Prof. Dr. Sinsi
|
Canım Ablam
ablaya güzel sözler - ablama güzel sözler - ablalara dair yaşam hikayeleri - mustafa arif razgartlı yazıları
CANIM ABLAM
Sekreterim telefonla arandığımı söylediğinde ofisimin camından dışarısını seyrediyordum
“Kim arıyor” diye sorduğumda sekreterim “ kendisinin avukat olduğunu ,sizin onu tanımadığınızı söylüyor ” Dedi Merak etmiştim “Gelsin” dedim
Kapıdan ofisime giren kişi gayet düzgün giyinmiş takım elbiseli, 45 yaşlarında elinde bond tipi bir çanta vardı “Merhaba “ dedi “Merhaba ,şöyle buyurun” dedim
Adam elimi sıkarken “Ben avukat Cahit” dedi “Şöyle buyurun lütfen” Adam elindeki bond çantasını önündeki sehpanın üzerine itinayla koyarken bir yandan da etrafa göz gezdiriyordu
Kısa bir hoş sohbetten sonra,”Afedersiniz,sizi tanıyormuyum?” diye sordum Adam yüzündeki sevecen hafif bir gülümseme ile dikkatle yüzüme bakarken “Hayır, ne siz beni tanıyorsunuz nede ben sizi tanıyorum Birbirimizi ilk defa görüyoruz “dedi “Bu görüşmemizi neye borçluyuz diye sorsam ?” dediğimde “Anlatacağım ama nereden başlıyacağıma bir türlü karar veremiyorum” dedi “Siz hele bir başlayında arkası gelir Ama önce size ne ikram edebilirim?” “Soğuk olmıyan bir soda olursa sevinirim” dedi Adam Ceketinin ön düğmelerini açtı ,oturduğu koltuğa iyice yerleşti Bu arada da dikkatli bir şekilde beni süzüyordu “Sizi dinliyorum” dedim
“Evlimisiniz?” dedi “Evet,ikide çocuğum var Biri kız biri oğlan” dedim “Allah bağışlasın” dedi “Cümlemizinkini” diye cevap verdim
“Baştan söylediğim gibi ben avukatım Buraya müvekkilemin bir davasıyla ilgili olarak geldim” “Hayırdır,benimlemi ilgili yoksa şirketimizlemi ilgili” diye sordum ”Sizinle,tamamen şahsınızla ilgi” dedi İyice meraklanmıştım “Şu olay ne ise şunu düzgün bir şekilde anlatırmısınız lütfen” dedim Adam önündeki sehpanın üzerinde duran bond çantayı açıp içinden birkaç evrak çıkardı Arkasına tekrar yaslandı ve anlatmıya başladı
“Benim müvekkilem şu anda İnegöl’de yaşıyor Hali vaktide iyi Oda sizin gibi evli ve İkisi oğlan biri kız üç çocuk annesi ” “Allah bağışlasın,ama hala hiçbir şey anlamış değilim” dedim Sizden bir şey rica edebilirmiyim” dedi “Buyurun” dedim “Anlatacaklarımı bitirinceye kadar buraya,odanıza hiç kimse girmezse çok daha iyi olur” dedi Temelli şaşırmıştım Gayriihtiyari “Olur” dedim Bu arada sekreterim konuğumun istediği sodayı getirmişti Sekreterime ikinci talimatıma kadar odama kimseyi almamasını, telefon bağlamamasını söyledim
Adam yüzünü tamamen bana döndürmüş dikkatli dikkatli bana bakarken bende dirseklerimle masama dayanmış adama bakıyordum
“Anlatacaklarım belkide sizin hayatınızı kökten değiştirecek ama bunu yapmıya mecburum,mecburuz” dedi Temelli meraklanmıştım Adam devam etti
“Bir zamanlar bir aile varmış Erkek öğretmen karısı ise bir devlet dairesinde memur olarak çalışıyorlarmış Kadın kendi ailesinin izni olmadan kocasıyla evlendiğinden kadının ailesi kızların red etmişler Erkeğinde hayatda kimsesi yokmuş Bu ailenin bir yaşında bir kızı varmış Kadın ikinci çocuğuna hamileymiş Doğumuna da az bir zaman varken bu ile kızları ile birlikte Yalova’ ya tatile giderlerken Orhangazi’yi geçtikten sonra Yalova’ya yakın bir yerde trafk kazası geçiriyorlar Baba vefat ediyor Anne ve kızı yaralı olarak kurtuluyor Ama anne ağır yaralı Kadın son bir gayretle “Annemi arayın,telefonumda annem diye yazılı” demiş ve sonrada kendinden geçmiş ”
Ben adamın anlattıkların can kulağı ile dinlerken nasıl olduysa kendimi bu olayın içinde hissetmiye başladım ”Eeeee… lütfen devam edin” dedim
Adam tok bir sesle anlatmaya devam etti “Ağır yaralı kadın yaralı kızıyla birlikte hastaneye kaldırılıyor Doktorlar kadının karnındaki çocuğu almıya karar veriyorlar Alıyorlar Nur topu gibi bir oğlan Bu arada sağlık görevlileri yaralı kadının tefonundan annesini arıyorlar Anne baştan benim böyle bir kızım yok falan demişsede dayanamıyor “geliyorum” diyor Kadın çok geçmeden hastanede vefat ediyor Fazla uzatmıyalım, anneanne kendi ailesine hiç haber vermeden cenazeleri Yalova’da defnedip ,bir yaşındaki yeni gördüğü kız torunu ile yeni doğmuş erkek torununu alıyor, yazlıklarına götürüyor Amacı burada kocasının haberi olmadan bu işe daha sonra bir çare bulmak Yazlıktaki evin bakıcısı karı koca kısa bir müddet kimsenin haberi olmadan bu iki yavruya bakıyorlar Bir müddet sonra Anneanne geri dönüyor Çocukların ikisinide alıp Bursa’ya Çocuk Esirgeme Kurumu’na gidiyor Kurum yetkililerine olanları anlatıyor Bu çocukları buraya bırakmak istediğini , çocukları evlatlıkta verebileceklerini söylüyor Gerekli işlemlerin ardından kadın çocukları iyi bir yere emanet ettiği için sözde içi rahat evine dönüyor
Sizde bilirsinizki çocukları olmıyan aileler çocuk almak için Çocuk Esirgeme Kurumu’na müracaat ederler Bunlar da belli bir sıraya sokulur Kurum elemanlarının sıkı denetimi ve incelemelerinden sonrada evlat isteyen ailelere önce bir yıllık geçici olarak çocuklar verilir Bu bir yıl içinde kurumun yaptığı soruşma ve araştırmalardan sonra eğer aile çocuğa iyi bir yuva verebileceği,çocuğa bakabileceği kurum yetkilileri tarafından okeylenirse çocuk mahkeme kararı ile o ailenin üzerine nufusta geçiriliyor
Zamanı gelince mahkeme çocukların kuruma bırakılan ailelerinin adreslerine çocukların evlatlık verileceği davanın görüşüleceği tarihi belirten davet yazısını tebliğ için gönderiyor ama üç defada yazı “Aranan kişi veya kişiler belirtilen adreste bulanamdı,tanınmıyor” diye geri geliyor Bunun üzerine mahkeme kurum yetkililerinin de onayıyla re’sen çocukları evlatlık alacak olan ailelerin üzerine geçirilmesine karar veriyor Genelliklede bu çocukların isimleri değiştiriliyor Olayımızda da böyle oluyor Oğlanı Bursa’dan hali vakti iyi bir aile, kızıda Gemlik’ten orta halli bir aile evlatlık olarak alıyorlar Daha sonra oğlanı alan aile ileride bir sorun çıkmaması için o çevreden uzaklaşmak istiyor ve İstanbul’a taşınıyor Kızı evlatlık olarak aile de bir müddet sonra onlarda aynı nedenlerle Erdek’e taşınıyorlar ”
Adam anlattıkça kendimi olayın tam ortasında hissetmiye başladım Gayri ihtiyari ayağa kalkıp, sol elim belimde sağ elimle ağzımı tutarak odanın içinde dolaşıyordum Camın önünde durdum Dışarısını seyretmiye başladım Elim ayağım uyuşmıya,beynim karıncalanmaya başladı
Anlatan adama “Bu erkek çocuk benmiyim?” Diye soracağım ama cesaret edemiyorum
“Lütfen otururmusunuz” dedi “Siz devam edin Bensizi dinliyorum” dedim
Trafik kazasında vefat eden erkeğin kimsesi olmadığını söylemiştim Hastanede doğumdan sonra vefat eden kadın ise kendi ailesinin tek kız çocuğu imiş Ailesinin de hali vakti oldukça yerinde imiş
Bir inat uğruna hem kendilerini mahvetmişler hemde çocukları Anneanne kocasına hiçbir zaman olanlardan bahsetmemiş İlk önce Anneanne ,kısa bir süre sonrada kocası vefat ediyor Ha bu arada kız okuyor o da babası gibi öğretmen oluyor Kendi gibi bir öğretmenle evleniyor Mutlullar Oğlan da iyi bir tahsil görüyor Bir müddet İngiltere’de bir şirketin en üst kademesinde bir yerde görev alıyor Daha sonrada bu şirketin Türkiye deki yeni açılan bürosunda yönetici olarak görev alıyor ”
Birden döndüm adamda benim gibi ayağa kalkmış yavaş yavaş bana doğru geliyordu “ Sormaya korkuyorum ama…” dedim Adam yanıma gelip elini omzuma atarak “Tam düşündüğünüz gibi” dedi “Nasıl olur Bu zaman kadar…” “Malesef bu işler böyle yürüyor Anneniz,babanız sağmı?” diye sordu “Annem sağ, ama bu zamana kadar bana en küçük bir şey söylemedikleri gibi hissettirmediler bile Ama nasıl olur,nasıl olur…” dedim
Bilinç altım, sanki bu olayı bekliyormuş gibi benden önce olayı kabullenmiş görünüyordu İkimizde ayakta camın yanında dışarısını seyrediyorduk
Adam anlatmıya devam etti “ Sizcede uygunsa artık açık açık anlatmakta bir zarar görmüyorum ” Dedi “Derinden gelen bir sesle “Buyurun !”dedim
“Annenizin ailesi baştanda söylediğim gibi hali vakti iyi birileriydi Annenizden başka çocuklarıda olmayınca tüm servetleri annenizin mirascısı durumunda olan size ve kız kardeşinize kalıyor ”
Ayakta sallanmıya başladığımı gören adam koluma girerek masamın önündeki koltuklara oturmama yardım ediyor “Kızkardeşim… Kız kardeşim…” diye söylenmiye başlayınca adam” Evet kızkardeşiniz” diyor Boş gözlerle karşımda oturan adama bakıyormuşum “Beni nasıl buldunz” diyebildim “Çok uzun hikaye ama sonunda hem seni hemde kız kardeşini buldum
Böyle durumlarda evlatlık verilen çocuklar hem evlatlık verilenlerin mirasına hak kazanıyor hemde kendi anne ve babalarının miraslarınıda alıyorlar İşte bunun için tüm bu çabalarım”
Ne söyliyeceğimi bilemiyordum Tekrar ayağa kalktım Camın önüne geldim Adamda camın önüne geldi “Kızkardeşim şu ande nerede” diyebildim “Burada İstanbul’da” dedi “Görüşmek istersen oda seni görmek istiyor” dedi Bir müddet düşündükten sonra “Bana birkaç gün müsaade edermisiniz,kendimi hazırlamam gerekiyor da” dedim Adam “tabi” dedi “Burada nerede kalıyorsunuz” dedim Adam bana kartvizitinin arkasına kaldığı otelin adını telefon numarasın yazıp verdi “Sizi arayacağım” dedim
Akşam eve geldiğimde annem halimden bir şeyler yolunda gitmediğini anlamış olacak ki “Hayrola evladım,iyi görünmüyorsun” dedi “Evet anneciğim öyle” diyebildim “Anlatmak istermisin” dedi “Başka çarem yokki ama yemekten sonra” dedim
Bu arada eşim de halimi hiç beyenmemiş “Ne oldu” diye soruyordu Başka çare bulamadığımdan odamızda bir yandan üstümü başımı çıkarırken bir yandandan kısaca olayı anlattım Arkamı döndüğümde eşim yatağın üzerine oturmuş kocaman gözlerle bana bakıyordu Ağzından ”n’olacak” kelimesi çıktı “Bilmiyorum Yalnız sen bildiğini belli etme yemeğe inelim” dedim
Bahçeye annem,eşim ve ben havuzun başındaki koltuklara oturduk “Bak anneciğim bu zamana kadar seni ne kadar sevdiğimi biliyorsun Şimdi sana bir şey soracağım beni seviyorsan lütfen doğruyu söyle” dedim Annem birden ayağa kalktı birkaç adım attı havuzun başında durdu Sağ elini ağzına götürdü Çok derinden gelen bir sesle “Demek öğrendin” diyebildi “İşte evladım senelerce hep bu andan korktum Bu anla karşılaşmamak için buraya İstanbul’a taşındık Ama kader bizi burada da buldu ”
“Niye bu zamana kadar bana söylemediniz anneciğim” dedim “Seni okadar çok seviyorduk ki kaybetmekten korktuk Hem anneannen seni ve kız kardeşini ne arayıp ne sormuştu Sanki Olanlardan seni ve kız kardeşini sorumlu tutuyordu Bende daha sonra anneanneni çok aradım ama bulamadım Sana anlatmamamızın bir sebebi de yanlış insanlarla karşılaşıp kötü duruma düşmemen içindi evladım” dedi Yerimden kalktım annemin yanına geldim “Beni bu yaşa kadar baktınız, büyüttünüz, bana evlatlık olduğumu hiç hissetirmediniz size karşı borcumu ne yapsam ödeyemem Bilseydim de sizi nasıl terk ederdim ki ?… siz benim annem ve babam değilmisiniz?”
Bütün olanları, büroma gelen adamın anlattıklarını olduğu gibi anlattım “İşte herşeyi öğrendin oğlum, artık ne düşünüyorsun” dedi Eşim “Bak birde kız kardeşin ve yeğenlerin varmış, ne güzel” dedi Annem,eşim ve ben havuzun başında birbirimize sarılmış olarak bir müddet öylece kaldık Neden olduğunu bilmiyorum ama hepimizin gözyaşları boşanmıştı
Eşimle otelin önüne geldiğimizde ofisime gelen avukat yanında bir kadın ve bir erkekle otelden çıkıyordu Eşim “Bunlar olmasın” dedi “Bilmiyorum !” dedim Arabamın içinden uzaktan onları izliyorduk Biraz yürüdükten sonra durdular Ofisimiz gelen adam kadına güler yüzle bir şeyler anlatıyor,kadında yüzündeki tebessümle onu dinliyordu Ayrıldılar Kadın ve yanındaki adam caddenin yukarısına doğru gitti, ofisime gelen adamsa aşağıya doğru yürüdü Eşim “Gel çıkalım” dedi Birlikte kadınla adamın arkasından eşimle bende yürümeye başladık Bir müddet sonra pastane gibi bir yere girdiler Eşimle bende arkalarında oraya girdik Onların oturduğu masanın yanındaki masaya oturduk Ismarladıklarını ve ısmarladıklarımızı yerken onların konuştukların duyabiliyorduk Kadın “Bak hayatım avukat oğlan kardeşimi bulmuş” dedi Kocası “ Ne güzel hayatım bak seninde bir kardeşin oldu kutlarım seni Hem bu durumuda kabullenmiş” dedi Biz eşimle duyduklarımız karşısında sanki büyünün bozulmasını istemiyormuşuz gibi sessiz sessiz oturup yandaki masanın konuşmaların dinliyorduk
Adam “Bak canım,şu anda kardeşin şu masaya gelip şuraya dikilse, ben senin yıllardır görmediğin erkek kardeşinim dese ne yaparsın” Kadın bir an durakladı ve “Boynuna öyle bir sarılırım ki yıllardır hiç tatmadığım,nasıl olduğunu bilmediğim kardeş kokusunu doyasıya içime çekmiye çalışırım” derken kadın iki kolunu göğsünde kavuşturup gözlerini kapadı Gözünden yaşlar akmıya başladı
Kocası kadına kağıt peçete uzatarak “Al canım” dedi
Artık eşimle bende yerimizde duramıyorduk Elimde olmadan masamdan kalktım…Yürüdüm… Onların masasının önünde durdum Kadın hala kollarını göğsünde kavuşturmuş o vaziyetde ağlıyordu Benim masalarının önüne yaşlı gözlerle gelip durarak kadına içten baktığımı gören adam da ayağa kalktı, kadında ayağa kalktı Masanın karşı tarafında kızkardeşim ve eşi,beri tarafında ise ben ve eşim öylece konuşmadan duruyorduk Ben kadına kadında bana bakıyor ikimizde ağlıyorduk Sadece “Abla… Ablacığım” diyebildim
Gözlerimi açtığımda hastanedeydik Baş ucumda canım annem, eşim, ablam ve eşi vardı ,
Artık benimde bir ablam ve yeğenlerim var Her fırsat bulduğumuzda birbirimize gelip gidiyor Yılların bıraktığı hasreti gidermeye çalışıyoruz Hepimiz çok iyi kaynaştık, büyük bir aile olduk
Hepimiz o kadar iyi anlaşıyoruzki…
Ha bu arada gerçek annemden bana düşen mirası,ablama kabul ettirmek çok zor oldu ama olduğu gibi ablama bıraktım
Mustafa Arif Razgartlı
|