Rakamların İşığında Şiddet - Elif Şafak |
07-10-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Rakamların İşığında Şiddet - Elif ŞafakKadına Yönelik Şiddet - Elif Şafak yazıları - Elif Şafak Sözleri - Kadına Şiddet Hakkında Yazılar - Şiddet Hakkında Rakamlar bazen korkutur Duymak istemeyiz varlıklarını Bilmemek daha kolay gelir Kısa yoldur; kestirmeden, kolayca Sapıveririz oraya Cehaletin konforuna sığınırız Tüyden hafif, kadifemsi Ilıman iklimdir, bahar meltemi Üşümez insan orada Rakamlarla yüzleşmek istemeyiz Ola ki ayna tutarlar yüzümüze, hallerimize Ola ki görürsek hakikati, irkiliriz Dünya üzerinde her sene yaklaşık 2 milyon kız bebek, sırf cinsiyetlerinden dolayı anne karnındayken aldırılıyor Bu gidişe bir son verilmezse bundan çok değil elli-yetmiş sene sonra bambaşka bir yer olacak bunu uygulayan ülkeler Barış daha da zorlaşacak Eski bir kelimeden ibaret kalacak sözlüklerde Aşk daha da imkânsızlaşacak Uzak bir hayal, yasak bir özlem Kız ve erkek çocuklarımıza bir nazarla, pür muhabbetle bakamayışımız insanlığın da doğanın da dengesini bozuyor Eşitliğin olmadığı yerde şiddet, eşitliğin olmadığı yerde husumet, eşitliğin olmadığı yerde nefret palazlanıyor Türkiye’de günde 3 kadın öldürülüyor Her gün 3 kadın aramızdan ayrılıyor Kocaları, babaları, sevgilileri, nişanlıları, amcaları, eski kocaları, bazen de oğulları En yakınlarındaki, belki de bir zamanlar en sevdikleri insanlarca katledilerek Ve bizler devam ediyoruz hiçbir şey olmamış gibi yapmaya Gözümüzde perdeler, vicdanlarımızda perdeler Yaşananların çoğu sessizce, kimsesizce, öksüzce geçiştiriliyor, birkaç tanesi ise “vaka” oluyor gazetelerin üçüncü sayfalarında “Görsel malzeme Duygusal hikâyeler” Bakıp çeviriyoruz Bakıp unutuyoruz Ne de çabuk, ne de kolay Yapacak daha mühim işlerimiz var çünkü Meşgulüz hepimiz Bunlara sıra gelene kadar Türkiye’de muhafazakârlar da laikler de, solcular da sağcılar da, eğitimlisi de eğitimsizi de, yaşlısı da genci de, kadına yönelik şiddet konusunda şaşırtıcı derecede benzer tavırlar, benzer vurdumduymazlıklar takınabiliyor Türkler de Kürtler de Kaç kişinin derdi, yani hakikaten meselesi acaba kadınların gördüğü şiddet? Kaç kişi var bunları ciddiye alan? Ve bu uğurda bir şeyler yapan? Yapmazsa, geceleri yastığa başını koyduğunda rahat uyku uyuyamayan? Bana diyorlar ki: “Kadın konusunu ne kadar önemsiyorsunuz, yoksa feminist misiniz?” Diyemiyorum ki: “Peki ya siz kimsiniz?” Çünkü, açıkçası, kadın hareketini küçümseyen birinin yanında gayet feminist olasım geliyor Çünkü bu birikim, bunca emek, böylesine evrensel ve çıkışında haklı bir hareket, öyle ucuz lokma değil; kulaktan dolma birkaç kelimeyle, müstehzi tebessümlerle değerlendirilebilecek Ama olur da dogmatik, hatta fanatik, her şeye tek açıdan bakan bir feministe rastlarsam şayet, bu sefer onun yanında da feminizmi kıyasıya sorgulayasım geliyor Çerçeveler içinde çerçeveler Bağlamlar içinde bağlamlar Nüansları koruyabilmek için Taraf olmak çok kolay ya, hele partizan, bu topraklarda Arafta durmak en zoru ya Birey olmak, birey kalmak hep bir dert ya, hep bir uğraş, mücadele Farklı kesimlerin dogmatiklerine, şablonlarla konuşanlara ara tonların varlığını sürekli ama sürekli hatırlatmak gerekiyor Çünkü hayat da kâinat da nüanslarla nefes alıyor Siyahlar ve beyazlarla boyanmamış mademki bu âlem Bu yakınlarda “Psychology Today”, bilimsel bir dergide(1) çıkan bir yazıdan hareketle çarpıcı bir istatistik yayınladı Dünya genelinde işlenen şiddet vakalarının neredeyse yüzde doksanı erkekler tarafından işleniyor Yüzde doksan “Peki neden?” diye soruyor bu araştırmayı yürütenler Cinayetler, savaşlar, soykırımlar, katliamlar, tecavüzler, tacizler Neden ağırlıklı olarak erkekler tarafından başlatılıyor, erkeklerce işleniyor? İki cinsten birinden gelen bu yoğun fiziksel şiddeti (hele ki sözlü şiddeti) nasıl açıklamalı, nasıl azaltmalı? Diyorlar ki bu araştırmayı yürüten bilim adamları/kadınları, bu işi salt biyolojiye bakarak açıklayamayız Şiddet son derece karmaşık bir mesele Farklı kaynaklardan beslenen Erkek şiddetini azaltmak için sırf erkekleri “reform”dan geçirmek yeterli olamaz Ne de kadınları güçlendirmek buna tam bir çözüm sunabilir Öte yandan bunları yapmak, bilhassa aile içi şiddetin azalmasında önemli rol oynayacaktır Ama yetmez Bir de kamusal alana taşınan şiddet var Savaşları durdurmaz mesela Ya da yeni savaşlar çıkarma eğilimini Rus-Çeçen gerilimini örnek veriyorlar çokça Senelerdir süregiden bu husumette, Çeçen intihar bombacılarının yüzde 43’ü kadındı Şiddete zemin sağlayan sebepleri ortadan kaldırmak en zoru, lakin en elzemi Savaş söylemini, nefret kültürünü, “ben” ve “öteki” ayrımını Sorgulamak elbirliğiyle, sorgulamak bitimsizce Çünkü rakamlar parlak değil Rakamlar yalan söylemiyor |
|