Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dilsiz, sağır

Sağır Ve Dilsiz

Eski 07-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Sağır Ve Dilsiz



Mağara duvarına resim yaparak daha iyi anlaşıyorlardı sanırım


Kimsenin kimseyi anlamadığı, anlayamadığı, anlamak istemediği günler yaşıyoruz


Kimse kimseyle konuşamıyor Siyasetçiler, aile bireyleri, eşler, sevgililer, akademisyenler, tarihçiler, gazeteciler


Gökçek-Kılıçdaroğlu tartışmasından utandım Sıkıldım Gökçek bağırınırken, Dündar üst tona çıkmaya çalışırken kapattım televizyonu


Gazete okumaktan, kanallar arasında dolaşırken rastladıklarımdan, herkesin herkese akıl öğrettiği, yukarıdan baktığı, burun kıvırdığı yorumlardan, yalancılardan da çok usandım artık


Eşit olmayan koşullarda, eşit olmayan sıkletlerde dövüşen “taraf”lardan da



Bir restoranda yemek yerken ya da kahve içerken hiç konuşmayan bir çift gördüğümde anlıyorum hemen onların evli ya da uzun zamandır beraber olduklarını Uzun uzun susuyorlar çünkü Başka noktalara, uzaklara, boşluklara odaklanıyor bakışları Sonra “kalkalım mı” diyor ikisinden biri, hesap ödüyor ve muhtemelen evlerinde, odalarında, yataklarında susmaya gidiyorlar Yol boyu konuşmadıkları gibi hayat boyu konuşmadan bir beraberlik götürecekleri kesin


Bastırmak, susturmak, korkutmak için üst perdeden, yüksek tondan, çirkin lügattan konuşanları görünce de anlıyorum hemen asıl kaybeden duruyor karşımızda Asıl çaresiz, asıl yetersiz o aslında Bu bazen bir çocuğun tepesindeki ebeveyn olabiliyor, bazen bir profesör, bazen bir belediye başkanı bazen de bir kabine üyesi Bu tonla çok yaşamayacağını da tahmin ediyorum




Geçen gece İzzet Çapa çıkmış Okan Bayülgen’in programına Haberim olsa İstanbul’u ekibiyle birlikte uluslararası hoşlukta ve başarıda mekânlara kavuşturan, yaptığı her işi çok sevdiğim bu çok başarılı genç adamı Okan Bayülgen’e rağmen mutlaka izlerdim Gazetede okuduğuma göre Bayülgen konuğunu yine konuşturmamış Kendisinden kimseye fırsat kalmayınca “çok konuştuğum için eleştiriliyorum evet” demiş program sonunda


Türkiye’nin yüzleri içimizi de belirliyor aslında böyle


Biz gerçek anlamda sohbet edemiyor, diyalog geliştiremiyoruz ne yazık ki


İnsanları konuşturmakla görevli kişiden başlayarak işte hepimizin hemen her gün her olayda gördüğü gibi kimsenin kimseyi dinlemeye tahammülü yok Herkes kendisine, kendi biriktirdiğine öyle sevdalı ki


Konuşmanın yarısı dinlemektir Dinlemek!


Karşımdaki ne diyor, ne demek istiyor ve ben ne anlıyorum?


Dinlemediğimiz için anlamıyor ve bağırıyoruz Bir bağırış çığırıştır gidiyor



Bir arkadaşım, çocuğu geç konuştuğu için telaş etmişti vaktinde Doktorlara taşınmış “bu çocuk konuşmuyor” diye ağlamıştı Testleri temiz, gelişimi normal görünen çocuk için doktor anneye şunu söylemişti: “Onunla konuşun Tane tane, tek tek, uzun uzun anlatın Çünkü duyuyor ve anlıyor Sonunda sizi tekrar edecektir


Kendini ifade etmeyi öğrenememiş bir toplumun bir de dinleme özürlü çocukları olarak bağırıp duruyoruz ama kim anlıyor kim dinliyor belli değil Biz böyleyken bizden sonrakiler nasıl gelecek dersiniz?

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.