Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ağlarını, kader, örünce

Kader Ağlarını Örünce

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kader Ağlarını Örünce



Eğirdiği rengârenk yünleriyle günlerini doldurduğu sade bir yaşamı varmış Fatima'nın Ama zaman usulca akıp giderken, kaderi onu bambaşka diyarlara götürmeye, birbirinden garip serüvenlere sürüklemeye hazırlanıyormuş

Derken bir gün, babası Fatima'yı çağırarak uzun bir yolculuğa çıkacaklarını, şans kendilerine yardım ederse ellerindeki malları satacaklarını söylemiş "Belki," diye ilave etmiş babası, "bu yolculuk sırasında evlenebileceğin zengin ve düzgün bir genç adam buluruz"

Babakız umutla bir gemiye binip geleceğin bilinmeyen sahillerine doğru yola çıkmışlar

Girit adası yakınlarına geldiklerinde korkunç bir fırtına kopmuş Gemi kayalıklara çarpıp paramparça olmuş Dalgalar tüm yolcuları acımasızca yutarken, bir kayaya tutunarak hayatta kalabilen sadece Fatima olmuş

Kimsesiz kalan kız, kumaş dokuyarak yaşamlarını kazanan bir aileye sığınmış Birkaç yıl onlarla beraber çalışmış Sevinçlerini dertlerini, hayallerini paylaşmış Her şeyin yolunda gittiği bir sırada esir ticareti yapan haydutlar tarafından kaçırılmış

İkinci kez varını yoğunu, mutluluğunu ve umudunu yitiren Fatima, iyi yürekli bir adama satılmış Yeni yuvasında,gemi direği yapmasını öğrenmiş O kadar büyük bir sevgi ve özveriyle çalışmış ki, sahibi onu azat ederek ellerindeki direkleri Uzak Doğu'da satmasını istemiş

Cava'ya gitmek için bindiği gemi şiddetli bir kasırgaya tutulmuş Yine zor bela kurtulan Fatima,kendini Çin'in ücra bir sahilinde bulduğunda, kaderini sorgulamaya başlamış: "Neden dokunduğum her şey yok oluyor? Bu uğursuzluk nereden geliyor?"

Ama Fatima'nın bilmediği bir efsaneymiş, geleceğini hazırlayan

Kehanetlere dayanan hikaye, günün birinde olağanüstü bir kadının sahilde ortaya çıkarak Çin'de eşi emsali olmayan bir çadırı inşa edeceğini anlatıyormuş Bu efsaneye inanan imparator, zaman zaman adamlarını kıyıya göndererek böyle bir kadını aratıyormuş

Kader onu imparatorun karşısına çıkardığında, kendisine sorulan ilk soru çadırı inşa edip edemeyeceği olmuş Yolculukları sırasında sayısız çadır gören Fatima, "Yaparım tabii," diye cevap vermiş, "yalnız çok sağlam bir kumaşa ihtiyacım var" İmparator böyle bir kumaşın olmadığını söyleyince, oturup kumaşı kendisi dokumuş Sonra da, kalın ip ve çadırı oturtabileceği sağlamlıkta birkaç direk istemiş Aldığı yanıt yine aynı olunca; rengârenk ipler eğirmiş, kölelik günlerinde öğrendiklerini hatırlayarak upuzun direkler inşa etmiş

Talihsiz geçmişinin tüm birikimiyle ortaya çıkan çadır, beklenildiğinden de güzel olmuş

Sevinçten uçan imparator, oğullarından biriyle evlendirmiş onu Böylece Fatima, yaşadığı her facianın ondaki bir yeteneği geliştirerek nihaî mutluluğunu yarattığını anlamış

***

Kırılan kalpler, yıkılan hayaller, gerçekleşmeyen beklentiler zaman zaman yaşamı anlamsız kılıp, monokrom bir renge döndürdüğünde; sınırsız ve sonsuz sevgiyi bize öğretmek için yaratılan dünyanın sihirli bir yer olduğunu hatırlatmalıyız kendimize

Mutluluk ve ıstırap, bir gün bizi tanrısallığımızın zirvesine taşıyacak kanatlarımızın gelişip, güçlenmesi için yaptığımız egzersizlerin bir parçası değil mi sizce? Sabit bakarak, olayları sadece tek taraflı algılayarak polarize olduğumuzda, atlatılan badirelerin sakladığı hazineleri keşfetmekte güçlük çekmiyor muyuz gizlice?

Sisden önümüzü göremediğimiz anlarda, ele bir kalem kağıt alıp "Oradan buraya, geçmişten bugüne nasıl geldim?" diye sorup, tarafsız bir döküm çıkarabildiğimizde neleri görüyor, nelere ve kimlere müteşekkir kalabiliyoruz ?

Aşkın, yani zıtları bünyesinde birleştiren 'koşulsuz sevginin' çözemediği sır, iyileştiremediği yara yok Değerli Okurlarım Gönlümüzü bulandıran, varlığımızı ağırlaştıran, gelişimimizi yavaşlatan kızgınlık ve suçluluk duygularına esir düşerek anlamakta güçlük çektiğimiz bu basit gerçek şunları fısıldıyor kulağımıza:

"Koşulsuz sevemediğin her şey yaşamını yönetir Ruhunun güzelliğini ortaya dökecek duyguları köreltir Düalite yasasını aşmak için yalnızca sevmelisin Çünkü, koşulsuz sevemediğin her insanı farklı çehrelerle yeniden kendine çekersin Koşulsuz sevemediğin tüm olayları tekrar tekrar yaşarsın İmha etmek istediklerini de defalarca yaratırsın Neyi sevmemekte direniyorsan bil ki, sonunda o olursun"

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.