Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
bakın, doğuyor, yeniden

Bakın Ay Yeniden Doğuyor

Eski 07-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Bakın Ay Yeniden Doğuyor



“İnsanın yüreği çabuk çürür” En çok kendine acı çektirir insan En iyi tanıdığı kendisidir çünkü Yaşamının yalancı olmayan tek tanığı kendisidir



Kendini sever, hem de çok… Bu yüzden soru sorar kendine; yanıt arar Yapacak o kadar çok şey vardır ki dönmek mümkün olsa geçmişe Yalandan, kötülükten uzak o düş ülkesine… Yapacak o kadar çok şey var ki “şimdi”yi eskitmesek, “bugün”ü geçmiş olmadan yaşayabilsek…



Anlatır durur kendini insanlara İnsanlar ki, o hep en anlayışlı diye düşündüklerimiz Arkadaşlar, dostlar; hatta bir umar sayıp hiç tanımadıklar…Kendi kendine söyleyemediğin sözleri bazen bir başka ağızdan duymak iyidir Sadece sen bilirsin; anlatılan senin hikayendir…



“Anlattıkça insan kendini, yabancılaşır kendine…”



Anlatmak yabancılaşmaktır biraz İçimizde gizli, başkalarına sorduklarımızın yanıtları Bunu bildiğimizden, sorgularken yaşam karşısında benliğimizi; kendimizin en acımasız sorgucusu ve hatta zaman zaman işkencecisi oluruz Her ne kadar insana insan tarafından yapılan zulme karşı olsak da… İşkenceye en iyi direnen de biziz oysa


Bir yanımız bitip tükenmeyen sorular sorup suçlamalarını sıralar Yapılan her hata, her başarısızlık, affedilmez bir suça dönüşmüştür artık Susar diğer yanımız Hüzne döner, acı çeker Yanıt vermez, veremez Susar sadece…



En adil olmayan yargılamadır bu Hiçbir şey, hiç kimse bizim tarafımızda değil Herşeyden, hepsinden tecrit edip kendimizi, iç sesimizle başbaşayız…



Kendimizin sorgucusu, tanığı, yargıcı ve infazcısıyız biz

Yasalar insan yapımıdır Her insanın, yaşamın genel yasaları yanında kendi özel yasaları vardır

Karar bu doğrultuda verilir Bazen hüküm sonrası kırılır kalem İnfazcı eşliğinde çekilir ceza



Açığa çıkarmamak gerekir acıyı

Kendinleyken dilediğin gibi davran İstediğin kadar acı aynadaki suretine Ama başkalarının yanında en güçlü sen olmalısın



Yüreğini yaralamamayı başarabilirsin; dışarıdan bakarsan; soyutlarsan kendini her şeyden, her şeyin gerisinde kalmayı kabullenebilirsen; kendinin, zamanın, ilişkilerin… Uzak durur, seyretmekle yetinirsen tüm olan biteni; yaşamaz, içinde yer almaz, tek seyredersen; yüreğindeki acı çoğalmaz belki



Sakın acını paylaşmaya çalışma… Acını gözlerine yansıtmaktan sakın! O gözler ki, yaşamın renkleriyle karşılaşmasın



Görmemek için ölümü, hemen öldür içindeki çocuğu

Ve kork hata yapmaktan Öylesine kork ki nefesin kesilsin, hiç başlayamayasın

Karaya kapat gözlerini; pembeye, maviye, yeşile ve sarıya da…



“Kendisi olamayınca inan; her şey, herkes olabiliyor insan

Güçlüsün sen Hiç kahkahaya dönüşmeyen ama arandığında yüzünde hep bulunan gülümsemen bu yüzden Doğruların peşinde koşuyordun; alışık değildin hata yapmaya Yalanlarla karşılaştın da savruluverdin kuru bir yaprak misali

Tüm bağlarından kurtulduğunu zannederken kendi zincirlerini oluşturdun; özgürlükten kaçarak hüzün dehlizlerine



Hep kaçmak… Hazırlıksız yakalanmaktan korkarak Hüsran, özlem, acı, keder; hüzün renginde ne varsa ördün zindanını Ve umudu hapsettin içine



“Fiziksel ölümden daha ağırdır; insanın kendi iç dünyasını öldürmesi



En ağır ceza şu yaşanılası dünyada, susturmaktır kendini Bağırmamak gidenlerin ardından, haksızlıklara karşı haykırmamak… Yaşarken içini öldürmek, kaçmaktır kendinden Yaşam alanlarını bir bir bombalayıp kendine ait hiçbir şey bırakmamak, artık kendini unutmak, unutmaya çalışmak…



Sürgün etmek kendimizi içimizden Hüzne salmak o hep umut dolu yüreğimizi, gülmeye hazır gözlerimizi…



Bazen sevinçten ağlar insan; mutluluktan Belki hüzünlü ağlayışlarından daha içten Ki, en güzel gözyaşlarıdır bu dökülen yanaklarından



Sürgündeki insansa bölünmüştür, kimsesizdir Hüzünden boğulsa da ağladığı çok nadir Acı çekmek için çıkmıştır yola Çekecektir!



Belki mutsuz yaşamına karşı intikam alır kendinden

En güzeli, en doğruyu ararken kötülüklere arka çıkmaktır bu Bize hiç yakışmayan Hiç bizden olmayan…



İnsan doğası gereği hatalarıyla var Kurgularımız, düşlerimiz, kendimiz için istediklerimiz hep olacak Hayalgücümüze sınırlar koymak, gerçekleştiremediklerimizden dolayı yılgınlığa kapılmak yanlış



Samuel Beckett, O, Godot'yu bekleyen adam şöyle der:

“Hep denedin

Hep yenildin

Bir daha dene

Bir daha yenil

Ama daha güzel yenil”



Yaşam bir oyun Ama önceden yazılmış bir senaryosu olmayan Doğaçlama yaşarken kimi zaman sürçer dilimiz; hiç düşünmediğimiz sözler dökülür ağzımızdan Yapmak istediğimiz hareket, kimi kez aşar beden gücümüzü, başaramayız



Aslolan beyindir, yürektir Beyindeki düşünme gücü; yürekteki sevgi, umut, cesaret

Hiçbirşeyin, hiç kimsenin bunları yok etmesine izin vermezken, kendini sürgün etmek hayattan, güzele ulaştırmaz insanı O aradığı mükemmel olan kilometrelerce uzaklaşır gider



“İnsanın yüreği çabuk çürür

En fazla kendine acı çektirir insan En iyi kendini tanır çünkü



Yaşanılan yüreğe çizikler atmayı sürdürüyor Derin, uzun çizgiler; hafif küçük sıyrıklar… Hissediyorum, yüreğimin bir yanı çürüyor Öteki yansa çelik gibi; pırıl pırıl , sağlam; üstündeki pası kazırsam



Ne yeraltında; ne yeryüzünün doruklarında kendine yer bulamayan rengarenk bir kelebek süzülüyor odama Gelip kırmızı bir karanfilin üstüne konuyor Direnç aşılıyor, umudu, geleceği müjdeliyor, düşlerin gerçek olacağı günleri… Gelip tam yüreğimin üstüne konuyor Açılıyor bir bir goncalar Bir bağ karanfil oluyorlar kırmızı, tüm sürgünlüğe inat



Ta uzaklarda bir şeyler kıpırdıyor Bir aydınlık doğuyor belli belirsiz Bir yerlerde sabah oluyor mutlaka Mutlaka şafak söküyor bir yerlerde Bak, içimizdeki sürgün sürülüyor



Farkında mısınız? Ay Orada

Yeniden ortaya çıkıyor…

Alıntı


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.