metre yüksekliğe kadar çok şiddetli dalgalar meydana gelmektedir Bu devâsâ dalgalar getirmiş oldukları vakumla üstlerinden geçen uçakları kendilerine doğru çekmektedir Dolayısıyla böyle bir atmosferde gemilerin alabora olması gayet normaldir 2 Şiddetli akıntıların meydana getirdiği dev girdaplar, orada denizin altında “mavi delikler” adı verilen delikler meydana getirmiştir Uçak veya gemiler buraya geldiğinde delikler tarafından yutulmaktadır Nitekim bazı dalgıçlar, o mavi deliklerin içinde bir kısım yelken ve kayıkların bulunduklarına şahit olmuşlardır 3 Sekseninci tûl dairesi buradan geçmekte ve kuzey kutbundan kıvrılınca, Japonya’dan geçen daire olarak yüzellinci daire adını almaktadır Binaenaleyh, böyle bir ölüm denizi Japonya’da da bahis mevzuudur Buradan anlaşılmaktadır ki, o tûl dairesine rastlayan her yerde bu türlü ölüm denizleri mevcuttur Hatta mesele biraz daha tamim ve teşmil edilerek otuzuncu ve kırkıncı güney arz dairesinde ve otuzuncu ve kırkıncı kuzey arz dairesinde de aynı şeylerin var olduğu, ayrıca yeryüzünde bu tür esrarengiz kaybolmaların ve yutulmaların bulunduğu diğer altı yerin daha olduğu ifade edilmektedir 4 Uçan daireler, gemileri ve uçakları göğe kaldırmakta veya denizin dibine batırmaktadır 5 Deniz dibinde biriken fosiller ve çeşitli atıklardan zaman zaman çıkan metan gazı, deniz suyunun kimyasal karışımını etkileyerek yoğunluğunu düşürmektedir Yoğunluğu sıfıra düşen suda yüzebilme özelliğini kaybeden gemi, metan kuyusu adı verilen gazın çektiği bölgeye girer girmez batmaktadır Denizin dibinde biriken çeşitli atıkların türüne ve suyun ısısına göre metan gazı kabarcıklarının şiddeti de değişmektedir Bermuda Şeytan Üçgeni gibi gaz akımlarının şiddetli olduğu bölgelerde seyreden uçaklar da büyük tehlike sınırı içinde bulunmaktadır Çünkü su yüzüne ulaşan metan gazı kabarcıkları atmosfere karışarak yukarıya doğru şiddetli bir metan tüneli oluşturmakta ve metan tüneline giren uçak da kontrolden çıkarak denize çakılmaktadır “Şeytanın tahtı deniz üzerindedir” Müsaadenizle ben, bütün bunların dışında özellikle başka bir husus üzerinde durmak istiyorum Efendimiz: “Şeytanın tahtı deniz üzerindedir” buyurmaktadır Burada “deniz” mutlak zikredilince, bu mahut ifadeden belli bir deniz manası çıkarabilir ve yeryüzünde belli denizlere şeytanın tahtgâhı diyebiliriz Binaenaleyh ecinni ve şeytan taifesi buraya hükmetmekte, gemi ve uçakların elektronik cihazlarını çalışmaz hale getirerek onları batırmaktadır Vâkıa cin ve şeytanlar “mearic” ve “nar”dan yaratıldıkları için, adeta güneşten gelen dalgalara maruz kalmış gibi bütün elektronik cihazları da alt üst edebilirler Ayrıca Efendimiz, “Helak olmuş cemaatlerin helak oldukları yerlere uğramayın Ancak ağlayarak uğrayın” (*) ikazında bulunmaktadır ki, bunun manası, helak olmuş ülkelere gidildiği zaman “Allah ile münasebet kurarak himaye-i ilahiyeye girin ki, onlara isabet eden şey sizlere de isabet etmesin” anlamına gelmektedir Bundan da, Cenab-ı Hakk’ın Sodom Gomorre, Âd ve Semud kavmi ve -doğruysa- Atlantis medeniyeti gibi Kendisine küfran ve tuğyan içinde bulunan toplumları yerin dibine batırdığı anlaşılabilir ve işte bu yerler daha sonra şeytanın tahtgâhı olmuştur Nitekim havaya kaldırma ve uçurma mevzuunu Meğâzi yazarı İbn İshak şöyle ifade etmektedir: Efendimiz, Tebük’e giderken: “Tebük’e gittiğiniz zaman ben gitmeden sakın Tebük suyundan içmeyin ve dışarıya çıkmayın Helak olmuş o cemaatin yerine de uğramayın” buyurur Ancak iki kişi bu emri dinlemeyerek helak olmuş o cemaatin yaşadığı yere uğrarlar Netice itibarıyla onlardan bir tanesini korkunç bir fırtına alır ve çok uzaklara fırlatır, diğerini de ararlar, ama bulamazlar Buradan anlaşılmaktadır ki yok olma mevzuu, kadimden bu yana cereyan eden bir husustur Bu meselenin telifini yapacak olursak, mücrim bir toplumun yaşadığı bu tür yerler, şeytanın tahtgâhı ve karargâhı haline gelmiştir Her ne kadar onlar helak olup gitseler de o mel’un yere uğrayanların başına bir musibet gelme ihtimali söz konusu olabilir Mesele, ervah-ı habise, cin ve şeytanla da izah edilebilir Acizane fakir, yukarıda sayılan hususların yanında Bermuda müsellesiyle alakalı böyle bir hususu nazara vermede fayda mülahaza ediyorum Bazı kimseler birtakım iddialarda bulunsalar da, bu mevzuda yine de bazı açık kapılar vardır Meseleyi, ervah-ı habise, cin ve şeytanla izah etme, elektronik cihazların çalışmaması/çalıştırılmaması gibi hususlara kadar geniş alanlı tesire daha uygun düşüyor gibi… Bermuda Şeytan Üçgeni, Ay gibi bir kısım taş parçalarından gelen, şeytanın saltanatına ait bir müdahale de olabilir ki, ervah-ı habise, Güneş’in etrafında dönen peyk, seyyare ve bazı taş parçaları üzerinde taht ve otağ kurmuşlardır Oralardan gelip insanları rahatsız edebilirler Hatta uçan daire diye bilinen şeylerin arkasında da bunlar olabilir * * * Nasıl ki, yeryüzünde bazı mukaddes yerler var, aynen onun gibi bir de ervah-ı habisenin hükümfermâ olduğu bazı habis yerler vardır Mesela Kâbe-i muazzama, Sidretü’l-müntehaya kadar mukaddestir ve Kâbe’dir Sidretü’l-müntehaya kadar melaike-i kiram Kâbe’yi tavaf ederler (Hatta oranın rical-i devleti hacda helikopterlerle Beytullah’ın etrafında tavaf ederler) Ne kadar yukarıya çıkılsa da Kâbe’nin etrafında yapılan tavaf, yine tavaf sayılır Çünkü Sidre-i müntehaya kadar Kâbe, Kâbetullah’tır Binaenaleyh Allah burayı takdis etmiş, binlerce enbiyayı bu mukaddes yerin etrafında koşturmuş ve metâfı binlerce enbiyanın merkadi haline getirmiştir; evet insanların bugün tavaf ettiği Beytullah’ın etrafında “ehl-i keşfi’l-kubur”un beyanına göre üçyüz-dörtyüz kadar peygamber kabri mevcuttur Bu yer, Allah’ın yeryüzünde takdis buyurduğu, tazim ve tebcil ettiği insanları tebcil ve takdirine arz ettiği mukaddes bir yerdir ve burası ervah-ı âliyenin metafıdır Bu mekan, bir bakıma kalbtir, yani küre-i arzın kalbidir Bu kalb attığı müddetçe, küre-i arz da manevi yapısını ve hayatiyetini devam ettirir Efendimiz’in bu kalbin yanı başında zuhur etmesi de üzerinde durulacak ayrı bir konudur Bir de kalbin yanında lümme-i şeytaniye vardır Kalbe ilham geldiği gibi, şeytanın oklarının hedefi olan lümme-i şeytaniyeye de vesveseler, tereddütler ve şüpheler gelir Kâinatların kalbi mahiyetinde atan küre-i arzın bir tarafında bir kalb vardır ki, orası kalbü’l-küre, yani Beytullah’tır Kalbin başka bir yanında, bir lümme-i şeytaniye vardır ki, orası da şeytanın otağıdır Yeryüzünde bütün şeytanlığa ait idarelere dair emir ve fermanların hepsi oradan gelir Efendimiz sahih hadisiyle, şeytan tahtını, sergisini denizin üzerine atar Bütün ordusunu insanların içine salar ve akşam döndükleri zaman hepsini dinler, “Sen ne yaptın, sen ne yaptın?” diye yaptıkları şeyleri onlara bir bir sorar Onlar da, “Ben namazı terk ettirdim ben harama baktırdım” şeklinde cevaplar verirler Bunlar münferid hadiseler olduğundan şeytanı memnun etmez Sonra, “Sen ne yaptın?” diye başka birisine sorar O da, “Ben bir kadını kocasından ayırdım” der Bunun üzerine şeytan, “Aferin” diyerek onu yanına alır ve oturtur Her fizik vakasının arkasında metafizik bir güç vardır Bundan da anlaşılmaktadır ki, insanların manevi yapıları üzerinde bu şerirler, şerâre meydana getirirken bir saltanat hesabına çalışmaktadırlar Şeytana takılmış ve dalalete düşmüş, şeytanın adına helak olmuş yerler bir bakıma bunların eyaletleri, valilikleri ve pâyitahtlarıdır Bunun için sahih hadiste, “Geçmiş kavimlerin helak oldukları yerlere uğramayınız Uğradığınız zaman ağlayarak uğrayınız” buyurulmaktadır Bundan da, şeytanların bazı yerlere sahip çıktıkları ve o yerin onun neticesinde helak olduğu, medeniyetlerin pâyimâl olup yıkıldığı, ancak onların oradaki sultasının şeytan müsellesi (üçgeni), murabbası (dörtgeni), muhammesi (beşgeni) veya müseddesi (altıgeni) halinde devam ettiği anlaşılmaktadır Atlantik Okyanusu’nda üçgen, daha başka yerlerde de insanlığı ifsat etmek üzere şeytan müseddesleri vardır Orada da insanlar, tıpkı bir avcının ağına tutulmuş bir ahu gibi tutulup gitmektedirler Şeytan üçgeni de işte böyle şeytanların hükümferma oldukları bir yer olabilir ki, kendilerine karşı kötülük yapıldığı, insanlar bir kötülük içine girdikleri zaman o türlü belalara maruz kalabilirler Ben bu meseleyi anlatırken bu mevzuda kati bir dinî nas bilmemenin yanında, bir kısım dinî ifadelere dayanarak izah etmeye çalıştım Bununla beraber Bermuda Şeytan Üçgeni, atmosferdeki bir keyfiyetin ifadesi ileride keşfedilecek başka bir şey de olabilir Ancak şu bilinmelidir ki, yeryüzünde câri her hâdisenin ve-râsında, yani her fizik vakasının verâsında bir metafizik güç ve kuvvet vardır Her mülkün verâsında bir melekût, her şehadetin verâsında da bir gayb vardır Bermuda Şeytan Üçgeni Paranormal konulara ilgimizi çeken kitaplardan bir tanesi idi Bermuda Şeytan Üçgeni, yani Bermuda Triangle Burada bir sürü deniz aracı arkalarında iz bırakmadan kaybolmuştu Bir süre üzerinde konuşuldu ve olaylar açıklanamadı sonraları ise burada kaybolma olayları sona erdi ve ilgi alanından çıktı Tabi bundan sonra paranormal avcılar başka bölgelere de uzandılar, örneğin Japon şeytan denizi veya sargasso denizi gibi Konumuzla ilintili yayın yapan sayfalarda buraları hakkında az da olsa bir malumat var Özellikle bazı kişiler hala merak ediyor Bu sebeple bizimde paranormal bölümümüzde bulunması gerek diye düşündüm, ama zamanımıza uyan teknikler ile Bermuda şeytan üçgeni olarak bilinen yer batı Atlantik okyanusunda, üçgen bir koordinat içinde kalan esrarengiz bir alan Yaklaşık olarak 1140000 kilometre çapında Bölge Bermuda Adası ile güney Florida arasında kalıyor Bu bölgenin ilk raporları 15 inci yüzyıla ait C Colombus dan geliyor Daha sonraları takip edile bilinen raporlar 19 uncu yüzyılın ortalarından itibaren başlıyor En önemli rapor ise 1945 deki flight 19 denilen hava filosunun komple burada iz bırakmadan kaybolması Bundan sonra bölge dikkati çekmeye başlıyor1942 de Colombus burada navigasyon cihazlarının iyi çalışmadığını, yanlış yönleri gösterdiğini söylüyordu Bu konu ilk defa Vincent H Gaddis adlı bir araştırmacı tarafından 1964 yılında bilimkurgu mecmuası Argosy de duyuruldu Bizim bildiğimiz CBerlitz ise 1974 de bu bilgiler üzerine yazdığı kitabı ile Best Seller ünvanına ulaşmıştı Bu bölge üzerinde iz bırakmadan kaybolan araçların (deniz,hava ) adedi yaklaşık olarak 200 adet Henüz bir açıklama getirilmiş değil Yani kaybolan uçakları bir kenara bırakın buradaki gemileri bile su altı araştırması ile bulmak mümkün olmamış, Daha sonraları yayınlanan The Bermuda Triangle Mystery Solved by Larry Kusche adlı kitap da doğrusu hem ilgi görmedi hem de yazılan teoriye inanılmadı Gelelim burası hakkındaki bazı teorilere -USO veya UFO lar tarafından insan ve araçlar kaçırıldılar -Atlantis burada battı, bu sebeple halen bazı su altı medeniyetleri var ve kaybolmalara sebep oluyorlar Piri Reis haritasındaki The Island of Hispaniola aslında Atlantis'dir diyorlar -Burada başka zamanlara açılan bilmediğimiz bir kapı var, bazı kondisyonlarda açılıyor ve araçlar buradan değişik bir mekan ve zamana atlıyorlar KAYBOLAN UÇAK LİSTESİ Piper Aztec N1435P,December 21, 1979 Beech 58 Baron N9027Q,February 11, 1980 Piper Turbo Arrow N505HP,July 5, 1982 Beech H35 Bonanza N5999,September 28, 1982 Piper Navajo N777AA,October 20, 1982 Beech Queen Air 65-B80 ,November 5, 1982 Cessna T-210-J N2284R,October 4, 1983 Cessna 340A N85JK,November 20, 1983 Cessna 402B N44NC,March 31, 1984 Cessna 337 N505CX,January 14, 1985 Cessna 210k Centurion N9465M,May 8, 1985 Piper Cherokee Lance N8341L,July 12, 1985 Piper Navajo N3527E,March 26, 1986 Twin Otter charter,August 3, 1986 Cessna 402C N2652B,May 27, 1987 Cessna 401 N7896F,June 7, 1987 Cessna 152 N757EQ,December 21, 1987 Beech Queen Air N884G,February 7, 1988 Cessna 152 N4802B,January 24, 1990 Piper Cherokee N7202F,June 5, 1990 Piper Comanche N8938P,April 24, 1991 Grumman Cougar N24WJ,October 31, 1991 Cessna 152 N93261,September 30, 1993 Piper Cherokee Six N69118,August 28, 1994 Piper Aztec N6844Y,September 19, 1994 Piper Cherokee II N5916V,December 25, 1994 Aero Commander 500-B N50GV,May 2, 1996 Piper Cherokee Archer N25626,August 19, 1998 Aero Commander 500 N6138X,May 12, 1999 KAYBOLAN GEMİ LİSTESİ Distant Horizons,Disappearances long ago Marine Sulphur Queen,A 504-foot T-2 Tanker ss Poet,A 520-foot cargo ship Silvia L Ossa,A 590-foot ore carrier Samkey,A 416-foot Liberty Ship For Whom the Bell Tolls,Freighters posted missing Ride the Savage Sea A Fleet of Yachts: Witchcraft,December 22, 1967 Polymer III,A 43-foot power yacht, 1980 Kalia III,A 38-foot sailing yacht, 1980 Saba Bank,A 54-foot yacht, 1974 Drifters ve daha bir çoğu |
|