Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
busenin, göz, yaşları

Buse'nin Göz Yaşları 40

Eski 07-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Buse'nin Göz Yaşları 40



Buse'nin Göz Yaşları 40 Öyküsü - Derin Duygular - Ayhan Sarıkaya - Duygu Seli - Yaşam Hikayeleri - Öykü

Selma,kocası Salih ile birlikte el öpmeye konağa geldilerOnun gelişi ile birlikte konağın kadınlarında az da olsa bir canlılık baş gösterdiDamada karşı ayıp olmasın diye yemekler hazırlandı,etraf temizlendiHerkese haber verildiBayramlık elbiselerini,dolaplardan çıkardılar

Minibüs köy meydanına yanaştığında Selma:


-Şoför bey,az ilerde inecek var


Şoför,Selma'nın uyarısını duymadıTeyipten çıkan arabesk müziği,içeriye dalga dalga dağılıyor,yolcuların efkarını dağıtıyordu adeta


Sevemedim kara gözlüm seni doyunca

Hep kıskandım seni elden yıllar boyunca

Kuşlar gibi ikimiz bir yuva kuralım

Ayırmasın mevlam bizi ömür boyunca


Selma ikinci bir kez yüksek sesle:


-Heyyy,kaptannnnnnnn gardeeeşşşşşş!


Köy meydanında inecek var dedik


Şoför,dikiz aynasından baktığında;biraz önce kendisine bağıran kadının ayağa kalkmış,hiddetle kendisine doğru baktığını görür görmez:


-Emrin olur ablaKöy kahvesinin dibinde mi?


-Ulan senin kahvene başlarım şimdi Beni kahveye kumar oynamaya mı sokacan


Selma'nın bu sözüne minibüsün içerindeki yolcular,gülüşmeye başladılarSelma ile kocası,aşağıya indiklerinde:


-Ne şakacı hatun yaKadının lafları, insana dokunmuyo


Selma,köy meydanını şöyle bir eşarbının altından göz gezdirdiYaşlı Kemal,elindeki bastonuna dayanmış,yanındaki orta yaşlı bir köylüye savaş anılarını anlatmakla meşguldü


Birisi,yanına gelip de " Nasılsın Kemal amca? " demeye görsündüOnu ne yapar yapar yanına otutturup Kurtuluş Savaşı anılarına başlardıBirinci İnönü,Dumlupınar,Sakarya, Büyük Taarruz savaşlarını tarih hocasından daha farklı ve heyacanla anlatırdıSonra da Atatürk'ün dünyada tekten bir lider olduğunu ve Cumhuriyetin önemini vurgular ona her ne koşulda olursa olsun sahip çıkılmasını hatırlatırdı


Kahvenin her tarafı bayraklarla donatılmış, bugünün özel bir anlamı olduğu ortaya çıkıyorduKahvenin içerisindeki köylüler de zamanın boşluğunu fırsat bilip masalarda okey ve yanık oynamaya kendilerini kaptırmışlardı


Selma,göz ucuyla her tarafı taradı


-Ulan sarhoş Hüseyin,yine kumarın başına oturmuşsunİyi ki sana varmamışımYoksa geceleri sabaha kadar senin yolunu bekleyecektim Benim şansım sonradan açıldı ama tam açıldı haKuzu gibi kocam varAllah ömrünü uzun etsinDizimin dibinden heç ayrılmıyoOtur desem oturuyoryat dersem yatıyorSanki içindeki düşünceleri karşısındakiyle konuşuyor muşcasına


-Öyle değil mi Salih?


Salih,karısının neyi kastettiğini anlamadan:


-Öyle, Selma


Az ilerde, mahalle fırınından, kafasında ekmek teknesiyle yürümekte olan kadın,göz ucuyla Selma'yı görünce hafifçe dönerek:


-Gızzz Selma, hoş geldin,hayır mı ,şer mi? Yosama malları mı paylaşmaya geldin hııı?


-Ulan bu sürtük, aklımdan geçenleri nasılda biliyor El öpmeye geliyorum ama içimdeki şeytan da; "tarlaları kardeşin Ahmet efendi ile üleş" diyor


-Yok gız Aysel ablane tarla paylaşmasıDaha sağlığımız yerindeÖlmeye yakın paylaşırız onlarıEl öpmeye geldim


-Dur gız gitme Gel de kafamdaki ekmek teknesinden bir sıcak somun al daEv de ıccaakkk ıccaakkk yersiniz


-Peki Aysel abla seni mi gıramDur bakem,madem öyle,bir somun alamHadi geçmişlerinizin canına değsin


-Yarasın gızBir somun ekmeğin lafı mı olur


Kafasında ekmek teknesiyle hafifçe yan dönüp Selma ile kocasının arkasından bakıp:


"Gız Selma,durdun durdun turnayı gözünden vurdun haGocan biraz sünepe birine benziyo ama varsın öyle olsunBizimkiler gibi canavar olacağına"


Selma,merdivenlerden tırmanıp konağın salon bölümüne girdiğinde;ortalığı çınlatan sesiyle gelişini belli etmiş herkes ayrı bir heyecanla odalardan çıkıp,karşılama merasimi oluşturmuşlardı sanki


Selma diğerlerine inat önce Buse gelinle tokalaşıp sarıldı


-Vay yengem benim seni ne kadar da özlemişimBak bak bak karnın burnuna değecek kız Akşama sabaha kalmaz doğurursun sen ha


-Ehh,Allah kısmet ettiyse o da olacakHep başkaları doğuracak değil yaBen de doğurayım bakalım,anne olmak nasıl oluyormuş görelim


Sonra diğerleriyle de sarılıp hasret giderdilerSalona geçip oturdularEniştelerinin ürkek bakışlarla etrafı süzdüğünü ve çoğunlukla da utangaçlıktan ayaklarının ucuna baktığını gözlerinin altından izlediler


"Nasılsın enişte" dediklerinde sadece "iyiyim"demekle yetiniyordu

Ahmet efendi de iki saat sonra araziden yorgun dönmüştüSon zamanlarda kafasını olur olmaz şeylere takıyor,en ufak bir şey de işçilere kızıp hıncını onlardan almaya çalışıyorduAslında karısı Buse ile nasıl mücadele edeceğini bir türlü kestiremiyordu

"Bütün silahlarım elimden alınmış gibi hissediyorum, onun karşısında " hissine kapılmaktan kendisini alıkoyamıyordu


Salona girdiğinde kardeşi ve eniştesiyle tokalaştılar Küçük bir hal hatır sormalardan sonra :


-Çabuk sofrayı kurun, misafirlerimiz acıkmıştır


Aslında kendisinin acıktığını belirtmek istiyordu




Ayhan Sarıkaya

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.