Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
semra

Semra

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Semra



Eser Akpınar yazıları


Semra, köyün en güzel kızı değildi Ama çok farklı bir havası vardı Yürüyüşü, duruşu, başını tutuşu, elini sallayışı… Görenler, bir daha dönüp bakıyorlar fakat onda kendilerini etkileyen, bir daha baktıran şeyin ne olduğunu bilemiyorlar, bulamıyorlardı


On sekizine yeni girmişti, Semra Köyün diğer kızları gibi çeyizini hazırlıyordu, harıl harıl, Günlük işlerini bitirdikten sonra, camın önündeki sedire oturuyor, dantelini eline alıyordu Bir yandan da radyoda çalan türküye eşlik ediyordu, keyifli keyifli Açık camdan dışarı süzülen billur sesi, Seyit ağanın oğlu Haydar’ın dikkatini çekiyordu


Haydar, askerden yeni gelmişti Ağa olan babasından aldığı güçle türlü eziyetler yapıyordu, köylüye


Arkadaşları ile sık sık kasabaya gidiyordu, Haydar Dudu’nun evinin baş müşterisiydi Önce sofralar kuruluyor, rakılar içiliyor sonra da kızlar çıkıyorlardı, sırayla Yeni gelen her kızı, önce Haydar’a sunuyordu Dudu Kadın Paranın nereden kazanılacağını çok iyi biliyordu


İçki, kadın derken, gitgide daha ahlaksızlaşıyordu, Haydar Köylüler, ondan yaka silkiyorlar, kızlarını nasıl koruyacaklarını bilemiyorlar ama ağa oğlu olduğu için de korkuyorlar, seslerini çıkartamıyorlardı


Haydar, Semra’ya takmıştı aklını, uzun zamandır Git gide de saplantı haline dönüşüyordu Üstelik bir de söz kesilmişti Semra’ya, kahvenin sahibi Musa’nın oğlu Mahmut’la Bu haber daha da çıldırtmıştı Haydar’ı Çocukluk günlerinden beri sevmezdi Mahmut’u, köylünün aksine Efendiliği, saygısı ile köylünün sevgilisi olan Mahmut’un canını yakmak için fırsat kolluyordu, senelerdir


…/…


Gün, her zamanki gibi başladı Semra, evi toparladıktan sonra tavukları yemledi Ninesi, çok yaşlanmıştı ve yerinden bile zor doğruluyordu, ağrıları yüzünden Bu yüzden de yapılması gereken bütün işleri Semra yapıyordu Hiç gocunmuyor, şikayet etmiyordu Çünkü ninesini çok seviyordu Anne ve babasının ölümünden sonra onu ninesi büyütmüştü


“ Nine, ormana yakacak toplamaya gidiyorum

“ Tamam, kızım ama sakın ağır taşıma Eşeği de al

“ Alıyorum nineciğim, merak etme


Mis gibi havayı içine çekerek, ormanın derinlerine doğru yürüdü, Semra Bir yandan türkü söylüyor, bir yandan da gözüne ilişen ağaç dallarını topluyordu Keyfi yerindeydi Mahmut’la çocukluklarından beri sevdalıydılar Düğünlerine de çok az kalmıştı Tek sorunu Haydar dı Son günlerde, sık sık peşinde görür olmuştu Haydar’ı Aralarındaki husumeti bildiği için Mahmut’a bir şey söyleyemiyordu Nenesine açılmayı düşünmüştü ama onu da üzmek istememişti


O sırada, koca çınarın altındaki mantarlar ilişti gözüne Eşeği ağaca bağlayıp mantarları toplamaya başladı


O kadar dalmıştı ki yaklaşan ayak seslerini duyamadı Ağzına kapanan el ve beline sarılıp yere çökerten kol Son hissettikleri bunlardı, gözleri kapanmadan önce


…/…


Tarhana ovalamakta olan Hacer nene, bir çıtırtı duydu Başını kaldırdığında kendisine bakan küçük sincabı gördü


“Ne işin var senin buralarda? Ormanda olman gerekmiyor mu?”


Aynı anda bir gariplik olduğunu fark etti Yavaşça doğruldu yerinden Kendi etrafında döndü Çevreye bakındı Garipliğin ne olduğunu bulmaya çalıştı Ses yoktu Ormanın sesi yoktu O anda Semra geldi aklına Hiç bu kadar geç kalmazdı Eve girdi, saate baktı Dört saat olmuştu gideli Tekrar avluya çıktı Küçük sincap deli gibi zıplıyordu, olduğu yerde


Yüreği sıkıştı “ Hayır, hayır… Tanrı’m ne olur aklıma gelen olmasın” Diyerek çıktı kapıdan Yaşlı bacaklarının izin verdiği hızla köy meydanına doğru koşmaya başladı


…/…


Haydar, kahveden içeri girdi


“ Bana bir çay getir, kahveci Mahmut Tavşankanı olsun ama haaaa!”

“ Hayırdır Haydar, pek mutlu görünüyorsun? Bilmediğimiz bir şey mi var? “ diye sordu, yan masada pişpirik oynayan arkadaşı

“ Hee… Pek bi keyfim yerinde bugün, nedense?“


Mahmut, Haydar’ın yüzündeki pis sırıtışı görmezden gelmeye çalışarak çayı doldurdu Tam masaya koyuyordu ki Hacer nenenin yazmasını savurarak, telaşla geldiğini gördü, camdan Koşarak dışarı çıktı


“ Mahmut, yetiş! Ağalar, yetişin!”

“ Ne oldu Hacer nene?”

“ Semra yok Mahmut Yakacak toplamaya gittiydi ormana Dört saat oldu, hala yok


Bütün kahve bir anda ayaklandı Hayra alamet değildi, Semra’nın bu kadar zaman yokluğu Hepsinin korkusu aynı şeydi ama dillendiremiyorlardı


Mahmut önde, köylü arkada ormana doğru koşmaya başladılar Haydar da karıştı aralarına


“ Semra… Semra…”


Aramaya başlayalı bir saat geçmişti ki eşeğin anırması çalındı kulaklarına Sesin geldiği yöne doğru yürümeye başladılar, hızla İlk Mahmut gördü, ağacın dibindeki karaltıyı


“ Semraaaaaaa…” diye haykırarak koştu


Kırık bir bebek gibi yatıyordu, Semra Diz çöktü, sözlüsünün yanına Başını kucağına aldı Dudağının kenarındaki kanı silmeye çalıştı, yemenisinin ucuyla Gözyaşları sel olmuştu, Mahmut’un


Hacer nene, dondu kaldı, olduğu yerde Ne diyeceğini, ne yapacağını bilemedi


Köylüler sessizdi Orman sessizdi


Acı çığlığı yankılandı Mahmut’un, ormanın derinlerinde:


“Ah! Benim talihsiz Semra’m Hangi şerefsiz, hangi vicdansız, hangi ırz düşmanı kıydı sana? ”


Nereden geldiği, nasıl olduğu bilinmeyen bir rüzgar çıktı Önce ince dalları sallandı, ağaçların Sonra yerdeki otlar savruldular sağa, sola Semra’nın kanlı yemenisi dalgalandı, hafiften Otlarla birlikte havalandı Kalabalığa doğru süzüldü, süzüldü… Boylu boyunca örttü, Haydar’ın başını


Minik bir sincap geçti, Hacer nenenin önünden



Eser Akpınar

01032011

İzmir

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.