Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
gönlü, yoksulun, zengin

Yoksulun Gönlü Zengin

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yoksulun Gönlü Zengin



Bir poyraz eser ki el ayak şişer, bir kar yağar ki diz boyuEvimiz aşağı mahallede İçi yırtık, yıpranmış kitaplarla dolu, örgü çantalarımız omuzumuzda, ayaklarımızda soğukkuyular okula gideriz Okul yukarı mahallede, köyün diğer ucunda Toprak damlı, iki-üç göz evin önünden geçerken sert bir ses bizi durdurur olduğumuz yerde:

-Gelin uşaklar! Isının da gidin

Bu ses, Cümemmi’nin (Cuma Coşkun) sesidirEllerimizi oğuşturarak gireriz içeriye Dadağı kömürünün kızarttığı sobanın yanına bile yaklaşamadan ısınırız, benzimize kan gelir Sonra da neşeyle okula koşarız Bütün zavallılığı, sessizliği ile Ohulu teyzem de bir şeyler mırıldanır; ama ne söylediğini biz de anlayamayız

Ramazan ayında, kış-yaz hiç fark etmez, "tak tak" teneke sesiyle uyanır sahurda köylü Pencerelerin altında sıtma görmemiş sesiyle bağırır Cümemmi:

-Kalkııın, kalkın!

Her evin penceresine yaklaşır, ışık yanıncaya kadar çalar tenekeyi Otuz gün boyunca o kadar boş tenekeyi nereden bulurdu bilmiyorum O zamanlar köy yerinde çok zordu bu Her gün değnekle vura vura birini yamultur, atardı Gecenin soğuğunda, karanlığında , peşinizde havlayan azgın köpeklerle kolay değildi bu iş


Köyde düğünler dört gün sürerdi Cümemmi bu düğünlerin değişmez çaycısıdır Düğün odası çoğu zaman bir giriş, bir odadan oluşan yerlerdi Girişteki o küçücük yerde gazocağı üzerinde çay kaynar, bardaklar leğendeki kirli suda yıkanırdı Musluk suyu yok, aynı suda bardaklar bir iki çalkalanırdı o kadar Biz çocuklar o çaya bile ulaşamazdık Bırakın çay içmeyi, her konuk gelişinde oynayan köçeği bile Cümemmi’nin korkusuyla titreyerek seyrederdik Köçeğin oyunu bitince hepimizi dışarı kovalardı


Hiç de hak etmediği bir lakapla, "Deli Cüme" diye anılan bu adam köyümün bekçisi, çaycısı, ramazan tenekecisiydi Köyün en yoksuluydu; ama gönlü zengindi Alın teri ile kazanır, birkaç işi birden yapardı Soyadı gibi hareketli, coşkundu



Adana terminalindeyim Bir düğün için gittiğim Adana’dan, Ankara’ya dönüyorum Otobüsün kalkış saatini beklerken gülümseyerek gelen birini gördüm Yanıma geldi:

-Merhaba ağabey nasılsın, burada ne işin var?

-İyi de ben seni tanıyamadım kusura bakma!

-Ben Gürsel’im, Cuma Coşkun’un oğluyum

Onun bu ilgisi beni mutlu ettiYoksul Cümemmi’nin gönlü zengindi Köylünün belki de küçümsediği bu adam soğukta bizi ısıtır, ramazanda uyandırırdı Hem de elinde tüfekle muhtarın hep yanında olan köy bekçisiydi Onu anarken aklıma gelen dizeleri de sıralamadan edemedim:


"Poyrazın sesine

Teneke sesini kattım

Yoktu ki bir davulum

Sesi hoş gelsin kulağınıza

Kamyon kamyon ne buğday ne pancar sattım

İşte yamuk teneke

İşte demsiz çay

İşte çalar almaz muhtarlık tüfeği

Benim alın terim"



Numan Kurt



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.