Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cesur, kolaydır, olmak, uzaktan

Uzaktan Cesur Olmak Kolaydır

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Uzaktan Cesur Olmak Kolaydır



Uzaktan Cesur Olmak Kolaydır Yazısı - Uzaktan Cesur Olmak Kolaydır İclal Aydın - İclal Aydın Yazıları

Sedef Erken Sanlısoy Ozan’ın annesi Bir avukat Neşeli ve güçlü bir enerjisi var Onunla sohbet etmeyi seviyorum Geçen hafta bir toplantımız vardı Toplantı devam ederken söz çocuklarımıza geldi bir ara “Ozan çok yeni konuştu ve o gün benim doğum günümdü” dedi Bilmiyordum “İnsan ne çok şey öğreniyor, ne çok şey öğreniyor Ne kadar güçlü olduğumuzun farkında bile değiliz Başımıza gelene kadar” diye devam etti Ozan terapideyken bekleme odasında tanıdığı diğer anneleri anlattı Onu bu konuda bir kitap yazması için hepimiz yüreklendirmeliyiz O konuşurken dolan gözlerim, yazdıklarını okurken boşaldı İşte, Sedef’in kaleminden bir otizm gerçeği


***



Yüzyıllar boyunca milyonlarca kitap yazılmış Şimdi internet var Bilgi giderek daha da yaygınlaşıyor Peki, insan bilgiye daha kolay ulaştığı için bilgeliğe de erişebiliyor mu?


Öğrenciliğimde sevdiğim derslere çoğu zaman fazladan çalışmam bile gerekmedi Dersi yaşamak ve severek takip etmek sınavı geçmeme yetiyordu Öğretmenime güvendiğim, öğrettiklerine inandığım anda başarım garanti oluyordu Ama okulda cesaret üzerine bir ders yoktu


Yıllar sonra, hayatta pek çok aşamayı geçtiğimi düşündüğüm bir dönemde, bildiklerimin büyük bir sürprizle hayatıma giren oğlum Ozan’ın bana öğrettiklerin yanında ne kadar aciz kaldığını fark edecektim O doğduğunda, ilk on gün, nerdeyse 24 saat, başında ağlayarak Allah’a “beni bu hediyeye layık görmesi için ne yaptığımı” sorup durdum İlk göz göze geldiğimiz andan itibaren bir daha hiç kopmayacak bir bağ kuruldu Yeni öğretmenimle böyle tanıştım


Ozan sakin bir bebekti ama derin bakışları vardı Anlıyor ama itiraz etmiyor gibiydi Onun bir derin kabulleniş hali vardı Ama bu sevdiği şeylere tutkuyla yaklaşmasını engellemiyordu Bildiğim, önem verdiğim şeylerin, mesela kariyerimin artık çok boş geldiğini hissetmeye başladım Bu arada dışarıdan kolay görünen annelik durumunun hiç de sanıldığı gibi bir şey olmadığını anlıyor, 38 yaşında gelen bu acemilikle büyük mücadele veriyordum


Birlikte parka gittiğimiz günler en güzeliydi Bir ağacın altında o uyurken, ben kitap okuyordum Uyandığında kuşlar, bulutlar, çimen ve toprakla ilgileniyordu İnsanlarla kurduğu iletişim farklıydı, sanki ara sıra başka bir dünyaya gidiyor, yapayalnız bir evrende yaşıyordu Çok sessizdi Hele de benim gibi çenebaz bir annenin bebeği için fazla sessiz Diğer çocukların görünce kendinden geçtiği oyuncaklara pek yüz vermiyordu


Önceleri belirgin olmayan, tam da anlam veremediğim şeylerdi bunlar Zamanla konuşmasındaki gecikmenin etrafta bana sürekli söylendiği gibi “erkek çocuktur açılır” türü geçici bir şey olmadığını anladım Bu süreçte “sanırım aklımı kaybediyorum” diye düşündüğüm gün çoktu


Bazı tanışmalar zordur 2008’in aralık ayında otizmle tanışmak da zor oldu Önce çok korktum Hayatımdaki pek çok korku, bu büyük korkuyu görünce girecek delik aradı, kayboldu, gitti Sonra anladım ki “bozukluk” otizmi tarif etmek konusunda yetersiz bir kelime Biraz sancılı olsa da, bu durumdan da öğrenecek çok şeyler olduğunu gördüm Öncelikle ona dair hiçbir şey bilmediğimizi anladım Çünkü otizm de içine kapanıktı Otizmle ilişki kurmak için de otizmin dilini öğrenmeliydik


Bazı bitkiler vardır, sadece güzel çiçekler açmaz şifa da verir Benim oğlum da sanki bana böyle bir şifa elini taşımıştı Geçenlerde kardeşim “Abla sen eskiden agresif biriydin Şimdiyse o sinirli hallerin gitti tamamen değiştin” dedi Haklıydı, eskisi kadar kırılmıyordum kimseye Artık herkesin kendince haklı olduğunu, aslında herkesin sadece korktuğunu anlamıştım Herkes bir şeylerden korkuyor ve kendini korumak için de diğerlerini korkutmaya çalışıyor


Sanırım bir zamanlar “uzaktan cesur” olan ben, otizmden “gerçek cesaret” konusunda çok şey öğrendim


Otizm bana elinde bir ateş topu varmış gibi hissederken bile kızgın olmamayı, kendini hiç eğilmez bir ağaç sanırken bile eğilmeyi ama kırılmamayı öğretti


Otizm bana kendimi öğretti Beni yok etti, seni öğretti


***


İclal Aydın

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.