|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
hadisler, hakkindadir, kütübi, sitte, telbiye |
![]() |
Kütüb-İ Sitte Hadisler - Telbiye Hakkindadir |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kütüb-İ Sitte Hadisler - Telbiye HakkindadirTELBİYE HAKKINDADIR 1236 - İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) şunu söyledi: "Sizin Beydâ'nız, hakkında Resûlullah'a iftira ettiğiniz şurasıdır ![]() ![]() Buharî, Hacc 20; Müslim, Hacc 23, (1186); Muvatta, Hacc 30, (1, 332); Tirmizî, Hacc 8,(818); Ebu Dâvud, Hacc 21, (1771); Nesâî, Hacc 56, (5,162-164); İbnu Mâce, Menâsik 14, (2916) ![]() Bir rivayette şöyle denir: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) Şecere nâm mevkide devesine bindiği zaman telbiye getirdi ![]() Nesâî'nin diğer bir rivayetinde denir ki: "İbnu Ömer'e: "Seni deven kaldırdığı zaman telbiye çeker gördüm" diye sorulmuştu ![]() ![]() 1237 - Hz ![]() ![]() ![]() ![]() Ebu Dâvud, Menâsik 21, (1774); Nesâf, Hacc 25, (5,127), 56, (5,162) ![]() Nesâî, bir diğer rivayette şu ziyadeyi kaydetti: "Öğleyi kıldığı zaman hacc ve umre için ihrama girdi ![]() 1238 - Ebu Cübeyr anlatıyor: "İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ)'a dedim ki: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın, vâcib kıldığı zaman, getirdiği telbiye hususunda Ashab'ın ihtilâfına doğrusu hayret ediyorum!" Bana şu cevabı verdi ![]() ![]() ![]() ![]() Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) hacc maksadıyla (Medine'den) yola çıktı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) yoluna devam etti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Said İbnu Cübeyr sözüne devamla dedi ki: "İbnu Abbas'ın sözünü esas alanlar (Zülhuleyfe 'deki) namazgâhta iki rek 'atlık ihram namazını kılar kılmaz telbiye getirdi ![]() Ebu Dâvud, Menâsik 21, (1770) ![]() 1239 - Nâfi' diyor ki: "İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) Harem bölgesinin en yakın yerine geldi mi telbiyeyi artık bırakırdı ![]() ![]() Buharî, Hacc 38, 39; Müslim, Hacc 226, (1259); Muvatta, Hacc 32, (1, 333) ![]() 1240 - İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Mukim olanlar veya umre yapanlar, Hacer-i Esved'i istilâm edinceye kadar telbiyeyi bırakmazlar ![]() Ebu Davud, Menâsik 29, (1817), Tirmizî, Hacc 79, (919) ![]() Hadis, Tirmizî'de şöyledir: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm), umrede iken, Hacer-i Esved'e istilâm yapınca telbiyeyi bırakırdı ![]() 1241 - İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ı telbiye çekerken -bir rivayette mülebbiyen değil, mülebbiden demiştir- işittim şöyle diyordu: "Lebbeyk Allahümme lebbeyk ![]() ![]() ![]() ![]() Buharî, Hacc 26, Libâs 89; Müslim, Hacc 19 (1184); Muvatta, Hacc 28, (1, 331-332); Tirmizî, Hacc 13, (825); Ebu Dâvud, Menâsik 27, (1812); Nesâî, Hacc, 54, (5,159-160) ![]() 1242 - Bir rivayette şu ziyade var: "Abdullah İbnu Ömer (radıyallahu anhümâ) derdi ki: "(Babam) Ömer İbnu'l-Hattâb (radıyallahu anh) bu kelimelerden ibâret olan Resûlullah'ın telbiyesi ile telbiye getirir ve şunu söylerdi: "Lebbeyk Allahümme lebbeyk ![]() ![]() ![]() Nesâî, Hacc 54, (5,161) ![]() 1243 - Ebu Dâvud'un diğer bir rivayetinde Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Zü'l-Meâric, Allah'ın isimlerinden biri olup "yükselme yerlerinin sahibi" "yüksek dereceler sahibi" mânasına gelir ![]() 1244 - Ebu Hüreyre (radıyallahu anh): "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın telbiyesinde "Lebbeyk İlâhe'l-Hakk (Buyur! Hak olan İlâh!)" tâbiri de vardı" demiştir ![]() Nesâî, Hacc 54, (5,161-162) ![]() 1245 - Saib İbnu Hallâd el-Ensâarî (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) şunu söylediler: "Cibril (aleyhisselam) bana gelip, ashabıma ve beraberimde olanlara telbiye -veya ihlâl dedi- çekerken seslerini yükseltmelerini emretmemi emir buyurdu ![]() Muvatta, Hace 34, (1, 334); Ebu Dâvud, Menâsik 27, (1814); Tirmizî, Hacc 15, (829); Nesâî, Hacc 55, (5,162); İbnu Mâce, Menâsik 16, (2922-2923) ![]() 1246 - İbnu Abbâs (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Müşrikler (haccederken şu şekilde telbiyede bulunurlardı): "Lebbeyke lâ şerî-ke leke: ' Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) da: "Yazık size, yeter, yeter" buyururdu ![]() ![]() ![]() Müslim, Hacc 22, (1185) ![]() |
![]() |
![]() |
|